Dünya

Filistin’den sonra Bağdat’a da utanç duvarı yapılıyor

Irak Savunma Bakanlığı Müsteşarı Muhammed Askeri, Bağdad’a yönelik silâhlı ve bombalı saldırıların önüne geçilmesi için Irak’ın başşehri Bağdad’ın çevresinin duvarla örülmesinin planlandığını söyledi. Askeri, gelecek yıl içinde yapılması planlanan duvarın başşehri terör saldırılarından koruyacağını kaydetti.

EL CEZİRE televizyonunun internet sitesinde yer alan habere göre, Irak Savunma Bakanlığı Müsteşarı Muhammed Askeri, Bağdat’a yönelik silâhlı ve bombalı saldırıların önüne geçilmesi için böyle bir plan üzerinde çalıştıklarını belirtti. Daha fazla masum insanın ölmemesi için “ellerinden gelen her şeyi” yaptıklarını ve yapacaklarını ifade eden Askeri, başşehrin çevresinde belirli kontrol merkezlerinin olacağını, araçların şehre girişlerinin bu merkezlerden olacağını söyledi. Askeri, gelecek yıl içinde yapılması planlanan duvarın başşehri terör saldırılarından koruyacağını kaydetti.

08.05.2010

KÜRT BLOĞU, ŞİÎ İTTİFAKINA OLUMLU BAKIYOR

Irak’takİ Kürt bloku, Başbakan Nuri El Maliki’nin Hukuk Devleti İttifakının rakip Şiî ittifakıyla kurduğu yeni oluşuma destek vereceğini bildirdi.

El Arabiye’nin haberine göre, Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin Başbakan Yardımcısı Roj Nuri Şavis, yeni Şiî ittifakının belirleyeceği bir başbakanı veto etmeyeceklerini söyledi. Şavis, önde gelen Iraklı Şiî din adamı Büyük Ayetullah Ali Hüseyin El Sistani ile Necef’te görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, “Önemli müttefiklerimizin birlik olmasından memnuniyet duyduk” diyerek, yeni oluşumla ciddî diyalog başlatacaklarını umduklarını belirtti. Maliki’nin bloku ile Ulusal Irak İttifakı (INA) parlamenter birlik kurma konusunda anlaşmıştı. Anlaşmayla, 7 Marttaki genel seçimlerde, 325 sandalyeli mecliste 89 milletvekilliği kazanan Maliki ile 70 milletvekili çıkaran INA’nın, parlamenter çoğunluğu sağlayabilmesi için 4 sandalyeye ihtiyacı kalıyordu. Yeni oluşuma destek veren Kürt İttifakı ise seçimde 43 sandalye kazanmıştı.

08.05.2010

İngiltere’de koalisyon tartışmaları

İngİltere’de genel seçimden David Cameron liderliğindeki Muhafazakâr Parti’nin birinci parti olarak çıkması beklenirken, ülkede hiçbir siyasî parti hükümet oluşturacak çoğunluğu elde edemiyor.

İngiltere’de 1974 yılından bu yana ilk kez hiçbir siyasî partinin çoğunluk için gerekli olan sayıya ulaşamadığı genel seçimde, İşçi Partisi’nin 13 yıllık tek başına iktidar dönemi de sona eriyor.

Genel seçimde hiçbir siyasî partinin hükümet oluşturacak çoğunluğu sağlayamadığı İngiltere’de parti liderleri, koalisyon oluşturma yönünde diğer partilere mesajlar vermeye başladı. Ülkede yapılan genel seçimde oyların çoğu sayıldı ve 650 bölgenin 617 milletvekili belli oldu. Buna göre, Muhafazakâr Parti yüzde 36 ile 291, İşçi Partisi yüzde 29 ile 248, Liberal Demokrat Parti yüzde 22 ile 51, diğer partiler ise yüzde 11 ile 27 milletvekilliği kazandı.

İngiltere’de şimdi koalisyon senaryoları konuşuluyor. İlk hükümeti kurma çalışmasını anayasal hakkı dolayısıyla İşçi Partisi lideri ve Başbakan Gordon Brown’ın yapması bekleniyor. Başbakanlık konutundan yaptığı yazılı açıklamada Brown, ‘’Seçim sonuçlarının hiçbir partinin çoğunluğu elde edemediğini gösterdiğini ve istikrarlı bir hükümet kurmanın görevi olduğunu’’ bildirdi. Bu açıklamanın ardından genel seçimden üçüncü sırada çıkan Liberal Demokratlar’ın lideri Nick Clegg, partisinin genel merkezinin önünde bir açıklama yaptı. Clegg, ‘’Genel seçim sonucu Liberal Demokratlar için hayal kırıklığı oldu’’ diyerek, bundan sonraki süreçte partilerden çok ülkenin çıkarları doğrultusunda hareket edilmesi gerektiğini ifade etti. Clegg, ‘’Seçimden en fazla oyu alan partinin, ki bu seçimde en çok oyu Muhafazakâr Parti aldı, hükümeti kurması gerekiyor’’ dedi. Brown ve Clegg’den gelen bu açıklamalar, İşçi Partisi ile Liberal Demokratlar arasında koalisyon hükümeti kurulması ihtimalinin düşük olduğu yorumlarına sebep oldu.

