Dünya

Afganistan’da NATO’nun kaybı: 1536

Afganİstan’da görev yapan ABD yönetimindeki NATO gücü askerlerinin 1536’sı çeşitli saldırı ya da kazalarda hayatını kaybetti.

2001 yılından bu yana hayatını kaybeden askerlerin listesi şöyle: ABD: 932, Birleşik Krallık: 236, Kanada: 133, Fransa:36, Almanya: 36, Danimarka:29, İspanya: 26, İtalya: 22, Hollanda: 21, Diğer Ülkeler: 65. Öte yandan geçtiğimiz gün Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama’nın açıkladığı yeni Afganistan stratejisine göre ABD bölgedeki asker sayısını 30 bin daha arttırarak 100 bine çıkaracağını ve NATO’dan da bu anlamda 10 bin kadar yeni askeri takviye beklediklerini duyurmuştu.

08.12.2009

ABD anladı, AB anlamadı

İngİlİz Daily Telegraph gazetesi, Türkiye’nin bölgesinde önemi artan bir müttefik ülke olduğunu ancak İran ile olan ilişkisinin bölgenin istikrarına tehdit oluşturduğuna dikkat çekti.

“Türkiye’nin İran üzerindeki nüfuzu görmezden gelinemez.”başlığını kullanan Daily Telegraph, batılı ülkelerin soyutlamaya çalıştığı bir dönemde Türkiye’nin İran ile ilişkilerini derinleştirmeye çalışmasının özellikle Amerikalılar için hayal kırıklığı oluşturduğu ifadesine vurgu yaptı. Washington’un uzun zamandan beri Türkiye’nin stratejik öneminin farkında olduğunu ve ülkenin Avrupa Birliği üyeliğini desteklediğini yazan gazete, ancak AB üyelik sürecinin özellikle Fransa ve Almanya’nın tavrından dolayı neredeyse felce uğradığını kaydetti.

Daily Telegraph, Avrupa Birliği (AB) üyeliğinin son 45 yılda Türk dış politikasında en önemli önceliklerden biri olduğunu ancak sağlıklı bir müzakere sürecinin yaşanmamasının ardından Türkiye’nin ‘doğuya yöneldiğini’ yazdı.

Başbakan Erdoğan’ın Washington’da Barack Obama ile görüşmesine de değinen gazete, görüşmede Türkiye’nin İran ile ilişkilerinin de gündeme geleceğini hatırlattı. Gazete, Türkiye’nin İran ile ilişkilerinin bölgedeki nükleer silâh yarışını tetikleyeceği ve bölgenin istikrarına olumsuz etkide bulunacağına dikkat çekti.

Haberde Başbakan Erdoğan’ın Obama ile görüşmesinde Kıbrıs sorununa bir çözüm bulunması konusunda Amerika’nın daha fazla destek vermesini talep ettiği vurgulanıyor. Son olarak, Türkiye’ye övgüde bulunan Daily Telegraph, İran ile olan ilişkisinin Türkiye’nin Avrupa ve Amerika’dan uzaklaştığı anlamına gelmediğini, NATO’nun önemli bir ülkesi olan Türkiye’nin Ermenistan ile olan ilişkilerini de geliştirme çabası içinde olduğunu ifade etti. Amerika’nın Irak işgalinde İncirlik üssünün de hayati bir önem arz ettiğine dikkat çeken gazete, “Türkiye, Kuzey Afrika’dan Hindistan’a uzanan istikrarsız bölgede anahtar konumunda bir ülke. Türkiye’nin yeni dış politikası, ‘çantada keklik’ olmadığını uyarır nitelikte. Washington bunu anladı ama Avrupa hâlâ anlamadı.”ifadesini kullandı.

DAVUTOĞLU, AYAĞININ TOZUYLA KIBRIS’I

GÖRÜŞTÜ

DIşİşlerİ Bakanı Ahmet Davutoğlu, Birleşmiş Milletler (BM) Kıbrıs Özel Temsilcisi Alexander Downer ile görüştü. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ABD ziyaretinde eşlik eden Davutoğlu, 13 saatlik Ankara-Washington uçuşunun ardından geldiği Washington’da hemen temaslarına başladı. Davutoğlu, kaldığı Willard Otel’e geldikten sadece 2 saat sonra BM Kıbrıs Özel Temsilcisi Alexander Downer ile bir araya geldi. Görüntü alınmasına izin verilen görüşmede, Kıbrıs’taki müzakerelerin değerlendirildiği bildirildi.

