Yurt Haber

ZAFER HAVAALANI İÇİN YİD MODELİ

Zafer Bölgesel Havaalanı için tekrar ihaleye çıkıldı. Daha önce firmalardan teklif gelmediği için iptal edilen ihalede, teklifler 28 Haziran’da alınacak.

DEVLET Havameydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü (DHMİ), daha önce firmalardan teklif gelmediği için iptal edilen Zafer (Kütahya - Afyonkarahisar - Uşak) Bölgesel Havaalanı ihalesinde teklifleri 28 Haziran’da alacak. Alınan bilgiye göre, Yap-İşlet-Devret (YİD) modeli kapsamında kapalı teklif alma usûlü ile gerçekleştirilecek Zafer (Kütahya-Afyonkarahisar-Uşak) Bölgesel Havaalanı ihalesinde teklifler 28 Haziran’da alınacak. İhalede, daha önce 1 Mart olarak belirlenen teklif alma tarihi firmaların isteği üzerine 1 Nisan olarak değiştirilmişti. Kolin İnşaat, Limak İnşaat, IC İçtaş İnşaat, Koçoğlu İnşaat, Makyol İnşaat, Özka İnşaat, YDA İnşaat ve MÖN İnşaat, Zafer (Kütahya-Afyonkarahisar-Uşak) Bölgesel Havaalanı’na ilişkin şartname satın almıştı. Ancak, 1 Nisanda da teklif veren firma olmadığı için ihale iptal edilmişti.

İHALEDE KAPALI TEKLİF USÛLÜ

DHMİ’nin duyurusu, Resmî Gazetenin dünkü sayısında yayımlandı. Duyuruya göre, Zafer (Kütahya-Afyon-Uşak) Bölgesel Havaalanının şartname eki proje ve eklerine göre, yapım, işletim ve devir işleri gerçekleştirilecek. İhale, 28 Haziran 2010 tarihinde saat 10.00’da DHMİ Genel Müdürlüğünde ‘’kapalı teklif usûlüne’’ göre yapılacak. Söz konusu ihalede katılımcılardan 300 bin avro veya karşılığı tutarında geçici teminat bedeli alınacak. İhaleye katılmak isteyenler şartnameyi, DHMİ Genel Müdürlüğü APK Dairesi Başkanlığı Plan Program Şube Müdürlüğünde görebilecekleri gibi aynı yerden bedeli mukabili satın alabilecekler. Şartnameye göre hazırlanacak olan teklif mektupları, ihale günü saat 09.30’a kadar DHMİ Genel Müdürlüğü Malzeme Dairesi Başkanlığı Dış Tedarik Şubesine verilecek.

19.05.2010

Van, sebze ve meyvesini dışarıdan karşılıyor

YÜZÜNCÜ Yıl Üniversitesi (YYÜ) Gevaş Meslek Yüksek Okulu Bahçe Ziraati Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Numan Bildirici, bölgede sebze ve meyve ihtiyacının yüzde 90’ının dışarıdan karşılandığını belirterek, ‘’Oysa, Van Gölü Havzası sebze ve meyve üretimi için oldukça elverişlidir’’ dedi.

Yrd. Doç. Dr. Bildirici, yaptığı açıklamada, Van Gölü Havzası’nda sebze ve meyve üretimi için en uygun zamanın, 1-15 Mayıs tarihleri arası olduğunu belirterek, çiftçilerin tohumun ekimi öncesinde, toprağın tekniğine uygun şekilde sürülmesine dikkat etmesi gerektiğini ifade etti.

Bildirici, Van Gölü Havzasının sebze ve meyve üretimi için elverişli olduğunu, ancak çiftçilerin eski teknikleri kullanarak ekim yapması sebebiyle istenilen verimi alamadığına dikkati çekerek, ‘’Bölgemizde sebze ve meyve ihtiyacının yüzde 90’ı dışarıdan temin edilmektedir, oysa Van Gölü Havzası sebze ve meyve üretimi için oldukça elverişli’’ şeklinde konuştu.

