Güncel |
Okul telâşı başladı |
Okulların açılmasına az bir süre kala velilerin alışveriş telâşı başladı. İlköğretim öğrencilerinin önlük ve ayakkabı fiyatları 15-35 lira, okul çantası 10-50 lira, beslenme çantası 10-15 lira arasında değişiyor. OkullarIn açılmasına az bir süre kala velilerin alışveriş telaşı başladı. Edinilen bilgiye göre, ilköğretim öğrencilerinin önlük ve ayakkabı fiyatları 15-35 lira, okul çantası 10-50 lira, beslenme çantası 10-15 lira arasında değişiyor. Ulus’taki bir mağazanın sahibi Suat Berberoğlu, kız önlüklerinin 30, erkek önlüklerinin ise 15 liradan satıldığını söyledi. Önlük fiyatlarında geçen yıla oranla fazla değişiklik olmadığını ifade eden Berberoğlu, gömlek, kravat, ceket, pantolon, hırka ve süveterden oluşan orta okul ve lise formalarının tamamının; orta kalitede 65 lira, iyi kalitede ise 90 lira civarında fiyatlarla satıldığını anlattı. Ulus’taki kırtasiyelerde ise okul çantaları 10 ila 50 lira arasında değişirken, beslenme çantaları 10 ila 15 lira arasında satılıyor. Ankara / aa |
14.09.2009 |
Ekonomide sıkıntı sürüyor |
Adana Sanayi Odası Başkanı Ümit Özgümüş, diğer şehirlere göre Adana krizden daha az etkilense de, ekonomide sıkıntılı sürecin, sanayide durgunluğun, işten çıkarmaların devam ettiğini söyledi. Adana Sanayi Odası (ADASO) Başkanı Ümit Özgümüş, ekonomideki sıkıntılı sürecin devam ettiğini belirtti. ADASO’dan yapılan yazılı açıklamada, CHP Adana Milletvekili Hulusi Güvel’in, başkan Özgümüş’ü ziyaret ettiği belirtildi. Özgümüş, ziyarette, ekonomide ve sanayide durgunluğun, işten çıkarmaların devam ettiğini ifade etti. Türkiye’nin her tarafında olduğu gibi Adana’da da sıkıntı bulunduğunu belirten Özgümüş, Adana’da sanayinin yerleşik olmasından ve birkaç sektöre bağlı kalmadığından dolayı diğer illere göre biraz daha iyi durumda olduğunu bildirdi. Özgümüş, ‘’Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluşu raporunda yer alan Adanalı firma sayısının ilk 500’de 10’dan 11’e, ikinci 500’de ise 10’dan 12’ye çıkması, ayrıca 2009 yılında vergi gelirlerini artıran 11 ilden birinin Adana olması, kriz sürecinden diğer illere oranla daha az etkilendiği gerçeğini gözler önüne sermektedir’’ dedi. Adana / aa |
14.09.2009 |
Kalıcı büyüme reformlara bağlı |
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü Genel Sekreter Yardımcısı Aaart De Geus, Türkiye'nin sürdürülebilir ve kalıcı bir büyümeyi sağlamasının yapısal reformları yapmasına bağlı olduğunu söyledi. Ekonomİk İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Genel Sekreter Yardımcısı Aaart De Geus, yapısal reformların sürdürülmesi halinde, Türkiye’nin, gelecek yıl yeniden hızlı büyümeye başlayacağını söyledi. Almanya’nın Plön kasabasında düzenlenen Küresel Ekonomi Sempozyumunda (GES) Türkiye ekonomisine ilişkin sorularını cevaplayan Aaart De Geus, Türkiye’nin de her ülke gibi küresel krizden olumsuz etkilendiğini belirterek, bu sebeple ekonomik daralma yaşadığını kaydetti. Türkiye’nin, iki yıl öncesine kadar çok hızlı büyüme rakamları yakaladığını hatırlatan Geus, daralmanın ardından, son verilere göre yeniden bir canlanma içinde bulunduğunu ve kısa bir süreçte tekrar büyümeye geçebileceğini kaydetti. Aaart De Geus, yapısal reformların sürdürülmesi halinde, Türkiye’nin, gelecek yıl yeniden hızlı büyümeye başlayacağını söyledi. OECD Genel Sekreter yardımcısı, Türkiye’nin sürdürülebilir ve kalıcı bir büyümeyi sağlamasının ise reformlara bağlı olduğuna dikkat çekti. Plön / aa |
