|
|
|
Filistin’in birliği birinci öncelik |
Cumhurbaşkanı Gül, Riyad'daki açıklamasında “Filistin’de ayrılığın giderilmesi, ulusal birliğin kurulması birinci önceliktir” dedi. Türkiye’nin Filistinliler arasında birlik sağlanması için inisiyatif alıp almayacağına dair soru üzerine Gül, Filistinlilerin birliğinin diğer ülkelerin de ortak çabasıyla sağlanması gerektiğini söyledi.
Filistin’in birliği birinci öncelik
CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, Filistin’de ayrılığın giderilmesinin ve ulusal birliğin kurulmasının birinci öncelik olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Gül, Riyad’da konakladığı Misafir Sarayı’nda basın toplantısı düzenledi. Kendisine, eşine ve beraberindeki heyete gösterilen misafirperverliğe teşekkür eden Gül, bunun Türkiye-Suudi Arabistan dostluğunun en üst düzeye çıktığının göstergesi olduğunu söyledi. Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin her alanda güçlü bir şekilde ilerlediğini ifade eden Gül, ziyaretinin buna yeni bir ivme kazandırdığını belirtti. Riyad’daki temasları hakkında bilgi veren Gül, Suudi makamlarıyla yaptıkları görüşmelerde siyasî ve bölgesel konularla ikili ilişkileri ele aldıklarını anlattı. Suudi Arabistan’ın kutsal mekanların koruyucusu, Türkiye’nin ise NATO üyesi ve AB üyeliğine giden bir ülke olduğunu dile getiren Gül, ‘’İslâm dünyasının iki güçlü ülkesinin işbirliği bölge barışına katkı sağlayacaktır’’ dedi. Görüşmelerinde en çok ele aldıkları konunun Filistin sorunu olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Filistin’de ayrılığın giderilmesi, ulusal birliğin kurulması birinci önceliktir” ifadelerini kullandı. Gül, bu konuda beraber ve güçlü bir şekilde çalışma kararı aldıklarını kaydetti.
Ekonomik konularda ise iki ülke arasındaki ticareti daha çok arttırma konusunda mutabakata vardıklarını aktaran Abdullah Gül, “5,5 milyar dolar olan ticaret hacmimizin en kısa zamanda 10 milyar dolara ulaştırılabileceğine inanıyoruz. Yatırımlar konusunda da hem Türkiye’de hem Suudi Arabistan’da çok büyük potansiyeller var. İş adamlarımıza potansiyellerin değerlendirilmesi konusunda çağrılarda bulunduk” diye konuştu.
FİLİSTİN’DE ÇÖZÜM DÜNYA
BARIŞINA EN BÜYÜK KATKI OLUR
Gül, daha sonra Suudi Arabistanlı gazetecilerin sorularını cevapladı. Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye’nin bütün çabalarının Orta Doğu’da barışa katkı sağlamak amacını taşıdığını kaydetti. Dünyadaki bir çok sorunun altında Filistin meselesinin yattığına dikkati çeken Gül, ‘’Filistin meselesinde çözüm sağlandığında, Filistinlilerin kendi devletlerini kurup İsrail’le yan yana yaşayacakları ortam sağlanırsa dünya barışına en büyük katkı sağlanır. Bütün gücümüzü bu doğrultuda sarf ediyoruz’’ dedi. “Kral Abdullah’ın sunduğu Arap Barış Planı’nı destekliyoruz. İsrail de umarım değerlendirir ve kalıcı barış sağlanır’’ diyen Gül, İsrail’le olan ilişkileri barış sürecine katkı sağlama yönünde değerlendirdiklerini vurguladı.
|
06.02.2009
|
|
|
Emlâk piyasası dibe vurdu |
İstanbul Emlâk Komisyoncuları Odası Yönetim Kurulu Başkanı Sabri Ateş, emlâk piyasasına ilişkin olarak, ‘’Vatandaşın beklemeye geçmesi konut fiyatlarını çok aşağıya çekti. Promosyonlarla ev satan müteahhitler var’’ dedi.
İstanbul Emlak Komisyoncuları Odası Yönetim Kurulu Başkanı Sabri Ateş, emlâk piyasasına ilişkin, ‘’Vatandaşın beklemeye geçmesi konut fiyatlarını çok aşağıya çekti. Promosyonlarla ev satan müteahhitler var’’ dedi. Ateş, dünyada başlayan ekonomik krizin, Türkiye’de emlak sektöründe de olumsuz etkilerini gösterdiğini, birçok inşaat firmasının talep eksikliğinden dolayı ‘’satyap’’ şeklinde konut ürettiğini, müşterinin bir anda kenara çekilmesiyle de inşaat firmalarının sıkıntı içine düştüğünü anlattı. Türkiye’de vatandaşların ‘’fırsatçı’’ olduğu ifade eden Ateş, vatandaşların bu dönemi bir fırsat olarak yakaladığını ve beklemeye geçtiğini, ‘’müteahhitler sıkıştıkça konut daha ucuza alınır’’ gibi bir düşünceyle piyasayı uzun vadeli bir beklentiye soktuklarını dile getirdi. Vatandaşın beklemeye geçmesinin konut fiyatlarını çok aşağıya çektiğini, promosyonlarla ev satan müteahhitler olduğunu kaydeden Ateş, ‘’Gayrimenkulde bazı bölgelerde yüzde 40’a varan indirimler yapılmaya başlandı. Bu saatten sonra da artık vatandaşın beklemesine gerek yok’’ dedi.
