Lahika |
Âyet-i Kerime Meâli
Allah'tan korkun. Allah size ilim öğretiyor, dünyada ve ahirette sizi saadete ulaştıracak hükümlerini ders veriyor. Allah herşeyi hakkıyla bilendir.
Bakara Sûresi: 282 |
24.08.2010 |
Ramazan-ı Şerifteki duâlar inşaallah makbuldür Bu mübarek Ramazan-ı Şerifteki duâlar, ihlâsı bulmak şartıyla, inşaallah makbuldür. Fakat maatteessüf, ekseriyetçe Risâle-i Nur şakirtlerinin nazarlarını dünyaya çevirmek ve huzur-u kalbi bozmak için, bazı taarruzlar yüzünden o ihlâs, o huzur-u tam bir derece zedelenir. Aziz, sıddık kardeşlerim, Evvelâ: Bu mübarek Ramazan-ı Şerifteki duâlar, ihlâsı bulmak şartıyla, inşaallah makbuldür. Fakat maatteessüf, ekseriyetçe Risâle-i Nur şakirtlerinin nazarlarını dünyaya çevirmek ve huzur-u kalbi bozmak için, bazı taarruzlar yüzünden o ihlâs, o huzur-u tam bir derece zedelenir. Merak etmeyiniz, herşeyi Cenâb-ı Hakka havale edip öyle taarruzlara ehemmiyet vermeyin. Kastamonu Lâhikası, s. 206, (yeni tanzim, s. 386) *** Birinci Suâliniz: Mü’minin mü’mine en iyi duâsı nasıl olmalıdır? Elcevap: Esbab-ı kabul dairesinde olmalı. Çünkü bazı şerâit dahilinde duâ makbul olur. Şerâit-i kabulün içtimâı nispetinde makbuliyeti ziyadeleşir. Ezcümle, duâ edileceği vakit, istiğfar ile mânevî temizlenmeli; sonra, makbul bir duâ olan salâvat-ı şerifeyi şefaatçi gibi zikretmeli ve âhirde yine salâvat getirmeli. Çünkü, iki makbul duânın ortasında bir duâ makbul olur. • Hem bizahri’l-gayb, yani gıyaben ona duâ etmek, • Hem hadiste ve Kur’ân’da gelen me’sur duâlarla duâ etmek; meselâ, “Allahım, Senden kendim ve onun için dünyada ve âhirette af ve âfiyet istiyorum.” (en-Nevevî, el-Ezkâr, 74; el-Hâkim, el-Müstedrek, 1 : 517.) “Ey Rabbimiz, bize dünyada da güzellik ver, âhirette de güzellik ver. Ve bizi Cehennem ateşinin azâbından koru.” (Bakara Sûresi, 2 : 201.) gibi câmi duâlarla duâ etmek • Hem hulûs ve huşû ve huzur-u kalble duâ etmek, • Hem namazın sonunda, bilhassa sabah namazından sonra, • Hem mevâki-i mübarekede, hususan mescidlerde, • Hem Cumada, hususan saat-i icabede, • Hem şuhur-u selâsede, hususan leyâli-i meşhurede, • Hem Ramazan’da, hususan Leyle-i Kadirde duâ etmek, kabule karin olması rahmet-i İlâhiyeden kaviyyen me’muldür. O makbul duânın ya aynen dünyada eseri görünür; veyahut duâ olunanın âhiretine ve hayat-ı ebediyesi cihetinde makbul olur. Demek, aynı maksat yerine gelmezse, duâ kabul olmadı denilmez, belki daha iyi bir sûrette kabul edilmiş denilir.
Mektubat, s. 270, (yeni tanzim, s. 469)
LÜGATÇE: ihlâs: Yapılan iş ve ibadetlerde yalnızca Allah’ın rızasını gözetmek. Samimiyet. maatteessüf: Üzülerek. huzur-u kalb: Kalb huzuru. huzur-u tam: Tam ve daimî huzur. esbab-ı kabul: Kabul sebepleri. şerâit: Şartlar. şerâit-i kabul: Kabul şartları. içtimâ: Bir araya gelme, toplanma. makbuliyet: Beğenilmeye, kabul olunmaya lâyık olma. ezcümle: Bu cümleden, meselâ. istiğfar: Allah’tan kusurların affedilmesini, günâhların bağışlanmasını isteme. salâvat-ı şerife: Peygamber Efendimiz (asm) için yapılan rahmet duâsı. âhir: Son. me’sur: Tesirli. gıyaben: Hazır bulunmaksızın, ardından. câmi: Kapsamlı. hulûs: Hâlislik, saflık, samimiyet. huşû: Korku ile karışık sevgiden gelen edebli hâl. huzur-u kalb: Kalben huzur duymak. mevâki-i mübareke: Mübarek mevkiler. saat-i icabe: Duânın kabul edildiği insanlarca bilinmeyen Cuma gününde bir vakit. şuhur-u selâse: Üç Aylar. leyâli-i meşhure: Meşhur geceler. Leyle-i Kadir: Kadir Gecesi. karin: Yakın. kaviyyen me’mul: Kuvvetle umulur. hayat-ı ebediye: Sonsuz hayat. |
24.08.2010 |