27 Temmuz 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Haberler

 

HSYK’da düğüm çözülecek mi?

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, Adlî Yargı Unvanlı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları Hakkındaki Kararname Taslağını görüşmeye bugün devam edecek. Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in başkanlığında saat 11.00’de başlayacak toplantıda, kararname taslağına son şeklinin verilmesi bekleniyor. Taslak, ağır ceza mahkemesi başkanları, il cumhuriyet başsavcıları ve Ceza Muhakemesi Kanununun 250. maddesinde sayılan suçları soruşturmak ve dâvâlara bakmakla görevli mahkemelerdeki hakim ve savcıları kapsıyor.

Hakİmler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), Adlî Yargı Unvanlı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları Hakkındaki Kararname Taslağı’nı görüşmeye bugün devam edecek. Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in başkanlığında saat 11.00’de başlayacak toplantıda, Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünce 6 Temmuz 2009’da Kurul’a sunulan Adlî Yargı Unvanlı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları Hakkındaki Kararname Taslağı’na son şeklinin verilmesi bekleniyor. Taslak, ağır ceza mahkemesi başkanları, il cumhuriyet başsavcıları ve Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. maddesinde sayılan suçları soruşturmak ve dâvâlara bakmakla görevli mahkemelerdeki hakim ve savcıları kapsıyor. Kurul, Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları Hakkındaki Kararname Taslağı üzerindeki çalışmalarını tamamlayarak, 1332 hakim ve savcının görev yerini değiştirmişti. HSYK ayrıca, 87 idari hakimi kapsayan İdari Yargı Yaz Kararnamesi’ni de tamamlamıştı.

27.07.2009


 

Denizden yine bomba çıktı

İstanbul Beykoz’da denizde arama yapan polis ekipleri, 6 ayrı türde 250 mermi ve tüfek bombası buldu. Dalgıçların çıkarttığı mühimmatlar arasında suikast silâhında kullanıldığı belirtilen 22 kalibrelik mermilerin yanı sıra M16 tüfek mermisi de var.

250 mermi ve tüfek bombası bulundu

Öncekİ gün Beykoz’da denizde arama yapan polis ekipleri, 6 ayrı türde 250 mermi ve tüfek bombası buldu. Dün devam edilen arama çalışmalarında bir bulguya rastlanmadı. Beykoz Anadolu Kavağı sahilde bir vatandaşın mühimmat olduğu yönündeki ihbarı üzerine önceki akşam saatlerinde polis ekipleri, denizde arama başlattı. Yapılan aramalar sonucunda aralarında suikast silahında kullanılan 22 kalibrelik mermilerin de bulunduğu M-16 mermisi, Colt tabanca mermisi ve tüfek bombası bulundu. Bulunan 250 merminin 6 ayrı türde olduğu öğrenildi. Suikast silahlarında kullanılan mermilerin yanısıra, Colt tabanca mermisi ve tüfek bombası ve çıkarılan diğer malzemeler, incelenmek üzere kriminal laboratuvarına götürüldü. Aynı yerde arama çalışmalarına dün de devam edildi. Aramalarda bir bulguya rastlanmadı.

27.07.2009


 

Karar normalleşme açısından önemli

Eğİtİm Bir Sen Kahramanmaraş Şube Başkanı Alpaslan Alkış, YÖK’ün katsayı kararının, ülkenin normalleşmesi, demokratik ilerleyişi zorlaştıran ağırlıklardan kurtulması yolunda önemli bir adım olduğunu söyledi.

Alkış, kararı, ara eleman ihtiyacıyla özellikle Kahramanmaraş sanayiindeki sorunlara da çare olan bir düzenleme olarak gördüklerini belirtti. 10 yıldır eğitimde fırsat eşitliğini örseleyen katsayı adaletsizliğinin YÖK’ün almış olduğu tarihî kararla kaldırıldığına dikkat çeken Alkış, “İlk bakışta sadece İmam Hatip Liselerinin önünü kapatmak amacıyla yapılan düzenleme sebebiyle tüm meslek liselerimiz mağdur edilmiştir. Gelecek kaygısıyla bu okullarımıza rağbet azalmış; bunun neticesinde vasıflı eleman ihtiyacı karşılanamamıştır” dedi. Karar sayesinde sanayide ihtiyaç duyulan ara eleman vasfını karşılayan meslek liselerinin önünün açılacağını, normal eğitim hizmeti veren liselerde de oluşan yığılmaların engelleneceğini ifade eden Alkış, “Son 10 yıldır uygulanan bu adaletsiz yöntemle kazanılmak istenilen tek tip insan modelinin ne kadar çağdışı kaldığı görülmüştür” diye konuştu.

27.07.2009


 

Van’da Bediüzzaman coşkusu

Yeni Asya Van Temsilciliğinin, 1967'den sonra ilkini geçen yaz tertiplediği Bediüzzaman mevlidlerinin ikincisi, dün Yukarı Nurşin Camiinde okutuldu. İsmet Oflas'ın açılış konuşması ve dersiyle başlayan mevlidi Abdurrahman Türün, Münir Turhan, Ünver Ök ve Hüsnü Mercan tilâvet ettiler.

Van’da Bediüzzaman coşkusu

1967 Çoravanis Köyünde başlayan “Van Mevlidi” yürüyüşü uzun süren bir inkıtadan sonra geçen yıl Ağustos’da başlamıştı, bu yılda kaldığı yerden farklı bir aşk ve şevkle devam ediyor Elhamdülillah.

Van ilinin Risâle-i Nur hizmetlerinde ve Bediüzzaman Hazretlerinin hayatında çok farklı, önemli ve unutulmaz hatıraları vardır.

Van Valisi Tahir Paşa’nın konağında ilim tetebbuatıyla başlayan bu kudsi dâvâ ve kararlı yürüyüş, Başet Zirvelerinde tavana vurdu. Daha sonra “Bebekleri ihtiyarlatan” Birinci Cihan Savaşının o dehşetli günlerinde Rus ve Ermenilere karşı yapılan İ‘lâyı Kelimetullah cihadı münasebetiyle; Van, Gevaş, Bitlis, Pasinler hattında devam etti. Kosturma’ya kadar süren bu serüven 1922’lerde tekrar Van’da karar kıldı.

Bu defa “hizmet tarihinin” sayfalarına Çoravanis Köyü, Erek Dağı, Zernabad Suyu, Ak Damar Adası, Nurşin Camisi, Horhor Medresesi… vb terimler işlendi.