|
06.02.2009
|
|
|
Yargıtayın iş yükü ağır |
YargItayIn hukuk ve ceza dairelerine geçen yıl 594 bin 800 dosya geldi.
Geçmiş yıllardan devirle birlikte geçen yıl toplam 522 bin 451 dosyayı karara bağlayan Yargıtay, dosyalardan 362 bin 551’ini bu yıla devretti. Yargıtay Başkanlar Kurulunun, dairelerin iş yükü ve bazı daireler arasındaki görev değişikliğine ilişkin kararı, Resmî Gazete’de yayınlandı. Buna göre, 1 Ocak-31 Aralık 2008 arasında Hukuk Genel Kuruluna 833 iş geldi ve bir önceki yıldan aktarılanlarla birlikte toplam 850 dosyadan, yıl içinde 790’ı karara bağlandı ve 2009 yılına 60 iş aktarıldı. Ceza Genel Kuruluna ise 284 iş geldi ve bir önceki yıldan aktarılanlarla birlikte toplam 336 dosyadan yıl içinde 243’ü karara bağlandı ve bu yıla 93 iş kaldı. Hukuk dairelerine 1 Ocak-31 Aralık 2008 arasında 349 bin 480 dosya geldi, toplam 325 bin 319 dosya karara bağlandı. Hukuk daireleri, 120 bin 97 dosyayı da bu yıla aktardı. Ceza dairelerine ise 1 Ocak-31 Aralık 2008 arasında toplam 245 bin 320 dosya geldi. Ceza daireleri 197 bin 132 dosyayı karara bağlarken, 242 bin 454 dosya bu yıla kaldı.
|
06.02.2009
|
|
|
Kriz paketi meclise geliyor |
ÇALIŞMA ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, ekonomik kriz önlem amacıyla hazırlanan ve içinde teşviklerin arttırılması, istihdamın korunması ve artırılması için alınacak önlemler konusunda Bakanlar Kuruluna yetki verilen düzenlemelerin de içinde olduğu tasarıyı TBMM Başkanlığına sunmadan önce siyasi parti gruplarına sundu.
|
06.02.2009
|
|
|
TL’nin dönüşümü yüzde 40’a ulaştı |
YILBAŞINDAN itibaren tedavüle giren Türk Lirası banknotların dönüşümü hızla gerçekleşiyor.
2 Şubat 2009 itibariyle piyasadaki paranın yüzde 40’ını, liralar aldı. Konuyla ilgili açıklamada bulunan Merkez Bankası yetkilileri, 2 Şubat 2009 tarihi itibariyle dolaşımda bulunan banknotların tutar olarak yüzde 39,5’inin ebatları küçülen TL’lerden oluştuğuna işaret etti. Dönüşümün adet olarak ise yüzde 30,7’ye ulaştığını belirten yetkili, “Operasyonun ilk aşamasında olduğu gibi, mevcut banknotların büyük bir kısmının 2009 yılının ilk 6 ayında TL’ye dönüşmesi bekleniyor. Madeni paralardaki dönüşüm ise yine nispeten yavaş bir seyir izleyecektir” dedi. Yetkili, bugüne kadar yaklaşık 28,7 milyar TL değerinde 665 milyon adet Türk Lirası banknot basıldığını sözlerine ekledi. Paradan altı sıfır atılarak 2005’te hayatımıza giren Yeni Türk Lirası banknotlar kırpılarak çuvallanıyor. Çuvallar daha sonra çimento fabrikalarına gönderiliyor.
|
06.02.2009
|
|
|
PKK’ya bir darbe de Suriye’den |
Terör örgütü PKK’ya bir darbe de Suriye’den geldi. Terör örgütüne yönelik düzenlenen bir operasyonda 3 PKK’lı terörist öldürülürken, Şam ve Haseki şehirlerinde 19 kişi çok sayıda silâh ve patlayıcı ile yakalandı.
