Arakan Halkıyla Dayanışma Kurumu Başkanı Selimullah Abdurrahman, rejimin baskı ve katliamları sonucu son iki haftada 100 bin Arakanlının Bangladeş'e sığınmak zorunda kaldığını belirtti.
Diyanet İşleri Başkanlığının her yıl Mekke'de düzenlediği, farklı ülkelerin hac organizasyonu başkanlarının katıldığı etkinliğin ana gündem maddesi bu sene Arakan'daki Müslümanların maruz kaldığı zulüm ve katliamlar oldu.
Etkinliğe katılan Arakan Halkıyla Dayanışma Kurumu Başkanı Abdurrahman, burada yaptığı konuşmada 6 milyona yakın Müslüman nüfusu ile Arakan'ın 1980,1991, 2012 ve bu günlerde bölgenin demografik yapısının değiştirilmesini hedefleyen sistematik "göç ettirme ve bölgeyi boşaltma planıyla" karşı karşıya kaldığını vurguladı.
Son 30 yılda yaklaşık 2 milyon Arakanlının baskılardan dolayı ülkesinden, sahip olduğu topraklardan ayrılarak diğer ülkelere sığınmak zorunda bırakıldığını söyleyen Abdurrahman, şöyle devam etti:
"Uluslararası kamuoyunun suskunluğu nedeniyle rejimin baskı ve katliamları sonucu son iki haftada 100 bin Arakanlı Bangladeş'e sığınmak zorunda kaldı. Arakan halkına gösterdiği destekten dolayı diğer birçok ülke gibi Türkiye’ye de teşekkür ediyorum. Arakan halkı olarak, kardeş ülkelerden desteklerini artırmalarını talep ediyoruz."
Abdurrahman, Arakanlıların, "toplu bir şekilde öldürülme, köy ve mahallelerinin yakılması" gibi birçok zulüm ve sıkıntıya maruz kaldığını dile getirerek, Arakan, dünyadan soyutlanmış bir bölge olduğu için bu katliamların az bir kısmının dünya kamuoyuna yansıdığını kaydetti.
"Burma rejimi İslam dünyasının ayrılık ve bölünmüşlüğünden güç alıyor"
Arakan Halkıyla Dayanışma Kurumu Başkanı, İslam dünyasının Suriye, Yemen, Irak ve diğer ülkelerde karşı karşıya kaldığı sorunlarla uğraşırken, Burma yönetiminin de Arakanlı Müslümanları katletmeye, ülkesinden ve topraklarından göç ettirmeye devam ettiğini aktardı.
"Burma rejimi İslam dünyasının ayrılık ve bölünmüşlüğünden güç alıyor" diyen Abdurrahman, şunları kaydetti:
"Arakan halkının geleceği ümmetin birliğine bağlıdır. Siz değerli yetkililerden Arakan halkına yardım çağrımızı yöneticilere ve yetkililere ulaştırmanızı istiyoruz. Ama bize en büyük yardım ise öncelikle kendi aranızdaki ihtilafları sonlandırıp, beraber hareket etmenizdir. Bu birlikteliği gerçekleştirdiğiniz zaman bize en büyük desteği vermiş olacaksınız. Çünkü, Burma rejimi bu ayrılığınızdan güç alarak katliamları gerçekleştiriyor."
Konuyla ilgili haber ve makaleler:
Bölünmüş İslam dünyası fırsatçılara yarıyor
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/dunya/bolunmus-islam-dunyasi-firsatcilara-yariyor_421809
Kafkas Müslümanlarından İslam dünyasına önemli çağrı...
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/dunya/kafkas-muslumanlarindan-islam-dunyasina-onemli-cagri_426445
İttihad-ı İslam’a giden yol
http://www.yeniasya.com.tr/halil-elitok/ittihad-i-islam-a-giden-yol_396416
İslamofobiye karşı Mevlana ve Asrımızın Mevlanası Bediüzzaman örnek verilmeli
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/islamofobiye-karsi-mevlana-ve-asrimizin-mevlanasi-bediuzzaman-ornek-verilmeli_422474
İslamofobiye rağmen en hızlı yayılan din: İnsaniyet-i kübra olan İslamiyet
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/islamofobiye-ragmen-en-hizli-yayilan-din-insaniyet-i-kubra-olan-islamiyet_390557
Yoksulluk terörü doğuruyor: Terör bataklığı zekatla kurutulur
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/yoksulluk-teroru-doguruyor-teror-batakligi-zekatla-kurutulur_418446
Üç düşman, üç çare
''...Tabiî ki İslâm ülkeleri, Afrika’ya da fakirlik denildiğinde, Bediüzzaman’ın yıllar önce tesbit ettiği “üç düşman ve üç çare”yi hatırlamamak mümkün değil. Said Nursî, istibdat, zulüm ve tahakküm konularında beyanlarda bulunurken, “Bizim düşmanımız cehalet, zaruret, ihtilâftır. Bu üç düşmana karşı; san’at, marifet, ittifak silâhıyla cihad edeceğiz” demiştir. ''
(Divan-ı Harb-i Örfi, s. 23)
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/faruk-cakir/uc-dusman-uc-care_331237
"İslam gibi yoksullukla mücadele eden başka bir din yok"
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/dunya/islam-gibi-yoksullukla-mucadele-eden-baska-bir-din-yok_418408
Allah yolunda harcamak
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/m-ali-kaya/allah-yolunda-harcamak_399803
Zekat verirken dikkatli olunmalı
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/m-ali-kaya/zekat-verirken-dikkatli-olunmali_399897
Zekat mal ile cihaddır
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/m-ali-kaya/zekat-mal-ile-cihaddir_400103
“Sen çalış ben yiyeyim” düzenine karşı Kur'an ve Risale-i Nur'daki uyarılar!
Sa’y (emek) ile sermaye nasıl barışır?
Acaba ikisini barıştırmak çaresi yok mudur? Evet, vücub-i zekât [zekâtın verilmesi] ve hurmet-i riba [faizin haramlığı], karz-ı hasen [faizsiz verilen borç] şerait-i sulhiyedir [barış şartlarıdır]. Eski Said Dönemi Eserleri, Rumuz, s. 513
Şu âlemin ihtilâli nedir?”
“Sa’yin sermaye ile mücadelesidir.”
“Acaba ikisini barıştırmak çaresi yok mudur?”
“Evet, vücub-i zekât ve hurmet-i riba, karz-ı hasen şerait-i sulhiyedir. Şu riba taşını altından çeksek, şu zalim medeniyet kasrı çökecektir.”
Devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/gundem/sen-calis-ben-yiyeyim-duzenine-karsi-kur-an-ve-risale-i-nur-daki-uyarilar_395450
AA