Güncel |
Türkiye’deki mülteci ailelere yardım |
İSTANBUL'DA sığınmacı statüsünde bulunan Çeçen, Uygur, Ahıskalı, Iraklı, Özbek ve Afrika kökenli 950 mülteci aileye toplam 250 bin TL nakdi yardım yapıldı. Ayrıca Türkiye’de bulunan yoksul ailelere de nakdi yardım yapıldı. Yetimin yüzü güldürüldü
YURTDIŞINDA 28 ülke ve bölgede 10 bin yetim ve yoksul çocuğa bayramlık elbise alındı, kırtasiye yardımı yapıldı. Türkiye’de ise 18 ilde 3 bin yetim giydirildi. 2 bin yetime ve yoksul çocuğa da kırtasiye yardımı yapıldı. |
10.09.2010 |
“Pakistan’a vefa treni” yola çıktı |
KİMSE Yok Mu Derneği, İstanbul Haydarpaşa Garından Pakistan’a “Pakistan’a Vefa Treni” gönderdi. Trende 20 vagon ve her vagonda 40 adet, 40 ve 20 tonluk konteynerler olmak üzere 500 ton yardım malzemesi bulunuyor. Kimse Yok Mu Derneği, Pakistan için başlattığı yardım kampanyası çerçevesinde gelen yardımları Pakistan’a ulaştırmaya devam ediyor. Kimse Yok Mu 16 Ağustos’tan beri Pencap Eyaleti Lahor Şehrinde ve Hayber Eyaleti Peşaver Şehrinde her gün 3 bin kişiye iftar ve sahur verdi. Kimse Yok Mu 27 Ağustos günü Türkiye’den gönderdiği 43 tonluk yardım uçağının ardından Türk halkından gelen aynî yardım malzemelerini de trenle Pakistan’a ulaştırıyor. Pakistan’a gönderilen yardım uçağında 650 adet soğuk ve sıcağa dayanıklı izolasyonlu çadır, gönderen dernek 15 Ekim’de 7-8 bin kişin yaşayabileceği 1000 adet çadır göndererek Lahor ve Peşaver’de 2 ayrı çadır kent kuracak.
2. TREN BAYRAMDAN SONRA YOLA ÇIKACAK Pakistan için Türk halkına yardım çağrısında bulunan Kimse Yok Mu Derneği Genel Başkanı Mehmet Özkara, “Kimse Yok Mu ‘Vefa Treni’ yola çıktı. Bayramdan sonra 2. trenimiz yola çıkacak. Pakistan’a gidecek olan yardım trenleriyle bağış göndermek isteyenler derneğimizle irtibata geçebilir. Şimdi kardeş ülke Pakistan için vefalı olma ve yardım etme zamanı” şeklinde konuştu.
BAĞIŞLAR GİDER GÖSTERİLEREK VERGİDEN DÜŞÜLEBİLİR Kamu Yararı Statüsüne sahip olan Kimse Yok Mu Derneği’ne yapılan gıda, temizlik ürünleri ve giyim yardımlarının tamamı Maliye Bakanlığı’nın 21. 03.2004 tarihli kararıyla gider olarak gösterilip vergiden düşürülebiliyor. (www.kimseyokmu.org.tr)
İstanbul/ SEDAT SERDAR |
10.09.2010 |
Pakistan’ı unutmayın |
TÜRK Kızılayı ile işbirliği yapan GSM operatörleri Turkcell, Vodafone ve Avea, Türk Kızılayı’nın Pakistan’daki sel mağdurları için başlattığı insani yardım faaliyetlerine SMS ile bağış çağrısı yaparak, destek oldu. Türk Kızılayı’nın iyilik numarası olan ‘’2868’’e bütün GSM operatörlerinden bir boş mesaj karşılığı 5 TL bağış yapılabiliyor. Türk Kızılayı, SMS yoluyla bağış toplamaya ilk olarak Güney Asya’da meydana gelen tsunami felaketi sonrası düzenlenen ‘’Asya Ağlıyor’’ kampanyası ile 2005 yılında başladı. Turkcell, Vodafone ve Avea ile işbirliği yapan Türk Kızılayı, bağışseverlerin en kolay ve en hızlı şekilde bağış yapabilmelerini sağlamak için bu yöntemi tüm kampanyalarında kullanıyor. Yıl boyunca, 7 gün 24 saat gerçekleştirilebilen SMS bağışları ile Türk Kızılayı Türkiye ve dünyadaki ihtiyaç sahiplerini yalnız bırakmıyor. GSM operatörlerinden ‘’2868’’e gönderilen her bir boş mesaj 5 TL olarak Kızılay’a bağış olarak iletiliyor. Dileyen bağışçılar, birden fazla boş mesaj atarak, bankaya gitmeden de daha yüksek miktarda bağış yapabiliyor. Türk Kızılayı, bugüne kadar yurt içinde gerçekleştirilen kampanyaların yanı sıra; ‘’Asya Ağlıyor’’ (Endonezya-Sri Lanka), ‘’Şimdi Sıra Bizde’ (2005 Pakistan Depremi), ‘’Gazze Ağlamasın’’, ‘’İnsanlık Acı Çekiyor’’, ‘’Türk Kızılayı Yardıma Koşuyor (Haiti Depremi) ve ‘’Gözyaşları Sel Olmasın’’ kampanyaları düzenledi. BAĞIŞ SMSLERİNDEN ÜCRET ALINMIYOR TÜRK Kızılayı’nın düzenlediği ‘’Gözyaşları Sel Olmasın Destek Çağrısı’’ kapsamında bütün Turkcell kullanıcılarının, SMS göndererek Pakistan’daki sel mağdurlarına yardımda bulunabilecekleri duyuruldu. Türk Kızılayı Genel Müdürü Ömer Taşlı, insani saygınlığın korunması doğrultusunda her şartta, yerde ve zamanda muhtaç ve korunmasız insanlara