Gordon Brown, hükümeti kurma konusunda ısrarcı olur ancak çoğunluk hükümetini oluşturamazsa, görevinden istifa etmek durumunda kalacak ve hükümet oluşturma sırası Muhafazakârların lideri David Cameron’a geçecek. Seçimde partisini ilk sıraya taşıyan David Cameron’ın ise azınlık hükümetine liderlik yapabileceği ve ülkenin yeni başbakanı olabileceği belirtiliyor. Hükümeti kurma çalışmalarının, İngiltere’deki bütçe açığı ve hassas ekonomik dengeler sebebiyle, uzun sürmesi beklenmiyor.

08.05.2010

Beyaz Saray’dan komşuya destek

ABD yönetimi, Yunanistan’da istikrarın sağlanması için gösterilen çabaları desteklediğini bildirdi. Beyaz Saray Sözcüsü Robert Gibbs, ‘’Yunanistan Avro Bölgesi ve IMF desteğiyle önemli ekonomik reformları yürürlüğe koydu.

Bu plan gelecek birkaç yılda sonuç vermek için tasarlandı’’ dedi. Hazine Bakanı Timothy Geithner ve Beyaz Saray ekonomi danışmanı Larry Summers’ın, Yunanistan ve finansal piyasalar konusunda Başkan Barack Obama’yı bilgilendirdiğini ifade eden Gibbs, ‘’Yunanistan’da istikrarı sağlayacak ve küresel finansal sisteme güveni oluşturacak bu çabayı destekliyoruz. Hazine Bakanı Geithner ve bakanlık yetkilileri, Avrupalı meslektaşlarıyla iletişimi sürdürüyor’’ diye konuştu. Obama ve Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu’nun haftasonu telefonla görüştüğünü belirten Gibbs, Obama’nın, Yunan hükümetinin reform programından ve IMF ile Avro Bölgesi’nin Yunanistan ile ilgili kurtarma paketi anlaşmasından memnun olduğunu ifade etti.

08.05.2010

Stalinizm, kesinlikle topluma geri dönemez

İzvestİya gazetesine 9 Mayıs Zafer Bayramı’nın 65. yılı faaliyetleri çerçevesinde bir mülakat veren Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev, Stalin’in halka karşı işlediği suçların mazur karşılanmasının mümkün olmadığını kaydetti.

Devletin resmî duruşunun diktatör Stalin’in insanlara karşı büyük suçlar işlediği yönünde olduğunu kaydeden Medvedev, insanların kendi düşüncelerine de saygı duyulması gerektiğini belirtti. Stalinizm tecrübesinin Rusya’da yeniden canlanma ihtimalinin olmadığını ifade eden Rusya lideri, “İnsanların kişisel düşünceleri devletin yaklaşımını etkilemez. Stalin ve diğer liderlere 90 yıllık Komünist yönetim adına saygı duyulacak yönlerden konuşabiliriz. Ancak, hiç kimse Stalinizm’in canlanmasından söz edemez. Hiçbir durumda Stalinizm’in günlük hayatımızadönmesi mümkün değil... Bu kesinlikle mümkün değil.” ifadelerini kullandı.

08.05.2010

Yeni kül bulutu uyarısı

İzlandalI meteorolog ve jeofizikçiler, İzlanda’daki Eyyafyallayöküll yanardağının yeni bir indifa aşamasında olduğunu ve yakında yeni kül bulutlarının yayılabileceğini bildirdiler.

İzlanda Meteoroloji Kurumu ve İzlanda Yer Bilimleri Enstitüsünün raporunda, yanardağdaki faaliyetin patlayıcı hale geldiği, artık lav akmadığı ve magmanın büyük bölümünün kraterdeki patlamalar yüzünden her yöne saçıldığı belirtildi. Yoğun kül bulutunun kraterin 4 bin ila 7 bin metre üstünde bulunduğu ifade edilen raporda, önemli miktarda külün rüzgârın yönüne göre yayılmasının ve yere inmesinin beklendiği kaydedildi. İzlandalı yetkililer raporlarında, 14 nisanda püskürmeye başlayan yanardağdaki faaliyetin bittiğine dair herhangi bir işaret bulunmadığını bildirdiler.

08.05.2010