01 Mayıs 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Güncel

 

Yük olmaya değil, almaya geliyoruz

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye’nin AB’ye getireceği katkının çok daha fazla olduğunu belirterek, “Türkiye AB’ye yük olmaya değil yük almaya geliyor” dedi.

Alman Deutsche Welle (DW) radyosunun Türkçe servisine demeç veren Bakan Bağış, Almanya Başbakanı Angela Merkel Türkiye’yi ziyaretinde kendisinin daha önce dile getirdiği ayrıcalıklı ortaklığın aslında, Türk-Alman ikili ilişkileri için geçerli olacağı konusunda hemfikir olduklarını söyledi. Bağış, “Çünkü ayrıcalıklı ortaklık, ancak Türkiye ile Almanya arasında olabilir. Üç milyon vatandaşınızın yaşadığı, en çok ticaretiniz olduğu, turist sayısının arttığı bir ülkeyle diğerlerinden farklı, diğerlerinden ayrıcalıklı bir işbirliğiniz, bir ortaklığınız söz konusu” dedi. Müzakereleri engelleyen ülkelerin tutumunu nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine de Bağış, “Avrupa’da bir takım liderlerin söylemlerinde değişiklik görüyoruz. Sayın Merkel, Sayın Sarkozy artık ayrıcalıklı ortaklık lafını ağzına almıyor. O yüzden ben süreçten umutluyum. Türkiye’nin AB’ye getireceği katkı çok daha fazladır. Türkiye AB’ye yük olmaya değil yük almaya geliyor” cevabını verdi.

01.05.2010


 

KANLI 1 MAYIS 1977’DE 34 KİŞİ ÖLMÜŞTÜ

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları 32 yıl aradan sonra İstanbul-Taksim’de yapılacak. İşçi sendikalarınca ortaklaşa kutlanacak günde, tören alanının iç emniyeti de işciler tarafından sağlanacak. Sendikalar bu sene, yıllardır tahrip ve gerginliklerin kaynağı olan 1 Mayıs’ta provokatörlere karşı önemli bir sınav verecekler.

TAKSİM’İN KUTLAMALARA AÇILIŞI SEVİNDİRİCİ

TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, 1 Mayıs kutlamalarının Taksim’de gerçekleştirilmesi yönündeki talebin, bu yıl karşılık bulmasının, toplumsal barışın gelişimi bakımından memnuniyet verici olduğunu ifade etti. Boyner, Türkiye’de toplumsal refah ve demokrasi yolunda, çok daha iyi çalışma hayatı standartlarına ulaşılmasının sağlanması gerektiğine işaret etti.

İşçi Taksim sınavında

1 MayIs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları 33 yıl aradan sonra İstanbul-Taksim’de kutlanacak. İşçi sendikalarınca ortaklaşa kutlanacak günde, tören alanının iç emniyeti de işciler tarafından sağlanacak. Sendikalar, yıllardır gerginliklerin kaynağı olan 1 Mayıs’ta provokatörlere karşı önemli bir sınav verecekler. Öte yandan, tören alanı dışında 22 bin 863 polisin görev alacağı, bunlardan 17 bininin aktif çalışacağı, 5 bininin ise ilçelerde hazır olarak bekleyeceği bildirildi. Etkinlikler süresince bazı yollar da trafiğe kapatılacak.

Taksim Meydanı’nda 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle 6 işçi ve memur konfederasyonu tarafından ortak hazırlanan kutlama etkinliği, saat 10.00’da başlayıp 16.00’da bitecek.

Konfederasyonlar, 1 Mayısta Taksim Meydanı’na 3 ana koldan girecek. Emekçiler belirlenen noktalarda, saat 10.00’dan itibaren toplanmaya başlayacak. DİSK ve KESK Şişli-Mecidiyeköy güzergahından, Türk-İş ve Kamu-Sen Unkapanı Köprüsü üzerinden, Hak-İş ve Memur-Sen de Dolmabahçe’den saat 11.00’da yürüyüşe başlayacak. Türk-İş ile birlikte CHP, ÖDP, İP, EMEP, Türkiye Birleşik İşçi Partisi, Halkın Kurtuluş Partisi, İşçi Cephesi ve Atatürkçü Düşünce Derneği yürüyecek. Barış ve Demokrasi Partisi (BDP), DSP, Türkiye Değişim Hareketi, odalar ve dergiler DİSK ve KESK ile TKP de Hak-İş ve Memur-Sen ile birlikte yürüyerek Taksim’e çıkacak.

3 koldan gelen yürüyüş kortejlerinden Şişhane’den alana girecek olan grup Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü önünde, Şişli’den gelen grup Harbiye’de TRT önünde, Dolmabahçe’den gelen grup da Gümüşsuyu İTÜ önünde arama noktasından geçecek.

Her 3 grup Taksim’e giriş noktasında bekletilecek. Şişhane yönünden gelen grup çiçekçilerin önünde, Şişli’den gelen grup PTT önünde, Dolmabahçe’den gelen grup da Vakıflar Bankası önünde bekleyecek.

Burada yapılacak anons ile konfederasyonların ve sendikaların genel başkanları, siyasi parti temsilcileri, bakanlar, milletvekilleri ve yabancı konuklar saat 12.00’de Kazancı Yokuşu’na gelerek 1977 yılı 1 Mayısında hayatını kaybeden emekçileri anmak için saygı duruşunda bulunup karanfil bırakacak. Ardından sadece konfederasyonların genel başkanları Taksim Meydanı’ndaki Cumhuriyet Anıtı’na 1 Mayıs çelengini bırakacak ve burada İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından saygı duruşunda bulunacak.

Buradaki törenin ardından konfederasyon ve sendika genel başkanları, siyasi parti temsilcileri, AKM önüne kurulan kürsünün önünde yerini alacak. Kortejler ise saat 12.20 ile saat 13.00 arasında alanda kendileri için belirlenen yerlerde yerlerini alacak. Kortejlerin yerini almasının ardından etkinlik programı saat 13.00’de başlayacak. Türk-İş ve DİSK’ten birer işçi, ortak hazırlanan 1 Mayıs bildirisini okuyacak.

Konserin ardından 6 işçi ve memur konfederasyonu genel başkanları 5’er dakikalık konuşma yapacak. Etkinlik, verilecek konserin ardından sona erecek.

TÜSİAD: TAKSİM’İN KUTLAMALARA AÇILIŞI

SEVİNDİRİCİ

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününe ilişkin yayımladığı mesajında Türkiye’de toplumsal refah ve demokrasi yolunda, çok daha iyi çalışma yaşamı standartlarına ulaşılmasının sağlanması gerektiğine işaret etti. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününün, hem emeğe saygı, hem de ekonomik büyüme ve sosyal kalkınma hedeflerine moral katkı açısından önem taşıdığını belirten Boyner, şunları kaydetti: ‘’1 Mayıs kutlamalarının Taksim’de gerçekleştirilmesi yönündeki talebin, son yıllarda yaşanan üzücü olayların ardından bu yıl karşılık bulması, toplumsal barışın gelişimi bakımından memnuniyet vericidir.Tüm diğer faili meçhul cinayetlerde olduğu gibi, 1977’de yaşanan ve karanlıkta kalan menfur olayın halen aydınlığa kavuşturulmamış olması ise, Türk demokrasisi için bir ayıp olarak durmakta ve vicdanları sızlatmaya devam etmektedir.” 22 bin 863 polis görev yapacak Tören alanı dışında 22 bin 863 polisin görev alacağı, bunlardan 17 bininin aktif çalışacağı, 5 bininin ise ilçelerde hazır olarak bekleyeceği bildirildi. Etkinlikler süresince bazı yollar da trafiğe kapatılacak.

