Dünya

Saldırılar terörist eylem

10'u aşkın ülkeden Müslüman din adamları, Moskova metrosunda ve Dağıstan’da düzenlenen saldırıları kınadı. Aralarında Rusya’nın önde gelen 5 müftüsünün de bulunduğu 24 din adamı, Dubai’de yayınlanan ortak açıklamalarında, Moskova ve Dağıstan’da düzenlenen saldırıların, inançlarına karşı gelen “terörist eylemler” olduğunu belirtti.

Müslüman din adamları Rusya’daki saldırıları kınadı

ONDAN fazla ülkeden Müslüman din adamları, Moskova metrosunda ve Dağıstan’da düzenlenen saldırıları kınadı. Aralarında Rusya’nın önde gelen 5 müftüsünün bulunduğu 24 din adamı, Dubai’de yayınlanan ortak açıklamalarında, Moskova metrosunda ve Dağıstan’da düzenlenen saldırıların, inançlarına karşı gelen “terörist eylemler” olduğunu belirtti. Din adamları, Irak’ta son dönemde meydana gelen şiddet olaylarına da değinerek, saldırıların kurbanlarına ve ailelerine başsağlığı dilediler. Açıklamada, haksızlıkların, meşrû olsalar bile “böyle kötü ve kanlı eylemleri haklı çıkarmak için kullanılamayacakları” ifadesine yer verildi.

Dubai’deki İslâmî düşünce kuruluşu Kalem Araştırma ve Medya tarafından yayımlanan açıklamanın sahibi din adamlarının, ABD, Avrupa ve Hindistan’daki önemli din okullarını temsil ettikleri belirtildi. Bu arada, merkezi Libya’da bulunan ve dünyada 250 Müslüman örgütü bir araya getiren Dünya İslâm Çağrısı da, Moskova ve Dağıstan’da masum insanlara yönelik terörist saldırıları kınadığını açıkladı. Dünya İslâm Çağrısı’nın Genel Sekreteri Muhammed Ahmed Şerif, İslâm’ın prensiplerinin ve ahlâkî kurallarının böyle bir kötülüğe kesinlikle karşı olduğunu kaydetti.

Gündemin nabzını tutmak için tıklayın!
www.sentezhaber.com

02.04.2010

SALDIRILARI UMAROV ÜSTLENDİ

MOSKOVA'DAKİ intihar saldırılarını ayrılıkçı Çeçen lider Doku Umarov üstlendi. ‘Kafkas Emiri’ olarak da tanınan Umarov saldırıları bizzat kendisinin emrettiğini ve Rusya’ya yönelik saldırılarının da devam edeceği tehdidinde bulundu.

Çeçen militan gruplara yakınlığı ile bilinen Kavkazcenter.com internet sitesinde saldırı günü kayda alındığı belirtilen Umarov’a ait görüntü yayınlandı. Moskova metrosunda gerçekleşen saldırıların, Kafkaslar’da Rus güvenlik güçlerinin sivilleri öldürmelerinin karşılığı olduğunu kaydeden Umarov, “11 Şubat’ta Rusya istihbarat birimi FSB Çeçenistan’ın Aştam kasabasında fakir insanları öldürdü. Biz ise pek fakir olmayan insanlara saldırdık. Çünkü saldırıları Moskova’da gerçekleştirdik. Beni bu eylemlerden dolayı suçlayan veya eleştirecek olan herkese sadece gülerim” dedi.

02.04.2010

DAĞISTAN’DA YİNE PATLAMA: 2 ÖLÜ

RUSYA'NIN Dağıstan Cumhuriyeti’nde bir aracın infilâk etmesi sonucu 2 kişinin öldüğü bildirildi.

Rus ajansları, bomba yüklü olduğu sanılan aracın infilâk ettiğini ve ilk belirlemelere göre 2 kişinin öldüğünü duyurdu. İçişleri Bakanlığının yerel sözcüsü, ağır yaralı bir kişinin de hastaneye kaldırıldığını kaydetti. Bu saldırının, Rusya’nın başkenti Moskova’daki iki metro istasyonunda düzenlenen saldırılardan 2, Dağıstan’da düzenlenen intihar saldırısından da 1 gün sonra meydana geldiğine dikkat çekildi.