Doğru tekniklerin kullanılmasıyla dışarıdan sebze ve meyve alımının asgariye indirilebileceğini anlatan Bildirici, bölge ekonomisinin gelişmesi için sebze ve meyve üretimine ağırlık verilmesi gerektiğini dile getirdi. Van Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Mustafa Abi de, halde satılan ürünlerin tamamının Adana, Mersin ve Antalya’dan karşılandığını belirterek, ‘’Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki komisyoncular, Akdeniz Bölgesi’ndeki üreticiler için çalışıyor’’ diye konuştu. Ürünlerin Akdeniz Bölgesi’nden karşılanmasının fiyatların yükselmesine sebep olduğunu bildiren Abi, komisyoncular tarafından Van’a her hafta 4 bin ton sebze ve meyve getirildiğini kaydetti.

19.05.2010

Orman yangınlarına daha hızlı müdahale edilecek

BOLU Orman Bölge Müdürü Sırrı Köstereli, araç takip sistemiyle orman yangınlarına daha hızlı müdahale edileceğini belirtti.

2010 yılında orman yangınları ile mücadele konusunda yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Köstereli, 155 işçi, 18 aranzör, 4 dozer ve 7 greyderle muhtemel orman yangınlarına en kısa zamanda müdahale edeceklerini söyledi. Bütün araçlarda bulunan araç takip sistemiyle olası orman yangınlarına en kısa zamanda müdahale etmeyi hedeflediklerini kaydeden Köstereli, ‘’Şu an için bölge müdürlüğümüz, yani Düzce ve Bolu olmak üzere tüm ekiplerimiz, ilk müdahale ekipleri, yangın kulelerimiz ve iş makinelerimiz hazır vaziyette. Yani yangına hazır bir vaziyette bekliyorlar. Özellikle havaların çok sıcak ve nemin çok düşük olduğu günlerde ormanlara girip çıkan insanların daha dikkat etmelerini istiyoruz’’ dedi. Köstereli, Özel İdare Müdürlüğü ve Orman Bölge Müdürlüğünün yaptığı 100 kadar gölet sayesinde orman yangınları ile mücadelede su sıkıntısı çekmeyeceklerini belirtti.

19.05.2010

17 yıldır imam bekleyen köy imamına kavuştu

GAZİANTEP’İN Doğan Köyü’nün 17 yıldan beri imamsızlıktan kapalı olan camisine 17 yıl sonra imam görevlendirildi.

36 hane 250 nüfuslu Doğan Köyü vatandaşları, kendi imkânlarıyla 17 yıl önce köylerine yaptırdıkları camiye 17 yıldan beri imam ataması yapılmasını bekliyordu. Köylüler, 17 yıldan bu yana kapalı olan camide Cuma namazı, Ramazan aylarında teravih namazı, Bayram namazı, cenaze namazlarını ve vakit namazlarını kendi yaptırdıkları camide kılamadıklarını, bu namazları kılmak için 2 kilometre uzaklıktaki Fakılı Köyü’ne ya da 4 kilometre uzaklıktaki Taşdeğirmen Köyü’ne gittiklerini belirtti. Gaziantep İl Müftülüğü tarafından imam Ahmet Atar’ın Doğan Köyü’ne atanmasına çok sevinen köylüler, camilerinde ibadet etmenin heyecanını yaşadı. Doğan Köyü Muhtarı İbrahim Yılmaz, “17 yıl önce Doğan köylüleri olarak kendi imkânlarımızla köyümüze yaptırdığımız cami ile imam lojmanına imam atamasını bekledik. Camimize imam görevlendirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz” dedi.

19.05.2010

Uzman çavuş, tartıştığı kişiyi tabancayla yaraladı

KIRKLARELİ’NDE görevli bir uzman çavuş, alacak meselesi sebebiyle tartıştığı iddia edilen kişiyi tabancayla ayağından yaraladı.

Alınan bilgiye göre, Kırklareli İl Jandarma Komutanlığında görevli Uzman Çavuş H. A, önceki gün akşam saatlerinde, daha önceden aralarında alacak verecek meselesi dolayısıyla husûmet bulunduğu ileri sürülen G.U’yu da yanına alarak otomobille Kızılcıkdere Köyü ile Asilbeli Köyü arasındaki yolda durdu. Burada iki kişi arasında 30 bin lira alacak verecek meselesi sebebiyle çıktığı belirtilen tartışma kavgaya dönüştü. G.U’yu ayağından vuran Uzman Çavuş, bu kişinin cep telefonunu da alarak olay yerinden kaçtı. Bu sırada devriye gezen jandarma ekipleri, G.U’yu yaralı buldu. Jandarma ekiplerinin haber vermesi üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri ilk müdahaleyi yaptı. Kırklareli Devlet Hastanesine kaldırılan G. U, buradan Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine sevk edildi. Kaçan H.A’nın yakalanması için çalışmalar başlatılırken, olayla ilgili de soruşturma sürüyor.