14.09.2009 |
Altın tepside kredi tuzağı |
Bankalar arasında başlayan bayram kredisi yarışında faizler yüzde 1’in altına çekilirken Tüketiciler Birliği, vatandaşları kredi konusunda uyarıyor. Bankalar, Ramazan Bayramı’na yönelik sunduğu ‘’Bayram Kredisi’’ rekabetinde faizleri yüzde 1’in oldukça altına çekti. Bazı bankalar, komisyon ve masraflar peşin ödenmek şartıyla faizsiz kredi imkanı sunarken, bazıları masrafsız ve kesintisiz krediyi tüketicilere vermeye başladı. Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya, bankalar arasında başlayan rekabette tüketici lehine bir durum olmadığını belirterek, vatandaşların dikkatli olmalarını istedi. Bayram ve eğitim sezonu başlangıcı çakışınca, bankaların kredi pazarlamasının en üst seviyeye ulaştığını dile getiren Kaya, şunları kaydetti: ‘’Kredi kullanmak acil haller, yatırım yapmak gibi nedenlerle tercih edilecek bir yoldur. Ancak bayram tatili, bol harcama gibi nedenlerle kredi kullanmak tüketiciye tavsiye edeceğimiz bir durum değildir. Çünkü özelikle tatil amaçlı kredileri kullanan tüketici 3-5 günlük bir mutluluk yaşıyor, bedelini bir yıl boyunca ödüyor. Vatandaşlara çağrıda bulunuyoruz, 3-5 günlük mutluluğun bedelini 1 yıl ödemeyin. Kısa süreli mutluluk için bir yıl çalışmak mantıklı değil. Kaldı ki işini kaybetmesi halinde ne gibi sıkıntılarla karşılaşacağı da ortadadır.’’ Bugün tüketicilerin bankalara olan borcunun sürekli arttığını vurgulayan Kaya, ‘’Kısa dönem kredilerinde faizler düşük gösterilmekte, alınan dosya masrafı ile daha yüksek kazanç elde edilmektedir. Dolayısıyla kullanılan kredi miktarı ile kıyaslandığında bankanın daha çok kazandığı, tüketicinin ise kaybettiği görülecektir. Tüketiciler altın tepside sunulan kredilere dikkat etmeli ve uzak durmalıdır’’ diye konuştu. Bursa / aa |
14.09.2009 |
Avustralya’da başörtülü bir emniyet müdürü |
Melbourne‘daki başkonsolosumuzun verdiği iftar yemeğine katıldık Avustralya Nur Vakfı olarak. Yemekte Victoria Emniyet Amiri Maha Sukkar ile tanıştık. Karşımızda üniformalı ve başörtülü bir emniyet amiri vardı. Bir tarafta İslâm memleketinde başörtülü olduğu için okuma ve çalışma hakları ellerinden alınmış üç mağdur ve bir tarafta gayri müslim bir ülkede başörtüsüyle çalışan bir emniyet amiri... Tesettür açılımı