yardım etmek misyonuyla hareket etiklerini belirterek, Türk Kızılayı olarak Pakistanlı selzedeler için ilk günden bu yana yardım faaliyetlerinin devam ettiğini söyledi. Bu arada, GSM operatörleri tarafından bağış SMS’lerinden herhangi bir servis ücreti alınmıyor. Pakistan’in dörtte birini etkileyen, çok sayıda can kaybına ve büyük maddî zarara sebep olan sel felâketinin ardından, genci-yaşlısı, zengini-fakiriyle Türk halkı tarafından yapılan yardımlar 140 milyon liraya ulaştı. Pakistan için “Gözyaşları Sel olmasın” temasıyla başta Başbakanlık, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türk Kızılayının ülke çapında başlattığı geniş kapsamlı yardım kampanyası devam ederken, birçok oda, dernek gibi sivil toplum kuruluşlarının yardımları ile bireysel bağışlar çığ gibi büyüyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla valiliklere gönderilen genelgeyle başlatılan yardım seferberliğinde, Başbakanlık ve Diyanet hesaplarında toplanan yardım miktarı 140 milyon TL’ye ulaştı. İslâm dünyasının Ramazan ayını yaşadığı bir dönemde meydana gelen sel felâketinin ardından, Pakistan’a bu kez “iyilik seli” aktı. Diyanet İşleri Başkanlığı, vatandaşların zekât ve fitrelerini bölgeye ulaştırmak için banka hesapları açtı. Yardımların önünü açmak için Bakanlar Kurulu kararınca iş adamlarının Pakistan’a yapacağı yardımların vergi matrahında değerlendirileceği duyuruldu. Pakistan’a ulaşan ilk yardım kuruluşları arasında da Türk Kızılayı ve Türk sivil toplum kuruluşları yer aldı. Başta Türk Kızılayı olmak üzere, bölgede TİKA, Kimse Yok Mu, Deniz Feneri, İHH, Yeryüzü Doktorları gibi birçok Türk sivil toplum kuruluşu da çalışmalarını sürdürüyor. Sağlık Bakanlığına bağlı tam donanımlı iki sahra hastanesi de selin en fazla zarar verdiği iki ayrı bölgede hizmet veriyor. Selin ilk vurduğu bölgelerden biri olan Nowshara’da Türk Kızılayı Mevlânâ evleri kurarken, Yeryüzü Doktorları da bu bölgede selzedeleri sağlık taramasından geçiriyor. “Türkiye-Pakistan Gönül Köprüsü Platformu” adı altında bir araya gelen sivil toplum kuruluşları, Pakistan’da, içinde okul, sağlık ocağı ve cami gibi sosyal alanların da bulunduğu 4 bin konutluk yerleşim yeri inşa edeceğini açıkladı. Pakistanlı kardeşleri için köyünden 6 ton buğday toplayan Erzurumlu Hanife Akça ile Eskişehir Açık Cezaevindeki mahkûmların aralarında topladıkları bağışlar, Türk halkının dost ülke Pakistan’a olan sevgisinin boyutu gözler önüne serdi. Öte yandan yapılan ayni yardımların bölgeye gönderilmesinde yeteri kadar TIR bulunmadığı için sıkıntılar da yaşandığı öğrenildi. Türkiye’de bulunan 27 bin civarındaki TIR, ihracattaki artış ve Pakistan’a yardım malzemesi nakliyesi sebebiyle yoğun olarak kullanılıyor. |
10.09.2010 |
BAYRAMLA GELEN HUZUR DEVAM ETSİN |
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Ramazan Bayramı namazını Emirgan Camisi’nde kıldı. Cumhurbaşkanı Gül, ‘’Herkesin bayramı mübarek olsun ve bu bayram inşallah herkese iyilik, güzellik, kolaylık getirsin’’ dedi.
ERDOĞAN, SULTANBEYLİ’DE KILDI Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ramazan Bayramı namazını Sultanbeyli Merkez Camisi’nde kıldı. Erdoğan’a, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş eşlik etti.
KOCATEPE CAMİİ DOLUP TAŞTI Ankaralılar erken saatten itibaren bayram namazı kılmak üzere Kocatepe Camisi’ne geldi. Cami çıkışında konuşan İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ‘’muhteşem bir bayram sabahına kavuşulduğunu’’ belirtti.
KUR’ÂN’IN YOLU, HEPİMİZİN YOLU Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, Kocatepe Camisi’nde vaaz verirken, ‘’Kur’ân-ı Kerim’in yolu hepimizin yoludur’’ diye konuştu.
KILIÇDAROĞLU, CAMİYE GİTMEDİ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, önceki genel başkanın aksine bayram namazına gitmeyerek ailesiyle birlikte bayramı karşılamayı tercih etti.
BAHÇELİ, GAZİ MERKEZ CAMİSİ’NDE MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bayram namazını Ankara Gazi Merkez Camisi’nde kıldı.
