Dr. Necdet Yetim, tehlikeli sonuçlara yol açabilen güneş çarpmasının en önemli belirtisinin, terlemenin durması olduğuna dikkat çekti.
Vücut sıcaklığı artarken terleyememenin sebebininse "termoregülasyon merkezi", yani beyinde hipotalamusta bulunan ısı ayarlama sisteminin bozulması olduğunu belirterek, “Güneşin bizi çarpmasını istemiyorsak, tedbiri elden bırakmamamız gerekir.” dedi.
Aşırı sıcaklardan ve daha fazla sıcak hissetmeye sebep olan yüksek orandaki nemden herkesin şikayet ettiğini belirten İzmir Kent Hastanesi dahiliye uzmanı Yetim, beyin sinir dokusunda kalıcı hasarlara yol açabilen güneş çarpmasına karşı uyarılarda bulundu. Güneş çarpmasının, mevsiminin en sıcak günlerinin yaşandığı bu günlerde en tehlikeli rahatsızlıklardan biri olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Yetim, şunları söyledi: “Güneşe, özellikle de ışınlarının dik geldiği saatlerde maruz kalındığında ilk belirtilerden biri baş ağrısı olabilir. Bu süre uzadıkça vücut ısımız artmaya, buna bağlı olarak bulantı, öğürme, kusma, baş dönmesi, göz kararması, halsizlik, hattâ bayılmalar, çarpıntılar ortaya çıkmaya başlıyor. Beyinde hipotalamusta bulunan termoregülasyon, yani ısı ayarlama sistemi aşırı sıcaktan bozulduğunda vücut terleyemez oluyor. Terleme olmayınca vücut soğutulamıyor ve bu kısır döngü içinde ölümle sonuçlanabilecek ciddi tablolar ortaya çıkıyor. Asla hafife alınmaması gereken güneş çarpmasında, halk arasında 'havale' denen tablo, özellikle çocuklarda çok görülüyor; kasılmalar, kramplar oluyor, kişide şuur kaybı, görmede bulanıklık başlayabiliyor. Vücutta kalıcı hasarlara, hattâ ölüme bile yol açabilen güneş çarpmasına karşı önlem almak gerekir.”
Necdet Yetim, güneşin en dik olduğu saatlerde gölge ya da kapalı yerlerin seçilmesini, başta su olmak üzere sıvı içmenin arttırılmasını, mutlaka şapka ya da şemsiyeyle korunulmasını önerdi: “Güneş çarpması vakasında ilk yardım önemli. Kişi hemen gölgeye çekilmeli, vücut ısısını düşürecek serin bir ortam, üzerine ıslak bir şeyler giydirme ya da duş alması, su, sıvı tüketimi sağlanmalı. Eğer kişi kısa bir sürede kendine gelmez, şuur kaybı olursa en yakın sağlık kuruluşuna götürülmeli.”