Kültür-Sanat |
Beyaz Sinema’nın 40. YIL GÖSTERİSİ |
“BEYAZ Sinema” adıyla tanınan, İslâmî duyarlılık taşıyan yönetmenlerin emekleriyle ortaya çıkarılan filmler 40. yaşını görkemli festivalle kutlamaya hazırlanıyor. Pek çok film 7 gün boyunca ücretsiz gösterilecek. Beyoğlu-Tünel’de İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı’na bağlı hizmet veren Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi, 18 Ekim Pazartesi-24 Ekim Pazar tarihleri arasında, 1970’lerin başlarından bu yana iki toplumsal kuşağın hayat ve inanç algısı üzerinde çok derin etkilere yol açmış “Beyaz Sinema” hareketine ilişkin olarak ülkemizde şimdiye kadar düzenlenen en geniş kapsamlı gösteri ve söyleşi programına sahne olacak.
“BEYAZ SİNEMA” KLÂSİKLERİNE DİJİTAL RESTORASYON Sinema yazarı ve tarihçisi Ali Murat Güven yönetiminde hazırlanan “Beyaz Sinema’nın 40 Yılı: 1970-2010 / Hor Görülen Bir Akımın Kilometre Taşları” başlıklı faaliyette 7 gün boyunca dönüşümlü olarak gösterilecek 13 kurmaca film, rahmetli yönetmen Yücel Çakmaklı’nın 50’nci sanat yılı vesilesiyle hazırlanmış 1 belgesel film, anılan sinema hareketinin önde gelen 6 yönetmeniyle (Mehmet Tanrısever, İsmail Güneş, Mesut Uçakan, Nurettin Özel, Metin Çamurcu, Salih Diriklik) yapılacak ayrıntılı söyleşiler, Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi içinde sergilenecek düzinelerce görsel belge ve hatıra eşyası, bazı sürpriz filmlere ilişkin ön gösterimler ve yanı sıra ücretsiz (ya da simgesel bedellerle) dağıtılacak yüzlerce nüsha sinema kitabı katılımcıları bekliyor. “Festival süresince gösterimi yapılacak filmlerin tamamına, iki ay süren titiz çalışma kapsamında “dijital restorasyon” işlemleri uygulanarak, söz konusu akımın kilometre taşlarını oluşturan eserler ses ve görüntü açısından piyasadaki mevcut kopyalarının çok üstünde teknik standarda kavuşturuldu. Böylelikle, sinemaseverler, yıllar önce düşük kaliteli salonlarda ve yetersiz gösterim şartlarında izledikleri bu eserleri şimdi ise çağdaş teknolojinin yardımıyla bakımdan geçirilmiş yeni kayıtlar üzerinden görme fırsatı bulacak.
“VEF”YI BAŞ KÖŞEYE OTURTAN FESTİVAL “Beyaz Sinema’nın 40 Yılı” kapsamında, hem anılan sinema hareketinin doğuş sürecinde, hem de toplu gösterilerde yer alan eserlerde yönetmen, senarist ve oyuncu olarak katkıları bulunan 5 rahmetli sanatçı, Yücel Çakmaklı, Ömer Lütfi Mete, Halûk Kurtoğlu, Lütfü Seyfullah ve Hasan Nail Canat için de özel anma köşeleri oluşturuldu. “Beyaz Sinema’nın 40 yılı” başlıklı toplu gösterideki film sunumları ve söyleşilerin tamamına katılım ücretsiz olacak. Kendilerine organizasyon komitesi yetkilileri tarafından her seansın başlangıcında “çikolata” ikram edilecek olan izleyiciler, diledikleri takdirde Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nin lobisinde yer alan “hatıra defteri”ne de “Beyaz Sinema” hareketi ve düzenlenen faaliyet hakkında görüşlerini yazabilecekler. Bugün 11.30’da Nurettin Özel’in yazıp yönettiği 1994 yapımı “Garip Bir Koleksiyoncu” adlı filmle start alacak olan “Beyaz Sinema’nın 40 Yılı”, 24 Ekim Pazar günü 16.00’daki kapanış töreni ve yönetmen İsmail Güneş’in 1999 tarihli eseri “Gülün Bittiği Yer”in gösterimiyle son bulacak. |
18.10.2010 |
Batı, Niyazi Mısrî’yi bilmiyor |