BAYKAL, NAMAZI ÜMİTKÖY’DE KILDI Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, bayram namazını Ümitköy’de kıldı. Bütün tedbirler alındı İÇİŞLERİ Bakanı Beşir Atalay, vatandaşların bayramı huzur ve güvenlik içinde geçirmeleri için bütün tedbirlerin alındığını belirtti. Ankaralılar erken saatten itibaren bayram namazı kılmak üzere Kocatepe Camisi’ne geldi. İçişleri Bakanı Atalay, Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel de bayram namazını Kocatepe Camisi’nde kıldı. Atalay, namazın ardından camiye gelenlerle bayramlaştı. Cami çıkışında gazetecilerin de bayramını kutlayan Atalay, ‘’muhteşem bir bayram sabahına kavuşulduğunu’’ belirtti. Huzurlu bir Ramazan Bayramı’na girildiğini dile getiren Bakan Atalay, ‘’Allah huzur içinde nice güzel bayramlar kutlamayı nasip etsin’’ dedi. Atalay, şunları söyledi: ‘’Bir yandan huzurlu bir bayram kutlarken bir yandan da vatandaşlarımızın kendi bayramlarını güvenlik içinde kutlamaları için elimizden gelen çalışmaları yaptık, her türlü tedbiri aldık. Ülkemizin her köşesinde ulaşım açısından, ziyaretleşme açısından her tedbir alındı. Bütün belediyelerimize tamim gönderdik. Özellikle şehir içi ulaşım ve kabristan ziyaretleri konusunda iyi tedbirler alındı.’’ Atalay, duble yollarda hız sınırının artırıldığını belirten ve bayramda trafiğe çıkacak sürücülerden kurallara uymalarını istedi. “ VATANDAŞLAR GİTSİN OYLARINI KULLANSIN” BİR gazetecinin halk oylamasındaki tedbirlere ilişkin sorusu üzerine de Bakan Atalay, şöyle konuştu: ‘’Referandum takviminin başladığı gün hem mülki idarede hem güvenlik birimlerimiz de bütün izinleri kaldırdık. O çalışmamız devam ediyor. Bayram ve referandumun birleşmesi trafik açısından bir hassasiyet arz ediyor. Geri dönüşler konusunda vatandaşlarımızı uyardık. O konuda da çok ciddi tedbirler aldık. Şu anda olağanüstü bir şey beklemiyoruz. Pazar günü için ülkemizin her köşesinde sağlık açısından, güvenlik açısından, hizmetler açısından, ulaşım açısından ciddî tedbirler alındı. Vatandaşlarımız inşallah huzur içinde gidip oylarını kullansınlar.’’ KILIÇDAROĞLU, BAYRAMA EVİNDE GİRDİ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bayrama Ankara’da giren liderler arasında yer aldı. Kılıçdaroğlu, önceki genel başkanın aksine bayram namazına gitmeyerek ailesiyle birlikte bayramı karşılamayı tercih etti. BAHÇELİ, MEZARA KARANFİLLER KOYDU MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bayram namazını Gazi Merkez Camisi’nde kıldı. Bahçeli’ye cami girişinde bir çocuk deri üzerine işlemeli bozkurt resmi hediye etti. Bahçeli, namazın ardından camiden ayrılırken, bazı vatandaşlarla bayramlaştı. Devlet Bahçeli, daha sonra eski MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş’in mezarını ziyaret etti. Türkeş’in mezarı başında partililerle duâ eden Bahçeli, karanfiller koyduğu mezarı suladı. Mezarın başında nöbet tutanların bulunduğu kulübede bir süre kalan Bahçeli, partililerle bayramlaştıktan sonra buradan ayrıldı. Bayram huzuru sürsün CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, Ramazan Bayramı namazını Emirgan Camisi’nde kıldı. Tarabya Köşkü’nden çıktıktan sonra Emirgan Camisi’ne gelen Gül, bayram namazı burada kıldı. Gül, namazın ardından camiden çıktıktan sonra vatandaşlarla bayramlaştı. Emirgan Camisi’nin karşısındaki bir çay bahçesine geçen Cumhurbaşkanı Gül, burada vatandaşlarla bayramlaşarak, bir süre sohbet etti. Gül’e burada çay ve simit ikram edildi. Cumhurbaşkanı Gül, çay bahçesinde bayram mesajını soran basın mensuplarına ‘’Bütün vatandaşlarımızın, halkımızın bayramını tebrik ediyorum. Herkesin bayramı mübarek olsun ve bu bayram inşallah herkese iyilik, güzellik, kolaylık getirsin. Bütün gazeteci arkadaşların da bayramını ayrı ayrı tebrik ediyorum’’ dedi. Cumhurbaşkanı Gül’e çay bahçesinde, eski Devlet Bakanı Cavit Çağlar, eski TMSF Başkanı Ahmet Ertürk ve ilahiyatçı Ali Rıza Demircan da eşlik etti. ERDOĞAN, BAYRAM NAMAZINI SULTANBEYLİ MERKEZ CAMİSİ’NDE KILDI Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ramazan Bayramı namazını Sultanbeyli Merkez Camisi’nde kıldı. Üsküdar’daki evinden çıktıktan sonra Sultanbeyli Merkez Camisi’ne gelerek burada bayram namazını kılan Erdoğan’a, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş eşlik etti. Başbakan Erdoğan’ın bayram namazını kıldığı Sultanbeyli Merkez Camisi’ne gelen bazı vatandaşların, caminin avlusu ile caddede namaz kıldıkları dikkat