Kürt açılımı, demokratik açılım... Açılım açılım derken hiç açılamadığımızın farkında mıyız acaba? Bir ileri iki geri oynuyoruz. Açılım için gelin şöyle bir açılalım dünyaya. Ramazan ayının ilk günü Melbourne'daki baskonsolosumuzun La Mirage’da verdiği iftar yemeğine katıldık Avustralya Nur Vakfı olarak. Yemekte Victoria Emniyet Amiri Maha Sukkar ile tanıştık. Karşımızda üniformalı ve başörtülü bir emniyet amiri vardı. Bir tarafta İslâm memleketinde başörtülü olduğu için okuma ve çalışma hakları ellerinden alınmış üç mağdur ve bir tarafta gayri müslim bir ülkede başörtüsüyle çalışan bir emniyet amiri. Aynı fotoğraf karesinde buluştuk. Türkiye’de üniversite sınavına bile başörtülü giremezken, Maha Sukkar Avustralya’da örtüsüyle gelmiş bu makama. Ve insanların kendisine çok saygı duyduğundan ve başörtüsünün işinde hiçbir problem olmadığından söz ediyor. Sukkar, hikâyemizi dinleyince şöyle şefkatle sarıldı bizlere. Bakışlarındaki o buruk ifadeyi tebessümüyle kapatmaya çalışsa da memleketimizin büyük ayıbından haberdar olduğu belliydi. Açılım açılım diyenler duyun, görün de açılın artık. Büyük Okyanusa doğru açılın şöyle. Avustralya’daki demokrasiyle tanışın. Amerika’ya açılın, engin hoşgörüyle tanışın. Barack Obama’nın okul puanıyla eyalet rekoru kıran başörtülü öğrenciyi taltif eden ifadelerini işitin de, bu ayıba bir dur deyin artık. İngiltere’de bir üniversitenin koridorlarında gezin açılım için. İngiltere’de hiçbir üniversitede kılık-kıyafet yasağı yok. Dinî inançlarından dolayı örtünen kız öğrencilerin ellerini kollarını sallaya sallaya başları dik üniversite kampüsüne, dersliklere, laboratuvarlara, kütüphanelere, spor salonlarına özgürce girebildiklerini göreceksiniz. Rusya’da, Avustralya’da başörtülü öğretmenlerin sınıfına girip ders dinleyin başörtülü öğrencilerle birlikte. Belçika parlamentosunu ziyaret edin, başörtülü milletvekili Mahinur Özdemir’le tanışın da Merve Kavakçı’nın vatandaşlıktan çıkarılmaya kadar giden hazin öyküsünü hatırlayın. Bu saydıklarımız demokrat geçinen müstebitlerimize dünyadan demokrasi dersleri. Ayıplardan açılıma geçemedik bir türlü. Kürt ayıbı, ekonomi ayıbı, demokrasi ayıbı, tesettür ayıbı, v.b. İnsan hakları karnemiz ayıplarla dolu. Açılım için önce ayıbımızı görüp özür beyan etmemiz lâzım. Umarız, Avustralya’nın geçmişte Aborjinlere yaptıkları için özür dilediği gibi, bu sistem de bir gün haklarını ihlâl ettiklerinden özür diler. İşte o zaman açılımdan bahsedebiliriz. |
Ruhan Asya 14.09.2009 |
HELÂL GIDAYA BÜROKRASİ ENGELİ KALKSIN |
GIDA ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalandırma Araştırmaları Derneği (GİMDES) Başkanı Hüseyin Büyüközer, Etiket Yönetmeliği’ne göre Türkiye’de ürünlerin üzerine helâl logosunu koyma izni olmadığı için helal gıda sertifikası veremediklerini söyledi. Büyüközer, yaptığı açıklamada, dünyada büyük bir pazar olduğunu belirterek, şunları kaydetti: ‘’Dünya piyasasındaki global helal sertifikalı ürün talebinin toplam rakamı 2 trilyon dolar civarındadır. Helal gıda pazarından yararlanmak isteyen yaklaşık 40 yerli firma uluslararası akreditasyona dahil edildiğimiz Nisan ayından itibaren sertifika almak için derneğimize başvurdu. 10 firmaya gerekli incelemelerin ardından helâl gıda sertifikası verdik.’’ Türk halkının da helal gıda etiketli ürünlere yoğun talep gösterdiğine işaret eden Büyüközer, ‘’Yurt içinden helâl gıda sertifikası konusunda çok talep var ama veremiyoruz. Neden? Çünkü Etiket Yönetmeliği’ne göre Türkiye’de ürünlerin üzerine helâl logosunu koyma izni yok. Oysa ki tüm dünyada bu konuda uygulamalar var. Etiket yönetmeliği değiştirilmek zorunda, bu kadar çağ dışı olmak zorunda değiliz’’ dedi. Sakarya / aa |