İNGİLTERE’DEKİ Oxford Üniversitesi Muhiddin İbn-i Arabi Topluluğu Başkanı, Araştırmacı-Yazar Stephen Hirtenstein, ‘’Niyazi Mısrî gibi mutasavvıfların günümüz Batı dünyasında göreceli bile olsa bilinmediğini, dolayısıyla da gözardı edildiğini’’ söyledi. Malatya Belediyesi ve Türk Kadınları Kültür Derneği (TÜRKKAD) İstanbul Şube Başkanlığı ile ortaklaşa düzenlenen, İnönü Üniversitesinin de katkı verdiği, ‘Niyazi Mısrî Sempozyumu’’nun ikinci toplantısı belediye konferans salonunda yapıldı. Stephen Hirtenstein, ‘’İbn Arabi’den Niyazi Mısrî’ye’’ adlı bir tebliğ sundu. İnternetteki herhangi bir arama motoruna Niyazi Mısrî adı yazıldığında, yüksek sayıda sonuca ulaşıldığına dikkati çeken Hirtenstein, kendi yaptığı bir araştırmada bu sayının 172 bine ulaştığını ifade etti. Hirtenstein, ‘’Şaşırtıcı olan Niyazi Mısrî’nin Türkiye’de iyi tanınıyor ve dahi ihtiramla anılıyor olmasına karşın, Türkçe konuşulmayan dünyada henüz neredeyse hiç tanınmıyor olmasıdır. Bu, Osmanlı edebiyatının az tanınmışlığının yegane örneği değildir. Osmanlı geleneğindeki büyük edebi şahsiyetler, özellikle Aziz Mahmut Hüdai, İsmail Ankaravi veya Şeyh Galip gibi mutasavvıf yazarlar da aynı ölçüde olmak üzere günümüzün batı dünyasında göreceli de olsa bilinmemekte, dolayısıyla göz ardı edilmektedirler’’ diye konuştu. Niyazı Mısrî ile ilgili sempozyum düzenlenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Hirtenstein, ‘’Osmanlı edebiyatının üstatlarından olan, şiirleri günümüz Türklerinin kalbinde yer edip unutulmayan ve hakikat görüşü hala pek çok insana ilham kaynağı olan bir şahsiyetin mirasına yeniden hayat vermeye yönelik bu sempozyumu büyük bir ümit ve memnuniyetle karşılıyorum’’ dedi. |
18.10.2010 |
213 yıllık saat kulesine bakıcı aranıyor |
TARİHİ evleri ile meşhur Safranbolu’nun 213 yıllık saat kulesinin saatini kuracak, bakımını yapacak, turistlere kule hakkında bilgi verecek gönüllü aranıyor. 45 yıldır saat kulesinin bakımını yapıp haftada bir saati kuran 67 yaşındaki kundura ustası İsmail Ulukaya, kendisinden sonra bu işi yapacak birini bulamamanın endişesini taşıyor. ‘Safranbolu halkının cebine birer saat koyacağım’ diyerek 1794 yılında Sadrazam İzzet Mehmet Paşa tarafından İngiltere’ye sipariş edilen ve 1797 yılında gemi ile Safranbolu’ya getirilen saat, Kale mevkiindeki kuleye kondu. Kuledeki saatin 1965 yılından beri bakımını ve kurma işlemini yapan 67 yaşındaki kundura ustası İsmail Ulukaya, Safranbolu halkından ata mirasına sahip çıkmasını istiyor. 11 yıldır da ilçeye gelen turistlere saat kulesini gezdirip bilgi veren İsmail Ulukaya’dan sonra bu görevi alacak bir kişi bulunmuyor. |
18.10.2010 |
Okuyan Türkiye’nin yolu NT’den geçiyor |
NT Mağazaları kitap merkezli mağazacılık anlayışını yaygınlaştırmaya devam ediyor. Kitap dostlarının tercih ettiği ilk mekânlardan olan NT Mağazaları dört şube daha açma çalışmalarına hızla devam ediyor. NT Mağazaları hızla yaygınlaşan şube ağı ile Türkiye’nin kültür dünyasına yönelik önemli faaliyetlerin hayata geçirilmesine de öncülük ediyor. NT Mağazaları enerjisini sadece kitap, kırtasiye ve teknoloji satışına yönelik konularda harcamıyor. Bulunduğu bölgenin kültür ve sanat hayatına dönük faaliyetler gerçekleştiren NT, şubelerinde gerçekleştirdiği okuma faaliyetleri ve yazar buluşmaları ile çekim merkezi oluyor. Bütün yaş gruplarının kitapla buluşmasına zemin hazırlayacak faaliyetlere şubelerinde yer veren NT Mağazaları sadece bir satış mağazası değil bir kültür merkezi olma yolunda da çaba sarfediyor. |
18.10.2010 |