çekti. Güvenlik kuvvetleri de çevrede yoğun önlemler aldı. Erdoğan, namazın ardından partiye ait otobüsten vatandaşlara hitap etti. Erdoğan, ‘’Ramazan Bayramı’nın ülkemiz, milletimiz, İslâm dünyası için kardeşliğe, birliğe, beraberliğe, tüm insanlık için barışa vesile olmasını Allah’tan temenni ediyorum’’ dedi. Ülkede özgürlükler noktasında bir adım atıldığını dile getiren Erdoğan, “Artık darbe anayasaları ayaklar altına alınsın ve bu ülkede milletin anayasası egemen olsun istiyoruz” diye konuştu. Bayramlar hepimiz için fırsat TATİL için Abant’ta bulunan Taksim Palace Otel’de kalan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, bayram namazını Akçaalan Köyü Cami’nde kıldı. Çiçek, namaz çıkışı köylülerle tek tek tokalaşarak bayramlaştı. Bayramını Kayseri’de geçiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, tarihi Hunat Cami’nde bayram namazını kıldıktan sonra vatandaşlarla bayramlaştı. Yıldız, bayramların birlik ve beraberlik anlamı taşıdığını belirterek, toplumun kendisini onarması için de fırsat olduğunu söyledi. Yazıcıoğlu'nun kabrini ziyaret BÜYÜK Birlik Partisi Genel Başkanı Yalçın Topçu, bayram namazını Ankara Tacettin Dergahı’ndaki camide kıldı. Namazının ardından vatandaşlarla bayramlaşan BBP lideri Topçu, daha sonra merhum Genel Başkan Muhsin Yazıcıoğlu’nun mezarı başında yapılan duaya iştirak etti. İslâm aleminin bayramı SAADET Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş ise bayram namazını Sultanahmet Camii’nde kıldı. Namazın ardından cemaatle bayramlaşan Kurtulmuş, çıkışta, bayramın tüm İslâm alemine hayırlara vesile olması temennisinde bulundu. BAYKAL, NAMAZINI ÜMİTKÖY’DE KILDI Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, bayram namazını Ümitköy’de kıldı. Baykal, Ümitköy Nazmi Beğen Camisi’ne torunu Alican ve Çankaya Belediye Meclis üyesi Atanur Göncü ile geldi. Bayram namazının ardından cami çıkışında gazeteciler ve vatandaşlarla bayramlaşan Baykal, bütün vatandaşların ve İslam aleminin Ramazan Bayramı’nı kutlayarak, nice bayramlara birlik, beraberlik, barış, kardeşlik ve huzur içinde ulaşmayı diledi. Baykal, bayramların, dostluk, kardeşlik ve dayanışma duygularının ön plana çıkması gereken günler olduğunu vurguladı. Daha sonra Ümitköy’deki bir simit fırınına giden Baykal, buradaki vatandaşlarla da bir süre sohbet ederek, bayramlarını kutladı. ERBAKAN İÇİN “SADAKAT” SLOGANI Eski başbakanlardan Necmettin Erbakan, bu yıl da geleneği bozmayarak Ankara Balgat’taki Saadet Partisi Genel Merkezi’nin bahçesinde bulunan Hamidiye Camii’nde bayram namazını partililerle birlikte eda etti. Milli Görüş lideri Erbakan için partililer “Mücahit Erbakan, hocaya sadakat şerefimizdir.” şeklinde sloganlar attı. Yürümekte zorlanan Necmettin Erbakan, korumalarının yardımıyla güçlükle merdiven basamaklarından indi. Erbakan, aracının içinde kameralara kısa konuştu. Eski başbakan, “Hayırlara vesile olsun. Bu bayram ümmet için kurtuluş bayramı olsun. Cenâb-ı Hakk’tan niyaz ederim” dedi. İstanbul-Ankara-Bolu / aa-cihan |
10.09.2010 |
Şehitler Müzesi’nde duygu seli |
nRamazan Bayramı dolayısıyla Sivas’taki Şehitler Müzesi’ni gezen vatandaşlar, şehitlerin özel eşyalarını incelerken göz yaşlarını tutamıyor. 70 şehidin kişisel eşyaları ile toplam 204 fotoğrafın sergilendiği müzede, özellikle şehitlerin, ailelerine yazdığı mektuplar okuyanlara duygusal anlar yaşatıyor. Ramazan Bayramı dolayısıyla Sivas’taki Şehitler Müzesi’ni gezen vatandaşlar, şehitlerin özel eşyalarını incelerken duygu dolu anlar yaşıyor. Yukarı Tekke Mezarlığı’ndaki Garnizon Şehitliği’nde bulunan Şehitler Müzesi, Ramazan Bayramı’nın ilk gününde vatandaşların uğrak yeri oldu. Bayram namazından çıkan çok sayıda vatandaş, ilk olarak Yukarı Tekke Mezarlığı’nda yakınlarının kabrini ziyaret etti. Ziyaretin ardından vatandaşlar şehitliklere uğradı. Şehitlerin mezarı başında duâ eden yakınları ve vatandaşlar, daha sonra bu alandaki Şehitler Müzesi’ni de gezdi. Şehitlerin özel eşyalarını inceleyen şehit yakınları ve vatandaşlar, duygularına hakim olamadı. 70 şehidin kişisel eşyaları ile toplam 204 fotoğrafın sergilendiği müzede, özellikle şehitlerin, annelerine, babalarına, eşlerine ve çocuklarına yazdığı mektuplar ile hatıra defterlerinden notlar, okuyanlara duygusal anlar yaşatıyor. |
10.09.2010 |
ŞEKER TOPLAYAN ÇOCUKLARIN AİLELERİNE UYARI |