14.09.2009 |
ÇALIŞANLAR ARASINDA KUŞAK ÇATIŞMASI VAR |
Türkİye’de her üç çalışandan birinin iş yerinde kuşaklar arası çatışma yaşadığı bildirildi. İnsan kaynakları danışmanlık firması Kelly Services tarafından yenibiris.com işbirliği ile yapılan ‘’Kelly Global İş gücü Endeksi’’ araştırmasına göre, Türkiye’de çalışanların yüzde 66’sı iş yerinde kuşaklar arası çatışma yaşadığını ifade ediyor. Bu konuda Türkiye, araştırmaya katılan diğer ülkeler arasında da birinci sırada yer alıyor. Çalışanların yüzde 77’si ise yöneticisinin yönetim ve ödüllendirme sisteminden memnun değil. Araştırmaya göre, çalışanların yüzde 28’i kuşaklar arasındaki farkların iş yerini daha üretken hale getirdiğini, yüzde 41’i üretkenliğe zarar verdiğini ve yüzde 23’ü ise bir fark oluşturmadığını düşünüyor. Araştırma genç kuşağın elektronik haberleşmeyi (e-mail, sms, chat) yoğun olarak kullandığını, ancak yine de bütün yaş gruplarının iş yerinde genellikle yüz yüze iletişimi tercih ettiğini ortaya koyuyor. Araştırmaya göre genç yaştaki çalışanlar, (18-29 yaş arası) çalışmalarının karşılığı yöneticilerinden ödüllendirme olarak, izin ya da eğitim gibi maddî olmayan imkânları daha çok talep ediyor. Yaşla ilgili farklılıklar çalışanların iş yapma biçimlerini de değiştiriyor. Çalışanların yüzde 80’i farklı kuşaklardan iş arkadaşları ile çalışırken farklı iletişim yöntemleri uyguladıklarını ifade ediyor. |
14.09.2009 |
AVRUPA’DA RAMAZAN RÜZGÂRI |
Bu yıl Norveç’in farklı şehirlerinde gerçekleştirilen iftarlarda farklı din ve kültürden insanlar, Ramazan ayının kendine has güzelliklerini tanıma fırsatı buldu. Her sene artan katılımcı sayısıyla daha çok kişiyi Ramazanın rahmet ikliminde buluşturan programlar geleneksel hale gelmeye başladı. Başşehir Oslo’daki Toyen Kilisesi bu yıl ikinci kez bir iftar yemeğine ev sahipliği yaptı. Anadolu insanımızın kurmuş olduğu En Verden i Dialog (EVID) derneği ile Kirken Bymisjon’a bağlı faaliyet gösteren Toyen Kilisesi’nin birlikte organize ettiği iftara birçok Norveçli iştirak etti. Kilisede ikinci kez düzenlenen iftar yemeğinde papaz Carl Petter Opsahl bir konuşma yaptı. Konuşmasında farklı dinlerden insanların diyalog içinde olmasının önemine vurgu yapan Opsahl, hepimizin Adem ve Havva’dan geldiğini ve kardeş olduğunu, ortak bir çok değerimizin bulunduğunu belirtti. Papaz Opsahl, “Müslümanların kutsal ayı olan Ramazan’da kilise olarak iftar yemeğine ikinci kez ev sahipliği yapıyor olmaktan dolayı çok mutluyum. Birbirimizi daha yakından tanımamıza vesile olan bu iftar yemeklerinin gelenekselleşerek farklı dinlerden daha geniş kitleleri bir araya getirmesini ümit ediyorum” şeklinde konuştu. Oslo-Berlin - Modena / cihan - aa
“İSLÂMİYETİ DAHA İYİ TANIMALIYIZ”
Berlin Eyaleti İçişleri Bakanı Ehrhart Körting, İslâm Toplumu Millî Görüş (IGMG) Derneği’nin önceki akşam verdiği iftar yemeğine katıldı. Ehrhart Körting, iftar yemeğinden sonra yaptığı konuşmada, İslâmiyet’i daha iyi tanımaları ve Müslümanlar ile ilişkilerini geliştirmeleri gerektiğini belirterek, ‘’İftara memnuniyetle katıldım, tüm konularda anlaşamasak da diyalog gereklidir’’ dedi. Hoşgörünün şart ve karşılıklı olması gerektiğini ifade eden Körting, Ramazan ayının barış ayı olduğunu ve IGMG ile daha fazla barışa ihtiyaç duyduklarını söyledi. |
14.09.2009 |
‘HOŞGÖRÜLÜ OLURSAK GELECEĞİMİZ HUZURLU OLUR’ |
İtalya’da faaliyet gösteren Modena Eğitim ve Diyalog Derneği (ASEM) artık geleneksel hale gelen Ramazan iftar programının 3’üncüsünü düzenledi. Programda konuşan Modena Başpiskopos Yardımcısı Don Lo Savio, Müslümanların oruç tuttukları Ramazan ayı içinde olduklarını hatırlattı. Savio, “Müslümanların bu önemli zaman dilimlerini başkaları ile paylaşmaları son derece güzel” dedi. Sosyal ve Politik İşlerden Sorumlu Modena Belediye Başkan Yardımcısı Francesca Maletti ise Modena’da farklı kültür ve kökene sahip insanların sayısının her geçen gün arttığına dikkat çekti ve “Her kesim bir diğerine saygı ve hoşgörü ile yaklaşırsa geleceğimiz daha çok huzur dolu olur” şeklinde konuştu. |
14.09.2009 |
Dünyanın en yaşlı insanı öldü |
115 yaşındaki Gertrude Baines, Los Angelas’ta öldü. Dünyanın bilinen en yaşlı insanı, 115 yaşında ABD’nin Los Angeles şehrinde öldü. Gertrude Baines adlı kadının hastanede öldüğü belirtildi. 1894’te doğan Baines, Portekiz’de yaşayan 115 yaşındaki Maria de Jesus Ocak ayında öldükten sonra, dünyanın en yaşlısı unvanını almıştı. Baines’in ölümünün ardından, dünyanın en yaşlı kişisi Japonya’da hayatını sürdüren 114 yaşındaki Kama Chinen oldu. Los Angeles / aa |
14.09.2009 |
Ödemiş’te kitap coşkusu |
Ödemiş’in düşman işgalinden kurtuluş faaliyetleri kapsamında kurulan 25. Ödemiş Fuarı 13 Eylül’de sona erdi. Her yıl Ödemiş’in kurtuluş günü olan 3 Eylül’de başlayan Ödemiş Fuarı 13 Eylül’e kadar devam ediyor. Gıda’dan giyime, sanayi aletleri sergisinden, taşıtlara kadar çeşitli ürünlerin sergilendiği fuar halkın yoğun ilgisini çekiyor. Yeni Asya Ödemiş Temsilciliği de açmış olduğu standla, neşrettiği eserlerin tanıtımına katkıda bulunuyor. Yeni Asya Temsilciliği, kitaplara gösterilen ilgiden memnun. Stand yetkilileri şöyle konuştu: ‘’Fuarın Ramazan ayına denk gelmesi bizim açımızdan olumlu. İnsanlar Kur’ân-ı Kerim ve Risâle-i Nur eserlerine daha fazla ilgi gösteriyorlar. Yağışlardan dolayı kitapları muhafaza etmekte güçlük çektik. Ama her şeye rağmen orada bulunmak güzel oldu.’’ Ödemiş / Bilal Nacir |
14.09.2009 |
Oto tamircilerinin sıkıntısı, çırak |
