Dünya

Çin zulmü 60 yıldır sürüyor

Eski Doğu Türkistan Parlamentosu’nun Başkanı, sürgündeki Prof. Dr. Sultan Mahmut Kaşgarlı, kendilerini yalnız bırakmayacağını ortaya koyduğu için Türkiye’ye minnettar olduklarını söyledi. Prof. Dr. Kaşgarlı, Doğu Türkistan’da bir vahşet ve soykırım yaşandığını, bu soykırım ve vahşeti Çin’in 60 yıldır devam ettirdiğini söyledi.

Eskİ Doğu Türkistan Parlamentosu’nun Başkanı, sürgündeki Prof. Dr. Sultan Mahmut Kaşgarlı, Doğu Türkistan’da bir vahşet ve soykırım yaşandığını, bu soykırım ve vahşeti Çin’in 60 yıldır devam ettirdiğini belirtti. AKP İstanbul İl Başkanlığı Gençlik Kolları’nca düzenlenen ‘’Doğu Türkistan’da Çin Sorunu’’ konulu panelde konuşan Prof. Dr. Kaşgarlı, Doğu Türkistan’da bir vahşet ve soykırım yaşandığını, bu soykırım ve vahşeti Çin’in 60 yıldır devam ettirdiğini söyledi. Bağımsız Doğu Türkistan Devleti’nin Çin tarafından ortadan kaldırılıp işgal edildiğini vurgulayan Kaşgarlı, ‘’Bir de bize ‘Size refah getirmeye geldik’ dediler, ama ülkemizi her geçen gün biraz daha işgal ettiler. Doğu Türkistan’ı adeta bir sömürge haline getirdiler’’ şeklinde konuştu. Çinliler’in 60 yıl boyunca 5 milyon Türk’ü öldürdüğünü öne süren Kaşgarlı, özellikle 11 Eylül’den sonra Çin’in Doğu Türkistan halkına terörist muamelesi yaptığını ve insanların zindanlarda öldürüldüğünü öne sürdü. İstanbul / aa

01.08.2009

İran’a ağırlaştırılmış yaptırım

İsraİl’de temaslarını sürdüren Amerikalı yetkililer, ABD Başkanı Barack Obama’nın diyalog teklifinin İran tarafından kabul edilmemesi halinde İran’a karşı uygulanması muhtemel ağırlaştırılmış yaptırımlarla ilgili İsrail tarafına bilgi verdi. Haaretz gazetesinin haberine göre, İran’ın nükleer programı ile ilgili görüşmeler için İsrail’de bulunan ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı James Jones, Tahran’ın Eylül ayı sonunda toplanacak BM Genel Kuruluna kadar zamanı bulunduğunu belirtti. ABD Savunma Bakanı Robert Gates’in de hafta başında İsrail’e yaptığı ziyarette benzer bir mesajı ilettiği kaydedildi. Amerikalıların, İran’dan gelecek cevabın tatmin edici bulunmaması halinde İran’a sert yaptırımlar uygulanmasını öngören uluslararası bir koalisyon oluşturmaya çalıştıklarını söyledikleri ifade ediliyor. Kudüs’ten üst düzey bir yetkili, ABD’nin İsrail’e bu görüşmelerdeki mesajının, Eylül ayının sonunda, İran konusu uluslararası düzeyde değerlendirilene kadar dikkatleri üzerine toplamamak ve İran hakkında açıkça “uluorta konuşmalardan kaçınması” olduğunu ifade etti. Aynı yetkili, “O gün gelene kadar diplomasiye bir şans vermeliyiz” diye konuştu.

Yeni yaptırımlar esas olarak Tahran’ın petrol ürünleri ithalatını kısıtlamayı öngörüyor. Büyük ham petrol kaynakları bulunmasına rağmen, rafineri kapasitesi düşük olan İran’ın petrol ürünleri ithalatına bağımlılığı, ilk sırada bu önlemleri gündeme getiriyor. Jones ve beraberindekiler, Senator Joe Lieberman tarafından İran’ın ithalatının kısılması konusunda hazırlanan yasa tasarısını bugüne dek 67 senatörün imzaladığını bildirdi.