Malatya Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Polislik Büro Amirliği’ne bağlı ekipler, şehirdeki evleri tek tek dolaşarak, bayramda şeker toplayan çocukları ve ailelerini çeşitli tehlikelere karşı uyarıyor. Toplum Destekli Polislik Büro Amiri Süleyman Hançer, yaptığı açıklamada, Kayseri’de geçen yıl Ramazan Bayramı’nın ikinci gününde şeker toplarken kaybolan 3 çocuktan hala haber alınamadığını hatırlatarak, Malatya’da da buna benzer acı olayların yaşanmaması için ev ev gezerek çocukları ve aileleri uyardıklarını söyledi. Çocukların bayramda şeker toplamalarının, Türk toplumunun vazgeçilmez kültürlerinden biri olduğunu olduğunu dile getiren Hançer, bu kültürü yaşarken ailelerin çocuklarını kontrol altında tutmalarını istedi. Yaptıkları çalışmanın bayramda şeker toplayacak çocukların güvenlikleri açısından çok önemli olduğunu ifade eden Hançer, şunları anlattı: ‘’Bayramda en önemli kültürlerimizden biri de çocuklarımızın kapı kapı gezerek şeker toplamalarıdır. Ancak, çocuklarımız için açılan her kapı güvenli olmayabilir. Geçen yıl Kayseri’de yaşanan üzücü olayı, Malatya’da da yaşamak istemediğimiz için, Emniyet Müdürü’müz Ali Osman Kahya’nın talimatıyla böyle bir proje başlattık. 8 ekibimiz şehir merkezindeki mahalleleri gezerek, bayramda şeker toplayan çocukları ve ailelerini tehlikelere karşı uyarıyor. Bu çalışmamıza bayram süresince devam edeceğiz.’’ |
10.09.2010 |
Onlar bayramı buruk karşıladı |
Rize’de selde ölen 13 kişi ile kaybolan kadının yakınları, Konya’da derin dondurucuda 4 çocuğunu kaybeden Üçer ailesi, Zonguldak’taki maden ocağındaki patlamada ölen madencilerin aileleri Ramazan Bayramı’nı hüzünle karşıladı. Rize merkeze bağlı Gündoğdu beldesinde oturan bazı vatandaşlar, bayram namazını Merkez Camisi’nde kıldı. Birçok vatandaş, yolların çamur olması sebebiyle bayram namazını kılmak için camiye gelemedi. Bayram namazı sonrası heyelanda kısmen yıkılmış evlerini gezen ve ölen yakınlarının mezarını ziyaret eden vatandaşlar da duygulu anlar yaşadı. Felâketten, evini son anda terk ederek kurtulan mağdurlardan Ömer Bulut, heyelan akşamı annesini ve komşularını güçlükle kurtardıklarını ifade ederek, ‘’O akşamın ardından evime bir daha gelmeye korktum. İlk kez geliyorum.Bu şoku ne zaman atlatacağımızı bilmiyorum’’ dedi. Kurban Meral de yaşadıkları felâket yüzünden bayramın geldiğini anlamadıklarını kaydederek, ‘’Ölenlerimiz, evsiz kalanlarımız var. Komşularına sığınan, yağmur yağdığında evini terk edenler var. Bu bayram Gündoğdu çok farklı’’ dedi. Heyelanın olduğu gece evlerinin garajı ve birinci katı sular altında kalan 8 yaşındaki Sude Okutur da heyelanda çok korktuğunu belirterek, ‘’Camlar titriyordu. Evimiz yıkılacak sandım. Büyük ağaçlar evimize çarpıyordu. Suların evimizin içine taştığını gördüm, çok korktum. Olaydan sonra rüyamda babamı ve yıkılan evleri görüyorum, çok korkuyorum. Onların bana yardım edemediğini, babamın bizleri kurtaramadığını görüyorum’’ sözleriyle duygularını dile getirdi. İl Sağlık Müdürü Mustafa Tepe de afette psikolojik olarak etkilenen gençler ve çocuklara yönelik çalışma başlattıklarını söyledi. Rize’nin Gündoğdu beldesinde 26 Ağustostaki şiddetli yağış sonrası yaşanan sel ve heyelanda 13 kişi ölmüş, Havva Kopuz ise kaybolmuştu. Kaybolan Kopuz’a halen ulaşılamadı.
ÇOCUKLARI OLMADAN İLK BAYRAM Konya’nın Kulu ilçesine bağlı Tavşançalı beldesinde yaklaşık 10 gün önce bir derin dondurucu içinde 4 çocuğunu kaybeden Üçer ailesi, Ramazan Bayramı’nı gözyaşı ile karşıladı. Üçer ailesi, Ramazan Bayramı’nın ilk gününde çocuklarını mezarları başında ziyaret ederek dua etti. Dört çocuğunun acısına daha fazla katlanamayarak bitkin düşen ve Konya’da bir hastanede tedavi gören anne Nazmiye Üçer’in katılmadığı mezarlık ziyaretinde, Baba Mehmet Üçer ile çocukların amcaları Mustafa, Serkan ve Bilal Üçer, babaannesi Zeynep Üçer ve yakın akrabaları duygu dolu anlar yaşadı. Çocuklarının resimlerine ve mezar taşlarına sarılarak uzun süre gözyaşı döken baba Üçer ve yakınlarının feryatları yürekleri dağladı. Dört çocuğunu kaybeden acılı baba Mehmet Üçer, ‘’Bayramı tarifi imkansız acıyla karşıladık. Onların bayramda gidebilecekleri bir ev, oynayabilecekleri arkadaşları dahi yoktu. Çocuklarımın ne bayramlık ayakkabıları ne de elbiseleri oldu. Çok istemelerine rağmen çocuklarımı maddî imkânsızlık nedeniyle Gölyazı’ya babaannelerinin yanına bile götüremedim’’ dedi. Öte yandan Cihanbeyli Kaymakamlığı, acılı aile için yardım kampanyası başlattı.
