Kalp ve İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Canan Karatay, ekmekten uzak durulması gerektiğini belirterek, "Morfinman gibi ekmek bağımlısısınız” dedi.
Samsun’un Tekkeköy İlçesinde TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Kitap Fuar’ında okurları ile bir araya gelen Prof. Dr.Canan Karatay, düzenlediği söyleşi sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ekmek, bal ve pekmezden uzak durulması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Karatay, şöyle dedi:
"Bal, sıvı şekerdir. Aynı zamanda içinde yüzde 60 früktoz, yüzde 40 glikozdur. Bal da pekmez de sıvı şekerdir. Eğer kiloluysanız, tansiyon ya da kalp hastasıysanız bilin ki şekerinizi çok çabuk fırlatır ve vücudunuzu yağlandırır. Onun için bizi sürekli tok tutacak enerji verecek yiyecekleri tüketmemiz acıkmamızı önler. Sık yersek acıkırız. Ekmek, bal yersek acıkırız. O halde sağlıklı köy tereyağı, sağlıklı soğuk sıkım zeytinyağı yediğiniz zaman ya da yumurtayla beraber yendiği zaman sağladığı enerji kömür enerjisine benzer. Ama ekmek yediğiniz zaman sağladığı enerji saman alevinin verdiği enerjiye benzer. Çok çabuk söner ve çabuk acıkırsınız. Onun için 'Ben doyamıyorum' ya da 'ben ekmek yemeden duramıyorum' oluyorsunuz. Onu bilin ki beyninizde morfin reseptörlerini uyarmıştır o ekmeğin içinde ki lektid. Onun için morfinman gibi ekmek bağımlısısınız."
Ekmeği azaltıldığı takdirde bir çok hastalık riskinin azaldığını anlatan Prof.Dr. Karatay, un haline gelmiş ve işlenmiş bütün unlar kan şekeri olarak vücutta müdahale gördüğünü, karaciğerinizi yağlandırp ve hastalıkların 'temelini' attığını anlatırken şöyle dedi:
"Siz sanmayın ki kepek ekmeği ayrı buğday ekmeği ayrı. Vücut bunları şeker olarak algılıyor. Bizim algılamamız önemli değil. Onun için bunlardan mümkün olduğunca uzak duracağız. Çünkü Türkiye'de en çok tükettiğimiz ve en çok hastalıkların olduğu artık biliniyor. Altında da çok aşırı tükettiğimiz ekmek, şeker ve gazlı içecekler olduğu biliniyor. Ekmeği azaltırsak sadece kanseri değil bütün hastalıklalar kalp krizi de, şeker hastalığı da özellikle kanserde azalır. Pakete girmiş her yiyeceğin vücutta şeker ve trans yağını yükselttiği ve kanseri başlattığı biliniyor. Bütün gelişmiş ülkeler buna tedbir aldı. 2014'de İsveç Sağlık Bakanı halkına 'artık yağ yemeyin demeyeceğim. Yağ faydalıdır. Şeker yemeyeceksiniz' dedim diye önerilerde bulundu. Dünya Sağlık Örgütü'nün geçtiğimiz Ekim ayında bütün ülkelerde şekere karşı savaş açtı. Örnek olarak da kendi binalarına şekerli içecek ve gazlı içecek sokmuyor."
Konuyla ilgili haberler:
“Tıbb-ı Nebevî, beslenme ve hayat tarzıdır”
Hz. Muhammed (asm), şeriatın da ortaya koyduğu gerek beslenme, gerekse temizlik anlayışıyla koruyucu sağlık konusunda çok önemli adımlar atmış.
Biz de, bu bağlamda Tıbb-ı Nebevî konusunu Fitoterapi Uzmanı Dr. Muammer Yıldız ile konuştuk. Keyifli okumalar…
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/aile-saglik/tibb-i-nebevi-beslenme-ve-hayat-tarzidir_396053
Korkutan açıklama: Türkiye'nin 'israf' ettiği gıdayla Suriye doyar
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/ekonomi/korkutan-aciklama-turkiye-nin-israf-ettigi-gidayla-suriye-doyar_421849
Sünnet-i Seniyye'yi tasdik etti: ''Az az, sık sık yemek'' efsanesi çöktü
Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, yaratılış ağacının en güzel meyvesi olarak san'at ve hikmetle tasarlanan insanın yaratılışındaki harikalara dikkat çekerek "İnsan organizması kendini tamir ve tedavi etmek konusunda büyük bir yeteneğe sahiptir" diyen Prof. Yörükoğlu, oruç mucizesini ve diyetlerin tehlikesini anlattı.
Okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/aile-saglik/sunnet-i-seniyye-yi-tasdik-etti-az-az-sik-sik-yemek-efsanesi-coktu_388622
''Acıkmadan yeme, doymadan kalk''
Acıkmadan yememek, doymadan kalkmak' ilkesine dayanan 'akıllı beslenme'nin kanseri önlediğini söyleyen AKÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mükremin Uysal, bu sözleri ile Efendimizin (asm) Sünnet-i Seniyyesi'ni hatırlattı.
Devamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/aile-saglik/acikmadan-yeme-doymadan-kalk_392045
''Yiyin, için, fakat israf etmeyin.''
Büyük İslam Alimi Bediüzzaman Said Nursi, Kur'an-ı Hakim'in hakikatli ve nurlu bir tefsiri olan Risale-i Nur'da konuyla ilgili olarak ve daha kapsamlı konuları içine lacak şekilde kaleme aldığı İktisat Risalesi'nde önemli hatırlatmalar yapmaktadır.
''Yiyin, için, fakat israf etmeyin.'' ayet-i kerimesinin tıp noktasında tefsiriyle ilgili olarak İbni Sina'nın sözüne yer veren Bediüzzaman iktisat ve kanaati tavsiye etmektedir.
19. Lem'a'da yer alan ilgili bölüm şu şekilde:
'' (...) İslâm hükemasının Eflâtun’u ve hekimlerin şeyhi ve feylesofların üstadı, dâhî-i meşhur Ebu Ali İbni Sina, yalnız tıp noktasında, ''Yiyin, için, fakat israf etmeyin.'' (A’raf Suresi: 31.) ayetini şöyle tefsir etmiş.Demiş:
“İlm-i tıbbı iki satırla topluyorum. sözün güzelliği kısalığındadır. Yediğin vakit az ye. Yedikten sonra dört beş saat kadar daha yeme. Şifa hazımdadır. Yani, kolayca hazmedeceğin miktarı ye, nefse ve mideye en ağır ve yorucu hâl, taam taam üstüne yemektir.” Haşiye
Haşiye: Yani, vücuda en muzır, dört beş saat fasıla vermeden yemek yemek, veyahut telezzüz için mütenevvi yemekleri birbiri üstüne mideye doldurmaktır.''
Risale-i Nur Külliyatı'ndan Lem'alar isimli eserden On Dokuzuncu Lem’a olan İktisat Risalesi'nin tamamını okumak için tıklayınız:
http://www.yeniasya.com.tr/risaleinur/lemalar/#352
DHA