11 Nisan 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Aile-Sağlık

Takip ederken sağlığını da düşünün

ÇUKUROVA Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölümü Biyofizik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Emre, çocuklarını GSM sistemi ile takip etmek isteyen anne babalara uyarıda bulunarak, ‘’Çocuğunuzu takip etmek isterken sağlığını da düşünün’’ dedi.

GSM operatörleri, abonelerinin yakınlarının nerede olduğunu bilmesi için çeşitli servisler sunuyor. Genelde anne ve babalar tarafından çocuklarının nerede olduğunu öğrenmek için kullanılan söz konusu servisler, cep telefonunun hangi baz istasyonlarıyla irtibat halinde olduğunu belirleyerek, yaklaşık olarak konumunu anne ve babaya bildiriyor. Doç. Dr. Mustafa Emre, her gün gündelik hayata daha çok giren cep telefonu ve kablosuz cihaz teknolojilerinin, sağlıkla ilgili bazı endişeleri de beraberinde getirdiği kaydetti. Anne ve babaların, çocuklarının güvenliğini düşünerek yerini bilmek istemesinin tabiî olduğunu kaydeden Emre, ancak bunu yaparken çocuğun sağlığının da düşünülmesi gerektiğini belirtti. Emre, bütün GSM sistemlerinin, halk arasında ‘’radyasyon’’ olarak adlandırılan ‘’mikro dalgalar’’ yayarak çalıştığını belirtti. ‘’Her ne kadar az mikro dalga yaysa da gelişme çağında olan ve hücreleri sürekli yenilenen çocukların bileğine takılan cihazların, sadece kendini değil yanındaki arkadaşlarını da etkileyebileceğine’’ dikkati çeken Emre, ‘’10-20 yıl, hatta daha da kısa süre içerisinde mikro dalgaların zararları tescillenebilir. Mikro dalgaların hücreleri mutasyona uğramasıyla ilgili deneyler yapıyoruz. Hayvanlar üzerinde oluşan etkileri birkaç kuşak sonra gözlemleyebiliyoruz. Bu sebeple, mümkün olduğunca bu tür cihazlardan uzak durmak gerek. Ben anne ve babalara bu tür cihazların kullanımını önermiyorum’’ ifadelerini kullandı. Emre, hızlı ve sürekli şekilde hücreleri bölünen çocuk ve bebeklerin, hücre mutasyonu konusunda daha hassas olduğunu vurgulayarak, çocuk ve bebeklerin yakınında cep telefonuyla konuşulmamasını tavsiye etti.

11.04.2010


Tesettür ve moda bir fuarda buluştu

BU YIL ikincisi düzenlenen Tesettür Giyimi ve Aksesuarları Fuarı, İstanbul Fuar Merkezi’nde açıldı. Geçen yıla göre katılımın iki kat arttığı fuar, tesettür giyim pazarının katlanarak büyüdüğünü gösteriyor. Yaz kreasyonlarının ağırlıkta olduğu fuarda, 200 katılımcı firma ziyaretçilerini ağırladı.

11 Nisan’a kadar ziyarete açık olacak fuara kadınlar kadar erkekler de ilgi gösteriyor. Fuara katılan firmalardan Akel Tekstil halkla ilişkiler sorumlusu Eda Atalay, bu yıl yurtiçi ve yurtdışı katılımın geçen seneye oranla çok daha fazla olduğunu söyledi. Atalay “İnsanlar gün geçtikçe başörtüye daha fazla ilgi gösteriyorlar” dedi.

Eşarp grubunda ipek eşarpların tivil, sura ve varaklı olarak üçe ayrıldığını ve fiyat aralığının da bu yönde değiştiğini kaydeden Atalay, polyester eşarpların ise çok cüzi fiyatlarda satıldığını ifade etti. Eşarplarda tercih edilen renklerin her yıl değiştiğini anlatan Atalay, tesettürlü insanların artık kendi modasını oluşturduklarını belirtti. Tesettür fuarında başörtülerin değişik şekillerde bağlanıp, aksesuarlarla desen yapılması da dikkat çekti. Yeldam hazır türban tasarımcısı Gülseren Dur, farklı şekillerde dizayn edilen türban çeşitlerine talebin yoğun olduğunu söyledi. Dur, “Biz 8 aydır türban tasarımı yapıyoruz. Farkımız, kullanımı rahat, hazır tasarımı yapılmış türbanlar üretmek. Çıtçıtlı türbanları alan müşterilerimiz aynı tasarımı defalarca kullanabilirler. Bugün kuaföre gittiğinizde türban bağlamaya en az 75 lira veriyorsunuz, aynı gün bozuluyor. Ama patentini de aldığımız hazır türbanlar kolay bozulmuyor.” dedi. Hazır türbanların 15-20 liradan başladığını belirten Gülseren Dur, nişanlık gelinlik türbanların 75 liraya kadar çıktığını ifade etti. Ayrıca fuarda tesettür kıyafetlerini, başörtüleri ve haşemaları tanıtan defileler de yer alıyor.

