Güncel |
Karakolunu koruyamayan demokrasiyi de koruyamaz |
Türkiye’de güvenlik güçleri işlerini sivil iradenin gözetim, denetim ve sevk-idaresi altında yapabilseydi, terörü önlemenin ve Kürt sorununu çözmenin çok daha kolay olacağını belirten USAK Genel Koordinatörü Sedat Laçiner, “Kendi karakolunu korumakta zorlanan bir güvenlik gücü demokrasiyi de koruyamaz. Türkiye’de bir yandan sivil-asker ilişkilerini onarmalıyız, diğer taraftan ise güvenlik kurumlarımızı demokrasiyi ve temel değerlerimizi korumada etkili olabilecek bir güce ulaştırmalıyız” dedi. Karakolunu koruyamayan demokrasisini de koruyamaz
ULUSLARARASI Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Genel Koordinatörü Sedat Laçiner, kendi karakolunu korumakta zorlanan bir güvenlik gücünün demokrasiyi de koruyamayacağını söyledi. USAK Genel Koordinatörü Laçiner, terörü önlemenin sadece silâhla olmayacağını belirterek, “Terör bataklık, terörist bataklıktaki sivrisinek gibidir. Ne kadar çok sivrisinek öldürürseniz öldürün, o bataklık yenilerini üretecektir” dedi. Kapsamlı ve eş zamanlı yürütülen çok yönlü bir politika ile sorunun çözümünün mümkün olacağını vurgulayan Laçiner, istismar sahaları kapanmadan terörün kaynağının kurutulamayacağını kaydetti. Terörle mücadeleye ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulunan Sedat Laçiner, “Siz, sosyal, siyasal ve ekonomik alanlarda reformlar başlatır, istismar sahalarını kapatırsanız başarılı bir mücadele yürütebilirsiniz. Bu tedbirlerin yüzde 80’i, belki yüzde 90’ı silâhsız tedbirlerdir. Zira, terör bataklık, terörist bataklıktaki sivrisinek gibidir. Ne kadar çok sivrisinek öldürürseniz öldürün, o bataklık yenilerini üretecektir. O nedenle silâhlı mücadele tek başına yeterli değildir. İstismar sahaları kapanmadan terörün kaynağı kurutulamaz. Terörü önlemenin yolu kontrolsüz öldürme değildir. Zaten teröristler orduyu veya polisi öldürerek bitirmenin derdinde de değillerdir. Böyle bir şey mümkün olamaz. Korku üreterek buradan toplumu ve devleti belli politikalara zorlarlar. Bir kişiyi öldürür, onun üzerinden milyonlarca insanı korkuturlar, devleti aciz, toplumu savunmasız durumda gösterirler” diye konuştu.
“TERÖRİST İLE TOPLUMUN BAĞI KIRILMALI”
TERÖR örgütü üyelerinin en fazla olduğu dönemde sayılarının 15 bin kişi civarında, şimdi ise 5 -6 bin civarında silâhlı adam olduklarının söylendiğini aktaran Laçiner, terör yapmak için bu kadar adama dahi ihtiyaç bulunmadığını, 100 ile 500 kişiyle de terör yapılabileceğini kaydetti. Hükümetin politikalarının kitlesel yansıma bulacak türden politikalar olması gerektiğinin altını çizen Laçiner, bunun teröristler ile toplum arasındaki bağı kırmaya dönük olması gerektiğini belirtti. Sürekli olarak Batı’ya şehitler giderken on binlerce anne Doğu’da çocuklarına ağıt yakarken aklın şansının çok az olacağını anlatan Laçiner, derinleşen kin ve nefret üzerinde dünyanın en güzel demokrasisini ve en büyük kalkınmışlığını da getirseniz sonuç alınamayacağını vurguladı. “Geç olmadan silahları yavaşlatmak, azalan kurşunlar arasında aklı selime bir yer açmak gerekir.” diyen Laçiner, şöyle devam etti: “Terör Kürtleri de, Türkleri de rehin almaktadır. Kendisine muhatap oluşturamayan Kürtler ve Türkler çaresiz bir şekilde çıkış yolu aramaktadırlar. Eğer Türkiye’de güvenlik güçleri işlerini sivil iradenin gözetim, denetim ve sevk-idaresi altında başarıyla yapabiliyor olsaydı bugün terörü önlemek ve Kürt sorununu çözmek çok daha kolay olurdu. Kendi karakolunu korumakta zorlanan bir güvenlik gücü demokrasiyi de koruyamaz. Türkiye’de bir yandan sivil-asker ilişkilerini onarmalıyız, diğer taraftan ise güvenlik kurumlarımızı demokrasiyi ve temel değerlerimizi korumada etkili olabilecek bir güce ulaştırmalıyız.” |
28.06.2010 |