Amerikalılar, ayrıca Tahran’la diğer ülkeler arasındaki ticareti güçleştirmeyi hedefleyen, ticari anlaşmalarla ilgili sigortayı kaldırma gibi mali yaptırımlar da hazırlıyor. Aynı zamanda İran’la ticaret yapacak şirketlere de yaptırım uygulanması; bu sayede genel olarak Asya’daki ülkeler baskı altına alınarak, İran’la yapacakları anlaşmaların engellenmesi amaçlanıyor. Bundan bir sonraki aşama olarak ise Amerikalılar daha da ağır yaptırımlara yönelecek. Bunlar arasında İran gemilerinin Batı ülkeleri limanlarına girişlerinin engellenmesi, sonrasında İran uçaklarının batılı hava limanlarına inişlerinin yasaklanması var.

OBAMA İKNA

TURUNA ÇIKACAK

Jones ve ekibi, İran’la diyalog görüşmelerinin başarısız olması durumunda, Amerikan yönetiminin Fransa, İngiltere ve Almanya ile birlikte üzerinde çalıştıkları ve BM Güvenlik Konseyi aracılığıyla uygulanmasını düşündükleri yaptırımları İsrail tarafına sunarken, yaptırımlar konusunun Rusya tarafı ile de müzakere edildiği, ancak bu ülkenin şimdilik bu yaptırımlara karşı çıktığı ifade ediliyor. İran’la yakın ilişkiler içindeki Çin de yaptırımlara karşı. Jones’un İsrail tarafına, ABD Başkanı Obama’nın yakında Pekin’i ziyaret edip, Çin’in de koalisyona dahil edilmesini sağlamaya çalışacağını ilettiği belirtiliyor.

01.08.2009

Irak’lı gazeteci Zeydi hapisten çıkacak

ABD Başkanı olduğu dönemde George W. Bush’a Irak’ı ziyareti sırasında düzenlenen basın toplantısında ayakkabı fırlatan Iraklı gazeteci Muntazar El Zeydi’nin önümüzdeki Eylül ayında hapisten çıkacağı savunuldu. El Zeydi’yi savunma heyetinin başında bulunan, aynı zamanda Irak Avukatlar Sendikası Başkanı olan Diya El Sa’di, mahkumların cezanın dörtte üçünü hapiste geçirdikten sonra talep etmeleri halinde, yasaların iyi halin göz önünde bulundurularak salıverilme hakkı tanıdığını söyledi. Gazetecinin 14 Aralık 2008 tarihindeki eylemi nedeniyle 12 Mart 2009 tarihinde 3 yıl hapis cezasına çarptırıldığını ve bu cezanın daha sonra temyizde bir yıla indirildiğini hatırlatan El Sa’di, “Müvekilimiz bütün şartlara sahip olduğu için acele edip ilgili mahkemeye başvurduk. Mahkeme de başvurumuzu kabul ederek, görüşmeye başladı. Talebimizin geri çevrilmesi ya da geciktirilmesi için hiçbir sebep yok. El Zeydi’nin cezasının dörtte üçü Eylül’de doluyor. Müvekkilim 14 Aralık 2008’den beri hapiste. Biz de mahkemenin salıverme kararını 15 Eylülden önce bekliyoruz” dedi. El Sa’di, El Zeydi’nin kendisine Bush’a ayakkabı fırlatmaktan dolayı pişmanlık duymadığını ve Bush’tan özür dileme gibi bir niyetinin olmadığını söyledi.

“AYAKKABININ DEĞERİ

14 MİLYON DOLARA ULAŞTI”

El Zeydİ’nİn ağabeyi Dirğam El Zeydi, kardeşinin hapisten çıktıktan sonra herhangi bir ülkeye iltica etmeyi “kesinlikle düşünmediğini” söyledi. Dirğam El Zeydi, Bush’a fırlatılan ayakkabıyla ilgili olarak da, “Ayakkabının değeri 14 milyon ABD Doları’na ulaştı. Bize doğrudan verilen teklif 10 milyon dolardı. Suudi Arabistanlı bir iş adamı tarafından verilmişti. Kardeşim hapisten çıktıktan sonra Irak hükümetinden ayakkabısını isteyecek. Hükümet, ikna edici gerekçeler sunmadan imha ettiğini söylerse kardeşim hükümete 14 milyon dolarlık bir tazminat davası açacak ve davayı kazanması halinde buradan alacağı tazminatla insani amaçla kuracağı derneği finanse edecek” dedi.