19.05.2010

Aliağa mezbahası yenilendi

ZMİR Büyükşehir Belediyesi, Aliağa, Menemen ve Foça bölgelerindeki kesim, muayene ve denetimleri yapan Aliağa Mezbahası’nın tadilatını tamamlayarak yeniden hizmete açtı. 3. sınıf mezbaha olarak hizmet veren Aliağa Mezbahası’nın bundan sonra daha modern ve hijyenik şartlarda çalışacağı bildirildi.

Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Mezbahalar Şube Müdürlüğü yetkilileri, 900 metrekare alan üzerine kurulu mezbahanın, tadilatın ardından hemen faaliyete geçtiğini belirtti. Tesise ilâve olarak 45 metrekare idarî bina ile bağırsakhane inşa edildi. Mezbahanın soğuk hava odaları ve kesim salonunun duvarları seramik ile kaplandı. Islak zeminlere poliüreten özellikli hijyenik malzeme döşenirken, eskiyen doğramalar PVC olarak değiştirildi. Kesimhane binasının çatısına su yalıtımı yapıldı.

19.05.2010

Madımak da neyin nesi?

BİR Cumartesi günü Antalya’nın merkez Dokuma semtindeki halk arasında Cumartesi pazarı diye adlandırılan semt pazarına gitmiştim.

Pazar yerinde dolaşırken köylülerin ürünlerinin satıldığı kısımda çocukluğumda çokça tuzlayıp yediğim yemlik bitkisini gördüm. Yemlik bitkisi bana ‘madımak’ bitkisini hatırlattı. Çünkü çocukluğumda ninem, annem ve daha nice akrabam ‘madımak’ toplamaya giderdi. Akşam eve geldiklerinde eteklerine topladıkları madımakları yere boşaltınca içinden yemlik, kuş kuş, tekircen bitkileri ile gayet ekşi dağ erikleri çıkardı. Madımağın yemeğini yaparlardı. Yemlik, kuş kuş, tekircen ve dağ eriklerini tuza banarak yerdim ki tadı hâlâ damağımdadır.

Adına türküler yazılan, yemeği, konservesi yapılan Madımak (Polygonum cognatum), çoğunlukla Sivas, Amasya, Tokat, Kayseri, Yozgat, Çorum ve Gümüşhane bölgesinde yetişen bir bitki türüdür. Yatık gövdeli çok yıllık bitki olup işlenmemiş alanlarda yaygındır.

Baharın gelmesiyle köylerin harman yeri olarak isimlendirdiği tabiî çayır, kır ve tarla kenarlarında yetişen koyu yeşil renkte bir bitkidir. Kır madımağı ve tarla madımağı olmak üzere iki türü vardır. Kır madımağı daha lezzetlidir. Bu türün sapı mor kırmızı arasında bir renk taşır. Tarla madımağının sapı ise beyazdır. Çiğ ya da sebze gibi pişirilerek yenir. İçerisine bulgur katılır. Tamamen organik bir gıda maddesidir. İlkbaharda yapraklı taze sürgünleri toplanarak sebze olarak kullanılır.

İlkbahar aylarıyla birlikte köylü kadınlar tarafından kırlardan toplanarak pazarda satışa sunulan madımak, taze tüketildiği gibi kış için kurutularak ya da konservesi yapılarak da saklanmaktadır.

Yetiştiği ortamdaki başka otların arasında madımağı bulup seçmek zordur. Ama aşina bir göz bunu kolayca fark eder. Genç kızlar, gelinler madımak toplamak için güle oynaya yollara koyulurlar. Kiminin önünde atı, eşeği, kimi; çoluk çocuğu ile madımak toplamaya gitmektedir. Bazıları da yanlarında azık bohçaları, bellerinde bağlı olan pancar önlükleri ve sivri uçlu pancar bıçakları ile ‘madımak’ toplamaya giderler.