ELİF NUR KURTOĞLU

11.04.2010


Çocuklar en çok ilâçtan zehİrlenİyor

ULUDAĞ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nihat Sapan, Türkiye’deki çocuk ölüm sebeplerinin en önemlilerinden birinin zehirlenmeler olduğunu söyledi.

Çocukların her şeyi ağızlarına götürme alışkanlığına sahip olması dolayısıyla zehirlenmelerin özellikle 6 yaşından küçüklerde daha sık görüldüğünü ifade eden Sapan, ‘’Zehirlenmeler çocukluk çağında sık karşılaşılan bir durum. Çoğunluğu 6 yaşından küçük çocuklarda (9 ay-5 yaş en riskli grup) görülür. Zehirlenme vak'alarının büyük çoğunluğu evlerde meydana gelir’’ dedi. Sapan, özellikle çocuk sayısının fazla olduğu ailelerde daha sık görülen zehirlenmelerin, en çok ilâçlar, evdeki kimyasal maddeler, bitkiler ve kozmetik ürünlerden kaynaklandığını dile getirerek, ‘’Ailelerin ihmali, ilâçların cazip renkte olması, ilâç kapaklarının çocukların kolayca açabileceği şekilde üretilmesi gibi yan etkenler çok önemli. Her yıl zehirlenmeler dolayısıyla çok sayıda çocuk hastanelik olmakta ve hayatını kaybetmektedir’’ diye konuştu. Zehirlenme olaylarının basit tedbirlerle önüne geçilebileceğini dile getiren Prof. Dr. Sapan, şunları kaydetti: ‘’Aileler çok basit önlemlerle bu kötü durumları engelleyebilirler. Bunun için çocukların önünde ilâç içmeyin, onlara ilâçları asla şeker diye vermeyin. Deterjanları, temizleyici sıvıları, böcek ilâçlarını, spreyleri dolap içlerinde ve kapakları kapalı şişelerde saklayın. Tüm ilâçları ve alkollü ürünleri kilitli bölümlerde tutun. Çocuklara karanlıkta ilâç vermeyin, ne olduğunu iyice görün. İlâçları daima orijinal ambalajlarında bulundurun. Tehlikeli maddeleri meşrubat veya su şişesi gibi şişelerin içine koymayın. Misafirlikte küçük çocuğunuzu göz önünde tutun. Bu basit önlemlerle çocukları zehirlenmekten koruyabilirsiniz.’’

11.04.2010


13 bin oyuncak denetlendi

SAĞLIK Bakanlığı geçen yıl denetlediği 13 bin 34 oyuncaktan 29’unun güvensiz olduğunu tesbit etti. Bu yıl ise 60 ürünü analiz eden Bakanlık, 8 tanesini fiziksel özellikleri açısından güvensiz buldu.

Piyasadaki yerli ve ithal bütün oyuncakların piyasa gözetim ve denetimi Sağlık Bakanlığı tarafından yapılıyor. Oyuncaklar, 81 il sağlık müdürlüğünde görevli bin 234 denetçi tarafından denetleniyor. Geçen yıl 13 bin 34 oyuncak denetleyen Bakanlık, güvensiz olduğundan şüphe duyulan 117 üründen numune alarak analizini yaptı. Yapılan analizler sonucunda ise 29 ürün güvensiz ürün olarak değerlendirildi. 27 oyuncak, fiziksel ve mekanik özellikleri açısından, 1 oyuncak numunesi kimyasal özellikleri açısından, 1 oyuncak numunesi ise fiziksel- mekanik- kimyasal özellikleri açısından güvensiz bulundu. Güvensiz ürün olarak bulunan oyuncaklar arasında plastik oyuncak, çıngırak, çıngırak seti, ahşap oyuncak, dolgulu bebek, metal araba vb oyuncaklar yer aldı. 2010 yılında ise 60 ürünün analizi yapıldı. 8 tanesi fiziksel özellikleri açısından güvensiz bulundu. Bu ürünlerin de geri çağrılma işlemleri başlatıldı.

11.04.2010

 
Sayfa Başı  Geri

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim oktay usta yemek tarifleri Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl