Dünya

İsrail zulmü Kudüs’e yöneldi

İsrail hükümetinin, özellikle Doğu Kudüs’te Filistinlilerin yerlerinden edilmesi nedeniyle artan gösteriler üzerine, Kudüs’te yaşayan Filistinlilere daha sert yaptırımlar hazırlığında olduğu belirtildi. İsrail, çocukları bu tür eylemlere katılan ailelerin, Kudüs’teki ikamet hakları ile diğer ekonomik ve sosyal haklarından mahrum bırakılmasına yönelik önlemlere başvuracak.

Kudüs’e de kuşatma

İSRAİL hükümetinin, özellikle Doğu Kudüs’te Filistinlilerin yerlerinden edilmesi, evlerinin yıkılması ve diğer hak ihlalleri sebebiyle artan gösteriler üzerine, Kudüs’te yaşayan Filistinlilere daha sert yaptırımlar hazırlığında olduğu belirtildi. İsrail ve Filistin basınında yer alan haberlere göre, İsrail, çocukları bu tür eylemlere katılan ailelerin, Kudüs’teki ikamet hakları ile diğer ekonomik ve sosyal haklarından mahrum bırakılmasına yönelik tedbirlere başvuracak. İsrail’de bakanlık ve emniyet güçlerine, ilgili devlet dairelerine, özellikle İçişleri Bakanlığı’na bağlı sosyal güvenlik kurumlarına bu yönde direktifler verildiği kaydediliyor. Yetkililer bu protestoların aynı şekilde devam etmesi halinde, binlerce Kudüslünün yeni yaptırımlarla karşı karşıya kalacağının altını çiziyorlar. Kudüs Sosyal ve Ekonomik Haklar Merkezi adlı sivil toplum kuruluşu, Kudüs’teki bazı ailelerin sürgün tehdidi aldıklarına ilişkin başvurularda bulunduklarını bildirdi.

HAMASLI 4 MİLLETVEKİLİNE SÜRGÜN

BU ARADA İsrail mahkemesi, bir ay önce cezaevinden bırakılan Filistin parlamentosunun Hamas milletvekillerinden Muhammed Ebu Tir’in Kudüs’te ikamet hakkının kaldırılarak şehir dışına sürgün edilmesine dair kararı, itiraz hakkını saklı tutarak onayladı. İsrail, iki hafta kadar önce Ebu Tir ile diğer Hamas milletvekilleri Muhammed Tota, Halid Ebu Arafa ve Ahmed Ebun’un kimliklerine el koymuş ve Kudüs’ten ayrılmaları için bir ay süre vermişti.

Hamas, talebini yineledi

Hamas İsrail’in ablukayı hafifletmesini reddederek, ablukanın tamamen kaldırılmasını istediğini yineledi. Hamas sözcüsü Sami Ebu Zuhri Gazze’de yaptığı açıklamada, ‘’İsrail’in Gazze’ye girişine izin verilen ürünlerle ilgili kararı, anlamsızdır ve 4 yıldır süren ablukanın kaldırılmasıyla ilgili İsrail’in tavrında gerçek bir değişiklik getirmemektedir’’ ifadesini kullandı. Ebu Zuhri, Gazze’ye girişine izin verilen malların sayısının artmasını değil, ablukanın tamamen kaldırılmasını istediklerini yineledi ve ‘’Buna bütün kontrol noktalarının açılması, seyahat özgürlüğü, inşaat malzemesi dahil bütün ürünlerin girişi dahil’’ ifadesini kullandı. Sözcü, Gazze’nin elektrik ve yakıt dahil bütün ihtiyaçlarının karşılanmasını istediklerini belirtti.

22.06.2010

Ablukaya makyaj

İSRAİL Başbakanlığı, Gazze’ye yönelik ablukanın kolaylaştırılmasına ilişkin alınan karar doğrultusunda, atılacak adımların ayrıntılarını duyurdu.

İsrail, Gazze’de silah üretiminde kullanılmaya elverişli, çifte kullanıma imkân veren malların listesini belirleyerek, bu listede bulunmayan her türlü mal ve ürünün Gazze’ye girişine izin verileceğini açıkladı. Açıklamada, Gazze ablukasının yumuşatılmasına ilişkin bu adımların mümkün olan en kısa sürede uygulamaya geçirilmesine de karar verildiği belirtildi. Açıklamaya göre, Gazze’ye girmesine izin verilmeyecek olan; silah ve savaş malzemeleriyle sorun teşkil eden çift kullanımlı “sivil ve askeri” maddelerle sınırlı yasaklar listesi yayınlanacak, bu listede yer almayan tüm maddelerin

Gazze’ye girişine izin verilecek. Filistin Yönetimi’nin yetkisi altındaki okul, sağlık tesisleri, su, arıtma, ve benzeri onaylanmış projeler için, uluslararası gözetim altında, çifte amaçlı kullanıma imkân veren inşaat malzemelerinin girişine imkân verilecek. Bu kapsamda, BM’nin Han Yunus’ta konut projesi gibi konut projeleri için de malzeme akışı sağlanacak.