01.05.2010


 

“Öcalan’ı Ergenekon yönlendiriyor” iddiası

İsveç’te yaşayan Kürt aydın ve siyasetçi Kemal Burkay, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın ise Ergenekon tarafından yönlendirildiğini iddia etti. Burkay, yaptığı açıklamada, AKP’yi sivil ve demokratik bir Anayasa’yı gündeme getirememesi sebebiyle eleştirdi.

2007 seçimlerinden sonra iyi bir rüzgâr yakalayan AKP’nin bunu yeterince iyi değerlendiremediğini öne süren Burkay, yeni bir Anayasa yerine ortada sadece bir değişiklik paketi olduğunu; bunda bile geç kalındığını vurguladı. Burkay, “Bu değişiklik paketi en azından daha kapsamlı olabilirdi” dedi. Kemal Burkay, BDP’ye “İmralı etkisinden kurtulup bağımsız ve halkların haklarını savunan bir çizgiye gelmesi” çağrısında bulundu. BDP’den Anayasa değişikliğine destek vermesini isteyen Burkay, bunun hem partinin hem de Kürt halkının yararına olacağını söyledi. Kemal Burkay, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın ise Ergenekon tarafından yönlendirildiğini iddia etti. Burkay, “(Öcalan’a) Askeri bürokrasinin yön verdiği sır değil. Öcalan İmralı’dan alınıp Adalet Bakanlığı’na bağlı sivil bir cezaevine konulmalı. Aksi takdirde bu tür olumsuzluklarla, sürprizlerle sürekli karşılaşmak şaşırtıcı olmaz.” ifadelerini kullandı.

01.05.2010


 

Bu Anayasa, dikiş tutmaz

Saadet Partisi (SP) Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Demircan, mevcut Anayasa’nın topyekun değiştirilmesinin şart olduğunu belirterek, “Bu Anayasa, artık dikiş tutmaz ve yama kabul etmez durumdadır” dedi. Demircan, Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlediği basın toplantısında, AKP iktidarının 2002 seçimleri öncesinde halka verdiği sözleri şu ana kadar yerine getiremediğini söyledi.

Türkiye’nin gündeminde Anayasa değişikliği olmasına rağmen, halkın gündeminde işsizlik ve yoksulluğun yer aldığını ifade eden Demircan, şöyle devam etti: ‘’AKP iktidarı, 2002 seçimlerinde üç şeyle mücadele etme sözünü, tam anlamıyla yerine getirememiştir. Bunlar yasaklar, yolsuzluk ve yoksulluk. 2007 seçimleriyle birlikte millet, AK Parti’ye bir de yeni Anayasa yapma fırsatı verdi. O görevi de 3 yıl geciktirdikten sonra şimdi 1982 Anayasası’nda sadece kısmi, bir kaç değişiklik yaparak milletin kendisine verdiği bu görevi de yerine getirmeme sürecine girmiş bulunmaktadır.’’ Anayasa değişikliği sürecinin bir seçim malzemesi olarak kullanılmaması gerektiğini ifade eden Demircan, ‘’Bu Anayasanın topyekun değiştirilmesi şarttır. Bu Anayasa, artık dikiş tutmaz ve yama kabul etmez durumdadır. Bu Anayasa, depremde ağır hasarlı bina gibidir, tamir kabul etmez’’ dedi.

01.05.2010


 

Kredi kartı borçluları arttı

Kredİ kartı borcunu ödemeyenlerin sayısı 2010 Şubat ayında yüzde 15,8 artarak 49 bin 640’a, ferdi kredi borcunu ödemeyenlerin sayısı ise yüzde 9,6 yükselerek 69 bin 200’e çıktı.

Kredi kartı borcunu ödemeyenler ile gecikmeli ödeyenleri gösteren negatif nitelikli ferdi kredi ve kredi kartları sisteminde yer alan kişi sayısı, 2010 Şubat ayında, bir önceki aya göre yaklaşık yüzde 12,1 oranında yükselerek 118 bin 840’a yükseldi. Bu arada, 2010 yılının iki ayında, bir kişinin aylar itibarıyla bir kez sayılması durumunda ferdi kredi kartı borcunu ödememiş kişi sayısı 90 bin 257, kredi kartları borcunu ödememiş kişi sayısı 125 bin 819, ferdi kredi ve kredi kartları borçlarını ödememiş kişilerin toplamı 216 bin 76 olarak belirlendi.

01.05.2010


 

AYM üyesinin ses kaydına soruşturma

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Anayasa Mahkemesi Üyesi Serdar Özgüldür’e ait olduğu iddia ses kaydı ile ilgili soruşturma başlattı.

Alınan bilgiye göre, Basın Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Nadi Türkaslan tarafından yürütülen soruşturma, TCK’nın 134. maddesinde düzenlenen ‘’kişiler arasındaki görüşmelerin rıza dışında kaydedilmesi ve bunların basın-yayın yoluyla yayınlanması’’ suçu kapsamında gerçekleştirilecek. Soruşturma kapsamında söz konusu konuşma kaydının gerçek olup olmadığı, gerçek ise kim tarafından ve ne şekilde temin edildiği araştırılacak.

01.05.2010


 

Orhan Erinç yeniden TGC Başkanı

Türkİye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Genel Başkanlığına Orhan Erinç, 598 oy alarak yeniden seçildi. TGC Burhan Felek Konferans Salonunda yapılan seçimlerde Erinç, 598 oy alarak yeniden TGC Genel Başkanı oldu.

Erinç’in Vahap Munyar, Turgay Olcayto, Sibel Güneş, Gülseren Güver, Zafer Atay, Orhan Ayhan, Arif Kızılyalın, Recep Yaşar, Doğan Satmış ve Ahmet Özdemir’den oluşan listesi de yönetim kuruluna seçildi.

01.05.2010


 

Kamyonla otomobil çarpıştı: 4 ölü, 4 yaralı

Nevşehİr’İn Avanos ilçesine bağlı Kalaba beldesinde kamyonla çarpışan otomobildeki 4 kişi öldü, 4 kişi yaralandı.

Edinilen bilgiye göre, Kayseri’den Ankara yönüne giden Mahmut Çakır’ın (28) kullandığı 38 SR 242 plakalı kamyon, karşı yönden gelen Halil Şahin (32) idaresindeki 06 YN 663 plakalı otomobille çarpıştı. Kazada otomobil sürücüsü Halil Şahin ile araçta bulunan Serpil Yaman (28), Emirkan Şahin (4) ve İkbal Şahin (25) olay yerinde öldü. Yaralanan Müreyda Yaman (4), Dilara Yaman (6), İsmail Yaman (30) ve Fatma Naz Şahin (6), Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi altına alındı.