Van Mevlidleri de Risâle-i Nur camiası için çok farklı bir heyecanın yanında kaynaşmanın, kucaklaşmanın, tesanüt ve beraberliğin âlameti ve şiarı olmuştu. 1980 yılına kadar devam eden bu güzel adet ve gelenek 12 Eylül menhus hareketiyle inkıtaa uğramıştı. Nur camiası için bunu yeniden canlandırmak bir hasretti bir rüyaydı ve geçen yıl bu rüya gerçekleşti Elhamdülillâh!

Burada bir hakikati teslim etmek gerekiyor. 40 yıldır “Yeni Asya” adı altında Risâle-i Nur Hizmetlerini özellikle “Neşir Ve Matbuat” sahasında cansiperane yürütme gayretinde olan bu camia yaptığı çok çeşitli ve farklı faaliyetlerle “hizmet” anlayışında çok farklı ufuklar açmaya muvaffak olmuştur.

Bir “dâvânın hak” olması fertleri ve toplulukları çok rahatlatır. İşte Risâle-i Nur Külliyatı, Bediüzzaman ve Nur cemaati bu ülkenin ve bu milletin maddî, manevî saadet ve huzuru için en büyük bir vesile ve pusula olmuştur. Geçen yıl Van’dan yeniden başlayan bu kararlı duruş önemli bir merhale kat ederek devam ediyor.

Geçen yılki bu yeniden başlangıç bazı tereddütleri çağrıştırdığı için çok fazla katılıma sahne olmamıştı.

Ama bu yıl bu gibi tereddütlerden tamamen sıyrılınmış bir ortamda Van Mevlidi gerçekleşti. Van Yeni Asya Temsilciliği mevlide sahip çıkmışlar. Kendilerini tebrik ediyoruz.

Burada Van Yeni Asya Temsilcisi Şahabeddin Öztürkçü’nün mevlid hakkında görüşlerini sorduk verdiği cevapları aktarıyoruz:

Mevlid hazırlıkları ve çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?

Mevlide halkımızı dâvet için Van ili içerisinde geçen yıl üç bin el ilânı dağılmıştı. Bu yıl ise beş bin el ilanı ile bin büyük poster ve bilboardla bütün Van ili içerisinde ve ilçelerinde ilânat yapıldı.

Mevlide dıştan iştirak konusunda neler söylersiniz?

Geçen yıl Türkiye’nin her köşesinden katılım bizi fazlasıyla memnun etti ve cesaretlendirdi. Bu yıl ise umudumuzun fevkinde yine başta Yeni Asya camiası olarak Türkiye’nin illerinin büyük çoğunluğundan ve bir çok ilçeden yoğun katılımın olması bizim açımızdan tesanüde, aşk ve şevke medar olmuştur.

Bizim için en sevindirici bir nokta ise Van’ın bu sene mevlidi tam mânâsıyla kabullenip sahiplenmesidir. Kadın erkek, genç ihtiyar bütün okuyucularımız geçen yıldan gelen olumlu havayla tam olarak mevlid faaliyet ve organizesine sahip çıkması bizi son derece memnun etti.

Mevlid organizesi konusunda neler yaptınız ve nelerle karşılaştınız?

Bu iki yıldır yapılan mevlidler eski yıllara nispeten hem daha organizeli ve plânlıdır. Geçen yıl ilk olduğu için, katılım arzulanan noktada değildi. Fakat bu yıl katılım açısından daha farklı ve çok olumlu bir temayülün olması bizi fazlasıyla memnun etti. Gelen misafirlere ikram ve konaklama konusunda cemaatimiz elinden gelen her türlü fedakârlığı yapmıştır. Umudumuzun fevkinde bir sahiplenme bizi de son derece memnun etti. Bunun için bu katkıyı sağlayan herkese teşekkür ediyor devamını diliyoruz.

Bu faaliyet ve hizmet esnasında karşılaştığımız farklı ve etkili bir duyguyu da sizlerle paylaşmak istiyorum. El ilânlarını dağıtırken iş yerine asanlar ayrıca evlerine götürmek için de bir adet fazladan el ilânı istemeleri ve Van’da bulunan her kesimden insanın Üstad’a sahip çıkması bizi fevkalâde şaşırttı. Üstadımızın o muazzam ve çözüm üreten görüş ve düşüncelerinin ne kadar isabetli olduğunu ve bütün menfi propagandalara rağmen saygınlığını devam ettirdiğini ve Risâle-i Nur Külliyatındaki hakikatlerin tesir ve gerekliliğini, memleketimizin ve bölgemizin birlik ve beraberliği için var olan büyük ümidimizi bir defa daha tazeledi. Bu bizim ve camiamız için olduğu kadar memleketimiz ve bölgemiz için de çok önemli bir konu.

Diyanet yetkilileri, resmî ve özel kuruluşlarla; halka dönük ne gibi çalışmalar yaptınız?

Burada merkezde bulunan otuz imam ve hocayla toplantı ve meşveret yapıldı. Ayrıca Van’ın bütün ilçelerindeki müftülere de bu dâvetler resmen yapıldı. Bu konuda her türlü yardım ve desteğini esirgemeyen Van Müftüsü muhterem Osman Artan Hocamıza da tebrik ve teşekkürlerimizi bildiririz. Van’ın bütün ilçelerinde Üstadın resimleri ve posterler asıldı. Vali ve belediye başkanı başta olmak üzere, kuruluşlara ve her kesimden insana ve –ilçeler dâhil- ilânatımızı en güzel şekilde yaptık bu konuda müsterihiz.

Yeni Asya’dan neler beklediniz, ne gibi yardımlar gördünüz?

Yayınevimiz bize çok sahip çıktı her türlü materyali gönderdi. Başta Yönetim Kurulu olmak üzere, bütün camiadan duâ ve destek aldık. Bu duâ ve destekle biz de burada elimizden gelen her şeyi yapmaya çalıştık. Risâle-i Nurlar dâhil her türlü yayınımız ve ilânatımızı insanlara ulaştırdığımızı düşünüyoruz.

Geçen yıl başta Risâle-i Nur Külliyatı olmak üzere, Yayınlarımızın tanıtımı ve halka arzı konusunda neler yapıldı ve bu yıl neler yaptınız?

Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da, mevlidin yapıldığı Yukarı Nurşin Camiiinde her türlü neşriyatımız halka arz ediliyor. Geçen yıl hediye olarak otuz bin Ramazan, İktisat, Şükür Risâlesi dağıtılmıştı. Bu faaliyetin çok etkili olduğunu zaman içerisinde gördük. Bundan hareketle bu yıl da on bin İktisat Risâlesinin yanında ayrıca ikibin de değişik risâleler hem halka, hem de mevlide iştirak edenlere hediye olarak verildi.

Eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?

İki yıldır yaptığımız bu organizede bizi yalnız bırakmayan ve her türlü desteği veren, bu yıl da Yönetim Kurulu Toplantısını ilimizde yaparak, bölgedeki il ve ilçelerin meşveret heyetleriyle bir araya gelerek fikir teatisinde bulunan başta Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kutlular olmak üzere, bütün yönetim kurulu üyelerine, Yeni Asya Gazetesi ve Yayınevinin bütün elemanlarına, bize duâ eden, serhat şehrimiz Van’a gelerek mevlidimize iştirak eden herkese, Van eşrafından ve bu mevlitlerin tekrar ihyasında büyük emek ve desteği olan Selahaddin Akyıl Ağabey ve ailesine, ilerlemiş yaşına ve rahatsızlığına rağmen bizzat gelerek iştirak eden Askeri Yıldız Ağabeyimize ve bu mânâdaki bütün abilerimize, Türkiye’nin her tarafından iştirak eden ismini sayamadığım bütün abi, abla, ve kardeşlerimize, Van Yeni Asya Camiası adına teşekkür ediyor, duâ ve desteklerinin devamını diliyorum. Teşekkürlerimizi arz ediyorum.

Son olarak da şunu eklemek istiyorum: Cefalarla dolu bir coğrafya’da vatanın ve milletin birliği, beraberliği ve kardeşliğini de göz önüne alarak yaptığımız bu tür faaliyetlerin devamı için camiamızdan destek ve duâ, resmî kuruluşlar, siyasîler ve devleti yönetenlerden daha insaflı ve farklı bir anlayış bekliyoruz. Sivil Toplum Teşkilâtları ve özel kuruluşlardan da bu konulara daha hassas olmaları ve gündeme almalarını bekliyor ve istiyoruz.

Nejat Eren / [email protected]

27.07.2009


 

Yüksekova’da patlama: 1 yaralı

Hakkarİ’nİn Yüksekova ilçesinde meydana gelen patlamada bir kişi hafif yaralandı. Yüksekova İpek Yolu’nda bulunan Karayolları 117. Şube Şefliğinin karşısında, yol kenarındaki kanala yerleştirilen düzenek, sabah saatlerinde patladı.

Patlama sonucu, bir kişi, yüzünden hafif yaralandı. Patlamanın ardından olay yerinde geniş güvenlik önlemi alındı. Olay yeri inceleme ekipleri, patlayıcının türünün belirlenmesi için çalışma başlattı.

27.07.2009


 

Ekonomi için en büyük hastalık faiz

Memur Sen’in Nevşehir Kozaklı’daki başkanlar kurulu ve il temsilcileri toplantısı sona erdi. Toplantının ardından yayınlanan sonuç bildirisinde faizin Türkiye ekenomisi için en büyük hastalık olduğuna dikkat çekilerek bundan kurtulunması istendi.

Ekonominin en büyük hastalığı faiz

Memur-Sen, faizin Türkiye ekenomisi için en büyük hastalık olduğuna da dikkat çekerek bundan kurtulunması istedi. Toplu görüşmelerde yetkili konfederasyon olan Memur-Sen’in Nevşehir Kozaklı’daki başkanlar kurulu ve il temsilcileri toplantısı sona erdi. 2 gün süren toplantının ardından yayımlanan 23 maddelik sonuç bildirisinde memur emekli ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu. Toplantıda, emeklilerindele maaş promosyonlarından yararlanmak istediği vurgulandı. Konfederasyonun bu teklifi hayata geçerse emekliler de bankalardan maaşları üzerinden promosyon olarak para alacak. Bildirgede faizin Türkiye ekenomisi için en büyük hastalık olduğuna da dikkat çekilerek, bundan kurtulunması istendi. İşsizliğin ulaştığı boyuta dikkat çeken Memur-Sen, kamu istihdamına öncelik verilmesini ve kamuya en az 300 bin personel alımı yapılmasını önerdi. 40 milyar TL’yi aşan İşsizlik Sigortası Fonu’ndan daha çok işsizin faydalanması istendi. IMF ile yeni bir anlaşma yapılmasına karşı çıkan memur temsilcileri, YÖK’ün katsayı düzenlemesine destek verdi.

ACİLEN YENİ ANAYASA YAPILMALI

Memur–Sen’in sonuç bildirgesinde Türkiye’nin önünü açacak demokratik talepler de dillendirildi. Başkanlar Kurulu toplantısında 1982 Anayasası’nın biran önce kaldırılmasını istenirken demokratik devleti önceleyen sivil irade ürünü bir Anayasa’nın acilen hazırlanması talep edildi.

Toplumsal bir yara haline gelen keyfi başörtüsü yasağıyla eğitim ve çalışma hayatı başta olmak üzere demokrasinin ve özgürlüklerin önündeki engellerin acilen kaldırılması sonuç bildirgesine girdi. Asker kişilerin sivil mahkemede yargılanmasının önünü açan yasaya destek verildi. Memur-Sen olarak HSYK’nın Ergenekon davası sürecine yönelik girişimlerini kaygıyla izlediklerine vurgu yapıldı. HSYK kararlarının yargı denetimine açılması istendi. Memur Sen, YÖK’ün kaldırılması da istedi.

27.07.2009


 

4.6 milyon sabıka kaydı silindi

Adalet Bakanlığı verilerine göre 5352 Sayılı Adlî Sicil Kanununun yürürlüğe girdiği 2005 tarihinden 2008 Aralık sonuna kadar toplam 4 milyon 661 bin 615 adet sabıka kaydı komisyon kararı ile re’sen silindi.

4 milyon 600 bin sabıka kaydı silindi

Adalet Bakanlığı verilerine göre, 5352 Sayılı Adlî Sicil Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 2005 tarihinden 2008 Aralık sonuna kadar toplam 4 milyon 661 bin 615 adet sabıka kaydı komisyon kararı ile re’sen silindi. 2008 yılında toplam 18 milyon sabıka sorgulaması yapıldı.

