Türk Eğitim Sen İstanbul Şube Başkanı Hanefi Bostan, Milli Eğitim Bakanı’nın sözlerinin güzel olmasına rağmen icraatların taahhütlerle çeliştiğini vurguluyor.
Cumhurbaşkanlığı Eğitim Sistemi’nin en önemli vaatlerinin başında eğitim sisteminin modern dünyanın ihtiyaçlarına yanıt verir hale getirilmesi geliyordu. Bu kapsamda Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi’ni 23 Ekim 2018 tarihinde açıkladı. Milli Eğitim Bakanı, 40 başlığın tamamlandığını, sekiz-dokuz başlık üzerindeki çalışmaların da sürdüğünü söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın kendilerinin de görüş almasına rağmen bildiği gibi davranmaya devam ettiğini savunan Türk Eğitim Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Hanefi Bostan, Milli Eğitim Bakanı’nın sözlerinin güzel olmasına rağmen icraatların taahhütlerle çeliştiğini vurguluyor.
Liyakatsiz atamalar devam ediyor
Dr. Bostan, “Çıkarılan yönetmelik farklı, uygulama farklı. Maalesef ‘liyakati olmasın ama bizim adam’ olsun anlayışı hakim. Vizyon belgesinde ‘sınav’ deniyordu, Cumhurbaşkanı da liyakat bizim için önemli dedi ama bu yapılmadı, yapılmıyor. Mülakatla göreve gelen müdürlerin eski hakları korunuyor. Milli Eğitim’de demokrasi yoksa Türkiye’de demokrasi yoktur. Eski tas, eski hamam liyakatsiz atamalar devam ediyor” diyor. Amerika’nın Sesi’nde yer alan habere göre, Eğitim Sen ise Milli Eğitim Bakanlığı’nın kendilerine görüş dahi sormadığını söylüyor. Öğretmenlik Yasası’nı öğretmenlerin katılımıyla hazırlamak ve mevcut düzenlemeye karşı çıkmak için 5 Ekim’den beri “Öğretmen Değişirse Dünya Değişir” kampanyası yürüten Eğitim Sen’in başkanı Feray Aytekin Aydoğan, öğretmenlerin görülmedik bir saldırıyla karşı karşıya olduğunu söyledi. Aytekin, “Cumhurbaşkanlığı bünyesinde oluşturulan Eğitim ve Öğretim Kurulu bunu hazırlıyor. Hazırlanan kanunla öğretmenlerin iş güvenliği ortadan kaldırılıyor. Üstelik okul müdürü öğretmene hangi görevi verirse yapma zorunluluğu getiriliyor. Bundan da fecisi, hiçbir liyakati olmayan komisyonlar bizi izleyerek hazırlayacakları raporlarla mesleğimizi sonlandırabilecekler. Bu yeni rejimin yeni öğretmenlerini inşa etme kanunudur. İş güvencesi tüm çalışanların hakkıdır ve bu saldırıyı kabul etmeyeceğiz” dedi.