01.05.2010


 

Tarlada havan mermisi bulundu

Samsun’un Havza ilçesinde, bir arazide patlamamış havan mermisi bulundu.

Edinilen bilgiye göre, Sondaj Mahallesi’nde, çiftçilik yapan Ahmet Taya, tarlasını traktörle sürdüğü sırada tırmığına bir cisim takıldı. Cismi topraktan çıkaran Kaya, durumu güvenlik güçlerine bildirdi. Olay yerine gelen polis, yaptığı incelemede cismin havan mermisi olduğunu tespit etti. Yetkililer, söz konusu merminin nereden geldiğinin araştırıldığını bildirdi.

01.05.2010


 

‘TSK padişah kadar güçlü’

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen ‘’İrtica ile Mücadele Eylem Planı’’ iddianamesinde, örgüt yöneticiliğiyle suçlanan sanık Bedrettin Dalan’ın, ‘’Ergenekon’un hükümeti ortadan kaldırmak amacıyla hazırladığı darbe planlarında, medya ve siyasetin yönlendirilmesi ile bazı üst düzey iş adamlarının bu konuda ikna edilmesi görevini üstlendiği’’ belirtildi. İddianamede Dalan’ın ‘’Türkiye’de Osmanlı’dan sonra, padişahın kutsal gücünü Türk Silâhlı Kuvvetlerinin aldığını, Türkiye’de anayasayı Türk Silâhlı Kuvvetlerinin yaptığını’’ söylediği de yer alıyor.

‘Padişahın gücünü TSK aldı’

“İRTİCA ile Mücadele Eylem Planı’’ iddialarına ilişkin 7 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, Bedrettin Dalan’ın ‘’Türkiye’de Osmanlı’dan sonra, padişahın kutsal gücünü Türk Silâhlı Kuvvetlerinin aldığını, Türkiye’de anayasayı Türk Silâhlı Kuvvetlerinin yaptığını’’ söylediği ifade edildi.

‘’İrtica ile Mücadele Eylem Planı’’ iddialarına ilişkin hazırlanan iddianame, 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Firari Bedrettin Dalan’ın bir numaralı sanık olduğu iddianamenin kabul kararında, millete komplo belgesinin altında ıslak imzası bulunan Deniz Albay Dursun Çiçek hakkında yakalama emri verildi. Bedrettin Dalan ise 184 sayfalık iddianamede bir numaralı sanık olarak yer aldı. 7 sanıklı dâvânın ilk duruşması 28 Haziran’da. İddianamede, müşteki olarak, AKP adına Genel Sekreter İdris Naim Şahin, Genel Başkan Yardımcısı Hasan Hüseyin Tanrıverdi, avukat Süleyman Küçüksucu ve Mustafa Coşkun’un isimleri yer alıyor. İddianamede, kendisini ‘’Kuşaklar boyu TSK’ya hizmet etmiş bir aileye sahip olmaktan onur duyan bir subay’’ olarak tanıtan kişinin, imzasız mektupla gönderdiği ‘’İrticayla Mücadele Eylem Planı’’ belgesinin orijinal olduğu bildirildi. Aydınlık dergisinde yapılan aramalarda Başbakan Erdoğan ile bazı üst düzey bürokrat ve bakanların telefon görüşme kayıtlarının ele geçirildiği bildirilen iddianamede, şüpheli Bedrettin Dalan’ın darbe sonrası kurulacak hükümette başbakan olma görevini üstlendiği belirtildi.

GENELKURMAY BİLİYORDU

İddianamede, ‘’Bilgi notu Dursun Çiçek.doc’’ isimli word belgesinde, Deniz Kıdemli Kurmay Albay Dursun Çiçek’e ait ‘’Tutuklanacağımı biliyordum. Genelkurmay da biliyordu. Bütün olasılıklara karşı hazırlıklıydık. Genelkurmay, Ergenekon soruşturmasını geç algıladı. Bu işin bu kadar büyüyeceğini (Karargâh’a kadar uzanacağını) hiç hesap etmediler’’ şeklinde ifadelerin yer aldığı belirtildi.

ASKERLER, DEMOKRASİYİ

KUTSAL TABU ZANNEDİYOR

İddianemede Dalan’ın, ‘’Ergenekon’un hükümeti ortadan kaldırmak amacıyla hazırladığı darbe planlarında, medya ve siyasetin yönlendirilmesi ile bazı üst düzey iş adamlarının bu konuda ikna edilmesi görevini üstlendiği, uluslararası ilişkileri yürüttüğü, darbe sonrası kurulacak hükümette başbakan olma görevini üstlendiği, tüm bu eylemleri ile hükümeti cebir ve şiddet yöntemiyle ortadan kaldırma suçuna iştirak ettiği’’ belirtildi.

İddianamede, sanık Hasan Atilla Uğur’dan ve Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkezinde ele geçirilen CD’ler içerisinde yer alan ses kayıtlarında, tutuklu sanıklar Levent Ersöz, Hasan Atilla Uğur, İsmail Yıldız ile Bedrettin Dalan arasında yapılan görüşmeye değinildi. Dalan’ın ‘’Türkiye’de Osmanlı’dan sonra, padişahın kutsal gücünü Türk Silahlı Kuvvetlerinin aldığını, Türkiye’de anayasayı Türk Silahlı Kuvvetlerinin yaptığını’’ söylediği ifade edilen iddianamede, bu çerçevede, bütün anayasaları kuran daima bir gücün var olduğunu, çok partili demokrasilerde bu gücün burjuva, Türk demokrasisinde ise silahlı kuvvetler olduğunu söylediğine işaret edildi. İddianameya göre Dalan görüşmede, şunları söyledi: ‘’Şimdi bu gücün sahibi olduğunun farkında değil Silahlı Kuvvetler. Bizim diri ordumuz ölü bir Türkiye mi çıkaracak? Ben bunu söylüyorum. Sen şu sopayı göster, yarım saat sonra devletini satan herkesi tanırım. Muhakkak tavşan gibi korkarlar. Askerler de demokrasiyi kutsal bir tabu zannediyor. Kenarda kalınca işte bu şekilde ayakta duruyor, olay bu. Bugün keşke benim elimde bir güç olsaydı, demokrasi nasıl olurdu, gösterirdim. Güç kullanılır, zamanı geldiği zaman kullanılır. Kullanılmadığı zaman kafana çuval geçirilir. Muhakkak tavşan gibi korkarlar.’’

01.05.2010


 

Org. Başbuğ herşeyi biliyor

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen ‘’İrtica ile Mücadele Eylem Planı’’ iddianamesinde, ‘’Bilgi notu Dursun Çiçek.doc’’ isimli word belgesinde, Deniz Kıdemli Kurmay Albay Dursun Çiçek’e ait ‘’Tutuklanacağımı biliyordum. Genelkurmay da biliyordu.

Bütün olasılıklara karşı hazırlıklıydık. Genelkurmay, Ergenekon soruşturmasını geç algıladı. Bu işin bu kadar büyüyeceğini—Karargâh’a kadar uzanacağını—hiç hesap etmediler’’ şeklinde ifadelerin yer aldığı belirtildi.

