Haberler |
Yağlar lavaboya dökülmesİn |
TBMM Çevre Komisyonu Başkanvekili Prof. Dr. Mustafa Öztürk, Türkiye’de her yıl 1,5 milyon ton bitkisel yağ tüketildiğini ve yaklaşık 300 bin ton da bitkisel ve hayvansal atık yağ oluştuğunu belirterek, ‘’Bu yağların lavaboya dökülmeyip geri kazanılmasıyla yılda 300 bin ton biyodizel, 30 bin ton gliserin ve 3 bin 500 ton sabun üretilerek ekonomiye katkı sağlanabilir’’ dedi. Öztürk, yaptığı açıklamada, çevreyle uyumlu şekilde toplanmayarak çöpe atılan atık yağların, çöp depolama alanlarında yangınlara, suların kirlenmesine ve insan sağlığında tehlikelere sebep olduğunu kaydetti. Atık yağlar lavaboya döküldüğü zaman dren sistemine sıvanarak kanalizasyon borusu içindeki atıkların yapışmasına ve zamanla borunun daralarak kullanılmaz hâle gelmesine sebep olduğunu anlatan Öztürk, bu sebeple tıkanan kanalizasyonların şiddetli yağışlarda görev yapamaz hâle geldiğini ve yağışlı günlerde yolları, caddeleri ve meydanları suların kapladığını söyledi. Bitkisel ve hayvansal atık yağların temiz su ortamına döküldüğü zaman su yüzeyini kaplayarak havadan suya oksijen transferini önlediğini ve zamanla suda bozularak sudaki oksijenin azalmasına sebep olduğunu vurgulayan Öztürk, bitkisel ve hayvansal atık yağların atık su ve atık su arıtma tesisine de ciddî zarar vererek işletme maliyetini arttırdığını dile getirdi. Öztürk, ‘’Atık bitkisel yağlar, atık su kirliliğinin yüzde 25’ini oluşturmaktadır. Yani atık bitkisel ve hayvansal yağlar ayrı toplansa, evsel atık sular en az yüzde 25 daha temiz olur’’ dedi. Öztürk, denize, akarsuya ve göle ulaşan bitkisel atık yağların, kuşlara, balıklara ve diğer canlı türlerine de zarar verdiğine işaret ederek, ‘’Sıralanan bu olumsuzluklardan dolayı gelişmiş ülkelerde kullanılmış bitkisel ve hayvansal yağların kanalizasyona, yüzeysel sulara dökülmesi yasaktır. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, kanalizasyon sistemlerinin tıkanmasından yüzde 40 oranında lavaboya dökülen bitkisel ve hayvansal atık yağların sorumlu olduğu tesbit edilmiştir’’ diye konuştu. Bitkisel ve hayvansal yağ atıklarının kalorileri çok yüksek olduğu için çok değerli bir enerji kaynağı olduğuna işaret eden Öztürk, şunları kaydetti: ‘’Ülkemizde yaklaşık olarak 300 bin ton civarında oluşan bitkisel ve hayvansal atık yağların lavaboya dökülmeyip geri kazanılmasıyla yılda 300 bin ton biyodizel, 30 bin ton gliserin ve 3 bin 500 ton sabun üretilerek ekonomiye katkı sağlanabilir. 300 bin ton atık bitkisel ve hayvansal yağ geri kazanılıp biyodizel üretiminde kullanılsa, biyodizelin ekonomik değeri 800 milyon TL olacaktır.’’
ATIK YAĞLARI BELEDİYELER TOPLAMALI
Öztürk, toplanan bitkisel ve hayvansal atık yağların genelde biyodizele dönüştürülerek araçlarda yakıt olarak kullanıldığını, Türkiye’de ve AB ülkelerinde iyi uygulama biyodizel tesislerinin bulunduğunu söyledi. Belediye başkanlarını bitkisel ve havyasal atık yağları ayrı toplatmaları konusunda uyaran Öztürk, belediyelerin atık yağlarını ayrı toplamayan iş yerlerini uyarmasını ve gereğini yapmayanların ruhsatlarının iptal edilerek iş yerinin kapatılması gerektiğini ifade etti. Mustafa Öztürk, evlerde toplanan yağların mutlaka apartmanın ve sitenin bir yerinde geçici depolanarak lisanslı geri dönüşüm firmalarına verilmesi gerektiğini kaydetti. |
27.07.2009 |