Terör örgütü PKK yandaşlarının, elebaşı Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının yıl dönümünü bahane ederek önceki gün Şam ve Haseki şehirlerinde protesto gösterisi düzenlemelerine izin vermeyen Suriye güvenlik güçlerinin, çok sayıda göstericiyi gözaltına aldığı bildirildi. Bu arada, PKK’lı teröristlerin Halep, Kamışlı, Lazkiye, Afrin ve Ayn Al Arap’ta yaşayan Kürtlerden zorla para topladıkları ve örgüte kadro temini amacıyla Kürt ailelerin çocuklarını kaçırdıkları yönündeki ihbarları değerlendiren güvenlik güçleri tarafından geçen hafta sonu gerçekleştirilen bir dizi operasyon sonucunda örgüte büyük darbe indirildiği kaydedildi. Aralıksız sürdürülen operasyonlarda, aralarında terör örgütü sorumlularının da bulunduğu 19 terör örgütü üyesi yakalanarak, Şam ve Halep’teki cezaevlerine konuldukları öğrenildi. Yakalanan PKK’lıların evlerinde yapılan aramalarda ise çok sayıda mayın, plastik patlayıcı, uzun namlulu silâh ve bunlara ait mermi ile birlikte 250 milyon Suriye Lirası ve 2 bin 500 ABD doları ile çok sayıda örgütsel dokümanın ele geçirildiği belirtildi. Yakalanan 19 teröristin ‘’terör örgütü üyesi olmak, zorla para toplamak, çocuk kaçırmak, Suriye topraklarının bir bölümünü yabancı bir ülkeye ilhak etme girişiminde bulunmak ve ülkede yaşayan Kürtleri devlet aleyhine kışkırtmak suretiyle etnik çatışmaları körüklemek’’ suçlarından ömür boyu hapis talebiyle yargılanacakları bildirildi.
|
06.02.2009
|
|
|
Kur’ân kursu CHP’yi karıştırdı |
CHP Samsun Milletvekili Haluk Koç, partinin “çarşaf ve Kur’ân kursu açılımları”na ilişkin kaygılarını, Genel Başkanı Deniz Baykal’a bir mektupla iletecek. CHP Gaziantep Milletvekili Yaşar Ağyüz de, hedeflerinin, “vatandaşların özgürce yaşadığı dinsel yaşam değil, çağdaş kent yaşamını sağlamaya yönelik” olması gerektiğini belirterek, “Bu nedenle eksik ve yanlış buluyorum” dedi.
CHP Samsun Milletvekili Haluk Koç, partinin ‘’çarşaf ve Kur'ân kursu açılımları’’na ilişkin kaygılarını, Genel Başkanı Deniz Baykal’a bir mektupla iletecek. Koç, tepkisini şöyle dile getirdi. Koç, yaptığı açıklamada, ‘’ciddî ve önemli bir seçim öncesinde aday belirlemede ve ‘çarşaf, Kuran kursu açılımı’ diye sunulan ancak CHP’nin temel ilkeleriyle bağdaşmayan bazı girişimlerde sıkıntı olduğunu’’ söyledi.
Bu sıkıntılar konusunda, Genel Başkan Baykal’a bir mektup yazacağını ve kaygılarını, düşüncelerini dile getireceğini belirten Koç, mektubu, gelecek hafta Baykal’a ileteceğini bildirdi. Koç, bu süre içinde kamuoyu önünde partisiyle ilgili bir tartışmaya girmeyi uygun görmediğini ifade etti.
Kaygılarını, Baykal ile yüzyüze görüşmek yerine neden mektupla ileteceğine yönelik soruya Koç, ‘’Sayın Baykal, şu anda çok yoğun, çalışmaları devam ediyor. Ben de Samsun’da çalışmalara katılıyorum. Parti içi çalışmalarda sıkıntı yaşanmaması için sorumluluklarımı yerine getirirken, uyarı görevimi de partinin en yetkili kişisine ileteceğim’’ diye karşılık verdi.
“YANLIŞ BULUYORUM’’
CHP Gaziantep Milletvekili Yaşar Ağyüz, CHP Kocaeli Belediye Başkan Adayı Sefa Sirmen’in açıklamalarından sonra gündeme gelen ‘’Kuran kursu açılımını’’, AA muhabirine değerlendirdi. Ağyüz, CHP belediye başkan adaylarının; ortak bir propaganda malzemesi yerine, seçmen profiline yönelik, seçimi hedef alan popülist yaklaşımlar içerisinde bulunmalarını, sosyal demokrat düşüncenin gereği olarak, zamansız ve yersiz bulduğunu kaydetti.