01.05.2010


 

Çiçek teslim oldu

“İRTİCA ile Mücadele Eylem Planı’’ iddialarına ilişkin dâvâda hakkında yakalama emri çıkarılan Kurmay Albay Dursun Çiçek, teslim oldu.

Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesine, aynı zamanda avukatı olan kızı İrem Çiçek ile savcı ve hakimlerin kullandığı Çırağan Caddesi üzerindeki kapıdan gelen Kurmay Albay Dursun Çiçek, binaya yemekhane kapısından girdi. ‘’İrtica ile Mücadele Eylem Planı’’ iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında 7 şüpheli hakkında açılan dâvâda, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianame üzerinde yaptığı inceleme ve tensip işlemi sırasında heyetin 2 üyesinin oyuyla Albay Dursun Çiçek hakkında yakalama emri çıkarmıştı. Yakalama kararına, Heyet Başkanı Köksal Şengün karşı oy kullanmıştı.

01.05.2010


 

DALAN’IN TAHKİKATTAN HABERİ VARDI

“Ergenekon’’ terör örgütünün gerçekleştirmeyi planladığı askerî müdahale sonrasında, hükümet kurma görevini Dalan’a vermeyi tasarladığının anlaşıldığı belirtilen iddianamede, Dalan’ın ve telefonda kendisiyle görüşen kişilerin ifadelerinden, soruşturma öncesinde hakkında tahkikat yürütüldüğü yönünde bilgiler aldığı ve bu sebeple yurt dışına çıktığı, ayrıca kendisine tutuklanmayacağı yönünde teminat verilmesi halinde yurda dönmeyi planladığının görüldüğü belirtildi.

İddianamede, ayrıca ‘’olay tarihinde MİT İstanbul Bölge Başkan Yardımcısı olan şüpheli Özel Yılmaz’ın, elde ettiği bilgileri şüpheli İlhami Ümit Handan vasıtasıyla Bedrettin Dalan’a aktarmak suretiyle yurt dışına kaçmasını sağladığı’’ belirtildi.

01.05.2010


 

PLAN, ERZİNCAN’DA HAYATA GEÇİRİLMEK İSTENDİ

İddıanamede, ‘’Dursun Çiçek tarafından imzalanmış İrticayla Mücadele Eylem Planı, Erzincan’da hayata geçirilmek istenmiş, bu amaçla Ergenekon silâhlı terör örgütüne bağlı olarak faaliyet gösteren şüpheli Saldıray Berk liderliğindeki yasa dışı oluşum faaliyetlerde bulunmuştur’’ denildi.

01.05.2010


 

Sanal irtica siteleri kurmuşlar

“İrtica ile Mücadele Eylem Planı’’ iddialarına ilişkin hazırlanan ve mahkemece kabul edilen iddianamede, bazı internet siteleri vasıtasıyla kamuoyunun yönlendirilmeye çalışıldığı belirtildi. 2 No’lu ihbar mektubunda yer alan ve ‘’Kamuoyunu yönlendirmek maksadıyla yasa dışı bir şekilde işletilen internet siteleri’’ olarak belirtilen sitelerden ‘’irtica.org’’ ve ‘’irtica.net’’ adlı sitelerdeki haberlerin içerik itibariyle ‘’İrticayla Mücadele Eylem Planı’’ndaki hususlarla benzerlik gösterdiğine dikkat çekildi.

İNTERNET SİTELERİYLE KAMUOYUNU Y

ÖNLENDİRMİŞLER

2 NO'LU ihbar mektubunda yer alan ve ‘’Kamuoyunu yönlendirmek maksadıyla yasa dışı bir şekilde işletilen internet siteleri’’ olarak belirtilen sitelerden ‘’irtica.org’’, ‘’irtica.net’’, ‘’turkatak.com’’, ‘’turkatak.net’’ adlı sitelerdeki haberlerin muhteva itibariyle ‘’İrticayla Mücadele Eylem Planı’’ndaki hususlarla ilgili benzerlik gösterdiğine dikkat çekilen iddianamede, ‘’irtica.org’’ adlı sitede ‘’turkatak’’ adlı siteye link açıldığı ve ‘’irtica.org’’ ile ‘’irtica.net’’ internet sitelerinin, TR.NET Orta Doğu Yazılım Hizmetlerince, Millî Savunma Bakanlığına yönlendirilen IP numarasıyla yayın yaptığı kaydedildi.

01.05.2010


 

Çevreciler, 3. köprü güzergâhına karşı

DÜNYA Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak, 3. köprü güzergahının, İstanbul’un tarihî, tabiî varlığını, şehir hayatını ve sağlıklı gelişme kararlarını olumsuz etkileyeceğini ileri sürdü.

Baştak, yaptığı yazılı açıklamada, 3. köprü güzergâhının, İstanbul’un kalan tabiî alanlarını tehdit ettiğini, 2010 Avrupa Kültür Başkenti olan İstanbul’un, katılımcılıktan uzak bir süreçle planlanan 3. köprüyle, ‘’sürdürülebilir olmayan, kara yoluna bağımlı, emisyonları artıracak bir ulaşım seçeneğinin devreye sokularak, çağdaş bir şehir olma yolunda geri adım attığını’’ kaydetti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan köprü güzergahının, Çevre Düzeni Planı ve İmar Planı’na aykırı olduğunu ifade eden Baştak, açıklamasında şunlara yer verdi: ‘’3. köprü güzergâhı, İstanbul’un tarihi, tabiî varlığını, kent hayatını ve sağlıklı gelişme kararlarını olumsuz etkileyecek. Belirlenen güzergâh, Kuzey Boğaziçi Önemli Bitki Alanı’nın ve Önemli Kuş Alanı’nın içinden geçiyor. WWF-Türkiye, 3. köprü ve çevresindeki bağlantı yollarının, küresel ölçekte tehlike altında bulunan ve nesli dünya çapında tehlike altında bulunan kuş türlerinin göç yolunu tehdit ettiğini belirtiyor. Hızlı nüfus artışıyla 78 metropol arasında ilk sırada yer alan İstanbul, yaşam kalitesinin giderek düştüğü, kente karakteristiğini veren dokunun ve doğanın alabildiğine bozulduğu bir süreçle karşı karşıyadır. Başta içme suyu havzalarını ve ormanları tehdit eden plansız büyüme, kentin kuzeyinde yer alan ormanları ve yeşil kuşağı tahrip etmiştir. 3. köprünün açıklanan güzergâhı, İstanbul’un doğal alanlarına yönelik tahribat süreci daha da hızlandıracaktır.’’

01.05.2010


 

Türkiye’nin üyeliğine ön yargıyla bakılıyor

Makedonya’nin Ankara Büyükelçisi Melpomeni Korneti, Türkiye’nin AB üyeliğini desteklediklerini belirterek, ‘’AB ülkeleri Türkiye’nin üyeliğine ön yargıyla bakıyor’’ dedi.

Korneti, Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz’i ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, şunları kaydetti: ‘’Uzun süredir Türkiye’de görev yapıyorum ve haziran ayında görevim sona erecek. Ama ülkenizden ayrılsam da Makedonya’da Türkiye’yi anlatacağım. O kadar benzer yönlerimiz var ki, kültürel, tarihsel ve mimari ortak yönlerimiz bizi birbirimize bağlıyor. Türk-Makedon halkının tarihsel birlikteliğinin, dostluğunun devamını öncelikle istiyoruz. Dostluğun devamı için bu şarttır. Ayrıca Türkiye’nin AB üyeliğini destekliyoruz. AB ülkeleri Türkiye’nin üyeliğine ön yargıyla bakıyor.’’

01.05.2010


 

Birinci tur olgunlukla geçti

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, TBMM’deki Anayasa değişikliği görüşmelerinin büyük bir olgunluk içerisinde geçtiğini bildirdi.

TBMM Başkanı Şahin, Antalya’nın Serik ilçesine bağlı Belek beldesinde düzenlenen 73. Dünya Spor Yazarları Birliği (AIPS) Kongresi’nin açılışında, bir gazetecinin, ‘’Sizin deyiminizle Meclisteki büyük derbiyi nasıl değerlendiriyorsunuz’’ sorusu üzerine, ‘’Birinci tur görüşmeler TBMM’de, benim gözlemlerime dayanarak ifade edersem, büyük bir olgunlukla geçti’’ dedi. Görüşmeler esnasında zaman zaman tansiyonun yükseldiğini, bunun olabileceğini kaydeden Şahin, ‘’Her şey Anayasa ve iç tüzük içerisinde cereyan etti’’ diye konuştu.

01.05.2010


 

Yapılan değişiklik Anayasa Mahkemesi’ne götürülemez

Hukukçular Birliği Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Sinan Kılıçkaya, anayasa değişikliğinin referandum öncesi Anayasa Mahkemesine götürülemeceğini kaydetti.

İlk görüşmeleri tamamlanan anayasa değişikliğinin referanduma götürülmesinin yürürlüğünün durdurulması için Anayasa Mahkemesine başvuru hazırlıklarının yapıldığı, imzaların tamamlandığı haberleri üzerine hukuk çevreleri böyle bir şeyin mümkün olamayacağını belirtiyor. Hukukçular Birliği Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Kılıçkaya, Yeni Asya’ya yaptığı açıklamada, Anayasa Mahkemesi’ne yetki alanı dışı yapılan herhangi bir başvuruyu nasıl ki heyete sunulmaksızın doğrudan başkanlıkça reddediliyorsa anayasa değişikliğinin referandum öncesi yürütmesinin durdurulması ve iptaline ilişkin başvurunun da hukuken geçersiz olduğunu vurguladı. Mahkeme Başkanlığınca geçersiz başvurunun doğrudan dava kabul edilmeksizin reddedilmesi gerektiğinin altını çizen Kılıçkaya, şunları kaydetti: “Yasama süreci tamamlanmamış bir metni Anayasa Mahkemesinin denetleme yetkisi yoktur. Aksi durumda yargının yasama yetkisini gasb etmesi şeklinde değerlendirilir.

Referanduma gidecek ve sonucuna göre yürürlüğe girip girmeyeceği belli olacak bir anayasa değişiklik paketinin işlem tamamlanmadan Anayasa Mahkemesi’ne götürülmesi hukuki açıdan geçersiz bir başvurudur ve yok hükmündedir. TBMM’de kabul edilen yasalar Cumhurbaşkanı tarafından onaylanıp yürürlüğe girdikten sonra iptal davası açılabildiğine göre, referandum konusu olan bir anayasa değişikliği için de işlemin tamamlanmasının ancak referandum sonucuna bağlı olduğu açıktır. Millet iradesinin beklenmesi anayasaya ve demokrasiye en uygun çözümdür. Anayasamıza ve genel hukuk kurallarına göre Yasalaşma çalışmaları esnasında ve yasama aşaması tamamlanmamış bir yasa veya anayasa değişikliği için Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. Bu şekilde geçersiz bir başvuru yapılması halinde başvurunun doğrudan Anayasa Mahkemesi Başkanlığınca reddedilmesi gerekir.”

01.05.2010


 

Memurun gözü anayasa paketinde

ANAYASADA yapılacak değişiklikle memur sendikaları ile yapılacak toplu sözleşme görüşmelerinde Uzlaştırma Kurulu kararlarının bağlayıcı hale gelmesi memurları maaş artışı konusunda umutlandırdı.

Uzlaştırma Kurulu kararları bağlayıcı olsa bugün en düşük memur maaşı 270, ortalama memur maaşı ise 248 lira fazla olacaktı. Anayasa değişiklik çalışmaları toplu görüşmelerde bekledikleri zammı alamayan memurlar açısından ayrı bir anlam taşıyor. Anayasa’da yapılacak değişikliğin hayata geçmesiyle toplu görüşmelerde anlaşma sağlanamaması sebebiyle başvurulan Uzlaştırma Kurulu kararları bağlayıcı hale gelecek.

01.05.2010


 

İzmir’de 40 gözaltı

İZMİR'DE organize suç örgütüne yönelik operasyonda, 40 kişi gözaltına alındı.

Alınan bilgiye göre, Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Faruk Çalışkan’ın talimatıyla, şehir merkezinde düzenlenen operasyonda, organize suç örgütü oluşturdukları iddiasıyla 40 kişi gözaltına alındı. Zanlıların çek senet tahsilatı yaptıkları ve kişileri tehdit ettikleri iddia edildi. Zanlılarla birlikte 5 adet silah ile çok sayıda örgütle ilgili doküman ele geçirildi.

01.05.2010


 

14 bin öğrenci sıfır çekti

Neticeleri açıklanan Yükseköğretime Geçiş Sınavında 14 bin 156 adayın puanları hesaplanamadı. Konya Meram Fen Lisesinden Ayşenur Şam ile İstanbul Özel Üsküdar Fen Lisesinden Günay Yolcu'nun birinciliği paylaştığı sınavda puan türlerinin ortalamasına göre en başarılı il Yalova oldu.

