Haberler |
Siyasallaşmış yargı adaleti tıkıyor |
ÇAĞDAŞ Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu’nda (HSYK) hakim ve savcı atamalarının, kilitlenmesi ile ilgili “Son derece statükoya bağımlı, siyasete yargı yoluyla müdahale etmeye meyyal, siyasallaşmış bir kurulla karşı karşıyayız” dedi. Hakim ve savcı atamalarının, Ergenekon savcılarının davadan alınması yönündeki bir önerge sebebiyle kilitlenmesini bianet’e yorumlayan ÇHD Başkanı Kozağaçlı, geçmişte Şemdinli iddianamesini düzenleyen savcı Ferhat Sarıkaya’nın bakanlık müsteşarı muhalefet şerhi koymasına karşın diğer tüm kurul üyelerin aldığı “hukuk dışı bir karar”la meslekten ihraç edildiğini ifade ederek, “Hakim ve savcıların alt kültürü, özgürleştirici bir alt kültür değil. Biz o dönem yargının tek sorununun Bakan ve müsteşarının kurulda bulunması olmadığını anlamıştık” dedi. Atama kararnamesi çevresindeki tartışmaların, sadece Ergenekon savcıları ve Kayseri İl Jandarma Alay Komutanı Cemal Temizöz’e dokuz kez müebbet hapis cezası talebiyle dava açan Diyarbakır savcılarıyla sınırlı olmadığını kaydeden Kozağaçlı, “Özel yetkili mahkeme başkanlarının siyasi yarar gözetilerek yerlerinin kaydırılması şeklinde bir riskle karşı karşıyayız. Hakim ve savcı tayinlerinin bu ölçüde bekletilmesi, sebebi her ne olursa olsun adli sisteme karşı ağır bir suç. Çünkü bu bir çok hakim ve savcıyı güvensizliğe ve belirsizliğe itiyor. Doğal yargıç ilkesini ve hakim bağımsızlığını ciddi şekilde etkileyecek bu bekleme, sona erdirilmeli” dedi.
“KÜÇÜK HAKİM ADALET DAĞITIYOR, BÜYÜĞÜ SİYASET PEŞİNDE...”
“Bu yargıçlar çok hukuka aykırı davrandılar, bu muameleyi hakkettiler” demenin de uygun olmayacağını kaydeden Kozağaçlı, şöyle devam etti: “Bunu kabul edecek olursak, Türkiye’de özel yetkili mahkemelere bakacak hakim kalmaz, Emniyet müdürlüklerinde görevli kalmaz. Bu işler zaten 40 yıldır böyle yürütüldü. Ergenekon’da yapılmış hukuksuzluklar, özel yetkili Ağır Ceza Mahkemeleri’nde yapılmış olan usulsüzlükler içerisinde çok küçük bir damladır. Hatta, bu davada sanık ve şüphelilere Türkiye ortalamasının çok üzerinde iyi ve hukuka uygun davranıldığı söylenebilir.” “Evrensel hukukta yeri olmayan özel yetkili mahkemelerin özellikle siyasal, toplumsal ve sendikal muhalefeti yargılarken takındıkları hukuk tanımaz tutum göz önüne alınırsa, Ergenekon davasında bunların çok azına rastlandı” diyen Kozağaçlı, çözümün hakim ve savcıların sendikal ve mesleki örgütlenmesinde olduğuna işaret etti. “Küçük hakim ve yüksek hakim” ayrımına da işaret eden Kozağaçlı, 20 yıl boyunca adalet dağıtım işinin yüzde 80’ini 23-24 yaşlarındaki hakimlerin yaptıklarını, bin kişilik bir grup hakimin ise Bakanlık bürokratı veya yüksek mahkeme üyesi olarak Ankara’ya yerleştirildiğini söyledi. |
18.07.2009 |