Hedeflerinin, vatandaşların özgürce yaşadığı dinsel yaşam değil, çağdaş kent yaşamını sağlamaya yönelik olması gerektiğini belirten Ağyüz, ‘’Bu nedenle eksik ve yanlış buluyorum’’ dedi.
|
06.02.2009
|
|
|
DTP’li Tuğluk’a 1.5 yıl hapis cezası |
DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk, Batman’da katıldığı bir toplantıda yaptığı konuşmada terör örgütünün propagandasını yaptığı gerekçesiyle 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk , yasadışı örgüt propagandası yapmaktan 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. 22 Temmuz 2007 tarihinde Batman’a yaptığı konuşmadan dolayı terör örgütü propagandası yaptığı gerekçesiyle hakkında dava açılan DTP Diyarbakır milletvekili Aysel Tuğluk’a 1 yıl 6 ay hapis cezası verildi. 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Aysel Tuğluk’un terör örgütü propagandası yapmaktan dolayı 3713 sayılı terörle mücadele kanunun 7/2 maddesi gereğince suçun işleniş biçimi gözönüne alınarak 1 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına sanığın davranışları karşısında pişmanlık duyduğu yahut ilerde bir suç işlemeyeceği hususunda mahkemece olumlu kanaat hasıl olmadığından sanık hakkında 5237 sayılı yasanın 62 maddesinin lehe tatbikine yer olmadığını tanık hakkıda verilen cezadan başkaca kanuni ve takviri indirim yada artma olmadığını kararın bir örneğinin TBMM başkanlığına gönderilmesine karar verildi. Aysel Tuğluk, Batman’da yaptığı konuşmada, “Biz PKK’ye terör örgütü desek bölgeye giremeyiz. Sizin terör örgütü dediğiniz insanlar kimine göre kahramandır” dediği için dava açılmıştı.
|
06.02.2009
|
|
|
Kılıçdaroğlu’na fezleke |
Üsküdar Cumhuriyet Savcılığı, CHP Milletvekili ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında dokunulmazlığın kaldırılması için fezleke hazırlayacak. Meclisin Kılıçdaroğlu’nun dokunulmazlığını kaldırması halinde dâvâ açılabilecek.
Kılıçdaroğlu’na şok dâvâ
KILIÇDAROĞLU hakkında “Bölücü terör örgütü PKK ile Almanya’da işbirliğine gitme ve onlara yataklık yapma, AK Parti hükümeti ve Başbakan’a komplo düzenlemek, hükümeti bir sivil darbeyle devirmek” suçlaması yapılıyor. Bir dönem Alman Emniyeti’nde görev yapan araştırmacı-yazar Talip Doğan Karlıbel, CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında Üsküdar Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. 4 Şubat 2009 tarihinde yapılan başvurudaki iddiaları yerinde gören Üsküdar Cumhuriyet Savcılığı, CHP’li Kılıçdaroğlu hakkında dâvâ açtı. Üsküdar Cumhuriyet Savcılığı’nın Kılıçdaroğlu’nun dokunulmazlığının kaldırılması için hazırladığı fezlekeyi Meclis Başkanlığı’na göndermesi bekleniyor.
CHP’nin Alman Ebert Vakfı’ndan para aldığı iddialarını gündeme taşıyan Karlıbel, Kılıçdaroğlu hakkında “Asılsız iftira ve şahsıma yönelik tv kanalları, yazılı basın ve internet basınında suçlama. Üsküdar Adliyesi’nde bulunan (2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2005/118 Esas, 2005/279 nolu kararı) dosyamın içinden alınan evrak üzerinde oynama yapılıp olayı saptırarak uyuşturucu sattığımı ifade etmektedir. Ayrıca basın kuruluşlarına bu evrakın sızdırılması. Bölücü terör örgütü PKK ile Almanya’da işbirliğine gitme ve onlara yataklık yapma. Türkiye’nin üniter yapısını bozmak isteyen Alman siyasi vakfı Friedrich Ebert Vakfı ile proje çalışması adı altında (Yeni Türkiye Projesi) üzerinden Türkiye’yi bölmek. AK Parti hükümeti ve Başbakan’a komplo düzenlemek ve hükümeti bir sivil darbeyle devirmek” suçlamalarını yaptı.
Savcılığın şikâyetini yerinde görerek dâvâ açtığını dile getiren Karlıbel, son sözü yargının söyleyeceğini ifade etti.
|
06.02.2009
|
|
|
İzmir’de MHP-GP işbirliği |
MHP, İzmir’de yerel seçimler için Genç Parti (GP) ile işbirliği yapma kararı aldı.
MHP İl Başkanı Ümit Akkuş ile GP İl Başkanı Koray Günüç’ün ortak yazılı açıklamasında ‘’İzmir’in sorunlarını ortak akılla çözme kararlılığında olunduğu’’ ifade edildi. Açıklamada, şu görüşlere yer verildi: ‘’İzmir CHP’ye mecbur, AKP ye mahkum değildir. CHP ve AKP dışında kalan değerli siyasi partileri yok sayan anlayışa karşı duruşumuzu gösterme kararlılığındayız. İzmir’de halinden memnun olmayanların alternatifi olacak, toplumda uzlaşmayı sağlayacak ve bu seçimleri mutlaka kazanacak yeni kadrolarla bir seçim işbirliğine gidiyoruz. Bu kadrolar, İzmir için ümit ve değişimin en büyük habercisi olacaktır. Karşılıklı yapılan görüşmelerde meclislerde, temsil noktalarında ve sıralamalarda hiçbir şekilde bir pazarlık söz konusu olmamıştır. İzmir’in atanmışlar tarafından değil İzmirlilerin seçtiği kişiler tarafından yönetilmek isteğini gören MHP ve GP İl başkanlıkları, mahalli idareler seçiminde seçim işbirliği yapma kararı almıştır.’’