02.04.2010

TİFLİS’TEN SERT TEPKİ

MOSKOVA'DA gerçekleştirilen iki metro istasyonuna yönelik terör saldırısıyla ilgili Rus Kommersant gazetesine konuşan Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patruşev’in “Olayda Gürcü izi olabilir” açıklamalarına Tiflis, “Gel olayı beraber soruşturalım” karşılığını verdi.

Gürcistan Devlet Bakanı Timur Yakobaşvili, ülkesiyle ilgili yanlış iddiaların abartılarak yayılmasını sert bir dille eleştirdi. Patruşev’in açıklamasının provakasyon olduğunu savunan Gürcü Bakan, terörü her zaman kınadıklarını kaydederek, “Rusya’da son zamanlarda her kötü şeyden Gürcüler sorumlu tutuluyor. Tıpkı daha önce Yahudilere yönelik yapılan suçlamalar gibi” dedi.

02.04.2010

Müslüman İngiliz öğrencinin bilgileri CIA’ye verilmiş

İNGİLİZ Independent gazetesi, geçen yıl sonunda ABD’nin Detroit şehrine giden yolcu uçağına yönelik saldırı girişiminin ardından, yaklaşık bin Müslüman İngiliz öğrencinin özel yaşamlarına dair bilgilerin Amerikan istihbarat birimleriyle paylaşıldığını yazdı.

Gazetenin manşetten duyurduğu haberde, gelişmenin aşırılık yanlısı eylemlerle ilgisi olmayan, ancak polis tarafından hedef alınan Müslüman grup ve öğrencileri öfkelendirdiği kaydedildi. “Öğrenciler şimdi isimlerinin uluslararası terör izleme listelerinde yer almasından korkuyor” diyen Independent, şu ana kadar 50’den fazla öğrencinin evinde polis tarafından ziyaret edildiğini, ancak kimsenin tutuklanmadığını bildirdi. Gazete, Müslüman öğrencilerle ilgili bu bilgi paylaşımının, polisin masum insanların bilgilerini nasıl kullandığını ve İngiliz gizli servislerinin Müslüman öğrencilere yaklaşım tarzına yönelik kaygıları yeniden gündeme getirdiğini yazdı.

02.04.2010

Pekin, İran’da barışcı çözümden yana

ÇİN, İran’ın nükleer programı konusunda barışcı çözümden yana olduğunu yineledi.

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Kin Gang, düzenlediği basın toplantısında, “Çin, İran’ın nükleer programı konusunda barışcı çözüm bulunması için çaba sarf etmeye devam edecek” dedi. İran nükleer programı konusunda Çin’in hep barışcı çözümden yana olduğunu hatırlatan Gang, “hep bu yönde çalışacaklarını” bildirdi. Bu arada İran Ulusal Yüksek Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri ve nükleer başmüzakereci Said Celili’nin Çin’e geldiği belirtiliyor. ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Susan Rice, CNN televizyon kanalına yaptığı açıklamada, Çin’in, İran’ın nükleer programı konusunu New York’ta BM nezdinde altılı grubun diğer üyeleriyle birlikte ciddî müzakereleri ele almayı kabul ettiğini bildirmişti. İran’ın nükleer programı konusunda görüşmeler yapan altılı grubun (Çin, ABD, Rusya, Fransa, İngiltere ve Almanya) üyeleri arasında sadece Çin yeni yaptırımlara karşı çıkıyor ve bu tutumuyla olası bir karar belirlemede kilit konumda bulunuyor. Batılı ülkeler, İran’ın, nükleer programı silâh üretmek için başlattığını iddia ediyor. İran ise programın barışcı amaçlı ve nükleer enerji elde etmeye yönelik olduğunu belirtiyor.

02.04.2010

Afganistan yakınlarında operasyonlar sürüyor

PAKİSTAN askerlerinin, Afganistan sınırı yakınında düzenlediği operasyonlarda 28 militanın daha öldürüldüğü bildirildi.

Hükümet yetkilisi Sami Ullah, Orakzai’de askerlerle militanlar arasında çıkan çatışmalarda 18 militanın öldürüldüğünü belirtti. Yarbay Ekber Butt da helikopterlerin, Orakzai ve Kurram bölgeleri arasında, militanların bulunduğu üç aracı hedef aldığını, 10 militanın öldürüldüğünü söyledi. Pakistan güçleri geçen hafta da aynı bölgede operasyonlar düzenlemişti. Geçen haftadan bu yana öldürülen militan sayısının 200 dolayında olduğu kaydedildi. Orakzai, Pakistan’daki Taliban lideri Hakimullah Mesud yandaşlarının karargahı olarak biliniyor. Mesud’un geçen ocakta düzenlenen bir Amerikan füze saldırısında öldüğü sanılıyor, ancak Taliban, liderinin öldüğünü yalanlıyor.

02.04.2010

Burka yasağı Belçika İçişleri Komisyonu’ndan geçti

BURKA yasağı, Belçika Parlamentosu İçişleri Komisyonu’ndan geçti.

‘Yüzü tamamen ya da kısmen kapatan kıyafet giyimi’ni yasaklayan yasa tasarısı Walon bölgesinin sağcı partilerinden MR tarafından hazırlanmıştı. Tasarı muhalefetin de desteğiyle kabul edildi. Yasa tasarısının parlamentonun genel kuruluna 19 Nisan’da sunulması bekleniyor. Burkanın Belçika Federal Meclisi’nde de kabul edilerek yürürlüğe girmesi durumunda burka giyenler veya yüzlerini kapatacak şekilde kıyafet giyenler 250 Euro’luk bir cezaya veya 14 günlük bir hapis cezasıyla karşı karşıya kalacak. Tasarının parlamentonun genel kurulu tarafından kabul edilmesi halinde Belçika, Avrupa’da burkayı sokakta yasaklayan ilk ülke olacak.

02.04.2010

Bir yılda 18 devlet 714 kişiyi idam etti

2009’da 56 ülkede 2001 kişi için ölüm cezası verildi. İran 388, Irak 120, Suudi Arabistan 69 ve ABD 52 insanı ölüm cezasıyla öldürdü.

Uluslararası Af Örgütü’nün (UAÖ) ölüm cezasına ilişkin 2009 raporuna göre, geçen yıl 18 devlet en az 714 insanı bu cezayla öldürdü. Ancak bu sayıya Çin’deki ölüm cezaları dahil değil. UAÖ, resmî ölüm cezası ve infaz rakamlarını şeffaf biçimde açıklamayan Çin’i rapora dahil etmedi. Örgüte göre geçen yıl ülkede binlerce idam gerçekleşmiş olabilir; Çin bu sayının çok daha az olduğunu savunuyor. UAÖ, devletlerin ölüm cezasını muhalifleri bastırmak, siyasî mesaj vermek ve yıldırmak için kullandığını, cezanın adil olmayan yargılamalar sonucunda ağırlıkla yoksullara ve azınlık men-suplarına uygulandığını söylüyor. Rapora göre, geçen yıl İran 388, Irak 120, Suudi Arabistan 69 ve ABD 52 insanı ölüm cezasıyla öldürdü. İran’da 112 infaz 12 Haziran’daki cumhurbaşkanlığı seçimleriyle Mahmut Ahmedinecad’ın yeniden cumhurbaşkanlığına oturduğu 5 Ağustos arasındaki sekiz hafta içinde gerçekleşti. Yalnızca Belarus’un ölüm cezasını yasalarında koruduğu Avrupa’da geçen yıl hiç infaz olmadı. Amerika kıtasında cezayı uygulayan tek ülkeyse ABD. Burundi ve Togo’nun da katılımıyla, ölüm cezasını yasalarından çıkaran ülke sayısı 95 oldu.

02.04.2010

Nasrallah: Suriye Lübnan’ın güçlü olmasını istiyor

RESMî haber ajansı SANA’nın haberine göre, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, El Manar televizyon kanalına açıklamasında, “Lübnan-Suriye ilişkileri açısından ileriye baktıklarını, geçmiş deneyimlerden faydalandıklarını” kaydetti.

Nasrallah, “Başından beri bunun kolay olmayacağını, Suriye ve Lübnan’da birçok tartışma yaşanacağını biliyordum” dedi. Nasrallah, Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esad’ın “büyük bir Arap lideri gibi davranarak, bölgedeki çatışmaları, ilişkilerde meydana gelebilecek gelişmeleri tecrübelerle birlikte değerlendirerek stratejik öngörülerde bulunduğunu” söyledi. Nasrallah, “Suriye, İsrail’in sergileyebileceği herhangi bir düşmanlığa karşı Lübnan’ın güçlü olmasını istiyor. Bu da Lübnan’a zarar verenin Suriye’ye zarar vermek istediği anlamına geliyor” dedi.