YGS’de 14 bin öğrenci sıfır çekti

Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) sonuçları açıklandı. Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, YGS sonuçlarına ilişkin bilgi vermek amacıyla YÖK’de basın toplantısı düzenledi. YGS sonuçlarına göre, sınavda 180 ve üzeri puan alan 1 milyon 233 bin 580 kişi ikinci aşama sınav olan Lisans Yerleştirme Sınavı’na (LYS) girmeye hak kazandı. Yarımağan’ın verdiği bilgilere göre, ÖSYS’ye 1 milyon 587 bin 990 aday başvururken, bunlardan 75 bin 471’i sınavsız geçiş başvurusu yaptı. YGS’ye giren 1 milyon 487 bin 626 adaydan 133’ünün sınavı değişik nedenlerle iptal edilirken, sınavı geçerli sayılan aday sayısı ise 1 milyon 487 bin 493 olarak tespit edildi. 1 milyon 473 bin 337 adayın sınavda puanı hesaplanırken, 14 bin 156 adayın puanı hesaplanamadı. Sınavda 70 bin 248 aday 140 puanın altında kaldı, 169 bin 509 aday 140-180 arasında puan aldı. 180’in üzerinde puan alan aday sayısı 1 milyon 233 bin 580 oldu. Bu adaylar ikinci aşama sınav olan LYS’ye girmeye hak kazandı. Sınavda 69 kopya tesbit edildi. Yarımağan’ın verdiği bilgiye göre, Konya Meram Fen Lisesinden Ayşenur Şam ve İstanbul Özel Üsküdar Fen Lisesinden Günay Yolcu 498.761 puanla birinciliği paylaştı. Sınavda İstanbul Özel Çağ Fatih Fen Lisesi’nden Furkan Çağrı Top üçüncü, Adana Fen Lisesi’nden Kemal Sarı dördüncü, İzmir Fen Lisesi’nden Arman Özdemir beşinci, Konya Meram Fen Lisesi’nden Mehmet Nuri Akıncı altıncı, Konya Meram Fen Lisesi’nden Bekir Tok yedinci, Ankara Fen Lisesi’nden Kamil Çalışkan sekizinci, Konya Özel Diltaş Anadolu Lisesi’nden Ceren Uluer dokuzuncu, Ankara Özel Samanyolu Fen Lisesi’nden Mücahit Yıldız onuncu oldu. Sınavda bütün puan türlerinin ortalamasına göre en başarılı il Yalova oldu.

Fen bilimlerini sevdiremiyoruz

YGS’de 483 aday Türkçe, 2 bin 142 aday Temel Matematik, 183 aday da Fen Bilimleri’ndeki bütün soruları doğru cevaplarken, Sosyal Bilimler testinde soruların tamamına doğru cevap veren çıkmadı. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, Türkçe testinin ortalamasının 21.6 oranıyla geçen yılın ortalamasının üzerinde çıktığını kaydetti. Sosyal Bilimler testinin ortalamasının 12.4, Temel Matematik testinin ortalamasının yüzde 11.9, Fen Bilimleri testinin ortalamasının yüzde 5.5 olarak gerçekleştiğini anlatan Yarımağan, ‘’Bu üç testinin ortalamaları beklentilerin biraz altında çıkmıştır’’ dedi. Yarımağan,’’Bu dağılımda dikkati çeken, Fen Bilimleri testinin adayların yarıdan çoğu tarafından boş bırakıldığıdır. Fen Bilimleri testine bakarsak 0.5 ve üstünde puan alan 699 bin 710 kişi, 0.25 ve altında 773 bin 627 kişi bulunuyor. Bu, bundan önceki sınavlarda da rastladığımız, bir türlü düzeltemediğimiz bir durum. Nedense öğrencilerimiz fen bilimlerinde yeterince bilinçlendiremiyor veya fen bilimlerini öğrencilere sevdiremiyoruz. Aslında aynı durum biraz matematikte de var.’’ Türkçe ağırlıklı puan türü olan YGS-3’de başarı oranının en yüksek düzeyde gerçekleştiğini ifade eden Yarımağan, Türkçe testinin adayların en başarılı olduğu test olduğunu belirtti.

01.05.2010


 

Huzuru kaçıran olaylar Hakkâri’yi geri bıraktı

Hakkarı Valisi Muammer Türker, Hakkari’nin Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) son sıralarda yer alması ile ilgili olarak, ‘’Son sıralarda yer almamızda huzuru kaçıran olayların da etkisi vardır’’ dedi.

Vali Türker, yaptığı açıklamada, Hakkâri’nin başarı sıralamasındaki yerine çevresel ve sosyal boyutuyla bakılması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:’’Bu sadece öğretmenlerle başarılacak bir iş değil. Öğrencilerin de çalışarak yeterli başarıyı göstermesi gerekmektedir. Öğrencilerimizin ders çalışacak bir ortamı yok. Aynı zamanda evlerinde de böyle bir ortamı bulamayan öğrenciler var. Ortam sıkıntılı. Son sıralarda yer almamızda huzuru kaçıran olayların da etkisi vardır.’’ Hakkâri’de eğitim seviyesinin artması için çalışma yürüttüklerini anlatan Türker, ‘’Biz Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) katkılarıyla 1500 öğrenciyi, ücretsiz olarak dershanelere yerleştirdik’’ diye konuştu. İl Millî Eğitim Müdürü Ömer Bulut ise Hakkâri’nin YGS’de son sıralarda yer almasının arzu edilen bir durum olmadığını ifade ederek, bu durumun öğrenci bazında değil, bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi.

01.05.2010


 

O, çağlara reçete yazdı

KUTLU Doğum Haftası dolayısıyla, Yeni Asya Vakfı tarafından Balıkesir’de bir program düzenlendi. ‘Kutlu Doğum’ programında büyük İslâm âlimi Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri vefatının 50. seneyi devriyesinde dualarla anıldı.

Kalabalık bir dâvetli topluluğu katıldığı program Kur’ân-ı Kerim okunmasıyla başladı. Ardından sunuş konuşmasını, Yeni Asya yazarlarından Hülya Yakut Üstündağ yaptı. “Işık Doğudan Yükselir” adlı sinevizyon gösterisi izlendi. ‘Kutlu Doğum’ programında konuşan yazarımız Halil Uslu, salonun tıklım tıklım dolu olduğu belirterek,”Bu, milletimizin Peygamber sevgisini gösteren bir örnektir” dedi. Halil Uslu, “2010 yılının ‘Kutlu Doğum’ faaliyetleri açısından hareketli geçtiğini” belirterek, doktorların Ayşe’ye, Fatma’ya, Ahmed’e reçete yazdıklarını, Peygamberimizin (asm) ise, çağlara reçete yazdığını” hatırlattı. Uslu, Müjde Peygamberi’nin (asm) Yemen’e vali olarak tayin ettiği Muaz bin Cebel’e şöyle emir verdiğini ifade etti: “Kolaylaştırınız zorlaştırmayınız; sevdiriniz, nefret ettirmeyiniz.” Sözleri sık, sık alkışlarla kesilen Uslu, ümitsizliğin kanser hastalığı gibi olduğunu ifade ederek “ümitvar olunması gerektiğini” belitti. İnsan haklarının en güzel şeklinin Asr-ı Saadette yaşandığını ifade eden Uslu, Yunuz Emre’nin “Gönül yıkma Kâbe’yi yıkmış olursun” dediğini hatırlattı. Rusya’nın da dinsiz kalamayacağı gerçeğini hatırlatan Bediüzzaman’dan da örnekler veren Uslu, Rusya Başbakanı Putin’nin “İslâmın Rusya’ya girişinin 1119. yılını kutladığını hatırlattı. Sözlerini Âkif-i sani olarak bilinen Ali Ulvi Kurucu’nun Peygamberimize (asm) yazdığı güzel bir şiir ile noktalayan Halil Uslu, toplantı sonrası okuyucuları ile buluşarak, kitaplarını imzaladı.

MEHMET ÇALIŞKAN

01.05.2010


 

Teleferiğin yıllık bakımı tamamlandı

BURSA ile Uludağ arasında 47 yıldır hizmet veren teleferik, yıllık bakımının tamamlanmasının ardından bugün seferlerine başlayacak. Büyükşehir Belediyesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, vatandaşları Uludağ’a Bursa manzarası eşliğinde ulaştıran teleferiğin 5 Nisanda başlayan yıllık periyodik bakımı tamamlandı.