MADENCİ AİLELERİNİN ACISI BAYRAMDA DA DİNMEDİ Zonguldak’ta, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağındaki grizu patlamasında hayatını kaybeden madencilerin eş ve çocukları, Ramazan Bayramı’nı hüzünle karşıladı. TTK Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağında 17 Mayısta meydana gelen grizu patlamasında yaşamını yitiren 30 işçiden İlker Bebek, Erdem Alkin ve Ahmet Karabektaşoğlu’nun eş ve çocuklarının acısı bayramda da dinmedi. Madencilerin mezarlarını ziyaret eden aileler, hiçbir bayramı bir arada kutlayamayacak olmanın üzüntüsünü yaşadı, göz yaşları sel oldu. İşçilerden Bebek’in eşi Fatma Bebek (32), 3 yaşındaki oğlu Halil Tufan’ı babasız ve kendisini de genç yaşta dul bırakanların yargılanarak cezaevine girmelerini istediklerini söyledi. Gülşen Karabektaşoğlu (24) da patlamada eşi Ahmet Karabektaşoğlu (25) ve kardeşi Erdem Alkin’i (23) kaybetmelerinin acısının her geçen gün artarak devam ettiğini kaydetti. |
10.09.2010 |
Şüpheli paketten 7.3 kg patlayıcı çıktı |
Hakkarı’nın Şemdinli ilçesinde, yatılı ilköğretim bölge okulu arkasında bulunan şüpheli paketten 7 kilo 300 gram patlayıcı çıktı. Hakkari Valiliğinden yapılan açıklamaya göre, önceki gün akşam 22.30 sıralarında, ilçenin Moda Mahallesi’nde yatılı ilköğretim bölge okulunun yatakhane olarak kullanılan bölümünün arka tarafında şüpheli bir paket bulundu.Olay yerine çağrılan bomba imha ekiplerinin yaptığı incelemede pakette, 7 kilo 300 gram patlayıcı madde ile 2 adet elektrikli kapsül, 1 adet cep telefonu ve sim kart bulunduğu belirlendi. Ele geçirilen patlayıcıların 300 gramının A4 tipi patlayıcı olduğu belirlendi. Patlayıcıların etkisiz hale getirildiği, olayla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğü bildirildi. Öte yandan açıklamada, aynı gün saat 21.30 sıralarında Üzümcü Jandarma Karakoluna uzun namlulu silâhlarla taciz ateşi açıldığı, olayda herhangi can ve mal kaybının yaşanmadığı kaydedildi. |
10.09.2010 |
Kimse terörden medet ummasın |
AKP Van Milletvekili Kayhan Türkmenoğlu, ‘’Kimse şiddet ve terörden medet ummaya kalkmasın” dedi. Türkmenoğlu, İskele Öğretmenevi’nde düzenlenen bayramlaşma töreninin ardından yaptığı açıklamada, dün akşam saatlerinde çok sayıda insanın Cumhuriyet Caddesi’nde bayram alışverişi yaptığını ifade ederek, ‘’Bu sırada tatsız bir olay yaşandı. Bir saat içinde vatandaşlar paniğe kapılarak evlerini gitti’’ dedi. Bayramın, dostluk ve kardeşlik olduğunu vurgulayan Türkmenoğlu, şöyle devam etti: ‘’Şehirde bir korku imparatorluğu yaşatılmak isteniyorsa bu hiçbir netice vermez. Kimse şiddet ve terörden medet ummaya kalkmasın. Hepimiz kardeşiz. En güzel değerlerimiz olan Ramazan Bayramı’nı şeker tadında geçirmeyi arzu ediyoruz. Bu hadiseleri parti olarak kınıyoruz. Bu olaylara sebebiyet veren insanları bütün halkımız bilmektedir ve takip etmektedir. Her şey çıplak ve ortadadır. Buna neden olanlar dönüp muhasebesini yapacaktır.’’ |
10.09.2010 |
Ramazan; barışın, sevginin bayramı |
Edirne Valisi Gökhan Sözer, Ramazan’ın; barışın, sevginin, esenliğin ve selametin bayramı olduğunu ifade ederek, Türkiye’ye ve Edirne’ye barış ve huzur dileğinde bulundu. Ramazan Bayramı sebebiyle Öğretmenevi’nde yapılan bayramlaşma programına Vali Sözer ile Edirne protokolü katıldı. Vali Sözer ve beraberindekiler, bayramlaşma programı kapsamında huzurevi sakinlerini ziyaret etti. Huzurevindeki programın ardından yetkililer, bu defa çocuk yuvasını ziyaret etti. Vali ve eşi ile birlikte diğer yetkililer, minik çocuklara oyuncak, daha büyük olanlarına ise harçlık verdi. Çocuk yuvasında kalan 3 kardeşten biri olan 2 yaşındaki Burcu Kumsal ise ziyaretçilerin ilgi odağı oldu. Edirne Valisi Gökhan Sözer, yaptığı açıklamada, resmi ve dinî bayramların ülke genelinde kutlanan özel günler olduğunu belirtti. Ramazan’ın; barışın, sevginin, esenliğin ve selametin bayramı olduğunu kaydeden Sözer, bütün Türkiye’ye ve Edirne’ye barış ve huzur dileğinde bulundu. |
10.09.2010 |
Mavi Marmara şehitleri dualarla anıldı |