Açıklamada, insanî ve tıbbî sebeplerle insanların giriş ve çıkışıyla, İsrail’in uluslararası yardım kuruluşlarının görevlilerin geçişiyle ilgili politikası ve süreçlerin basitleştirileceği de belirtildi. Açıklamada, “Koşullar düzeldikçe İsrail insanların Gazze’ye giriş ve çıkışlarını kolaylaştıracak yeni yöntemleri gündeme alacaktır” denildi.

Açıklamada, Gazze Şeridi için mevcut güvenlik rejiminin sürdürüleceğinin de altı çizildi.

22.06.2010

AB, Şalit’i düşünüyor

AVRUPA Birliği, İsrail’in, Gazze’ye deniz ablukasını sürdürürken karadan ablukayı yumuşatma kararını memnuniyetle karşıladı.

AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, kararın ardından yaptığı açıklamada, “Bu karar önemli ilerleme ve olumlu bir adıma karşılık geliyor. İsrail’in yeni politikası uygulamaya girdiğinde, sıradan Gazze halkının hayatını iyileştirmeli ve İsrail’in meşru güvenlik endişelerini gidermelidir” dedi. Gazze’de ev ve okulların yeniden inşa edilmesi, altyapının iyileştirilmesi ve ekonominin canlanmasıyla halkın gündelik hayatına devam edebileceğini” savunan Ashton, 4 yıldır Gazze’de tutulan İsrailli asker Gilad Şalit’in “derhal serbest bırakılmasını” talep etti.

22.06.2010

Karni sınır kapısı açılsın

İNGİLTERE Dışişleri Bakanlığı, Gazze ablukasını yumuşatmaya yönelik İsrail hükümetinin aldığı kararın bir an önce hayata geçirilmesi ve bununla birlikte Kari sınır kapısının da tamamen açılması gerektiğini açıkladı.

Kari sınır kapısı, büyük ve hacimli kargoların Gazze’ye geçişi için en uygun sınır kapısı olarak biliniyor. Bu kapının ayrıca bir süredir kısa adı EUBAM (European Union Border Assistance Mission) olan gözlem ve denetleme misyonu tarafından denetlenmesi de öneriliyor. Açıklamada Dışişleri Bakanı William Hague’nin Orta Doğu elçisi Tony Blair ile de konuyla ilgili görüştüğü belirtilerek şöyle denildi: “İsrail’in aldığı bu karar bir an önce hayata geçirilmeli ve gerekli gıdaların geçişine izin verilmeli.”

22.06.2010

Brezilya: Sözümüzün arkasındayız

İNGİLİZ Financial Times (FT) gazetesi, “Brezilya’nın İran’ın nükleer programı konusunda arabuluculuk rolüne son vereceğini” yazdı. Gazetenin Washington ve Sao Paulo muhabirlerinin kaleme aldığı haberde, Brezilya Dışişleri Bakanı Celso Amorim’in sözlerine de yer verildi. Amorim, “ABD’nin Türkiye ve Brezilya’nın İran ile imzaladığı uranyum takası anlaşmasını reddetmesinin ardından, ülkesinin İran’ın nükleer programına ilişkin ihtilafta artık rol oynamak istemediğini” söyledi. “Herkesin işe yarayacağını söylediği şeyleri yaptık, ama elimiz yandı” diyen Amorim, “sonunda bazı insanların ‘Evet’i yanıt olarak kabul etmediklerini anladıklarını” ifade etti.

İran, BM’nin nükleer denetimlerini

durdurmayacak

İRAN'IN Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) nezdindeki daimi temsilcisi Büyükelçi Ali Asker Sultaniye, UAEK’nin iki müfettişinin ülkeye girmesine izin verilmemesine rağmen, diğer BM müfettişlerinin nükleer denetim için ülkeye girmesine izin vermeye devam edeceklerini söyledi. Sultaniye, ülkeye girmesine izin verilmeyen kişilerin müfettiş olarak adlandırılamayacağını, ancak diğer müfettişlerin İran’ı ziyaret edebileceğini kaydetti. Denetimlerin herhangi bir kesintiye uğramadan devam ettiğini bildiren Sultaniye, gizliliği korumak için müfettişlerin performansları hakkında daha dikkatli olmalarının zorunlu olduğunu vurguladı. İran, UAEK’nin iki müfettişinin ülkeye girmesine izin vermeyeceğini bildirmişti. İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Ali Ekber Salihi, “İran’ın nükleer enerji faaliyetleri hakkında yanlış rapor sunan iki UAEK müfettişinin ülkeye girişinin yasaklandığını” söylemişti.

BAKAN AMORİM: DESTEK SÜRECEK

ÖTE YANDAN Brezilya’nın İran ile imzalanan uranyumu takasına ilişkin anlaşmaya desteği sürüyor. Brezilya Dışişleri Bakanı Celso Amorim, Financial Times’ta çıkan haberin aksine İran ile imzaladıkları nükleer yakıt takası anlaşmasının gelecekteki görüşmelere temel oluşturacağı konusunda ümitli olduğunu söyledi. Türkiye, Brezilya ve İran arasında geçen ay İran’ın uranyum takasına ilişkin bir anlaşma imzalanmıştı. Bu ay başında ise BM Güvenlik Konseyinde, İran’a nükleer programı sebebiyle yeni ve sıkı yaptırımlar getiren karar tasarısı kabul edilmişti. Tasarıya, Türkiye ve Brezilya “Hayır” oyu vermişti.