Bursa Oto Tamircileri Odası Başkanı Abdülkadir Kargılı, Türkiye’de artık küçük esnafın yanında çırak yetişmediğini ifade ederek, ‘’Artık oto tamirhanelerinde ustalığı da çıraklığı da tek kişi yapıyor’’ dedi. En büyük sıkıntılarının çırak yetiştirememek olduğunu belirten Kargılı, özellikle son 5 yıldır çırak bulamadıklarını vurgulayarak, kalifiye işçi yetişmediği için mesleğin her geçen gün can çekiştiğini dile getirdi. Kargılı, şu an oto tamirhanelerinin büyük bölümünün çıraksız olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: ‘’Eskiden babasının elinden tuttuğu çocuk bize emanet edilir ve bir meslek sahibi olması sağlanırdı. Kendisine bu ileri ki yaşantısında ‘altın bilezik’ olurdu. Şimdi 8 yıllık zorunlu eğitimle birlikte ütülü pantolon ve gömlek giymeye alışan, saçlarını jöleleyen çocuk, bu işi yapamıyor. Sadece bizde değil bizim gibi ölmekte olan mesleklerde de aynı sıkıntı geçerli.’’ Bursa / aa |
14.09.2009 |
Minikler okula |
İLKÖĞRETİM birinci sınıf ve okul öncesi öğrencileri bugün okula başlayacak. Okullarına alışmak amacıyla eğitime erken başlayacak minik öğrenciler, 18 Eylüle kadar ‘’uyum programı’’na alınacak. Öğrenciler, bu program kapsamında öğretmenlerinin gözetiminde çeşitli faaliyetlere katılacak, okullarını, arkadaşlarını, öğretmenlerini tanıyacak. Uygulamayla çocukların okula adaptasyonlarının sağlanması, okul kaygısının giderilmesi, öğretmenine güven duyup günlük akışa uyum sağlaması, oyun, drama, sosyal ve sportif faaliyetler yoluyla öğrenme ortamını, okulunu, sınıfını, arkadaşlarını, öğretmenlerini tanıması, okul kurallarını öğrenmesi, aynı zamanda evine güvenle gidip gelme eğitimi alması ve okula iyi bir başlangıç yapması amaçlanıyor. Bu eğitim öğretim yılında ilköğretim okullarına yaklaşık 1 milyon 292 bin öğrencinin kayıt yaptırdığı tahmin ediliyor. 2009-2010 eğitim öğretim yılı ise 24 Eylül Perşembe günü başlayacak. Bazı özel okullar Millî Eğitim Bakanlığından alınan izinle eğitim öğretim yılını bugün başlatacak. Eğitim öğretim yılının ilk yarısı 22 Ocak 2010 günü sona erecek ve öğrenciler, 5 Şubata kadar tatil yapacak. İkinci yarıyıl 8 Şubatta başlayacak ve 18 Haziranda sona erecek.
15 BİN 800 ÖĞRETMEN BUGÜN ATANACAK
MİLLÎ Eğitim Bakanlığı (MEB) yarın 15 bin 800 öğretmen ataması gerçekleştirecek. MEB, 4 bin 800’ü kadrolu, 11 bini sözleşmeli toplam 15 bin 800 öğretmen atayacak. Öğretmen atamaları 2008 ve 2009 KPSS10 puan üstünlüğü esasına göre yapılacak. Atamalar bugün saat 10.00’da Bakanlık merkez binasında Bakan Çubukçu’nun katılımıyla yapılacak. Sonuçlar aynı gün Bakanlığın ‘’http://personel.meb.gov.tr’’ internet adresinden duyurulacak. Kadrolu öğretmenliğe atananlardan kılavuzda belirtildiği üzere göreve başlama esnasında istenen belgeleri hazır olanlar 15 Eylül 2009 tarihinden itibaren atandıkları il millî eğitim müdürlüklerine başvurarak görevlerine başlayabilecek. Ankara / aa |
14.09.2009 |
İki kaza: 5 ölü 68 yaralı |
