Güncel |
Özgürlükler pazarlık konusu olamaz |
Özgür Eğitim Sen İstanbul Temsilcisi Ali Öner, “Başörtüsü ilköğretime indi” tartışmalarıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Millî Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ve ve Meclis İnsan Hakları Başkanı Zafer Üskül’ü bu konudaki yaklaşımlarından ötürü kınadı. Öner, “İnsanların inançları üzerinde gölge ve baskılarını çekmeleri gerektiğini söylüyoruz. Bireysel özgürlükler pazarlık konusu olamaz ve onu provokasyonla suçlamak kimsenin haddi değildir” dedi. özgür Eğitim Sen İstanbul Temsilcisi Ali Öner, “Bireysel özgürlükler pazarlık konusu olamaz ve onu provokasyonla suçlamak kimsenin haddi değildir” dedi. Ali Öner,son dönemde üniversitelerde başörtüsüne özgürlük üzerine yapılan tartışmaların olumlu bir havada seyrederken, medyaya yansıyan “başörtüsü ilköğretime indi” başlıkları farklı bir tartışmayı da beraberinde getirdiğini belirterek, bu olaydan sonra önce AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, arkasında da Milli eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’nun provokasyon açıklamaları geldiğini hatırlattı. Öner, “Bundan güç alan Meclis İnsan Hakları Komisyonu başkanından akla ziyan bir açıklama geldi; ‘Bu iş daha ileriye giderse, aile çocuğu baskı altına alırsa çocuk aileden alınır. Bu yetkiler devletin elindedir...’ Açıklama tehdidi hatırlatmakta ve jakoben devletten şikayetçi iktidar partisinin hem de insan haklarından sorumlu bir vekilinden gelmesi ise daha da manidardır” dedi. Ali Öner açıklamasında şu görüşlere yer verdi:“Biz özgür eğitim sen İstanbul temsilciliği olarak; bu tür yaklaşımları kınıyoruz. Başta Hüseyin Çelik, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ve Meclis İnsan Hakları Başkanı Zafer Üskül’ü bu yaklaşımlarından ötürü kınıyor. İnsanların inançları üzerinde gölge ve baskılarını çekmeleri gerektiğini söylüyoruz… Bireysel özgürlükler pazarlık konusu olamaz ve onu provokasyonla suçlamak kimsenin haddi değildir. ‘tepeden dönüştürmeci’ yaklaşımından dolayı Zafer Üskül derhal Ak Parti’den ihraç edilmelidir. Devletin belli yerlerine gelen ve kraldan çok kralcı kesilenlerin haddini bilmesi gerektiğini ve insan onurunun her şeyin üstünde olduğunu belirtiriz.” Kimsenin başkasının hayatındaki tercihleri üzerinde yorum yapma, söz söyleme hakkının olmadığını söyleyen Ali Öner, “Devlet bireylerin inançlarını yaşamasını yasaklamak, suçlamakla mükellef değildir. Devlet tüm mekanizmalarıyla hangi yaşta olursa olsun, inançlarını yaşamak isteyenlerin kolayca bunu yerine getirmesindeki engelleri ortadan kaldırmakla yükümlüdür” diye konuştu. “Bir taraftan çocukları sekiz yıllık bir zorunlu eğitime tabi tutacaksınız, diğer taraftan ise onlara kendi ideolojini dayatacaksınız” diyen Öner, devletin ideolojisi olmayacağını dile getirdi. Öner, “Devlet tüm vatandaşlarına eşit mesafede olmak zorundadır. Devlet vatandaşını provokasyonla suçlayamaz. Eğer suçluyorsa bu bir devlet değil, despot vedayatmacı anti demokratik ve sivil militarist bir yapıdır” dedi.
Ankara/ Fatih Karagöz |
28.10.2010 |