08.12.2009

FRANSA’DA AŞIRI SAĞ MİNAREYE KARŞI

Fransa’da aşırı sağcı parti, ülkedeki camilerde minare yapımına karşı olduğunu açıkladı.

Ulusal Cephe Partisi Başkan Yardımcısı Marine Le Pen, Fransa’daki camilerde minare inşasına karşı olduğunu söyledi. “Fransa’da cemaatçi görsel simgelerin yaygınlaşmasına karşı olduğunu” ifade eden Le Pen, “Kamusal alanda minarelerin görsel olarak uygun gözükmediğini” ileri sürdü. Le Pen, “Fransa’da İslam dininin kamusal alanda değil, özel alanda yaşanmasını istediklerini” söyledi. İsviçre’de geçen hafta düzenlenen referanduma atıfta bulunan Le Pen, “Eğer bu referandum Avrupa’da genel olarak yapılsaydı yine aynı sonuç çıkardı” diye konuştu. Le Pen, konuya ilişkin hükümetin tavrını eleştirdi ve açık bir tavır sergilemediği gerekçesiyle hükümeti “korkaklık” ve “zayıflıkla” suçladı. Fransa’da geçen hafta düzenlenen bir kamuoyu araştırması, halkın yüzde 46’sının ülkedeki camilerde minare yapımına karşı olduğunu ortaya koymuştu.

08.12.2009

Valiler, Putin’in iki katı maaş alıyor

Ekonomİk krizle mücadele çerçevesinde giderleri kısmaya çalışan Rusya hükümeti valilerin maaşlarına gözü dikti.

Rusya Maliye Bakanı Aleksey Kudrin, bölgelerde harcamaların kontrol edilmesi çerçevesinde önemli kalemlerden biri olan yönetici maaşlarının yarı yarıya indirilmesini önerdi. Bazı bölgelerde valiler 352 bin ruble (12 bin dolar) maaş alırken, Rusya Başbakanı Vladimir Putin’in aylık maaşı 204 bin ruble (6 bin 500 dolar). Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev ise 244 bin ruble (8 bin dolar) maaş alıyor. Kudrin, yıl başından itibaren maaşların yarı yarıya indirilmesi ile ilgili uygulamanın başlamasını istiyor. Rusya’da hükümette yer alan bakanların resmi maaşları ise 164 bin ruble (5 bin 500 dolar).

08.12.2009

Moldova Cumhurbaşkanını bir türlü seçemiyor

Moldova’da Batı yanlısı koalisyonun cumhurbaşkanı adayı için mecliste yapılacak oylama öncesi, muhalefetteki bütün komünist milletvekilleri oturumu terk etti.

Komünist milletvekillerinin meclis oturumunu terk etmesiyle tek cumhurbaşkanı adayı Marian Lupu’nun seçilme imkânı kalmadı. Mecliste 53 milletvekili bulunan “Avrupa ile Bütünleşme için İttifak” koalisyonunun adayı Lupu’nun, gerekli 61 oyu sağlayarak cumhurbaşkanı seçilebilmesi için en az 8 komünist milletvekilinin desteği gerekiyor. Moldova’da Komünist Partinin 8 yıllık iktidarının ardından nisan ayında yapılan genel seçimleri komünistlerin yeniden kazanmasından sonra, meclisin 2 kez yapılan oylamada yeni devlet başkanını seçememesi üzerine, geçen temmuz ayında yeniden seçime gitmek zorunda kalınmıştı. Temmuzda yapılan genel seçimlerde toplam oyları iktidardaki Komünist Partiyi geçen Batı yanlısı 4 parti, hükümet kurmak için koalisyon anlaşmasına vardı. Liberal Demokratik Parti, Liberal Parti, Demokratik Parti ve Bizim Moldova İttifakı’nın kurduğu Avrupa ile Bütünleşme için İttifak, böylece 101 sandalyeli mecliste 53 sandalye elde etti. Komünistlerin mecliste 48 milletvekili bulunuyor. Meclisin yeni cumhurbaşkanını seçememesi durumunda meclisin yine fesh edilmesi gerekecek.