|
06.02.2009
|
|
|
İnsan Hakları Komisyonu Silivri Cezaevi’ni inceleyecek |
İNSAN Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde oluşturulan Cezaevi ve tutukevleri ile ilgili daimi alt komisyon, Silivri cezaevinde incelemelerde bulunacak.
Komisyon, Ergenekon kapsamında gözaltına alınanlarla ilgili medyada yer alan haberlerde bu kişilerin suçlu gibi gösterildiğine yönelik görüşleri ve başvuruları dikkate alarak incelemelerde bulunmak üzere bir alt komisyon oluşturdu.
|
06.02.2009
|
|
|
Hürriyetsiz medeniyet olmaz |
“Medeniyet Üzerine Düşünceler” konulu konferansta konuşan Prof. Dr. Atilla Yayla, “ifade hürriyeti, din özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü” gibi özgürlüklerin medeniyetin olmazsa olmazları arasında yer aldığını söyledi.
Hürriyetsiz medeniyet olmaz
Prof. Dr. Atilla Yayla, ifade hürriyeti, din özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü gibi özgürlükler olmadan medeniyetten söz edilemeyeceğini söyledi.
Demokrat Hukukçular Derneği’nin önceki gün İstanbul Fatih Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde düzenlediği programda Prof. Dr. Yayla “Medeniyet Üzerine Düşünceler” konulu bir konferans verdi. Dernek Başkanı Halil Doğan’ın açılış konuşmasından sonra sözü alan Yayla, “Medeniyetin birinci ilkesi ve temeli özel mülkiyettir. Ve bu özel mülkiyetin de ilk unsuru, insanın kendi hayatı ve bedenidir. Herkes kendi bedeninin sahibidir. Başka hiçbir kimse onu kendi emelleri doğrultusunda kullanamaz ya da o beden üzerinde onun izni olmadan tasarruf edemez” dedi.
Medeniyetin diğer temel ilkelerini sıralayan Yayla, “İfade hürriyeti, din özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü” gibi özgürlükleri de medeniyetin olmazsa olmazları arasında saydı. Ülkemizin ifade hürriyeti açısından geri kaldığını söyleyen Yayla, bunun tipik örneğinin, bu ülkede katillerin, hırsızların genel afla affedilirken devleti, rejimi eleştirenlerin bu afdan nasipsiz kaldıkları olduğunu söyledi. İanç özgürlüğünün önündeki en büyük tehlikenin ise “kamu otoritesi” olduğunu ifade eden Yayla, pek çok devletin “anayasalı” olduğunu ama “anayasal” olamadığını da sözlerine ekledi.
Silâhlı güçler, sivil denetim altında olmalı
MEDENİ toplumlarda, silahlı güçlerin sivil denetim altında olması gerektiğini vurgulayan Yayla, aksi takdirde sivillerin bu silahların kendilerine doğrultulmasına davetiye çıkarmış olduklarına işaret etti. Konferansını “Bana göre tek bir medeniyet vardır. O da insanlık medeniyetidir. Ve asıl mücadele bu medeniyeti savunanlar ile bu medeniyete düşman olanlar arasında devam etmektedir” sözleriyle biriten Prof. Dr. Yayla, sorular faslında ise, dinin devlete ihtiyacı olmadığını ve özerkleşmesi lâzım geldiğini dile getirdi.
|
06.02.2009
|
|
|
Özbek’in tutukluluğuna yapılan itiraza ret |
‘’Ergenekon’’ soruşturması kapsamında tutuklanan Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Mustafa Özbek’in tutukluluğuna yapılan itiraz, mahkemece reddedildi.
|
06.02.2009
|
|
|
Pazartesi ders başı |
İlköğretİm ve ortaöğretim okullarındaki yaklaşık 15 milyon öğrenci ile 600 bine yakın öğretmen, 2 haftalık yarıyıl tatilinin ardından ders başı yapacak.
Eğitim-öğretim yılının ikinci dönemi sınavlar dolayısıyla öğrenciler için yoğun geçecek. Seviye Belirleme Sınavı, ilköğretim 6. sınıflar için 13 Haziran 2009, 7. sınıflar için 7 Haziran 2009 ve 8. sınıflar için ise 6 Haziran 2009 tarihlerinde yapılacak.