Adli sicil suç ve suçluluk hareketinin izlenmesi, devletin etkin ve verimli çalışmasının temini, devlete güven ve saygının sağlanması, suç işleme konusunda caydırıcılın sağlanması, tekerrürün azaltılması, mahkemelerin doğru karar vermelerine yardımcı olunması ve vatandaşların korunması amacıyla adli sicil sistemi kuruldu. Adlî sicil kayıtlarının mahalli birimler tarafından bilgisayara girilebilmesine karşılık, bu kayıtlarla ilgili her türlü ortadan kaldırma, silme ve düzeltme işlemleri ise Adalet Bakanlığı tarafından yapılabiliyor. Bu doğrultuda 2008 yılı Aralık ayı sonu itibariyle mahkeme kararlarıyla 67 bin 45 adet, ilgililerin talebi üzerine komisyon kararıyla 177 bin 64 adet, re’sen toplu olarak komisyon kararıyla 184 bin 305 adet adlî sicil kaydı silindi. 5352 sayılı Adlî Sicil ve Arşiv Kayıtların Silinmesi Kanunun yürürlüğe girdiği 1 Haziran 2005 tarihinden 2008 Aralık sonuna kadar toplam 4 milyon 661 bin 615 adet sabıka kaydı komisyon kararı ile re’sen silindi.

Yurt içinde ve dışında, suç isleyen Türk vatandaşları ile Türkiye’de ikamet eden yabancı uyruklu kişilerin kesinleşmiş mahkûmiyet hükümlerine istinaden 2008 Aralık ayı sonu itibariyle 508 bin 245 ceza, 78 bin 51 tali karar, 242 bin 274 adet yerine getirme fişinin merkezi adlî sicil bilgi bankasına ilave edilmesi ile silinenler de hesaba katılarak 4 milyon 818 bin 596 erkek, 304 bin 451 kadın olmak üzere toplam sabıkalı sayısı 5 milyon 123 bin 47; 7 milyon 125 bin 867 ceza, 1 milyon 172 bin 467 tali karar, 3 milyon 400 bin 40 yerine getirme fişi olmak üzere toplam kayıt sayısı 11 milyon 698 bin 374’e ulaştı. 2008 Aralık ayı sonuna kadar toplam 18 milyon 20 bin 962 adet sabıka sorgulaması talebine cevap verildi. Sabıka sorgulama sonuçları talep halinde üç yabancı dilden sunuluyor. Ayrıca kamu kurum ve kuruluşlarınca talep edilen çok sayıda kişiye ilişkin olarak hazırlanmış listelere dayalı adlî sicil istekleri manyetik ortamda disket ve CD ile en seri şekilde karşılanıyor.

27.07.2009


 

Şırnak’ta iki DTP’li ölü bulundu

ŞIrnak’In Beytüşşebap ilçesi yakınlarındaki bir derede iki kişinin cesedi bulundu. Cesetlerin DTP Beytüşşebap İlçe Teşkilatı üyesi Necman Ölmez ile Ferhat Ediş’e ait olduğu belirlendi.

Andac Köyünde yaşayan Necman Ölmez ve Ferhat Ediş önceki akşam kayboldu. Köylüler iki kişiyi bulmak için arama başlattı. Ölmez ve Ediş’in aracı Bişi bölgesi Hamdi Pınar deresi yakınlarında bulundu. Aracın 10 metre ilerisinde de üzeri otla örtülmüş cesetler bulundu. Olay yerine çağrılan güvenlik güçleri Ediş ve Ölmez’in göğüslerine birer kurşun sıkıldığını, başlarının da taşla ezildiğini belirledi. İki kişinin cenazeleri otopsi için Şırnak Devlet Hastanesi’ne gönderildi.

27.07.2009


 

Üniversite öğrencileri serbest bırakıldı

‘’Türkİye’de yüksek öğretim sorunları’’ konulu çalıştay sırasında dün gözaltına alınan 11 üniversite öğrencisi serbest bırakıldı.

Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü’ndeki işlemleri tamamlanan 11 öğrenci, adliyeye sevk edildi. Dosyayı inceleyen savcı, kimlik tespitleri yapıldıktan sonra öğrencilerin serbest bırakılmasına karar verdi. Bunun üzerine bir polis minibüsünde tutulan öğrenciler serbest bırakıldı.

27.07.2009


 

Husûmet kavgası: 7 yaralı

Gazİantep’İn Nizip ilçesinde iki aile arasında çıkan silâhlı kavgada, 7 kişi yaralandı. Edinilen bilgiye göre, Nizip ilçesine bağlı Gökçeli Köyü’nde, muhtarlık seçimi nedeniyle aralarında husûmet bulunduğu belirtilen iki ailenin fertleri arasında tartışma çıktı.

Tartışma daha sonra silâh, taş ve sopaların kullanıldığı kavgaya dönüştü. Kavgada Mehmet Uzun (25) ve Mustafa Balcı (42) tabancayla Hüseyin Abdullah Karakan (65), Ethem Şahin Balcı (20), Kayhan Uzun (30), Nusret Kayalar (25) ve Huri Balcı (41) taş ve sopalarla çeşitli yerlerinden yaralandı. Yaralılar, Nizip Devlet Hastanesi Mehmet Cankesen Acil Ünitesine kaldırıldı. Yaralılardan Nusret Kayalar, Huri Balcı, Mehmet Uzun ve Mustafa Balcı, ilk müdahalenin ardından Gaziantep’teki hastanelere sevk edildi. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

27.07.2009


 

Çin Başkonsolosluğuna siyah çelenk

Sİncan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki olaylardan dolayı, Çin’in İstanbul Başkonsolosluğu önüne siyah çelenk bırakmak isteyen bir gruba, güvenlik barikatını aşmak isteyince polisce müdahale edildi.

Tarabya sahilinde toplanan Doğu Türkistan Maarif ve Dayanışma Derneği üyesi bir grup, ellerindeki bayrak ve pankartlarla sloganlar eşliğinde Çin’in İstanbul Başkonsolosluğu önüne kadar yürüdü. Grup, polis tarafından oluşturulan güvenlik barikatını aşarak konsolosluk binası önüne siyah çelenk bırakmak istedi. Polis, grubun konsolosluk binası önüne geçmesine izin vermeyerek biber gazıyla müdahale etti. Polis ile grup arasında bir süre arbede yaşandı. Grup, daha sonra burada Çin bayrağını yakarak sloganlar attı.

27.07.2009


 

Vişnemizin kıymetini bilmiyoruz

Vİşnenİn toptan kilosunun bu yıl 50 kuruşa kadar düşmesi çiftçileri zor durumda bıraktı. Meyve Suyu Endüstrisi Derneğine göre, Türkiye, vişne üretiminde dünya ikincisi konumunda bulunuyor.