MAVİ Marmara şehitleri kabirleri başında anıldı. İstanbul, Diyarbakır, Kayseri, İzmir, Adıyaman Siirt, Hatay İskenderun ve Adana’da bulunan şehitlerin kabirleri ziyaret edildi. Kur’an-ı Kerim okundu. 9 şehide dualar edildi. İstanbul’da Edirnekapı Şehitliği’nde bulunan Cevdet Kılıçlar ile Necdet Yıldırım’ın kabirleri ziyaret edildi. Ayrıca bir yetim projesi için gittikleri Afganistan’da düşen uçakta şehit düşen Faruk Aktaş ve Bahattin Yıldız da kabirleri başında ziyaret edildi. Şehitlerin aileleri ve yakınları da şehitlerini ziyaret ederek kabirleri başında gözyaşı döktü. Şehit yakınları ilk defa bir bayrama yalnız girmenin burukluğunu yaşadı. Ziyarete gelenler şehitlerin aileleriyle yakından ilgilenerek onların üzüntülerini paylaştı. İHH Başkanı Bülent Yıldırım, Cevdet Kılıçlar ve Necdet Yıldırım’ın kabirleri başında okunan Kur’an-ı Kerim’den sonra yaptığı konuşmada, “Bu kardeşlerimiz bugün aramızda değil diyemiyoruz. Çünkü şehitler ölmez, onlar diridirler. Üzüntümüz büyük ama sevincimiz de büyük. Müslümanlar hiçbir zaman dünyayı düşünmezler. Bu hayatın geçici olduğunu bilirler. Hele Müslüman için şahadet tarif edilmez bir lezzettir. Biz şehit olmayı isteriz. Ancak şehit olmak için yola çıkmayız. Şahadet bir sonuçtur” dedi. Konuşmanın ardından ilahiyat hocası Ramazan Kayan, şehitler için duada bulundu. Kur’an-ı Kerim okundu. Daha sonra ziyarete gelenler birbirleriyle bayramlaştı. Diğer illerdeki şehitler Furkan Doğan (Kayseri), Ali Haydar Bengi (Diyarbakır), Cengiz Akyüz (İskenderun), Fahri Yaldız (Adıyaman), Cengiz Songür (İzmir), Çetin Topçuoğlu (Adana) ve İbrahim Bilgen (Siirt) kabirleri başında anıldı. |
10.09.2010 |
6 aylık trafik bilançosu ağır: 123 bin kaza bin 159 ölü |
Türkıye genelinde 2010 yılının ilk yarısında meydana gelen 123 bin 173 trafik kazasında, bin 159 kişi hayatını kaybetti. Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Eğitim ve Araştırma Dairesi Başkanlığının hazırladığı 2010 yılının 6 ayına ilişkin geçici istatistiklerinden derlenen bilgiye göre, polisin sorumluluk bölgesinde 901’i ölümlü, 41 bin 914’ü yaramalı, 80 bin 358’i maddi hasarlı olmak üzere toplam 123 bin 173 trafik kazası meydana geldi. Bu kazalarda bin 159 kişi hayatını kaybederken, 72 bin 974 kişi yaralandı. Kazalarda, 400 milyon 826 bin 423 TL tutarında maddî hasar oluştu. Ölüm ve yaralanmayla sonuçlanan kazaların 20 bin 786’sı tek araçlı, 8 bin 184’ü aynı yönlü 2 araçlı, 6 bin 47’si komşu yönlü 2 araçlı, 5 bin 407 zıt yönlü 2 araçlı, 2 bin 391’i de çok araçlı olarak gerçekleşti. Yandan çarpma veya çarpışma yüzde 27,1’lik oranla kazaların oluşum şekilleri itibariyle ilk sırada yer aldı. Bunu yüzde 16,2 ile yayaya çarpma, yüzde 13,2 ile yoldan çıkma, yüzde 11,1 ile devrilme, yüzde 11 ile sabit cisme çarpma, yüzde 10,1 ile arkadan çarpma, yüzde 6,07 ile karşılıklı çarpışma, yüzde 3,38 ile duran araca çarpma, yüzde 0,90 ile kişilerin araçtan düşmesi, yüzde 0,56 ile hayvana çarpma ve 0,39 araçtan cisim düşmesi takip etti. Kazalara sebep olan unsurlarda ise ilk 2 sırayı yüzde 87,3 oranıyla sürücü, yüzde 11,6 oranıyla yayalar aldı. Diğer yüzde 1,1’lik bölümü ise araç, yol ve yolcu oluşturdu. Ölümlü ve yaralamalı kazalara sebep olan sürücü kusurları konusunda da ilk sırayı yüzde 33,2 ile araç hızı aldı. |
10.09.2010 |
Cumhurbaşkanı Eroğlu halkla bayramlaştı |
KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının 1974’den beri bayramlarını huzur ve güven içinde kutladığını söyledi. KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu ve Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri (KTBK) Komutanı Korgeneral Adem Huduti, ayrı ayrı halkla bayramlaştı. Eroğlu, Cumhurbaşkanlığında halkla bayramlaştıktan sonra yaptı açıklamada, bayramların insanların kırgınlıkları unuttuğu, daha güzel bir yaşam mesajı verilen günler oluğunu ifade ederek, Kıbrıs Türk halkının, Türk Silâhlı Kuvvetleri’nin ve tüm İslâm aleminin bayramını kutladı. İnsanların sağlıklı, huzur ve müreffeh bir hayat istediğini belirten Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının 1974’den beri bayramlarını huzur ve güven içinde kutladığını, bunun ayrı bir mutluluk olduğunu kaydetti. Derviş Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının yaşadığı bir farklı mutluluğun da bayramlarını devlet çatısı altında kutlaması olduğuna işaret ederek, bugüne kadarki bütün hükümetlerin insanların mutluluk ve sağlığı için çalıştığını belirtti. Cumhurbaşkanlığındaki bayramlaşmaya, KKTC’nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Başbakan İrsen Küçük, bazı bakanlar ve milletvekilleri, üst düzey komutanlar ile vatandaşlar katıldı. Bu arada, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Eroğlu’nu telefonlu arayarak, bayramını kutladı. |
