Bilişim-Teknik |
Varlık İçinde yokluk çekiyoruz YIlda 200 günü güneşli geçen Türkiye, güneş enerjisi kapasitesinin binde birinden bile faydalanamıyor. Gezegen’in Geleceği adlı radyo programına katılan Dr. Uygar Özesmi güneş enerjisi ve kullanımı ile ilgili şunları söyledi: “Nükleer enerji için yasaları ardı ardına çıkartırken ve tarihî güzellikler barajlar altında kalırken, Yenilenebilir Enerji Kanunu’ndaki değişiklikler ise bir türlü meclis gündemine giremedi. Türkiye’de güneş enerjisinin kurulu gücü 4 megavatı geçmiyor ve halen bir tane bile güneş enerjisi santrali yok. Oysa ülkemizin yıllık güneş enerjisi potansiyeli 500 TWh, rüzgâr enerjisi potansiyeli ise 450 TWh. Bu alanlara yatırım yapılmasıyla Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığı sona erer, ancak böyle bir hedef bile konmuş değil.” Güneş Enerjisi Sanayicileri ve Derneği (GENSED) Yönetim Kurulu Başkanı Levent Gülbahar da, Türkiye’nin yenilenebilir enerji potansiyelini iyi kullanmadığını söyleyerek, Almanya’yı örnek gösterdi. Güneş enerjisi kullanımında dünyada ilk sırada yer alan Almanya’nın, güneşlenme süresi olarak Türkiye’nin yarısı kadar potansiyele sahip olmasına rağmen, 9 bin 380 Mw’lık kurulu güneş enerjisi gücüne, 2010’un ilk üç ayında 3 bin 400 Mw daha eklediklerini belirten Gülbahar, yılda 2 bin 738 saatlik potansiyele sahip Türkiye’nin ise ‘güneşin ülkesi olduğunu, ama gölgede çalıştığını ifade etti. Yenilenebilir enerji kaynakları potansiyeli Türkiye kadar yüksek olan bir ülkenin hâlâ fosil yakıtlarda ve nükleerde ısrar etmesine bir anlam veremediğini vurgulayan Gülbahar, “Bu bir kültür eksikliğinin ve en önemlisi dünyamızın, çevremizin ve çocuklarımızın geleceğinin düşünülmediğinin en güzel göstergesi” dedi. |
17.09.2010 |