Dünya

İlk nükleer toplantı Orta Avrupa’da

Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu tarafından İran ile ‘’5 artı 1’’ grubu arasında yapılacak müzakerelerin ilk toplantısının İstanbul’da yapılacağı açıklamasına, ABD’den farklı bir açıklama geldi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley, ilk toplantının Orta Avrupa’da bir yerde düzenlenmesi yönünde grup içinde genel bir uzlaşının olduğunu, ancak ikinci ya da sonraki bir devam toplantısının İstanbul’da yapılabileceğini söyledi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley, İran ile ‘’5 artı 1’’ grubu arasında yapılacak müzakerelerin ilk toplantısının Orta Avrupa’da bir yerde düzenlenmesi yönünde grup içinde genel bir uzlaşının olduğunu, ancak ikinci ya da sonraki bir devam toplantısının İstanbul’da yapılabileceğini söyledi. Crowley, konuyla ilgili sorular üzerine, AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton’ın, İran’a cevabında, müzakerelerin 5 Aralık’ta başlaması önerisini kabul ettiği ve yer olarak Cenevre ya da Viyana tercihini dile getirdiğini hatırlattı.

Müzakerelerde ele alınacak konuların başında İran’ın nükleer programının gelmesini beklediklerini kaydeden Crowley, yer konusunda henüz nihai kararın verilmediğini belirtti. Crowley, ‘’Neden Türkiye değil’’ sorusuna, ‘’Bu konu, 5 artı 1 siyasî direktörleri arasında bu hafta içinde tartışılmıştı. İstanbul, ikinci ya da sonraki bir devam toplantısının mekânı hala olabilir, ancak genel uzlaşı, ilk toplantının Orta Avrupa’da bir yerde düzenlenmesi yönünde’’ dedi.

Gazetecilerin toplantının neden Türkiye’de düzenlenmesinin düşünülmediğine yönelik ısrarlı soruları üzerine Crowley, ‘’Daha önceki toplantı Cenevre’deydi. Burası, 5 artı 1 grubuna mensup bütün ülkelerin seyahat düzenlemelerini tatmin eden bir mekân gibi görünüyordu’’ ifadesini kullandı. Crowley, ‘’İran’ın, Türkiye’yi önerdiğinin’’ hatırlatılması üzerine, ‘’İran,

toplantının düzenleneceği olası mekan olarak İstanbul’u teklif etti. Catherine Ashton’ın ofisi ise Avusturya ya da İsviçre tercihini dile getirdi. Buraların, ilk toplantı için daha uygun ve elverişli olacağını düşünüyoruz’’ diye konuştu.

Crowley, ‘’ilk toplantının, Ashton ile (İran’ın nükleer başmüzakerecisi) Said Celili arasında bir hazırlık toplantısı mı yoksa 5 artı 1 ile Celili arasında mı olacağının’’ sorulması üzerine de ‘’Beklentimiz, bu toplantının, Celili, AB Yüksek Temsilcisi Ashton ve 5 artı 1 ülkelerinin siyasi direktörleri arasında olacağı yönünde’’ dedi.

14.11.2010

Vakit namazlarında hayat duruyor

Mukaddes topraklarda hac için geri sayıma girilirken, Kâbe karşısındaki Zemzem Towers binasının içindeki alışveriş merkezinde vakit namazı girdiğinde hayat duruyor.

Türkiye’deki benzerlerinden çok daha büyük olan alışveriş merkezinin avlusu ve katlarında binlerce kadın ve erkek ikindi namazını kılıyor. Namazın kılınmasının ardından hayat tekrar normale dönüyor. Hac öncesi son namaz için Harem-i Şerife gelen yüz binlerce hacı adayı, günün geri kalan kısımlarını alışveriş ve mukaddes yerleri gezerek değerlendiriyor. Kâbe’nin tam karşısında bulunan Safa ve Merve adlı iki kuleden oluşan Zemzem Towers binasının ortasında bulunan alışveriş ise merkezi dolup taşıyor. İnsanların yoğun bir şekilde olduğu sırada ezanın okunmasıyla hayat duruyor. Alışveriş merkezinin avlusu ve katlarını dolduran binlerce hacı adayı, oldukları yerde durarak vakit namazlarını kılıyor. Cemaatle kılınan namaz sonrasında binlerce Müslüman, kaldıkları yerden alışverişine devam ettikleri gözlendi.

14.11.2010

Suu Kyi'nin ev hapsi sona erdi

MYANMAR'ın Nobel Barış Ödülü sahibi demokrasi yanlısı muhalefet lideri Aung San Suu Kyi'nin ev hapsi sona erdi.