10.09.2010 |
Erdoğan: Keşke halletse |
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun başörtüsüne ilişkin açıklamalarını değerlendirirken, ‘’Şimdi çıktılar diyorlar ki ‘başörtü meselesini ben hallederim’. Keşke halletse. İnanın yollarını gülle döşerim’’ dedi. Erdoğan, Sultanbeyli’deki bayram namazı ve halka hitabının ardından parti otobüsüyle Sancaktepe ve Çekmeköy’e geçti. Sancaktepe’de parti otobüsü üzerinden halka hitap eden Erdoğan, Türkiye’nin yenilendiğini belirterek, ‘’11 bin hakim ve savcının 10 tane üye seçmesine razı değiller. Niye razı olmuyorsunuz? Kurdukları tezgah bozuluyor, rahatsızlık burada’’ dedi. CHP’nin bugüne kadar tutarlı bir yaklaşım ortaya koymadığını ifade eden Erdoğan, ‘’Şimdi çıktılar diyorlar ki ‘başörtü meselesini ben hallerim’. Keşke halletse. İnanın yollarını gülle döşerim. Parlamentonun yüzde 65’ine sahibiz, hemen seferber oluruz’’ diye konuştu. Daha önce Anayasa değişikliği yaptıklarını, 411 oy ile üniversiteye giden kızların eğitim ve inanç özgürlüğünün önünü açmak istediklerini belirten Erdoğan, şunları ifade etti: ‘’Ne yaptılar? Hemen Anayasa Mahkemesine götürdüler. Kimin imzası vardı altında? CHP’nin imzası vardı. Eski genel başkanın da vardı, şimdiki genel başkanın da vardı, DSP’nin de vardı. Bunların ruh kökü aynı. Anayasa Mahkemesi onların istediği istikamette bir karar verdi. Parti meclisi üyelerine işi havale etmişler. Onlar da tasarımcılarla görüşüyorlarmış. Nasıl bağlasınlar? Boynunun altından mı bağlasın, bone gibi mi bağlasın, şöyle mi bağlasın, böyle mi bağlasın. Ey anamuhalefet, başörtülüler için bunu düşünüyorsun da diğer kızlarımız için acaba böyle bir çalışma yaptırdın mı? Streç mi giysinler, şalvar mı giysinler, askılı mı giysinler, askısız mı giysinler, makaslı mı giysinler, makassız mı giysinler? Onlar için böyle bir çalışma yaptırdın mı? Ama başörtü deyince böyle bir çalışma yaptırıyorsun. Bırak bu işleri, isteyen istediği gibi giyinsin. Yeter ki genel ahlâk kuralları içinde bunlar olsun.’’ |
10.09.2010 |
Dokunulmazlıklar kaldırılamaz |
TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, ‘’Dokunulmazlıkların kaldırılması diye bir şey demokrasilerde olmaz. Dokunulmazlıkların sınırlandırılması konuşulabilir. Çünkü bütün demokratik ülkelerde dokunulmazlık vardır’’ dedi. Şahin, bayram namazını Antalya’nın Alanya ilçesindeki Emine Özmüftüoğlu Camii’nde kıldı. Namazın ardından cami önündeki vatandaşlarla bayramlaşan Şahin, özellikle çocuklara büyük ilgi gösterdi. Şahin, kendisinin bayramını kutlayarak elini öpen çocuklara 10’ar lira harçlık verdi. TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, namazdan sonra Alanya İskelesi’ndeki bir restoranda kaymakamlık tarafından düzenlenen kahvaltıya katıldı. Şahin, kahvaltı öncesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, vatandaşların ve İslâm aleminin bayramını kutladı. Şahin, bir gazetecinin, dokunulmazlıkların kaldırılması ile tartışmalar konusundaki fikrini sorması üzerine de şunları söyledi: ‘’Aslında bu konuyu biraz hatalı bir tartışma olarak görüyorum. Dokunulmazlıkların kaldırılması diye bir şey demokrasilerde olmaz. Dokunulmazlıkların sınırlandırılması konuşulabilir. Çünkü bütün demokratik ülkelerde dokunulmazlık vardır. Dokunulmazlık, milletvekillerinin şahsına tanınmış olan bir imtiyaz değildir. Dokunulmazlık, yasama organına tanınmış olan bir imtiyazdır. Sadece milletvekillerinin dokunulmazlıkları yok. Bütün kamu görevlilerinin aslında muafiyetleri, yani dokunulmazlıkları vardır. Dolayısıyla bunlarla ilgili bir sınırlandırma gerekebilir. Nitekim bu çokça da tartışılmaktadır. O bakımdan iki şeyi birbirinden ayırmak lazım. Dokunulmazlıkların kaldırılmasının doğru olmadığını düşünüyorum. Aksi halde parlamenter demokrasi bundan zarar görür. Ancak dokunulmazlıkların sınırlandırılması görüşülebilir, tartışılabilir. Gerekli şartlar hazırlandığında da bu, anayasa değişikliği yapılarak sağlanabilir.’’ |
10.09.2010 |