02.04.2010

Cezaevinde patlama, 40 mahkûm firar etti

YEMEN'İN güneyinde bir cezaevinde patlama olduğu bildirildi.

Görgü şahitleri ve yerel basın, Dalea bölgesinde meydana gelen patlamada, 4 mahkûmun yaralandığını ve onlarca mahkûmun kaçtığını belirttiler. Yemenli bir hükümet görevlisi de, patlamadan sonra cezaevinden en az 40 mahkûmun firar ettiğini açıkladı.

02.04.2010

Azerîler Astana’da anma töreni düzenledi

ERMENİLER tarafından 1918 yılında katledilen Azerî vatandaşları için Kazakistan’ın başşehri Astana’da anma töreni düzenlendi.

Azerbaycan’ın Astana Büyükelçiliği tarafından Kazakistan Devlet Kütüphanesi’nde düzenlenen anma programına çok sayıda dâvetli katıldı. Açılış konuşmasını yapan Azerbaycan’ın Kazakistan Büyükelçisi Latif Kandilov, 1918 katliâmında ölenler için 31 Mart’ın merhum Haydar Aliyev tarafından yas günü ilân edildiğini söyledi.

02.04.2010

Malezya’da bira içene kamu hizmeti cezası

MALEZYA'DA bir kadına bira içtiği için verilen kırbaç cezası, kamu hizmeti cezasına çevrildi. Pahang eyaleti İslâm Dairesi, 2 çocuk annesi Kartika Sari Devi Şukarno’ya gönderdiği mektupla, eyalette “İslâm’ın muhafızı” olan Sultan’ın, kadının cezasını 3 haftalık kamu hizmeti cezasına çevirdiğini iletti.

Malezya’nın 13 eyaletinin çoğu sultanlar tarafından yönetiliyor. İdarî işlerde sembolik rol oynayan sultanlar daha çok dinî konularda söz sahibi. Kartika, bira içtiği için geçen Temmuz ayında 6 kırbaç ve 5 bin ringit (yaklaşık 2145 TL) para cezasına çarptırılmıştı.

02.04.2010

Hindistan’da anayasa değişikliği 8 yıl sonra yürürlüğe girdi

HİNDİSTAN’DA eğitimin temel hak olmasını sağlayan anayasa değişikliği 8 yıl sonra yürürlüğe girdi.

Hindistan Times’ın haberine göre, 2002’de kabul edilen anayasa değişikliğiyle, parlamentodan geçen yıl onay alan, anayasa değişikliğinin uygulanmasını sağlayacak Çocukların Bedelsiz ve Zorunlu Eğitim Hakkı Yasası yürürlüğe girdi. 6-14 yaş çocuklara parasız zorunlu eğitim sağlanmasını öngören yasa, eyalet yönetimleri ve yerel makamların, her çocuğun mahallesindeki okulda eğitim görmesini sağlamasını zorunlu hale getiriyor. Hindistan’da 6-14 yaş grubunda yer alan 220 milyon civarındaki çocuğun yüzde 4,6’sının eğitim olanağı bulunmuyor.

02.04.2010

Demokratik Kongo’da yolsuzlukla mücadele

DEMOKRATİK Kongo Cumhurbaşkanı Joseph Kabila, uzun zamandır yürüttüğü yolsuzlukla mücadelenin son aşamasında 119 üst düzey devlet görevlisinin işine son verirken, 2500’den fazlasını da zorla emekliliğe sevk ettirdi.

Temiz eller operasyonu başta Demokratik Kongo Maliye ve Bütçe Bakanlığı olmak üzere, vergi dairesi, gümrükler, idarî protokol ile kamu malları ofislerini kapsadı. Büyük yolsuzluk operasyonu hakkında hükümetten yapılan açıklamada, “Kamu maliyesinde yolsuzluğa karışanlar tesbit edilerek, ilgili kurumların çalışanları görevden alınmıştır.” denildi.

02.04.2010