Kyi'nin, 7 yıl aradan sonra ilk kez partisiyle toplantı yapmaya hazırlandığı bildirildi. Üniversite öğrenimini Oxford Üniversitesinde tamamlayan Suu Kyi, annesinin hastalığı sebebiyle 1988'de ülkesine döndü. Askerî cuntaya karşı demokrasi gösterilerinin başladığı dönemde ülkesine geri gelen Suu Kyi, muhalefet partisi Ulusal Demokrasi Birliğinin kurucuları arasında yer aldı. Ağustos 1988'de güvenlik güçlerinin yüzlerce demokrasi yanlısını öldürdüğü Myanmar'da cuntayı açıkça eleştiren bir isim olan Suu Kyi, 1989'da yardımcısıyla birlikte ev hapsine alındı. Suu Kyi'nin partisi, 1990'da düzenlenen genel seçimlerde büyük bir zafer kazandı, ancak cunta, yönetimi devretmedi. Suu Kyi, cunta rejimine karşı gösterdiği barışçı mücadele dolayısıyla 1991'de Nobel Barış Ödülüne lâyık görüldü. 1995'te ev hapsinden serbest bırakılan Suu Kyi, ülkesine geri dönmesine izin verilmeyeceği korkusuyla Myanmar'dan ayrılmadı. Kyi, Eylül 2000'de bir siyasî toplantıya katılmak için Yangon dışına çıkmak isteyince tekrar ev hapsine alındı. Mayıs 2002'de ev hapsinden serbest bırakıldı. Bir yıl sonra tekrar ev hapsine alınan Suu Kyi'nin ev hapsi, 2009'da, evinde kısa süre bir Amerikalıyı barındırdığı gerekçesiyle 18 ay uzatıldı.

14.11.2010

Yardım gemisi Gazze’de değil!

GAZZE Şeridi’ne gitmek üzere Libya’dan hareket eden ve çeşitli ülkelerden on yardım görevlisini taşıyan gemi, kaptan tarafından rotası değiştirilerek Yunanistan’ın Pire limanına getirildi.

Seyahati düzenleyen Londra merkezli ‘’Road to Hope’’ (Umut Yolu) adlı kuruluştan yapılan açıklamada, geminin sahibi olan firmayla daha önce yapılan anlaşmaya uyulmadığı ve gemideki yardım görevlilerinin ‘’kaçırıldığı’’ ileri sürüldü. Geminin operatörü olan Yunan firması ‘’Ionian Bridge Shipmanagement SA’’ da aktivistlerin daha önce belirlenen bir Mısır limanına gitmek yerine, İsrailli güvenlik görevlileriyle çatışmaya girebileceklerini, firmanın bundan kaçınacağını açıkladı. ‘’Strofades IV ‘’ adlı Yunanistan bandıralı gemide yedisi İngiliz, ikisi İrlandalı ve biri Cezayirli olmak üzere on yardım görevlisi ile Libyalı gümrük görevlileri ve başka görevliler bulunuyor. İngiltere Dışişleri Bakanlığı da olaydan haberdar olduğunu ve yakından ilgilenildiğini açıklamıştı

14.11.2010

BM’de Irak memnuniyeti

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Irak’ta yeni hükümetin kurulmasına ilişkin anayasal sürecin başlamasını memnuniyetle karşıladı.

BM Sözcü Yardımcısı Ferhan Hak tarafından yapılan açıklamaya göre, Genel Sekreter, Irak’ta yeni hükümetin kurulmasına ilişkin anayasal sürecin başlamasını, ülkenin demokratik sürecinde önemli bir adım olarak değerlendirdiğini ve bütün Irak halkının yararına olacak bu uzlaşının sağlanmasında rol oynayan tüm siyasi partileri ve liderlerini kutladığını belirtti. Genel Sekreter Ban, Celal Talabani’yi Irak Cumhurbaşkanlığına yeniden seçilmesi dolayısıyla tebrik etti, Meclis Başkanlığına Usame Nuceyfi’nin seçilmesinden ve hükümeti kurmakla Nuri El Maliki’nin görevlendirilmesinden dolayı da memnuniyetini dile getirdi.

14.11.2010

Fransa’da cami yöneticisine tehdit

FRANSA'NIN doğusundaki Strasbourg kentindeki Eyüp Sultan isimli Türk camisinin yöneticisine iki tehdit mektubu gönderildi.

Europe-1 radyo kanalı, kendilerini, ‘’Avrupa Özgürlük Hareketi’’ olarak tanıtan grubun gönderdiği tehdit mektuplarından birinden, ‘’beyaz pudra’’ çıktığını duyurdu. Polisin, tehdit mektupları ve gönderilen tozun içeriğiyle ilgili soruşturmayı sürdürdüğü bildirildi. Caminin yöneticisi, kendilerine gelen mektubun birinde, Kur’ân-ı Kerim’in bir kopyasından yakılmış bir sayfanın bulunduğunu ve ‘’Müslümanlar zaman varken topraklarımızı terk etsin’’ şeklinde tehdit içeren bir mesajın yer aldığını belirtti.

14.11.2010

Obama’dan destek

ABD Başkanı Barack Obama, Hindistan’ın ardından Japonya’nın da BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olmasına destek verdi.

Japonya’da Başbakan Naoto Kan ile görüşen Obama, Japonya’nın, BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olabilecek model ülke olduğunu söyledi. Obama, Kan’ı 2011’in ilk yarısında ABD’yi davet ettiğini belirterek, Washington’un Japonya’nın savunması için verdiği taahhütlerin sarsılmaz olduğunu vurguladı. Hindistan’ı hafta başında ziyaret eden Obama, bu ülkenin BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olması gerektiğini söylemişti. Hindistan meclisinde konuşan Obama, ABD, İngiltere, Fransa, Rusya ve Çin’in oluşturduğu BM Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin Güvenlik Konseyi’nin yapısının reformdan geçirilmesini desteklediklerini bildirmişti.

14.11.2010