Bolu'nun Gerede ile Samsun'un Vezirköprü ilçelerinde meydana gelen iki ayrı trafik kazasında 5 kişi vefat etti, 68 kişi yaralandı. Edinilen bilgiye göre, Ordu'dan İstanbul istikametine gitmekte olan Hüseyin Kaya yönetimindeki 52 HC 400 plakalı yolcu otobüsü, sabaha karşı Gerede'ye 8 km kala yoldan çıkarak şarampole devrildi. Kazada, Turgay Codel (24), Cahide Uçar (28) ve 3 yaşındaki Muhammet Efe vefat etti, 59 kişi de yaralandı. Yaralılar, Gerede ve Bolu'daki çeşitli hastanelerde tedavi altına alındı, bazı yaralıların hayatî tehlikelerinin bulunduğu öğrenildi. Çorum'un Osmancık ilçesinden Vezirköprü Meşeli Yaylası'na gelen orman işçilerini taşıyan Erol Topuz yönetimindeki 19 EL 117 plakalı minibüs, dönüş yolunda Koçaş Yaylası mevkisinde freninin patlaması sonucu takla attı. Kazada, Kazım Başkaya (49) ve Hüseyin Selçuk (37) olay yerinde öldü, yaralanan 9 kişi ise Vezirköprü Devlet Hastanesine kaldırıldı. Yaralılardan Onur Çoban ve Mürsel Sağlam, ilk müdahalenin ardından Samsun Mehmet Aydın Devlet Hastanesine sevk edildi. Bolu-Samsun / aa |
14.09.2009 |
Ayrık otlarının yeşermesi imkânsız |
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ‘’Şimdi kimin haddine aramıza nifak tohumları ekerek bizleri birbirimize düşürmek? Çünkü şehit kanlarının suladığı bu mübarek topraklarda ayrık otlarının yeşermesi imkansızdır’’ dedi. Arınç, Bilecik’in Söğüt ilçesinde düzenlenen 728. Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Söğüt Şenlikleri’nde yaptığı konuşmaya, ‘’Bugün hem devlet hem de birey, fert olarak varlığımızı borçlu olduğumuz Ertuğrul Gazi’nin muazzez hatırasını yad etmek için bir araya geldik’’ diyerek başladı. Arınç, Anadolu topraklarında inkişaf eden şanlı medeniyetin motor gücünü birlik, beraberlik ve kardeşlik ruhunun oluşturduğunu ifade etti. Ertuğrul Gazi’nin 728 yıl önce birbirinden bağımsız, ihtilâflar ve çatışmalar ile tarih sahnesinden silinmenin eşiğine gelmiş bir milleti birlik, beraberlik ve kardeşlik mayasıyla tekrar tarih sahnesine çıkarttığını anlatan Arınç, birlik ve beraberliğin gücünü Şeyh Edebali’den, Mevlânâ’dan, Hacı Bektaş-i Veli’den ve Yunus Emre’nin manevî ruh ikliminde aldığını anlattı. Arınç, ‘’Şimdi kimin haddine aramıza nifak tohumları ekerek bizleri birbirimize düşürmek? Çünkü şehit kanlarının suladığı bu mübarek topraklarda ayrık otlarının yeşermesi imkânsızdır’’ dedi. Söğüt / aa |
14.09.2009 |
Bediüzzaman Mevlidi canlı yayınlanacak |
Bedİüzzaman’In vefatından bu yana her yıl başta Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (a.s.m) bütün peygamberler olmak üzere, Bediüzzaman Said Nursî ve ahirete intikal etmiş tüm Müslümanların ruhlarına hediye eylemek için düzenlenen mevlid organizasyonu, bu akşam yatsı namazından sonra Şanlıurfa Dergâh Camiinde gerçekleştirilecek. Şanlıurfalıların gönüllü olarak ev sahipliği yaptığı mevlid organizasyonuna yurdun dört bir yanından yoğun bir katılım bekleniyor. Mevlide Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri’nin talebelerinden Abdullah Yeğin, Abdulkadir Badıllı, Hüsnü Bayramoğlu ve Said Özdemir’in de katılması bekleniyor. Bu yılki mevlid organizasyonunda bir ilk de gerçekleşecek. Şanlıurfa’ dan uydu aracılığıyla 38 ülkeye yayın yapan Kanal Urfa Televizyonu, mevlidi canlı yayınla dünyayla buluşturacak. Kanal Urfa’nın uydu bilgileri: TURKSAT 3A, 12685 Dikey, 30000 Yatay FEC/ 5/6 |
14.09.2009 |