Güncel |
‘Çileleri’ hayat biçimleri oldu |
YazIn başlamasıyla birlikte Erciyes Tekir Yaylasına çıkan hayvan yetiştiricileri, dağ şartlarının zorluğunu hayat biçimi olarak benimsiyor. Geçimini hayvancılıkla sağlayan Anadolu insanı, yazın başlamasıyla yaylalara çıkma geleneğini yıllardır sürdürüyor. Erciyes Dağı’nın bereketli meraları, yaylacıları kendine çekiyor. Yazın gelmesiyle birlikte Tekir Yaylası’ndaki meraları mesken tutan hayvan yetiştiricileri, buralara kurdukları derme çatma çadırlarda yaşamak zorunda kalıyor. Günün ilk ışıklarıyla hayvanları yaylıma çıkaran yaylacılar, hayvanlardan elde ettikleri sütleri kaynatarak, peynir üretiyor. Bu peynirleri şehir merkezindeki köy pazarlarında satan üreticiler, besledikleri hayvanları da satıp, geçimlerini temin edecekleri parayı biriktirmeye çalışıyor. Yüksek rakımlı yaylalarda hava sıcaklığının düşük seyretmesi, yaylacıların zorlandığı konuların başında geliyor. Çadırlarına soba kuran yaylacılar, özellikle gece etkili olan soğuktan bu sayede korunmuş oluyor. Yaylalardaki zor şartlara rağmen ailenin bütün bireyleri bu ortamın içinde yer alıyor. Babalar hayvanların otlatılması, koyunların yünlerinin kırkılması, ticaret gibi görevleri üstlenirken, kadınlar da süt sağma, peynir ve yoğurt yapmanın yanında yemek ve bulaşık işleriyle meşgul oluyor. Yaylacıların yanlarından ayırmadıkları çocukları da bu şartlarda yaşıyor. |
12.07.2010 |