22.06.2010

Gemilere G. Kıbrıs izni

LÜBNAN hükümeti, Gazze’ye yardım götürmek için hazırlık yapan, içinde kadın gönüllülerin bulunacağı iki geminin Güney Kıbrıs’a gitmesine izin verdi. Gemilerin ne zaman hareket edeceği ise kesinlik kazanmadı.

Lübnan Ulaştırma Bakanı Gazi Aridi, Lübnan’ın Trablusşam Limanında demirli bulunan “Julia” ve “Naci El Ali” adlı gemilerin Gazze’ye direkt gitmeyeceğini, sadece Güney Kıbrıs’a gitme izni verildiğini açıkladı. Gazze’ye yardım filosunun organizasyonunu yapan yetkililer ise izinlerin tamamlandığını ve geziye katılacak Batılı kadın yardım gönüllülerinin gelmesinden sonra, önce Güney Kıbrıs’a hareket edeceklerini, sonra uluslararası sulara çıkıp barışcı bir şekilde Gazze’ye gitmeye çalışacaklarını söyledi.

22.06.2010

Otunbayeva Celalabad’ta

KIRGIZİSTAN’DA geçici hükümetin Başbakanı Roza Otunbayeva, 11 Haziranda Oş şehrinde patlak veren çatışmaların sıçradığı ve ciddî hasara yol açtığı Celalabad eyaletini ziyaret etti.

Hükümetten yapılan açıklamada, Otunbayeva’nın sürpriz bir şekilde gittiği Celalabad’da 56 yaralının bulunduğu bir hastaneyi ziyaret ettiği, helikopterle şehir turu attığı bildirildi. Otunbayeva’nın ayrıca, 27 Haziranda yapılacak referandum sebebiyle Oş şehrinde ve eyalete bağlı Bazar-Korgon kentinde vatandaşlarla bir araya geleceği belirtildi.

22.06.2010

Rusya, Belarus’a gönderdiği gazı kesti

RUSYA, yaklaşık 200 milyon dolarlık borcunu ödemediği gerekçesiyle Belarus’a gaz sevkiyatını durdurdu. Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev Gazprom Başkanı Aleksiy Miller ile yaptığı toplantıda, Belarus’a gönderilen gazın ‘’Rusya’nın çıkarlarının korumak adına kesmeleri’’ talimatı verdi.

Miller da yaptığı açıklamada şirketin Belarus’a verdiği gazı kademeli olarak yüzde 85’e kadar düşüreceğini belirterek, yüzde 15’lik gazın ise Rus gazının batıya sevkinde de kullanılan boru hattının faaliyetinde aksama olmaması için gönderilmeye devam edileceğini kaydetti.

22.06.2010

Kore sınırında radyasyon arttı

KUZEY Kore’nin geçen ay nükleer bir başarıya imza attığını açıklamasından birkaç gün sonra, Koreler arası sınırda anormal derecede radyasyon tespit edildiği bildirildi.

Güney Kore Bilim Bakanlığı, radyasyonun nereden kaynaklandığının saptanamadığını belirtti, ancak Kuzey Kore’nin bir yer altı nükleer deneme yaptığı ihtimalini reddetti. Bakanlık, böylesine bir nükleer patlamadan sonra güçlü bir deprem olması gerektiğine işaret etti. Kuzey Kore 12 Mayısta, nükleer füzyon reaksiyonu oluşturmayı başardığını açıklamıştı. Nükleer füzyon teknolojisi, hidrojen bombası yapımında kullanılıyor. üney Kore uzmanları, Kuzey Kore’nin böyle bir başarıya imza atmasına şüpheyle bakıyor.

22.06.2010

Polonya’da ilk turun galibi Komorowski

POLONYA, Cumhurbaşkanı Lech Kaczynski’yi ve devletin en üst düzey yetkililerini Rusya’da uçak kazasında kaybettikten 70 gün sonra, yeni cumhurbaşkanını seçmek için sandık başına gitti.

İlk turu yüzde 41 oyla iktidar partisi olan Yurttaş Platformu’nun adayı Bronislaw Komorowski kazandı. Kaczynski’nin ikiz kardeşi olan muhalefetteki Hukuk ve Adalet Partisi’nin adayı Jaroslaw Kaczynski ilk turda yüzde 36 oranında oy aldı. Usule göre adaylardan birinin yüzde 50’den fazla oy alamaması durumunda en fazla oy alan iki adayın katılımıyla 4 Temmuz’da ikinci tur yapılacak. Meclis Başkanlığı yaptığı sırada Lech Kaczynski’nin ölümünden sonra anayasa gereği Cumhurbaşkanı vekili olan Komorowski’nin seçilmesi durumunda, aynı partiden olan Başbakan Donald Tusk ile yakın işbirliği içinde bulunması bekleniyor.

22.06.2010