Yurt Haber |
Problem, şiddetin kışkırtılması |
Eskİşehİr Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Kaptanoğlu, Türkiye’de kışkırtılmış şiddet sorunu olduğunu söyledi. Prof. Dr. Kaptanoğlu, Türkiye’de son yıllarda genel olarak suç oranlarının yükseldiğini, bunun yanı sıra ‘’cinayet, yaralama, tecavüz’’ gibi şiddet suçlarında da artış yaşandığını söyledi. Suç işleme yaşının düştüğünün de açıklanan raporlardan anlaşıldığını ifade eden Prof. Dr. Kaptanoğlu, şöyle konuştu: ‘’Dışavurum şekli nasıl olursa olsun toplumda şiddete baş vurma eğilimi arttı. Suç işleme oranlarındaki artışın çeşitli nedenleri var. Tarım toplumundan sanayi toplumuna geçiş sürecinin yaşandığı her toplumda suç, suçluluk ve bunlarla ilişkili toplumsal kurumlar da ortaya çıktı. Bu toplumsal deneyimi Batı toplumları bizden çok daha önce yaşadılar. Türkiye gibi ülkelerde ise bu hem daha geç hem de daha güç yaşanıyor. Son 40 yılda kırdan kente yaşanan yoğun göç, kentlerin büyük beklentilerle göçüp gelen yoksul nüfusun barınma, beslenme, sağlık ve eğitim gibi ihtiyaçlarına istenilen düzeyde cevap verilememesi, işsizlik, gelir dağılımındaki dengesizlik, kent kültürüyle bütünleşememe, suçun başlıca toplumsal nedenleridir.’’
CEMAAT YAPISI BOZULUNCA ŞİDDET ARTTI Artık geleneksel kültürel değerler, cemaat veya siyasal grup ahlâkı tarafından yutulmuş bireylerin yerinde, aidiyet bağları dağılmış, değer ve inançları aşınmış, daha bireyci insanlar olduğunu anlatan Prof. Dr. Kaptanoğlu, şunları söyledi: ‘’Böyle bir birey, (lümpen) denilen şiddet türüne daha yatkındır. Bu şiddet türünün açıklanması, bir töre, namus veya siyasal nedenli şiddete göre daha zordur. Ekonomik krizler de suç oranlarını arttırır. Özellikle şiddet suçlarında kişinin şiddete başvurma eşiğini belirleyen en önemli etkenlerden birisi de kültürdür. Kişinin üyesi olduğu kültürde, şiddetin sorun çözmek amacıyla baş vurulabilecek bir davranış olarak kabul görmesi, şiddet kullanımını kolaylaştırır. Kadın ve çocuklara yönelik şiddetin sokakta, okulda, yargıda hatta hukuksal olarak kabul gördüğü bir kültür içinde yaşıyoruz. Şiddet kullanımıyla ilgili en yaygın kültürel inanışımız ‘uslanmayanın hakkı kötektir’ şeklinde. |
23.04.2010 |