Türkiye, dünya vişne üretiminin yüzde 11’inden fazlasını karşılıyor. Ülke genelinde bu yıl yaklaşık 80 bin tonluk rekolte beklenmesine karşın, üreticiler alım fiyatlarından oldukça şikâyetçi. Vişnenin kilogram fiyatının 50 kuruşa kadar düşmesi, üreticileri zor durumda bıraktı. Vişnenin hasat edildiği bölgelerde tarım işçileri yemeklerini kendileri karşılamak üzere günlük 25 lira yevmiye alıyor. Bir işçi günde ortalama 50 kilogram vişne topluyor. 50 kilogram vişne kilosu 50 kuruştan 25 lira yapıyor. Bu durumda üretici, kendi bahçesinden işçi tutarak toplattığı vişneden 1 kuruş bile kazanamıyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Hepokur, “Çiftçiler, ‘ürün dalında kalmasın, ayıp olur’ diye topluyor” diye konuştu.

Antalya’nın Korkuteli ilçesi Alaaddin Mahallesi Muhtarı Mustafa Duman bahçesinde ürettiği vişneleri satamayınca toplattığı vişnelerin suyunu sebile koydu. Duman, meyve suyu fabrikalarının vişnenin kilosuna 50 kuruş verdiklerini bu nedenle de üreticinin zararda olduğunu söyledi.

27.07.2009


 

Piyasadan en çok Çin malları toplatılıyor

GEÇEN yıl gerçekleştirilen piyasa gözetim ve denetimi sonucunda toplatılan ürünler arasında Çin malı oyuncaklar, plastik kahve pişiricileri, eğlence amaçlı köpük makineleri öne çıktı.

Dış Ticaret Müsteşarlığı, Türkiye’nin AB’ye uyum süreci kapsamında yürütülen piyasa gözetimi ve denetimi uygulamalarına ilişkin 2008 yılı raporunu yayımladı. Türkiye’nin 2008 Yılı Piyasa Gözetimi ve Denetimi Raporunda, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, Çevre ve Orman Bakanlığı, Denizcilik Müsteşarlığı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) sorumlu oldukları ürün mevzuatına göre gerçekleştirdikleri piyasa gözetim ve denetim sonuçlarına yer verildi. Piyasa denetimlerinde, ürün mevzuata aykırı ancak uygunsuzluğu işaret, belge eksikliği gibi teknik düzenlemelerle sınırlıysa önce firmaya, aykırılığın giderilmesi için süre tanıyor. Bu süre zarfında aykırılık giderilmezse para cezası kesiliyor. Sağlık Bakanlığının denetimlerinde özellikle Çin malı oyuncaklar öne çıktı. Çin malı araba, otobüs, tabanca gibi bazı oyuncaklarda ‘’kurşun miktarı’’ izin verilen ölçünün üzerinde olduğu için ithalatçı firma tarafından geri çağırma yapıldı. Bakanlığın ‘’kozmetikler’’ üzerinde yaptığı piyasa gözetim ve denetimleri sonucunda da bazı losyon ve parfümler için toplatılma kararı verildi.

27.07.2009


 

Neredeyse vergi kaçırmayan yok

MALİYE Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığının sürücü kurslarıyla ilgili denetimleri, Türkiye’de vergi kaçağının boyutlarını bir kez daha gözler önüne serdi.

Denetimler, sürücü kurslarının sadece yüzde 14’ünün doğru beyanda bulunduğunu ortaya koydu.

Gelir İdaresi Başkanlığı yetkililerinden edindiği bilgiye göre, farklı sektörlerde faaliyette bulunan firmalara yönelik çalışmalar kapsamında, Türkiye genelinde motorlu taşıt sürücü kursları da büyüteç altına alındı. 2007 yılında elde etmeleri gereken hasılat tutarları ile kıyaslanmak suretiyle, gelir kaçağı olan mükellefler belirlendi. Çalışmada, 2 bin 500 sürücü kursundan 2 bin 138’inin beyanları ile ortaya çıkan rakamlar arasında büyük tutarsızlıklar bulunduğu anlaşıldı. Sorgulama sonrasında bin 82 sürücü kursu, hemen matrahlarında düzeltmeye gitti ve beyan ettikleri gelir rakamını 63 milyon 304 bin 682 lira arttırdı. Bunun vergisi de 8 milyon 856 bin 710 lira olarak hesaplandı. 485 sürücü kursu ise ne doğru dürüst izahatta bulundu, ne de beyan artışına gitti. Bu kurslar, incelemeye alındı ve ilk aşamada bunlarda 24 milyon 431 bin 938 lira gelir kaçağı belirlendi. Bu kaçak sebebiyle sürücü kurslarına 2 milyon 958 bin 768 lira vergi tahakkuk ettirildi, 2 milyon 920 bin 932 lira vergi ziyaı, 2 milyon 218 bin 794 lira da özel usulsüzlük cezası kesildi.

848 firmanın verdiği izahat yeterli görüldü, ancak bu kursların da yakın takibe alınması kararlaştırıldı. 2007 yılına dönük bu çalışmanın sonucunda, sürücü kurslarının beyan ettiği gelirde 87 milyon 736 bin 620 liralık artış olurken, bunlara kesilen vergi ve cezaların toplamı 16 milyon 955 bin 204 lirayı buldu.

27.07.2009


 

Konya’da feci kaza: 5 ölü

KONYA’NIN Beyşehir ilçesinde, yolcu otobüsü ile otomobilin çarpışması sonucu 5 kişi öldü.

Alınan bilgilere göre, Erzurum’dan Antalya’ya gitmekte olan Vural Altay’ın kullandığı 34 JCV 33 plâkalı yolcu otobüsü, BeyşehirIsparta yolunun 13. kilometresinde karşı yönden gelen Eyüp Ceran idaresindeki 34 COV 56 plâkalı otomobille çarpıştı. Otobüsün altına giren otomobilde bulunan sürücü Eyüp Ceran ile Aliye Ceran, Süreyya Ceran, Kezban Kayabaşı ve Yücel Sezen olay yerinde öldü. Kazaya gece saatlerinde lastiği patladığı için park edilen traktörün sebep olduğu ileri sürüldü. Yol kenarındaki traktörü son anda fark eden Eyüp Ceran’ın, traktör römorkuna çarptıktan sonra karşı şeride geçerek yolcu otobüsünün altına girdiği ileri sürüldü. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

27.07.2009


 

Sağlıktan tasarruf olmaz

EGE Eczacılar Odaları Birliği Danışma Toplantısı Burdur’daki Grand Özeren Otel’de yapıldı.