İlköğretim 5. sınıf ile liselerin 9, 10 ve 11. sınıflarında okuyan öğrencilerin katıldığı Devlet Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavı (DPY) 3 Mayıs 2009 tarihinde gerçekleştirilecek. İlköğretim 8.sınıf için DPY sınavı 6 Haziran 2009, ilköğretim 7. sınıf için 7 Haziran 2009, ilköğretim 6. sınıf için ise 13 Haziran 2009 tarihlerinde düzenlenecek. Üniversiteye giriş sınavı ÖSS, 14 Haziran 2009 tarihinde yapılacak. 2008-2009 eğitim-öğretim yılı 12 Haziran Cuma günü sona erecek. Okullar gelecek eğitim-öğretim yılında daha geç açılacak. 2009-2010 eğitim öğretim yılı 24 Eylül 2009 Perşembe günü başlayacak.
|
06.02.2009
|
|
|
5 KADINDAN BİRİ, OKUMA YAZMA BİLMİYOR |
KadInIn Statüsü Genel Müdürlüğü’nün (KSGM) hazırladığı “Türkiye’de Kadının Durumu” raporuna göre,Türk kadınının eğitim seviyesi son 10 yılda artış göstererek, yüzde 76,9 olan okuryazarlık oranı yüzde 80,4’e ulaştı.
Ancak, Türkiye’de okuryazar olmayanların yüzde 75,5’ini kadınlar oluşturuyor. Hâlâ 5 kadından biri, yani yaklaşık 5 milyon 732 bin kadın, okuma yazma bilmiyor. Bunun yanında, kadınların yüzde 21,5’i okur yazar ama herhangi bir eğitim kurumundan mezun değil, yüzde 37,2’si ilkokul, yüzde 7,4’ü ortaokul ve dengi okul, yüzde 10,6’sı lise ve dengi okul ve sadece yüzde 3,9’u yüksek okul ve fakülte mezunu. Okullaşma oranı yüzde 100’e ulaşmayan kız çocukları, okullarını da erkeklere göre daha yüksek oranda terk ediyor. Eğitimli kadınların karar alma mekanizmalarında yeterince yer almadığı gözlenirken, kadınlar bazı durumlarda eşlerinin kendilerine şiddet uygulamasını da haklı buluyor.
|
06.02.2009
|
|
|
Düşen helikopterde incelemeler sürüyor |
Bolu’nun Kıbrısçık ilçesi Köroğlu Dağı zirvesine düşen helikopterde inceleme çalışmaları devam ediyor.
31 Ocak 2009 tarihinde Bolu’nun Kıbrısçık ilçesi yakınlarında bulunan Köroğlu Dağı zirvesine düşen Sağlık Bakanlığına ait ambulans helikopterin enkazında inceleme sürüyor. Helikopterin enkazının bulunduğu bölgede jandarma ekipleri geniş güvenlik önlemi aldı. Bolu Valiliği yetkilileri, olayın Savcılık tarafından soruşturulduğunu ifade ederek, ‘’Bizim görevimiz helikopter enkazının bulunduğu noktaya yol açmak ve ekipleri enkaza ulaştırmaktı. Biz görevimizi yaptık. Ekipleri helikopterin enkazına ulaştırdık. Bundan sonraki görevi Savcılık yürütmekte. Gerekli görülürse açıklama Savcılık tarafından yapılacaktır’’ diye konuştu. İstanbul’dan Ankara’ya 31 Ocakta giden EC-135 tipi helikopter ile irtibat Bolu yakınlarında kesilmiş, daha sonra pilotlar Wojewodzki ve Kıyak’ın cesetlerine ulaşılmıştı.
|
06.02.2009
|
|
|
Otoyollara süper polisler geliyor |
İçİşlerİ Bakanı Beşir Atalay’ın, geçen ay il emniyet müdürlerinin katılımıyla Ankara’da düzenlenen toplantıda açıkladığı, ‘’Otoyol Polisleri Projesi’’nin bu yılın ikinci yarısında hayata geçirilmesinin planlandığı öğrenildi.
Türkiye’de toplam uzunluğu 2 bin 100 kilometreyi bulan otoyollarda trafik denetimlerinin arttırılması ve olası bir trafik kazası veya sorunla karşılaşacak sürücülere yardımcı olunması amacıyla hazırlanan projenin hazırlıkları bütün hızıyla devam ediyor.
Emniyet Genel Müdürlüğünce sürdürülen hazırlıklar çerçevesinde, ‘’Otoyol Polisleri Projesi’’nde görevlendirilecek polis memurları, ilk etapta ileri sürüş tekniklerinin de aralarında bulunduğu bir dizi eğitimden geçirilecek.
Yetkililer, bu yılın ikinci yarısında hayata geçirilmesi planlanan projede görev yapacak personelin, tam donanımlı araç ve gereçlerle otoyollarda hizmete başlayacaklarını belirtti.