01.08.2009

İran: Göstericilerin ölümünde dış ülkeler sorumlu

nİran Dışişleri Bakanlığı, seçimlerden sonra çıkan şiddet olaylarında muhalefet yanlılarının ölümünden yabancı ülkeleri sorumlu tuttu. Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki, devlet radyosunda yayımlanan açıklamasında, “Batılı müdahaleci ülkelerin, tüm işlenen suçların ve cinayetlerinin suç ortakları olduğunu” söyledi. Mutteki, bunların arasından İran’ın işlerine karışan “en kötüsünün” İngiltere olduğunu ifade etti.

01.08.2009

Avustralya, Irak’taki son askerlerini de çekti

Avustralya’nIn Irak’taki son muharip askerlerini de çektiği bildirildi. Avustralya ordusunun Orta Doğu komutanı Tümgeneral Mark Kelly, Irak hükümetiyle yaptıkları anlaşmada uzlaştıkları tarihten üç gün önce, Salı günü, Irak’ta Amerikan ordusu bünyesinde görev yapan 12 askerin Bağdat’tan askeri nakliye uçağıyla ayrıldığını söyledi. Avustralya, 2003 yılında işgal edilen Irak’a Amerikan ve İngiliz güçlerine destek vermek için 2 bin asker göndermişti. Canberra / aa

01.08.2009

Lübnan’da domuz gribinden ilk ölüm

Lübnan’da domuz gribinden ilk ölümün yaşandığı bildirildi. Sağlık Bakanı Muhammed Halife Reuters haber ajansına verdiği demeçte, 30 yaşındaki bir erkeğin domuz gribinden hayatını kaybettiğini açıkladı. Halife, ölen kişinin kan kanseri tedavisi görmekte olduğu ve aldığı H1N1 virüsü yüzünden öldüğünün tesbit edildiğini kaydetti. Lübnan’da 100’den fazla kesinleşmiş domuz gribi vakası bulunuyor. Beyrut / aa

01.08.2009

BM, Darfur’da bir yıl daha kalacak

BM Güvenlik Konseyi Sudan’ın Darfur bölgesinde bulunan BM-Afrika Birliği Karma Barış Gücü’nün (UNAMID) süresini bir yıl uzattı. Konseyin oybirliğiyle aldığı kararda Sudan’ın batı bölgesinde bulunan Darfur’da çatışan taraflardan derhal çatışmaları sona erdirmeleri ve kalıcı ateşkesin sağlanması için çaba sarfetmeleri istendi. Konseyin kararında, Sudan ordusu ve isyancı gruplar arasında 2003 yılında çıkan çatışmalarla başlayan sorunun askeri yollarla çözülemeyeceği vurgulanarak, taraflar arasında barış görüşmelerinin önkoşulsuz başlatılması gerektiği kaydedildi. Britanya tarafından Güvenlik Konseyine sunulan kararla UNAMID’in süresi 31 Temmuz 2010 tarihine kadar uzatılmış oldu.

01.08.2009

Vietnam’ın izlerini silmek 3 asır sürer

Vİetnam savaşından kalma bomba, top mermileri ve mayın gibi mühimmatı temizlemenin 300 yıl sürebileceği, temizleme maliyetinin 10 milyar doları geçeceği bildirildi. Vietnam ordusundan Albay Phan Duc Tuan, ordunun patlamamış mühimmatı temizlemekle görevli kurumu ile Amerika Vietnam Gazileri Vakfı tarafından hazırlanan rapora göre, yardım yapılması durumunda 2050 yılına kadar patlamamış mühimmatın sadece yarısının temizlenebileceğini söyledi. Savaşta Komünist Kuzey Vietnam ile ABD’nin desteğindeki güneyi ayıran askerden arındırılmış bölge yakınlarındaki 6 merkez eyaleti ilgilendiren soruna değinilen raporda, savaşın sona erdiği 1975 yılından beri bomba ve mayınlar yüzünden 10 bin 529 kişinin hayatını kaybettiği, 12 bin 231 kişinin yaralandığı belirtildi. Raporda ayrıca, patlamamış mühimmatın altyapı projelerini aksattığı, doğal kaynaklara erişimi engellediği vurgulandı. Tuan, patlamamış mühimmatın insani boyutunun yanı sıra ekonomik etkileri de olduğunu ifade ederek, inşaat projelerinde yer temizlemek için geçen yıl hükümetin yaptığı harcamanın 69.5 milyon dolar olduğuna dikkati çekti. Hanoi / aa

01.08.2009