Her yıl kış ve yaz mevsimi öncesinde iki kez bakımdan geçirilen teleferiğin bu yılki bakımında, bütün elektrik ve elektromekanik sistemleri kontrol edilerek, teknik arızaları giderildi. Teleferiğin hareket saatleri ve ücret tarifesine ‘’www.bursa.bel.tr’’ adresinden ulaşabileceği bildirildi.

01.05.2010


 

Öğretmenlerin yüzde 7’si yüksek lisans mezunu

OECD tarafından yapılan ‘’Uluslararası Öğretme ve Öğrenme Araştırması’’nın (TALIS) Türkiye Ulusal Raporu’nda, ‘’Yüksek yüzeyde eğitimli öğretmen oranının Avusturya’da yüzde 59, Belçika’da yüzde 84, Polonya’da yüzde 94, Slovakya’da yüzde 96 olduğu’’ belirtilerek, ‘’Türkiye’deki öğretmenlerin ise yaklaşık yüzde 7’sinin yüksek lisans mezunu olduğu’’ kaydedildi.

Avrupa Komisyonu tarafından desteklenerek, Türkiye dahil 23 ülkenin katılımıyla Ekonomik İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (OECD) Eğitim Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen TALIS’in Türkiye Ulusal Raporu yayımlandı. OECD ülkesinde öğretmenlerin çalışma şartlarına odaklanan ve okullardaki öğrenme ortamını araştıran uluslar arası bir çalışma olan TALIS araştırmasının verileri anket yoluyla 2007 yılında toplanmaya başlandı ve anket Türkiye’de 2008’de uygulandı. Araştırma süresince Türkiye’den 200 okul müdürüne ve her okuldan 20 öğretmene anketler uygulandı. TALIS Türkiye Raporu’nun sonuç bölümünde, araştırmadan elde edilen veriler değerlendirildi. Türkiye’nin genç bir öğretmen nüfusuna sahip olduğu belirtilerek, öğretmenlerin dörtte üçünün 40 yaşın altında olduğu, yüzde 17’sinin sözleşmeli ve geçici görevle çalıştığı, öğretmenlerin yüzde 83’ünün, yöneticilerin de yüzde 74.1’inin devlet sektöründe görev yaptığı tespiti yapıldı. Türkiye’de her 24 öğrenciye bir öğretmen, her 25 öğretmene bir pedagojik destek personeli ve her 10 öğretmene bir yönetici düştüğü ifade edildi.

01.05.2010


 

Teknoloji, kitaba olan ilgiyi azalttı

YapIlan araştırmalarda kitap okuma alışkanlığı Avrupa ülkelerinden oldukça geride olduğu belirtilen Türkiye’de kitaba olan ilgi gelişen teknolojiyle birlikte daha da azalmakta.

Özellikle gelişen teknolojiyle birlikte her türlü bilimsel rapor, kitap ve bilginin internette paylaşılması, bu bilgilere internet kafe ve cep telefonlarından ulaşılmasının kolaylaşması kütüphanelere ilginin azalmasında en büyük etken olarak dikkati çekiyor.

Daha önce taşrada yaşayan birçok kişi, bulundukları ildeki kütüphanelerde yeterince kaynak bulunmadığı için Ankara’daki kütüphanelerde günlerce bazen haftalarca araştırma yapmak zorunda kalırken, şimdi internet sayesinde kısa zamanda istedikleri bilgiye kolayca ulaşabiliyor.

İnternet kafelerin kütüphanelere ilgiyi azalttığını ifade eden Konya İl Halk Kütüphanesi Müdürü Hasan Coşar, Konya’da ilçe ve köylerle birlikte toplam 32 kütüphanenin faaliyet gösterdiğini belirtti.

KÜTÜPHANE ÖNÜNDEKİ KUYRUKLAR TARİH

OLDU

Coşar, bu kütüphanelerde 2009 yılı verilerine göre 418 bin 248 adet kitap bulunduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: ‘’Eskiden öğrenciler ödev hazırlayıp, araştırma yapacağında en kolay ulaşabileceği kaynaklar kütüphanelerdeydi. Şimdi ödevlerini istediği şekilde internetten araştırabiliyorlar. Hatta indirdikleri dosyaların çıktısını alıp öylece öğretmenlerine sunabiliyorlar. Yıllar önce kütüphane önünde uzun kuyruklar oluşuyormuş. 20 yıl öncesine kadar da kütüphane kullanımı oldukça yoğundu. Şimdi ise internet kafeler arttıkça okuyucu sayımız da azalıyor. Ödevler internetten yapılmaya başlanınca ilkokul ve lise öğrencileri kütüphaneye gelmez oldu.’’

01.05.2010


 

Sigarada resimli uyarı günleri

Sİgarada resimli uyarı uygulaması bugün başlıyor. Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) Başkanı Mehmet Küçük, bugünden itibaren hiçbir firmanın üzerinde birleşik uyarı olmayan sigara ve diğer tütün mamullerini üretemeyeceğini bildirdi.

Küçük, Danıştay’ın iptal kararıyla uygulama tarihi önce 1 Ocak’tan 1 Mart’a, daha sonra da 1 Mayıs’a ertelenen resim ve yazılardan oluşan birleşik uyarı sisteminin bugün uygulamaya konulacağını söyledi.

Çıkarılan Yönetmelik ve Kurul Kararları çerçevesinde bugünden itibaren sigara ve diğer tütün mamullerinde eski üretimlerin son bulacağını kaydeden Küçük, firmaların sadece üzerinde yazı ve resimli uyarı olan paketleri üretebileceğini ifade etti. Firmalara stoklarındaki tütün mamulleri için bir geçiş dönemi tanıdıklarını da belirten TAPDK Başkanı Küçük, şunları söyledi:

‘’Tütün mamulü üreten firmalar, yarından (bugün) itibaren sadece birleşik uyarılı paketler imal edecek. Bunları da hemen satışa sunabilecek. Firmalar, daha önce ürettikleri ve stoklarında bulunan eski paketleri de, 30 Haziran 2010 tarihine kadar piyasaya sürebilecek. Eski paketlerin arzı bu tarihte son bulacak. Ancak, daha önce piyasaya verilmiş eski paketler, yıl sonuna kadar satışta kalabilecek. Yani, şu an sadece yazılı uyarıların olduğu eski paketlerin 31 Aralık 2010 tarihine kadar satışına izin verilecek. 1 Ocak 2011’ten itibaren ise piyasada kesinlikle resimli uyarıya yer vermeyen sigara ve diğer tütün mamulleri satılamayacak. Böylece yılbaşından itibaren piyasada birleşik uyarısız tek bir paket dahi kalmayacak.’’

TAPDK Başkanı, dünya uygulamalarının, resimlerin sigaranın zararları konusunda daha uyarıcı olduğu sonucunu verdiğini belirtti.

TAPDK’nın resimli uyarılarla ilgili Kurul Kararına göre, daha önce belirlenen 14 resim ve yazı, piyasaya arzına izin verilen dumansız tütün mamulleri dışındaki bütün ürünlerin en çok görülebilen geniş ön yüzeyine kapak açım ya da bandrol bitim noktasından başlamak üzere yerleştirilecek.