Toplantıya birliğe bağlı Çanakkale, Bursa, Balıkesir, Manisa, Afyonkarahisar, Kütahya, Denizli, Aydın, İzmir, Muğla, İzmir, Isparta ve Konya Eczacılar Odası başkan ve yönetim kurulu üyeleri katıldı. Özgür Özel, toplantıda yaptığı konuşmada, yaşanan ekonomik krizin ardından çok sayıda insanın işsiz kaldığını ve ülkede istihdam konusunda sıkıntı yaşandığını ifade etti. Hastaların son dönemde ilâç paralarının önemli bir kısmını ceplerinden ödemek zorunda kaldığını belirten Özel, ‘’Bu kabul edilebilir bir durum değil. Bunun bedelini emekçiler ve emekliler ödememeli. Bu krizin çıkmasında onların hiç suçu yok’’ diye konuştu. ‘’Tasarruf deyince ilk akla gelen sağlık oluyor. Sağlıktan tasarruf olmaz’’ diyen Özel, şunları söyledi: ‘’Sağlıktan tasarruf etme ve hastaların sağlığını riske sokacak uygulamaların, masa başında alınan kararların hastalarımızın sağlığını tehdit etmesine karşıyız. Masa başında alınan kararlar sahada çok tartışmalı sorunlar doğuruyor. Biz eşit sağlık hizmetinden yanayız. Son günlerde pek çok kalp ve tansiyon hastası, kolesterol ilâcı kullanan hastalar televizyonlardaki ‘Bu sıcakta sakın kalp hastaları sokağa çıkmasın’ uyarısına rağmen hastanelerde rapor yenileme kuyruğunda bekliyor. Bizim hastalarımız bunu hak etmiyor. Biz bu konuya eczacılar olarak karşı çıkıyoruz ve tepki gösteriyoruz.’’

27.07.2009


 

HSYK önünde eylem çağrısı

MAZLUMDER Ankara Şubesi bugün saat 12.45’te Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) binası önünde eylem çağrısında bulundu.

Dernekten yapılan açıklamada, “Her yargı yılı açılışında; cüzdanları ile vicdanları arasında sıkıştıklarını itiraf etmekten çekinmeyen yargıçlara sesleniyoruz: Vicdanının sesini dinle! Ergenekoncu değilsen savcılara dokunma” denildi. MAZLUMDER Ankara Şubesi’nden yapılan çağrıda herkesin Kızılay, Bakanlıklar’daki HSYK binası önünde bugün saat 12.45’te yapılacak basın açıklamasında hazır bulunmaya dâvetli olduğu belirtildi.

27.07.2009


 

Sakarya’da 20 hektarlık orman kül oldu

SAKARYA’NIN Pamukova ilçesinde çamlık alanda çıkan orman yangını kontrol altına alındı. Yangında 20 hektar kızılçam ormanı kül oldu.

Pamukova ilçesi Ahiler köyü Gökçukur mevkiinde önceki gün öğleden sonra başlayan yangın kontrol altına alındı. Adapazarı Orman Bölge Müdürü Hasan Yıldız, kontrol altına alınan yangında soğutma çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Yangında 20 hektarlık bozuk kızılçam ormanının zarar gördüğünü belirten Yıldız, yangının bahçe temizliği sırasında yakılan anızdan kaynaklanmış olabileceği ihtimâli üzerinde durduklarını kaydetti. Yıldız, yangınla ilgili soruşturma başlatıldığını sözlerine ekledi.

27.07.2009


 

İzmir yollarına ısıya dayanıklı asfalt

İZMİR Büyükşehir Belediyesi, ekonomik kullanım ömrü normalden yüzde 40 daha fazla olan dayanaklı asfalt üretimine başladı.

Büyükşehir Belediyesinden yapılan yazılı açıklamada, İzmir’de ilk kez uygulanacak bu asfalt türünün, öncelikle ağır tonajlı araçların yoğun olduğu Anadolu Caddesi’nde kullanılacağı belirtildi. Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden olan İZBETON şirketinin, asfalt üretim tesislerinde yaptığı yeni düzenlemelerle daha dayanıklı asfalt üretmeye başladığı, ekonomik kullanım ömrü diğer asfaltlara göre yüzde 40 daha uzun olan modifiye aşınma tipi asfaltın şehrin özellikle trafik yükü ağır olan bölgelerinde uygulanacağı bildirildi.

27.07.2009


 

Muş’ta evleri ve camiyi su bastı

MUŞ’TA merkeze bağlı Kıyıbaşı Köyünde şiddetli yağış sebebiyle cami ve evleri su bastı, sel sularına kapılan 70 koyun telef oldu.

Kıyıbaşı Köyü Muhtarı Şabettin Dinçer, yaptığı açıklamada, gece şiddetli yağış sebebiyle köy deresinin taştığını söyledi. Derenin taşması sonucu sel sularına kapılan 70 koyunun telef olduğunu, birçok ev ve köy camisini su bastığını, ekili arazilerin de sular altında kaldığını belirten Dinçer, ‘’Evler kullanılamaz hale geldi. Su şebekesinde tahribat var. Caminin içi su doldu. Çok zor durumdayız’’ diye konuştu. Muş Valisi Erdoğan Bektaş, Kıyıbaşı Köyünde bugün hasar tesbit çalışması başlatacaklarını bildirdi.

27.07.2009


 

Yağlar lavaboya dökülmesİn

TBMM Çevre Komisyonu Başkanvekili Prof. Dr. Mustafa Öztürk, Türkiye’de her yıl 1,5 milyon ton bitkisel yağ tüketildiğini ve yaklaşık 300 bin ton da bitkisel ve hayvansal atık yağ oluştuğunu belirterek, ‘’Bu yağların lavaboya dökülmeyip geri kazanılmasıyla yılda 300 bin ton biyodizel, 30 bin ton gliserin ve 3 bin 500 ton sabun üretilerek ekonomiye katkı sağlanabilir’’ dedi.