08.12.2009

Romanya’da ipi az farkla Basescu göğüsledi

Romanya’da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılan ikinci turunu Traian Basescu az farkla kazandı. Oy verme işleminin sona ermesinin ardından sandık başı anketlerine göre sosyal demokrat aday Mircea Geoana’dan yana olan ibre sabah saatlerinde görevdeki cumhurbaşkanı Traian Basescu lehine değişti.

Saat 11.00 itibarıyla Yüksek Seçim Kurulu’nun duyurduğu sonuçlara göre Traian Basescu oyların yüzde 50,37’sini aldı. Yüzde 99,1’i açılan sandıklardan sosyal demokrat aday Mircea Geoana lehine yüzde 49,63 oranında oy çıktı. Yüksek Seçim Kurulu’nun açıklamalarına göre, oy verme hakkına sahip 17 milyon 654 bin seçmenin yüzde 57,94’ü sandık başına gitti. Önceki akşam dört araştırma şirketinden üçü sosyal demokrat aday Mircea Geoana’yı seçimin galibi ilan etmişti. İlk sonuçlar Sosyal Demokrat Parti’de bayram havası estirmiş, Mircea Geoana coşku dolu bir zafer konuşması yapmıştı. Aynı saatlerde açıklama yapan cumhurbaşkanı Traian Basescu, anket şirketlerine itibar etmemiş, “Kazandım; gerçek sonuçlar açıklandığında herkes görecek.” ifadelerini kullanmıştı.

08.12.2009

İsrail arabulucu olarak Türkiye’yi değil, Fransa’yı istiyor

İsraİl Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail ile Suriye arasında yeniden başlatılması çabaları sürdürülen barış görüşmeleri sürecinde, Türkiye’nin yerine Fransa’nın arabuluculuğunda ısrarlı.

Netanyahu, İsrail parlamentosunun (Knesset) Dışişleri ve Savunma Komisyonunda yaptığı konuşmada Suriye ile barış görüşmeleri için “İsrail, ön koşul öne sürmeksizin Suriye ile müzakerelere hazır” dedi, ancak durumun bir arabulucu gerektirmesi halinde Fransa’nın arabuluculuğunu tercih edeceğini belirtti. Komisyonda İsrail Sanayi, Ticaret ve Sanayi Bakanı Binyamin Ben-Eliezer’in geçen ekim ayındaki Türkiye ziyaretine de atıfta bulunan Netanyahu, Ben-Eliezer’in ziyaretinin Türkiye ile ilişkileri olumlu etkilediğini vurguladı. Komisyonda Batı Şeria’da Yahudi yerleşimlerindeki inşaatların 10 ay süreyle durdurulması kararına da değinen Netanyahu, bu kararın barış müzakerelerinin ilerletilmesi amacıyla, yoğun değerlendirmeler sonucu alındığını ifade etti ve “Biz, müzakereleri kimin gerçekten istediğini, kimin istemediğini açıklığa kavuşturmak istiyoruz” diye konuştu. Netanyahu, dondurma kararının başlamış durumdaki inşaatları kapsamadığının altını bir kez daha çizdi. Netanyahu, İsrail’in kuzeyindeki duruma da değindi. “Geçmişte Hizbullah’ı sadece bir milis gücü olarak gördüysek de Hizbullah bugün gerçek bir Lübnan ordusu haline gelmiştir” diyen Netanyahu, Hizbullah’ın Lübnan ordusu içinde önemli bir güç olarak yerini aldığını, silahlanma ve örgütlenmesinin gerçek bir ordu gibi olduğunu, Lübnan hükümeti ve Hizbullah’ın artık iç içe geçmiş olduğunu savunup, “İsrail’e karşı herhangi bir ihlalin sonuçlarına birlikte katlanırlar” ifadelerini kullandı.

08.12.2009