En çok görülebilen geniş ön yüzey, önden açılan sert paketlerde paketin açıldığı yüzeyi, yumuşak paketlerde ise en çok görülebilen yüzeylerden herhangi birini ifade edecek. Farklı paket tiplerinde ise birleşik uyarının uygulanacağı en çok görülebilen geniş ön yüzey, başvuruların değerlendirilmesi sırasında Kurum tarafından belirlenecek.

PAKETİN YÜZDE

65’İNİ KAPLAYACAK

Resimli uyarılar, sınır çizgisi ile birlikte paketlerin yüzde 65’ini kaplayacak. Birleşik uyarılar, yer aldığı yüzeyin üst köşesine paralel olacak şekilde ve yüzeyde bulunan diğer bilgiler ile aynı yönde konumlandırılacak. Bu uyarılar sabit ve silinemez olarak basılacak. Sigara dışındaki tütün mamullerinde de sökülemez nitelikte olması şartıyla yapıştırılabilecek.

01.05.2010


 

Çevre dostu dünya kupası

Brezİlya’da 2014’te düzenlenecek Dünya Kupası’nın, ‘’en çevre dostu’’ dünya kupası olması için çalışmalara başlandı.

Brezilya Spor Bakanı Orlando Silva, Çevre Bakanlığı ile kupa için yapılan çalışmaların çevreye etkisinin değerlendirileceği bir planın geliştirilmesi için anlaşma imzalandığını açıkladı. Dünya Kupası için inşa edilecek her binanın ya da yapılacak her türlü çalışmanın çevreye zarar vermediğini gösteren bir izin alınması gerektiğini belirten Silva, ‘’Amacımız, en yeşil kupayı düzenlemek’’ dedi. Silva, resmî yetkililerin, takımların ve taraftarların ulaşımında en çevre dostu yolların kullanılmasını sağlamak için çalıştığını da belirtti.

01.05.2010


 

Biyolojik çeşitliliğin kaybı önlenemiyor

Dünya liderlerinin, 2010’a kadar biyolojik çeşitlilik kaybının azaltılmasına ilişkin verdikleri sözleri tutmadığı bildirildi.

BM uzmanlarının “Science” dergisinde yayımlanan raporunda, liderlerin 2002’de verdikleri sözleri tutmadığı ve biyolojik çeşitlilik kaybının hızlandığı belirtildi. Rapora imza atanlardan Stuart Butchart, yaptıkları incelemenin, hükümetlerin 2002’de verdiği sözü tutmadığı, biyolojik çeşitliliğin giderek daha hızlı şekilde kaybedildiği yönünde olduğunu vurguladı. Butchart, verilere göre 2010’un biyolojik çeşitlilikte azalmanın durduğu bir yıl değil, “elde kalanlara iyi bakmak için” çabaların arttırılacağı ve ciddî tedbirlerin alınmaya başlayacağı bir yıl olması gerektiğini belirtti.

01.05.2010


 

Toros’ta karlar eridi

Toros Dağlarına geçtiğimiz yıl Ekimi yapılan Sedir tohumlarının kar altındaki bekleyişleri sona erdi.

Yağışlı geçen kış mevsiminin ardından karların erimesiyle ortaya çıkan Sedir tohumları çimlenmeye başladı. Sedir tohumları baharın gelmesi ile çimlenerek yıllardır çıplak olan kayalık alanları kaplamaya başladı. Mersin Orman Bölge Müdür Müdürü M. Mustafa Gözükara, bugüne kadar 78 bin hektar sedir ormanı tesis ettiklerini belirterek, bu ormanların tamamının ormancılar eliyle oluşturulduğunu kaydetti.

01.05.2010


 

Güvenli internet için pratik bilgiler

Güvenlİ internet kampanyası kapsamında “guvenliinternet.org” sitesi açıldı.

“http://guvenliinternet.org ve “http://www.guvenliinternet.org “ adreslerinden ulaşılabilen sitede, çocukları, iş ve özel hayatı internetin tehlikelerinden koruma yolları anlatılıyor. Güvenli internet için pratik bilgiler veriliyor. Sitede, bilgisayarı korumak için yapılması gerekenlere de tek tek sıralanıyor.

01.05.2010


 

Gözü başkanlıkta

ABD’nİn California Valisi ve eski Hollywood yıldızı Arnold Schwarzenegger, “Amerikan kanunları el verseydi, Başkan olmak isterdim” dedi.

ABD yasalarına göre, ülke dışında doğan vatandaşların başkanlık görevine gelmesi mümkün değil. Avusturya’da doğan Schwarzenegger da haktan mahrum durumda. Ünlü şovmen Jay Leno’nun programına katılan eski aktör, “Yasa değişseydi ve yabancı ülkelerde doğanlara Beyaz Saray yolu açılsaydı, Başkan olmayı dener miydin?” şeklindeki soruya, “Hiç şüphesiz” cevabını verdi. Ancak böyle bir değişiklik, yakın gelecekte muhtemel görünmüyor.

01.05.2010


 

16 dolara cep telefonu

GSM operatörü Vodafone, maliyeti sadece 16 dolar olan dünyanın en ucuz cep telefonu modelini, Katar’daki müşterilerinin beğenisine sundu.

Şirket tarafından yapılan açıklamada, Vodafone 150 (VF 150) model telefonun, 24 ay yenisiyle değiştirme garantisine sahip olduğu belirtildi. Vodafone Katar Ticarî İş Ünitesi başkanı Said Daniel Huran, VF 150 modelinin piyasaya sunulmasıyla birçok insana mobil teknolojiden ilk defa yararlanma fırsatı verdiklerini söyledi. Cep telefonlarının fiyatının, artan sosyal değere sahip mobil hizmetlere ulaşma ve faydalanma önündeki en büyük engellerden birisi olduğunu söyleyen Huran, VF 150’yi kullanan müşterilerin mobil toplumun bir parçası haline geleceğini kaydetti.

01.05.2010


 

Yunan adalarına vizesiz turizm

Ulusoy Liman İşletmeleri Ege Bölge Müdürü Can Özgen, Yunanistan adalarına bir haftalık vizesiz turların 15 Mayısta başlayacağını bildirdi.

Özgen, tur güzergâhının Çeşme, Pire, Mikanos, Santorini, Girit, Rodos ve Kos olduğunu, turların Cumartesi günleri olmak üzere 11 Eylül 2010 tarihine kadar devam edeceğini belirtti. Özgen, Kos’un Rodos’tan sonra en hareketli ada olduğunu ifade etti. Kuşadası’ndan Yunan adaları turları yapan gemilerin 4-5 günlük tur düzenlediklerini, gittikleri adada 4 ile 7 saat kaldıklarını anlatan Özgen, ‘’Çeşme’den kalkacak Ankara Feribotu en az 12 saat olmak üzere, örneğin Mikanos’ta bütün gün kalacak. Şu anda Yunanistan adalarına bir haftalık başka bir tur yok" ifadelerini kullandı.

01.05.2010

 
Sayfa Başı  Geri

Bütün haberler

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Yeni Asya Gazetesi - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat-Promosyon - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım