Güncel |
Füze için detaylarda uzlaşma beklemeyin |
ABD Dışişleri Bakanlığının Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Philip Gordon, “Hiç kimse, NATO zirvesinde füze savunma yapılanmasının spesifik detayları üzerinde anlaşmaya varılmasını beklememeli. Füze savunma misyonu Lizbon’da onaylanırsa, konuşlanma, radar, komuta ve kontrol gibi konularda yapılacak daha çok iş olacak, ancak bunlar, bir sonraki aşamada olacak” dedi. Uzlaşın, detay beklemeyin ABD Dışişleri Bakanlığının Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Philip Gordon, “Hiç kimse, bu zirveden olası füze savunma yapılanmasının spesifik detayları üzerinde anlaşmaya varılmasını beklememeli. Füze savunma misyonu Lizbon’da onaylanırsa, konuşlanma, radar, komuta ve kontrol gibi konularda yapılacak daha çok iş olacak, ancak bunlar, bir sonraki aşamada olacak” dedi. Gordon, Washington’daki Yabancı Basın Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında, “küçük ve orta menzilliler başta olmak üzere balistik füzelerin yayılmasının, NATO İttifakının tümüne yönelik giderek artan tehdit meydana getirdiği, bu nedenle ABD olarak, NATO bünyesinde kurulması planlanan füze savunma sistemini ittifakın tümü açısından önemli öncelik olarak gördüklerini” vurguladı. “Tehdidin bugün bile Avrupa’nın belli kesimlerine ulaşabileceğini ve zaman içinde kıtanın tümünü etkisi altına alacağını” belirten Gordon, “Müttefiklerimizle yoğun biçimde görüşmeler yapıyoruz ve bu hedefe ulaşacağımızdan umutluyuz” diye konuştu.
“HER ÜLKE KENDİ ADINA KARAR VERECEK” GORDON, “Lizbon Zirvesi’nin öncesinde, NATO müttefikleri arasında çözümlenmemiş sorunların olup olmadığı” sorusu üzerine, Stratejik Konsept, Afganistan dahil tüm alanlarda başarılı bir zirvenin yapılmasını beklediklerini kaydetti. NATO müttefikleri arasında önemli güncel konularda büyük çapta uzlaşının bulunduğuna işaret eden Gordon, “Tabii ki yapılacak işler var. Kesin dokümanların ortaya konulması, 28 ülkenin üzerinde uzlaştığı dilin sağlanması, bunlar ciddi süreç. Ancak, zirvede günün önemli konularında birliğin sergileneceğinden eminim” diye konuştu. “Türkiye’nin geri adım atacağından endişe duyuyor musunuz?” sorusu üzerine de Gordon, füze savunma sisteminin NATO kapasitesi olarak kabul edilmesi hususunda nasıl tavır takınılacağının, Türkiye de dahil olmak üzere her ittifak üyesinin kendi adlarına karar vereceği bir konu olduğunu belirtti. Gordon, Başbakan Erdoğan’ın komuta ve kontrol yapısına dair sözlerine ilişkin olarak da “Hiç kimse, bu zirveden olası bir füze savunma yapılanmasının spesifik detayları üzerinde anlaşmaya varılmasını beklememeli. Biz, NATO’nun bir savunma kapasitesi üzerinde anlaşma sağlanmasına bakıyoruz” dedi. “Tüm müttefikler arasında böyle bir kapasite üzerinde anlaşma sağlansa bile, gelecekte komuta ve kontrol, farklı unsurların konuşlandırılması gibi konularda birçok soru olacağını” söyleyen Gordon, bu soruların da İttifak tarafından bir bütün olarak ele alınması gerekeceğini kaydetti. Gordon, “Tüm müttefiklerin bizimle görüş birliği içinde olacağını umuyoruz, bu kapasitenin Lizbon’da onaylanması önemli” ifadesini kullandı.
“KOMUTA VE KONTROL BİR SONRAKİ İŞ” Gordon, Türkiye ya da başka bir ülke olsun, hiçbir hükümet adına konuşamayacağına işaret ederek, şöyle devam etti:”Size bizim görüşümüzü söyleyebilirim. NATO ülkelerine balistik füzelerden kaynaklanan ve giderek artan potansiyel tehdit olduğunu, NATO’nun bununla mücadele edecek kapasiteyi kabul etmesinin, hem İttifak’ın hem de tüm NATO ülkelerinin güvenlik çıkarlarına uygun olacağını düşünüyoruz. Bu füze savunma kapasitesine kendi katkımız olacak bazı unsurları önerdik. Bunun bütün olarak İttifak’ın çıkarına olduğunu düşünmemizin nedenlerini ortaya koyduk ve diğer hükümetler, buna katılıp katılmama konusunda karar verecekler. Eğer katılma kararı verirlerse, o zaman NATO bu kapasiteyi benimsemiş olacak ve bunun iyi birşey olacağını düşünüyoruz. Komuta ve kontrol konuları konusunda, tekrar söylüyorum, hiç kimse bu zirvenin füze savunmasıyla ilgili tüm soruları cevaplayacağını beklemesin. Eğer NATO kapasiteyi ve füze savunma misyonunu Lizbon’da onaylarsa, konuşlanma, radar, komuta ve kontrol gibi konularda yapılacak daha çok iş olacak. Bunlar, bir sonraki aşamada olacak.”
ÇÖZÜLMESİ GEREKEN ÇOK FAZLA TEKNİK SORU OLACAK Gordon, ABD’deki düşünce kuruluşu Atlantik Konseyi’nde düzenlenen bir konferansta da konuyla ilgili şunları söyledi: “Bizim için önemli olan, İttifak’a yönelik bir tehdidin var olduğu ve İttifak’ın, bu tehditle mücadele için füze savunma sistemi yerleştirilmesi konusunda harekete geçmesi gerektiği üzerinde anlaşmaya varılması. Ve ardından, neyin nereye konuşlandırılacağı, komuta ve kontrol konuları gibi hususlarda belirli kararlar alacağımız sonraki aşamalar olacak. Bunun, Lizbon zirvesinde kararlaştırılmasını beklemiyoruz. Bu zirvede, NATO’nun, balistik füzelerin yayılmasının yarattığı tehditle başa çıkmak için bir kapasiteye ihtiyaç duyduğu yönünde karar alındığını görmek istiyoruz. Lizbon’dan sonra, komuta ve kontrol, konuşlanma gibi, çözülmesi gereken çok fazla teknik soru olacak. Ancak bunlar, bir sonraki aşamanın konuları. ABD’nin bu zirveyle ilgili hedefi, NATO’nun böyle bir kapasiteye sahip olması gerektiği üzerinde anlaşmaya varılması”. Washington/aa
LİZBON ZİRVESİ BUGÜN BAŞLIYOR NATO devlet ve hükümet başkanları, 1949 tarihli Kuzey Atlantik Antlaşması ile kurulan Soğuk Savaş döneminin ürünü ortak savunma örgütünü 21’inci yüzyılın şartlarına hazırlamak için yarın Portekiz’in başkenti Lizbon’da toplanacak. Türkiye’yi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün başkanlığında, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’ün de bulunduğu bir heyetin temsil edeceği zirvede NATO’nun gelecek 10-15 yılını şekillendirecek yeni Stratejik Konsept onaylanacak. ABD’nin eski dışişleri bakanlarından Madeleine Albright başkanlığında, aralarında emekli büyükelçi Ümit Pamir’in de bulunduğu 12 kişilik Akil Adamlar Grubunca hazırlanan ve haftalardır üye ülkeler arasında müzakere edilen yeni Stratejik Konseptle birlikte füze savunması ve siber savunma gibi yeni sorumluluklar üstlenmesi beklenen NATO, yapılanmasını yeni tehditlere uyarlayacak şekilde gözden geçirecek ve uluslararası işbirliğini derinleştirmeye çalışacak. Zirvenin en önemli gündem maddesi olarak görülen füze savunma sisteminde zirve öncesindeki yoğun müzakerelerle önemli mesafe kaydedildi. Füze savunma sistemiyle ilgili zirvede alınacak çerçeve kararında Türkiye’nin hiçbir ülkenin tehdit olarak gösterilmemesiyle güvenliğin bütünlüğü ve bölünmezliği ilkesi çerçevesinde tüm NATO üyelerinin ve topraklarının aynı güvenlik şemsiyesi altına alınması taleplerinin karşılanması bekleniyor. Büyük ölçüde ABD katkısıyla NATO’nun 10 yıl içinde geliştirmeyi planladığı füze savunma sistemi kapsamında radarların veya avcı füze bataryalarının nerelere yerleştirileceği, bunun için NATO’da nasıl bir yapılanmaya gidileceği ve kontrolün kimlerde olacağı yeni müzakerelerin konusu olacak. Lizbon/aa
NATO ZİRVESİ TÜRKİYE İÇİN ÖNEM ARZ EDİYOR TÜRKİYE'NİN Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün başkanlığında, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’ün de bulunduğu bir heyetle temsil edileceği iki günlük NATO zirvesi, Portekiz’in başkenti Lizbon’da bugün başlıyor. Türkiye’yi çok yakından ilgilendiren konularda kararlar alınmasının beklendiği, 28 ülkenin devlet veya hükümet başkanları ile Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev, Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai ve BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un da katılacağı zirvede NATO, Soğuk Savaş döneminin son bulmasından bu yana dünyadaki köklü değişlikliklere, yeni tehditlere karşı en önemli stratejik değişiklikleri planlıyor. NATO’nun 2009 Nisan ayında Strasbourg-Kehl zirvesinde ortaya atılan, eski ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright’ın başkanlığını yaptığı bir çalışma grubu tarafından hazırlanan ve üç kez üzerinde değişiklikler yapılan NATO’nun gelecek 10-15 yıllık yol haritasını belirleyecek Stratejik Konseptin Lizbon’daki zirvede kabul edilmesi öngörülüyor. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, NATO’nun 1999 yılında belirlediği komuta yapısı ve stratejisini yeni tehditlere göre değiştirerek güncelleştirmek istediği yeni Stratejik Konseptte Türkiye’yi yakından ilgilendiren, diğerlerine nazaran daha önem arz eden iki husus bulunuyor. ABD’nin Avrupa’ya yerleştirmek istediği füze savunma sistemlerinden birinin Türkiye’ye kurulması öngörülürken, Türkiye’nin şart koyduğu açık tehdit belirtilmemesiyle ilgili talebin NATO üyesi diğer ülkelerce olumlu karşılandığı belirtiliyor. Ancak, füze savunma sisteminin kurulacağı ülkelerde komuta-kontrol yetkisinin nasıl düzenleneceği konusunda henüz mutabakat bulunmuyor. |
19.11.2010 |