Madımak, toplayana da yiyene de bir keyif verir, zevk verir. Baharın geldiğini anlar insanlar. Güneş yükselirken; madımak toplama yerine gelinir. Oturup dinlendikten sonra önlüklerinin uçlarını bellerindeki kuşağa tutturup ellerindeki bıçaklarla toplamaya başlarlar. Orta yaşlı olanlar oturarak, gençler ayakta toplamayı tercih ederler. Madımağı toplama işi; temsili bir oyunu andırır. Bu arada söylenen türkü ve maniler de olur, bunlar genellikle madımak üzerinedir. Önlükler dolunca; bohçalara boşaltılır. Sonra önlükler birkaç kez daha doldurulup boşaltılır. İkindi güneşi ile dolan madımak bohçaları sırtlara alınarak geri dönme hazırlığı başlar. Gelişten daha neşeli olan dönüş sırasında, madımak toplamaktan dönenlerin manileri ve türküleri yükselir. “Madımak bitti m’ola/ Yolları tuttu m’ola/ Ela gözlü nazlı yar/ Beni unuttu m’ola

Ah madımak madımak/ Yar madımak madımak/ Dön de bir yol geri bak.

Madımak oylum oylum/Geliyor selvi boylum/Selvi boylum gelirse/Şen olur benim gönlüm/Oy madımak teke tüke sakalı/Oy madımak evelik yemlik/Oy madımak kuşkuşu yemlik/Oy madımak

Herkesin damak tadına uymayabilir, ama alışanlar vazgeçemez. Hele gurbette bulunuyorsan burnunda tüter insanın. Bizim memlekette madımak yemeği bulgurla pişirilir ve içine çemen tozu (boy) konurdu. Yufka ekmekle yenirdi. Yufkanın kenarlarından koparıp elinizde sunak yaptıktan sonra madımak yemeğinden kaşıkla alır gibi sunakla alınıp yenir ve tadına doyum olmazdı.

AZİZ ÖZKAN

19.05.2010

Yenileme çalışması yapılan köprü çöktü

BURSA’NIN merkez Osmangazi ilçesinde yenileme çalışmalarının yapıldığı köprünün çökmesi sonucu, iş makinesinin ehliyetsiz operatörü devrilen araçta sıkışarak öldü.

Olayla ilgili başlatılan çok yönlü soruşturma sürerken, olay yerine gelen genç operatörün yakınları gözyaşlarına boğuldu. Edinilen bilgiye göre, İsmetiye Mahallesi ile Yıldırım ilçesi Samanlı Mahallesi’ni birbirine bağlayan Fotos Köprüsü’nde meydana geldi. Ağır tonajlı kamyonların geçmesiyle ağır hasar gören köprünün yenilenmesi için Bursa Büyükşehir Belediyesi bir süre önce çalışma başlattı. Bir firmaya ihale edilen yenileme çalışmaları sırasında, kepçe operatörü İbrahim Köse (19) aracıyla köprünün iki tarafını da düzlemeye başladı. İş makinesinin üzerinde çalıştığı köprü aniden çöktü. İş makinesi yan yatarken, ehliyetsiz operatör İbrahim Köse iş makinesiyle köprü arasında sıkışarak öldü. Ölen işçinin cesedi de iş makinesinin kabini demir aletleriyle kesilerek güçlükle çıkarıldı.

19.05.2010

Vali Alaaddin Yüksel gazetecilere veda etti

ANKARA Valiliğine atanan Antalya Valisi Alaaddin Yüksel, Antalya Gazeteciler Cemiyetini (AGC) ziyaret ederek gazetecilere veda etti.

Vali Yüksel, AGC’yi ziyaret ederek Cemiyet Başkanı Mevlüt Yeni, yönetim kurulu üyeleri ve Antalya basınıyla vedalaştı. Antalya’da son derece keyifli bir çalışma ortamında hizmet ettiğini kaydeden Yüksel, ‘’Antalya halkının sınırsız sabrını da birazcık zorlayarak 7.5 yıl Antalya’da kaldım. Devlet yönetiminde ne kadar süreyle görevde kaldığınız bir anlam ifade etmez. Önemli olan insanların yüreklerinde ne kadar yer ettiğinizdir’’ dedi.

Antalya’da bulunduğu süre içinde Antalya’nın dünya şehri olması ve marka değerinin yükselmesinde gayret gösterdiğini anlatan Yüksel, aynı sinerjinin ve ortak hareket etme duygusunun sürmesi dileklerini belirtti. Vali Yüksel, ‘’Büyük ve güçlü’’ Antalya’nın oluşturulmasında Antalya basınının çalışmalarına da değinerek, bu süre içinde hep Antalya basının yanında yer aldığını dile getirdi.

19.05.2010