Öztürk, yaptığı açıklamada, çevreyle uyumlu şekilde toplanmayarak çöpe atılan atık yağların, çöp depolama alanlarında yangınlara, suların kirlenmesine ve insan sağlığında tehlikelere sebep olduğunu kaydetti. Atık yağlar lavaboya döküldüğü zaman dren sistemine sıvanarak kanalizasyon borusu içindeki atıkların yapışmasına ve zamanla borunun daralarak kullanılmaz hâle gelmesine sebep olduğunu anlatan Öztürk, bu sebeple tıkanan kanalizasyonların şiddetli yağışlarda görev yapamaz hâle geldiğini ve yağışlı günlerde yolları, caddeleri ve meydanları suların kapladığını söyledi. Bitkisel ve hayvansal atık yağların temiz su ortamına döküldüğü zaman su yüzeyini kaplayarak havadan suya oksijen transferini önlediğini ve zamanla suda bozularak sudaki oksijenin azalmasına sebep olduğunu vurgulayan Öztürk, bitkisel ve hayvansal atık yağların atık su ve atık su arıtma tesisine de ciddî zarar vererek işletme maliyetini arttırdığını dile getirdi. Öztürk, ‘’Atık bitkisel yağlar, atık su kirliliğinin yüzde 25’ini oluşturmaktadır. Yani atık bitkisel ve hayvansal yağlar ayrı toplansa, evsel atık sular en az yüzde 25 daha temiz olur’’ dedi. Öztürk, denize, akarsuya ve göle ulaşan bitkisel atık yağların, kuşlara, balıklara ve diğer canlı türlerine de zarar verdiğine işaret ederek, ‘’Sıralanan bu olumsuzluklardan dolayı gelişmiş ülkelerde kullanılmış bitkisel ve hayvansal yağların kanalizasyona, yüzeysel sulara dökülmesi yasaktır. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, kanalizasyon sistemlerinin tıkanmasından yüzde 40 oranında lavaboya dökülen bitkisel ve hayvansal atık yağların sorumlu olduğu tesbit edilmiştir’’ diye konuştu. Bitkisel ve hayvansal yağ atıklarının kalorileri çok yüksek olduğu için çok değerli bir enerji kaynağı olduğuna işaret eden Öztürk, şunları kaydetti: ‘’Ülkemizde yaklaşık olarak 300 bin ton civarında oluşan bitkisel ve hayvansal atık yağların lavaboya dökülmeyip geri kazanılmasıyla yılda 300 bin ton biyodizel, 30 bin ton gliserin ve 3 bin 500 ton sabun üretilerek ekonomiye katkı sağlanabilir. 300 bin ton atık bitkisel ve hayvansal yağ geri kazanılıp biyodizel üretiminde kullanılsa, biyodizelin ekonomik değeri 800 milyon TL olacaktır.’’

ATIK YAĞLARI BELEDİYELER TOPLAMALI

Öztürk, toplanan bitkisel ve hayvansal atık yağların genelde biyodizele dönüştürülerek araçlarda yakıt olarak kullanıldığını, Türkiye’de ve AB ülkelerinde iyi uygulama biyodizel tesislerinin bulunduğunu söyledi. Belediye başkanlarını bitkisel ve havyasal atık yağları ayrı toplatmaları konusunda uyaran Öztürk, belediyelerin atık yağlarını ayrı toplamayan iş yerlerini uyarmasını ve gereğini yapmayanların ruhsatlarının iptal edilerek iş yerinin kapatılması gerektiğini ifade etti. Mustafa Öztürk, evlerde toplanan yağların mutlaka apartmanın ve sitenin bir yerinde geçici depolanarak lisanslı geri dönüşüm firmalarına verilmesi gerektiğini kaydetti.

27.07.2009


 

K. Kore fast food ile tanıştı

Kuzey Kore’nin ilk “fast food” restoranının başşehir Pyongyang’da açıldığı bildirildi.

Japonya’da yayımlanan Kuzey Kore yanlısı Choson Sinbo gazetesinin haberine göre, Samtaeseong adlı restoran, Singapurlu bir şirketle ortak olarak, geçen ay bir ‘’fast food’’ restoranı açtı. Adı belirtilmeyen Singapurlu şirketin, Kuzey Kore’deki restoranın personelinin eğitimini ve araç gereçlerini sağladığı belirtildi. Restoranın dekorasyonunun bilindik ‘’fast food’’ restoranları tarzında olduğu, ancak “Amerikan stili” ithal edilmesin diye mönüde hamburger ismine yer verilmediği kaydedildi.

27.07.2009


 

Güneşten istifade için güneşlenmek şart değil

Ankara Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi İbni Sina Hastanesi Dermatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rana Anadolu, deri kanserlerinin yüzde 90 oranında Ultraviyole (UV) ışınları hasarına bağlı olduğunu bildirdi.

Anadolu, yaptığı açıklamada, güneş ışığının insan sağlığı için gerekli olduğunu, ancak bunun belli şartlarda olması gerektiğini söyledi. Miami Üniversitesi Miller Tıp Fakültesi’nde de konuk öğretim üyesi olarak görev yapan Anadolu, özellikle kemik erimesi sorunu yaşayan kişilerin güneşten mutlaka faydalanması gerektiğini belirterek, ‘’Gün içerisinde herkes için 10-15 dakika doğrudan ya da sabah ve akşam saatlerinde alınan UV ışınları, bütün ihtiyacı fazlası ile karşılamaktadır’’ dedi. Uzun süreli UV ışınlarına maruz kalan kişilerde, erken yaşlanma, ciltte deformasyon, leke ve cilt kanseri riskinin arttığını belirten Anadolu, ‘’Deri kanserleri yüzde 90 oranında UV ışın hasarına bağlıdır’’ dedi. Anadolu, şunları kaydetti: ‘’Dudaklar, kulak kepçeleri, göz kapakları, ense, saçların dökük olduğu kafa derisi alanları yüksek riskli bölgelerdir. Bu alanlar deri kanseri ve UV hasarı açısından yüksek risk taşımalarına rağmen çoklukla unutulur ve korunmazlar. Göz ve çevresi için UV koruyucu geniş güneş gözlüklerinin kullanılması hayati önem taşımaktadır. Buralara koruyucu u

27.07.2009


 

Karagöl’e alüvyon tehdidi

Artvİn’İn Borçka ilçesinde tabiî güzelliğiyle turistlerin uğrak yeri olan Karagöl’ün alüvyonla dolma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu bildirildi.

Borçka Karagöl Doğayı Koruma ve Tanıtma Derneği Başkanı Necip Kara, yaptığı açıklamada, Doğu Karadeniz’in tabiat harikalarından biri olan Karagöl’ün alüvyonla (akarsuların taşıyıp yığdıkları balçık, kil gibi çok ince taneli şeylerin kum ve çakılla karışmasıyla oluşan yığın) dolma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını savundu. Kara, 40 yıl önce 100 dönüm olan gölün şimdi 95 dönüme düştüğünü belirterek, ‘’Alüvyonlara karşı önlem alınmazsa, 95 dönüm olan göl, gelecek 10 yılda 30 dönüm daha küçülecek’’ dedi. Göl çevresindeki bazı ağaçların 20 yıl önce kesildiğini, bu sebeple yaylalara yapılan yollardan dolayı göle gelen alüvyon miktarında artış olduğunu ifade eden Kara, şöyle devam etti: ‘’Bu durum karşısında Millî Parklar Genel Müdürlüğü’ne görev düşüyor. Çünkü bu kurumdan başka kimsenin gölde önlem almaya yetkisi yok. Şu anda Millî Parklar’ın herhangi bir çalışması yok. Gölle ilgili öncelikle bir master planı yapılması uygun olacaktır. Gölün alüvyonlarının temizlenmesine gerek yok. Göl alanının alüvyonlarla daha da küçülmemesi için bir takım önlemlerin alınmasını istiyoruz.’’

