Dünya

Gazze’de tansiyon yükseliyor

Gazze’de faaliyet gösteren gruplarla İsrail askerleri arasında çıkan çatışmalarda ikisi İsrail askeri 4 kişi öldü.

İsrail kabinesinin güvercin Savunma Bakanı Ehud Barak, Gazze’deki bütün faaliyetlerden Hamas’ı sorumlu tutacaklarını belirterek, son olayların Hamas’ın Gazze üzerindeki gücünü kaybetmeye başlamış olabileceğini gösterdiğini söyledi. Aralık 2008’de başlayan 22 günlük Gazze saldırısından sonraki en büyük çatışma olarak adlandırılan son olayların, İsrail’in Doğu Kudüs’teki yeni yerleşim birimleri ve Dubai cinayetiyle uluslar arası kamuoyunun baskısı altında kaldığı bir sırada gerçekleşmesi dikkat çekiyor.

Uzmanlar, İsrail’in Gazze’den yükselen tansiyonu kullanarak hem üzerine yoğunlaşan baskıları bertaraf edebileceğini ve hem de Doğu Kudüs’teki Yahudileştirme faaliyetlerini kolaylıkla gerçekleştirebileceğini belirtiyor. İsrail, son olayların, Gazzeli bazı grupların İsrail’in ördüğü güvenlik tellerinin dibine patlayıcı yerleştirdiklerinin tesbit edildiğinin anlaşılması üzerine başladığını öne sürüyor. Gelişme üzerine İsrail tanklarının Gazze’ye girmesi üzerine çıkan çatışmada iki İsrail askeri ile birlikte iki Gazzeli direnişçinin öldüğü belirtiliyor. Çatışmalarda biri ağır iki İsrail askerinin de yaralandığı açıklandı.

Filistin kaynakları İsrail tankları ve zırhlı araçlarının çatışmalardan sonra Gazze Şeridi’ne geçerek Han Yunus şehrindeki bazı noktalara ateş ettiklerini ifade etti. Çatışmalara Hamas ile birlikte El Fetih’e bağlı Aksa Tugayları, İslami Cihad ve Halk Direniş Komitesi’ne bağlı grupların da katıldığı belirtiliyor. İki İsrail askerinin öldürülmesi üzerine Hamaslı milletvekili Muşir el Masri önderliğinde sokağa çıkan Hamas taraftarlarının kutlama gösterileri yaptığı ifade ediliyor. 22 günlük Gazze Savaşı sırasında bin 400’den fazla Filistinli vefat ederken, 5 binden fazla kişi de yaralanmıştı. Savaş sonrası bir rapor hazırlayan BM, İsrail’in bölgede savaş suçu işlediğini duyurmuştu.

Mart ayı başında Ortadoğu’ya gelen ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, İsrail ve Filistin arasında gayri resmî görüşmeleri başlatmayı amaçlamış, ancak ziyaretle aynı anda İsrail Doğu Kudüs’te bin 600 konutluk yeni bir projeyi onayladığını duyurmuştu. Bunun üzerine ABD ve İsrail arasında kriz baş göstermiş, ABD Başkanı Barack Obama ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında gerçekleşen iki görüşmenin gerilimli geçtiği öne sürülmüştü.

Aynı şekilde Dubai’de üst düzey bir Hamas yetkilisini öldüren ölüm timinin İngiliz pasaportlarını kullanması İngiltere-İsrail diplomatik gerilimine sahne olmuş, Londra bir İsrailli diplomatı sınır dışı etme kararı almıştı.

ASKERLER BÖLGEYİ TERK ETTİ

İSRAİL askerlerinin, şiddetli çatışmaların olduğu Gazze Şeridi’nden ayrıldığı bildirildi. İsrail ordu sözcüsü, “askerlerin çekilmeden önce saldırılar için kullanılan altyapıları buldozerlerle yerlebir ettiğini” söyledi.

AMR MUSA: İSRAİL KONUTLARDAN VAZGEÇSİN

ARAP Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, müzakere istiyorsa İsrail’in, bin 600 yeni konut inşaatından vazgeçmesi gerektiğini söyledi. Musa, ‘’Arapların tavrı çok açık: (İsrail ile) müzakereler yerleşim birimi inşasının, başta da Doğu Kudüs’te bin 600 yeni konut inşaatının durdurulmasına bağlı’’ dedi. Gazetecilere açıklamalarda bulunan Genel Sekreter, Arap zirvesinde İsrail ile Filistinlilerin dolaylı müzakerelerine ilişkin Arap liderlerin tavrı ile ilgili bir karar alınacağını da sözlerine ekledi.

28.03.2010

Hamas’tan çağrı:KUDÜS’Ü KURTARIN

HAMAS'IN Suriye’nin başşehri Şam’daki sorumlularından İzzat El Ruşok, Arap liderleri ‘’Kudüs’ü İsrail işgalinden kurtarmak için çabalarını seferber etmeye’’ çağırdı.

El Ruşok, Libya’nın Sirte şehrinde toplanacak Arap Birliği zirvesi öncesinde yaptığı açıklamada, ‘’Kudüs’ü kurtarmak ve Siyonistlerin saldırılarını durdurmak için uluslararası topluma baskı yapmak ve çabaları seferber etmek amacıyla gerçek bir Arap iradesi ortaya koymak lazım’’ ifadesini kullandı.

Hamas’ın siyasî büro üyelerinden olan El Ruşok, Arap liderlere ‘’İsrail hükümeti tarafından dayatılan tehditlere karşı gelmek için sorumlu ve yararlı tavırlar benimseme’’ çağrısında da bulundu ve ‘’Arap liderler, ABD ve Avrupa ülkelerine bu ülkelerin Arap ve İslâm dünyasıyla arasındaki ekonomik çıkarlar yoluyla baskı yapmalılar ki Siyonist varlığı, El Aksa’ya karşı tehditlerini ve terör eylemlerini durdurmaya zorlasınlar’’ diye konuştu. El Ruşok bu açıklamaları, binlerce Suriyelinin İsrail’in saldırılarını kınamak için düzenlediği gösteride yaptı.

28.03.2010

Çifte saldırının bilânçosu: 57 ölü

IRAK'TA önceki gün düzenlenen çifte bombalı saldırıda ölenlerin sayısının 57’ye yükseldiği bildirildi.

Polis, başşehir Bağdat’ın 80 kilometre kuzeyindeki Halis kasabasında akşam üzeri insanların yoğun olduğu bir restoran yakınlarında düzenlenen saldırılarda 73 kişinin de yaralandığını belirtti. Diyala vilayeti polis sözcüsü Galib El Karki, 7 Martta yapılan seçimlerin kesin sonuçlarının açıklandığı gün yapılan saldırıda ölenlerin sayısını 42 olarak vermişti.

28.03.2010

Irak’ta seçimlerin galibi resmen Allavi

IRAK Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’nun açıkladığı nihaî sonuçlara göre eski Başbakan İyad Allavi’nin lideri olduğu Irakiye Koalisyonunun, 91 sandalye elde ederek genel seçimlerin galibi olduğu bildirildi.

Irak Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu, başkent Bağdat’taki yeşil bölgedeki El Reşid otelinde düzenlediği basın toplantısında, 325 sandalyeli parlamento için 7 Mart 2010 tarihinde yapılan genel seçimlerin nihai sonuçlarını açıkladı. Buna göre, eski başbakan İyad Allavi başkanlığındaki Irakiye Koalisyonu 91, Başbakan Nuri El Maliki başkanlığındaki Hukuk Devleti Koalisyonu 89, Şiî olan Irak Milli İttifakı 70, Kürt Koalisyonu 42, Sünni olan Irak Uzlaşma Cephesi 6, İçişleri Bakanı Cevad Bolani’nin başkanı olduğu Irak Birliği Koalisyonu 4, Kürt Değişiklik Hareketi 8, Kürt İslâm Birliği 4 ve Kürdistan İslâmî Cemaati 2 sandalye elde etti.

‘HERKESLE ÇALIŞACAĞIM’

IRAK'TA genel seçimlerin galibi İyad Allavi, hükümeti kurmak için bütün taraflarla çalışacağını bildirdi. Irak televizyonu El Şarkıya’ya açıklamalarda bulunan Allavi, ‘’Kazansın kazanmasın, bütün partilerle, gelecek hükümeti kurmak için çalışacağım. Bu, Irak halkının güvenliği ve istikrarına doğru ilerlemek adına bir isteğin, bir kardeşliğin kanıtıdır’’ ifadesini kullandı. Allavi, ayrıca, ‘’Irak bütün komşularıyla, Kuveyt, Suudi Arabistan, Türkiye, Ürdün, Suriye ve İran ile içişlerine karışmadan, olumlu ilişkilerin devamı temelinde, kardeşlikle el sıkışmaya da hazırdır’’ diye konuştu.

28.03.2010

BM: SEÇİMLER İNANILIR

BM'NİN Irak özel temsilcisi Ad Melkert, Irak’ta yapılan genel seçimleri inanılır bulduğunu ve ülke için bir başarı anlamına geldiğini kaydetti.

Bağdat’ta açıklamalarda bulunan Melkert, farklı adayları, seçim sonuçlarını kabul etmeye de çağırdı ve ‘’BM’nin fikri seçimlerin inanılır olduğu yönünde, Irak halkını bu başarısından dolayı kutluyoruz’’ ifadesini kullandı.

28.03.2010

AMERİKA MEMNUN

ABD, Irak’taki seçim sürecinin önemli demokratik bir aşama olduğunu bildirdi.

Irak Seçim Komisyonunun, sonuçları açıklamasından sonra ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, ‘’Irak’taki seçim süreci, ülkenin demokratik gelişimi bakımından önemli bir aşamadır’’ denildi. Bakanlık sözcüsü Philip Crowley, ‘’Irak halkını ve hükümetini kutluyoruz. Bu, demokrasi adına gerçekten önemli’’ ifadesini kullandı.

28.03.2010

Alman siyasetçi camileri gezdi

ALMANYA'NIN Kuzey Ren Vestfalya (KRV) eyaletinde cami inşaatına karşı çıkan aşırı sağcı “Pro NRW” grubunun bazı camiler önünde gösteri yapmalarına karşı, eyaletteki bazı camileri ziyaret eden Sosyal Demokrat Parti (SPD) Genel Başkanı Sigmar Gabriel, yabancılara seçme ve seçilme hakkının verilmesinden yana olduğunu söyledi.

Gabriel, “Yabancılara seçme ve seçilme hakkı verilmesinden yanayım. Bu konuda Anayasada değişiklik yapılması gerekmekte. Bu da meclis kararıyla aşılabilecek bir sorun” dedi. Son olarak ziyaret ettiği Bochum Merkez Camiinde yaptığı konuşmada Gabriel, aşırı sağcıların huzuru bozmaktan başka bir şey yapmadığını belirterek, “Ruhr havzasında gezdiğim camileri hep sıcak buldum. Burası da sıcak. Aşırı sağcılar ise yağmur altında ve soğuk havada” şeklinde konuştu.

28.03.2010

Rus Kültür Bakanı: Stalin’in portresi hiçbir yere asılamaz

RUSYA'DA 9 Mayıs Zafer Bayram yıl dönümü faaliyetlerine yaklaşırken, SSCB lideri Josef Stalin’in portrelerinin Moskova’da asılıp asılmayacağı tartışmaları alevlendi.

Kültür Bakanı Aleksandr Avdeyev’in Stalin’e ‘cellat’ demesi tartışmaların tuzu biberi oldu. Avdeyev, “Stalin bir cellat. Portresi Rusya’nın hiçbir yerinde asılamaz” dedi. Eho Moskı radyosu programında konuşan Kültür Bakanı, Stalin’in milyonlarca insanın ölümünden sorumlu olduğunu söyledi. Avdeyev, “Bu konuda benim şahsî görüşüm. Stalin’in portrelerinin asılmasına kesinlikle karşıyım” diye konuştu. Savaş sırasında Stalin’in büyük hatalara yol açtığını belirten Bakan Avdeyev, “Stalin bir cellat. Stalin’in yüzünden ülkemiz kendi kalkınma yolunda tam bir yüzyılını kaybetti. Stalin savaşta ve öncesinde de milyonlarca insanın ölümüne sebep oldu. O savaşın ilk iki yılındaki yenilginin sorumlusu” ifadesini kullandı.

28.03.2010