Proje kapsamında personelin giyeceği kıyafetlerle kullanacakları araç ve gereçlerin tamamen özel ve Avrupa standartlarında olacağını ifade eden yetkililer, şöyle konuştu:
‘’Proje doğrultusunda, otoyollorda görev yapacak personelin kullanacağı otomobil ve motosikletlerin alımı gelecek aylarda yapılacak. Bu otomobil ve motosikletlerin motor güçlerinin oldukça yüksek olmasına dikkat edilecek. Bu araçlarda ayrıca, otoyollarda meydana gelebilecek olası trafik kazalarında polis memurlarının yaralılara müdahalede kullanacağı sağlık kitleri de bulunacak.’’
Yetkililer, ‘’Otoyol polisi’’ uygulamasının Avrupa ülkelerinin hemen hemen hepsinde bulunduğu ifade ederek, şunları kaydetti:
‘’Türkiye’deki otoyollarda genellikle aşırı hız, hatalı sollama ve ağır tonajlı araçların sol şeritte seyretmesi gibi trafik ihlâlleri sıkça yapılıyor. Buralarda görev yapacak ekiplerimiz, tam donanımlı araç ve gereçleriyle bu tür ihlâllerin kontrolünü sağlayacak ve önüne geçecek. Ayrıca, ekiplerimiz meydana gelebilecek trafik kazalarının yanı sıra muhtemel sorunlarda da sürücülere yardımcı olacak.’’
|
06.02.2009
|
|
|
Numara taşımada son rakam: 1 milyon 100 bin |
Bİlgİ Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer, 9 Kasımda başlayan numara taşıma uygulamasına, 1 milyon 300 bin abonenin başvurduğunu, bunların 1 milyon 100 bininin numarasının taşındığını bildirdi.
Acarer, numara taşıma sisteminin bir Türk firması tarafından hazırlandığını vurgulayarak, bu sistemde numara taşımanın 23 saate kadar düştüğünü kaydetti. Acarer, bir süre sonra abonelerin çağrı merkezleri aracılığıyla numaralarını taşıyabileceklerini kaydetti. Uygulama kapsamında GSM operatörlerinin “agresif kampanyalar” hazırladıklarını ve bu durumun aşırıya kaçması halinde müdahalede bulunduklarını ifade eden Acarer, sözlerini şöyle sürdürdü: “GSM firmalarının durumu hafta içinde değişiyor. Agresif kampanyalar nedeniyle bu yaşanıyor. Rekabetin olması bir yandan gayet iyi. Çünkü operatör o hafta abone kaybetse bile ‘Çalışırsam geri kazanırım’ diyebiliyor.”
|
06.02.2009
|
|
|
Cep telefonu cebinde patlayan adam öldü |
Çİn'de cep telefonu cebinde patlayan bir adam öldü.
Shin Min Daily gazetesinin haberine göre, Guangzhou şehrinde bir dükkânda çalışan kişi, cep telefonuna yeni bir pil taktıktan sonra gömlek cebine koyduğu telefonun infilak ederek boynundaki atardamarı patlatması sonucu öldü. Görgü şahitleri, adı açıklanmayan kişinin çalıştığı dükkânda, güçlü bir patlama sesinin ardından kanlar içinde yere yığıldığını söyledi. Polis olayla ilgili inceleme başlattı. Telefonun markası ve modeli açıklanmadı.
|
06.02.2009
|
|
|
Barajlar hâlâ boş |
Trakya’dakİ 8 barajda su miktarı, geçen yıla göre 148 milyon metreküp azaldı.
Devlet Su İşleri (DSİ) 11. Bölge Müdürlüğü yetkilileri, Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ’daki 8 barajın doluluk oranının yüzde 27,22 olduğunu bildirdi. Toplam 584,60 milyon metreküp depolama hacmine sahip 8 barajda geçen yılın Şubat ayının ilk haftasında 307,39 milyon metreküp olan su miktarının, bu yılın aynı döneminde ise 159,12 milyon metreküp olarak ölçüldüğü belirtildi. Öte yandan, Edirne’deki Meriç Nehri’nde, debisinin yükselmesiyle nehirdeki kum adacıkları sular altında kaldı. DSİ 11. Bölge Müdürlüğü ekiplerince yapılan ölçümler sonucu, Meriç Nehri’nin debisinin 234 metreküp/saniye, Tunca Nehri’nin debisinin 10,04 metreküp/saniye olduğu belirlendi.
|
06.02.2009
|
|
|
Ehliyet sınavını 771. kez de geçemedi |
Güney Kore'de 68 yaşındaki bir kadın, ehliyet sınavını 771. kez de geçemedi.