27.07.2009


 

Maceracı turistlerin tercihi, Olimpos

Denİzİn kıyısına kadar uzanan tarihi kalıntıları, üzerlerinde hiç susmayan Ağustos böcekleriyle asırlık ağaçları, serüven tutkunlarını meydan okumaya davet eden sarp kayalıkları ve ahşap evlerden oluşan konaklama tesisleri ile turizme çok çekici bir alternatif sunan Antalya’nın Kumluca ilçesine bağlı Olimpos bölgesi, dünyanın dört bir yanından tatilcileri ağırlıyor.

Yıllar önce karavanla yolculuk yapan, ardından da sırtında çantalarıyla dünyayı dolaşan gezginlerin keşfettiği Olimpos, alternatif tatil arayışındaki insanların başta gelen tatil yeri hâline geldi. Yılın dört mevsimi yerli ve yabancı turistlerin ağırlandığı, göz kamaştıran tabiî güzelliğe sahip Olimpos’ta her gelir grubuna uygun tatil imkânı sunuluyor. Millî Park içinde yer almasından dolayı betonlaşmaya izin verilmeyen Olimpos’ta tatilciler, ağaçların üzerinde kurulan ahşap evlerde konaklayabiliyor. Tabiî ortamda kurulan yaklaşık 50 tesiste 3 bin civarında yatak bulunan Olimpos’ta turistik tesislerin işletmecileri tatilcilere, kaya tırmanışı, tabiat yürüyüşü, dalış gibi alternatif sporları yapma imkânı sunarken, kil banyosu ve bitki banyosu ile masaj imkânı da sağlanıyor. Olimpos’a Antalya’dan kalkan minibüslerle geliniyor ayrıca özel araçlarıyla gelmek isteyenler de Antalya-Kumluca karayolundan Olimpos’a ayrılan 7 kilometrelik yolu takip ederek bu eşsiz tatil yöresine ulaşabiliyor. Eşsiz tabiat ve denizini ancak gidenlerin en güzel haliyle görebileceği Olimpos’ta çok ucuza tatil yapmak da mümkün. 25 TL’den başlayan, 50 TL’ye kadar ulaşan yatak fiyatlarına, sabah kahvaltısı ve akşam yemeği dahil ediliyor.

27.07.2009


 

Karavancıları Türkiye’ye çekmek lâzım

Ulusal Kamp ve Karavan Federasyonu (UKKF) Başkanı Hayati Kaplan, Türkiye’de karavan turizmiyle ilgili çalışmalar yapılması gerektiğini belirterek, ‘’Avrupa’daki 5,5 milyon karavan sahibini ülkemize getirerek turizm gelirinden istifade etmeliyiz’’ dedi.

Hayati Kaplan, yaptığı açıklamada, 9 derneğin bir araya gelmesiyle UKKF’yi kurduklarını, kısa sürede 500 üyeleri olduğunu söyledi. Üye sayısının daha da artacağına inandıklarını ifade eden Kaplan, 19 yıldır karavanla iç içe olduğunu bildirdi. Türkiye’de karavan turizminin Avrupa’ya göre çok zayıf olduğunu ifade eden Kaplan, şunları söyledi: ‘’Bu kültür Avrupa’da çok daha ileride. Karavan sayısı ve kamp nitelikleri açısından Avrupa’nın çok gerisindeyiz. Türkiye’de yaklaşık 4 bin civarında karavan kullanılıyor. Avrupa’da ise 5,5 milyon karavan var. Bunun sebebi, tanınmayan bir hayat tarzı olmasından kaynaklanıyor. Bunun yanında bazı kesimler bunu maddî imkâna bağlıyor. Ancak moto ve çekme dediğimiz 2 tür karavan var. Çekme karavanlar arabanın arkasına takılan ucuz karavanlardır. 10 bin TL’ye alınabiliyor. Ama motokaravanlar pahalı. Fiyatları 60 ile 80 bin TL arasında değişiyor. Ülkemizde bu turizmin ve kültürün zamanla gelişeceğine inanıyorum.’’

27.07.2009


 

Sigarayı bırakma polikliniğine yoğun ilgi

SİGARA yasağının kapsamının genişletilmesinin ardından, Kastamonu Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesindeki sigarayı bırakma polikliniğine başvuruların arttığı bildirildi.

Hastanenin Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Dursun Ali Sağlam, yaptığı açıklamada, polikliniğin sigarayı bırakmaya karar vermiş kişilere yardımcı olmak amacıyla kurulduğunu ve bu anlamda başvuranlara yardımcı olduklarını söyledi. Sigara yasağının kapsamının genişletilmesinin öncesinde ayda ortalama 50 kişinin sigarayı bırakma polikliniğine başvurduğunu ifade eden Dr. Sağlam, yasağın kapsamının genişletildiği 19 Temmuzdan 25 Temmuza kadar, 53 kişinin kendilerine başvurduğunu bildirdi.

27.07.2009


 

Organik oyuncak projesi hayata geçiyor

Bornova Belediye Başkanı Kamil Okyay Sındır, İzmir Kalkınma Ajansınca (İZKA) desteklenen 74 proje arasında birinciliği elde eden Organik Oyuncak Projesi kapsamında çalışmalara başlandığını bildirdi.

Kamil Okyay Sındır, yaptığı açıklamada, İZKA ile sözleşme imzaladıklarını projenin sosyal ve ekonomik kalkınmayı destekleme, özellikle kadınları iş hayatına katma, ekonomik kalkınmayı sağlayacak insan kaynağı yaratma gibi sosyal hedefleri olduğunu belirtti. Çok kapsamlı bir projeyi hayata geçirdiklerini kaydeden Sındır, şunları söyledi: ‘’Yoksul bölgelerdeki ev kadınlarını, işi olmayan kadınları projeye dahil etmek istiyoruz. Bu amaçla muhtarlarla toplantılar yapacak ve projeye katılacak kişileri belirleyeceğiz.”

27.07.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Bütün haberler

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.