Polis, soyadı "Ça" olarak açıklanan kadının 2005'ten bu yana neredeyse her gün ehliyet sınavına girdiğini, önceki gün 771. kez girdiği sınavdan da geçemediğini belirtti. Ehliyet sınavlarını denetleyen polis Çoi Yong Çeol, Ça'nın umudunu asla kaybetmediğini belirterek, "Rekor onda. 772. defada başarıp başaramayacağını merak ediyorum" dedi.
|
06.02.2009
|
|
|
Biri bizi gözetliyor! |
Yusuf Andiç, yaptığı açıklamada, bilgisayarların artık günlük hayatın bir parçası olduğunu, ancak önlem alınmaması halinde bilgisayarlar üzerinden gerçekleştirilen bilişim suçlarının kişileri her açıdan mağdur edebildiğini ifade etti.
Günümüzde artık bilişim suçları kapsamında kişilerin internet hesaplarının boşaltılması, MSN şifrelerinin kırılması ve MSN’de kayıtlı kişilerin dolandırılması ya da kişisel bilgilerinin kullanılarak suç işlenmesi gibi olaylara sıkça rastlandığını ifade eden Andiç, şöyle konuştu: ‘’İş yerinizdeki bilgisayarı açık bıraktığınız birkaç dakika içinde bilgileriniz çalınabilir, MSN’deki görüşmeleriniz haberiniz olmadan takip edilebilir. MSN ve maillerle kişilere ulaşan çeşitli korsan programları bunu günümüzde mümkün hale getirdi. Bu yolla en çok internet bankacılığı hesabına girilerek hesaptaki paranın havale yoluyla başka hesaplara aktarılarak çalınması söz konusu oluyor. Başka bir yöntem ise hırsızların daha önce çaldıkları kredi kartı bilgileri ile alış veriş yapması. İnternet kafe kullanıcılarını bekleyen tehlike çok daha farklı. Çünkü bilgisayar korsanları bu suçları işlerken özellikle internet kafeleri kullanıyor.’’
BİLGİLERİNİZ ASLINDA SİLİNMİYOR
Bunun yanı sıra bilgisayarlardan, cep telefonlarından, PDA’lerden ve diğer benzeri dijital depolama alanı kullanan cihazlardan silindiği sanılan bilgiler, bilinenin aksine hemen silinmiyor ve duruma göre yıllarca kalabiliyor, istenilen zaman yeniden elde edilebiliyor.
Alınan bilgilere göre, dijital depolama alanlarına yüklenen her bir bilgi için bilgisayar bir adres ya da veri yolu oluşturuyor. Böylece ornek.doc ya da ornek.jpg gibi herhangi bir dosyayı açmak isteyen kullanıcının komutunu alan bilgisayar, söz konusu adres yolunu kullanarak ilgili dosyayı ekrana getiriyor. Bilgisayar, dosya ‘’Geri Dönüşüm Kutusu/Çöp’’e atıldıktan sonra bile adres bilgisini saklarken, kutu boşaltıldığında bu adres bilgisini kaybediyor, ancak dosya dijital depolama alanında kalmaya devam ediyor.
Meselâ, 10 MB depolama alanı olan ve 9 MB’ı (Yüzde 90’ı) resim, video gibi yazılımlar gibi çeşitli bilgilerle dolu olan bir harddisk’ten 1 MB büyüklüğündeki bilgi silinerek ‘’Çöpe’’ gönderildiğinde tekrar yerine koymak mümkün. Ancak çöp kutusu boşaltıldığında bilgisayar adres yolunu kendi hafızasından siliyor ve o dosyalar görünmez oluyor. Bu durumda bilgisayarda adreslenebilir ya da adreslenemez 2 MB’lik bir alan kalıyor. Kullanıcı bilgisayarına 2 MB’lık bilgi yüklemez ya da silmezse, silindiği sanılan ve görünmez olan söz konusu 1 MB’lık bilgi daha sonra özel adresleme yazılımları sayesinde recover (yeniden adresleme/geri kazanma) edilebiliyor.
Teknolojinin hızla gelişmesine paralel olarak dijital depolama alanlarının da büyüklüğü hızla artıyor. Günümüzde bir çok bilgisayar en az 200 GB (200.000 MB) ve üzeri kapasiteli harddiskler yüklü olarak satılıyor. Ancak normal bir kullanıcı, oyun, yazılım ve film gibi materyallerle bu kapasitenin ortalama yüzde 50’sini değerlendirebiliyor. Bu bilgisayara tek bir A4 büyüklüğünde ve ortalama 25 KB’lik Microsoft ‘’Word’’ ya da OpenOffice ‘’Writer’’ sayfasından ya da 100 KB’lık resimlerden binlerce kaydedilebildiği düşünülürse, bunlardan bir bölümü silinse bile, dijital depolama alanına çok yer kaplayan başka yazılımlar yüklenmezse silindiği sanılan bilgiler uzun aylar, hatta yıllar boyunca bilgisayarda kalabiliyor.
|
06.02.2009
|
|
|
YAŞANMIŞ ÖRNEKLER |
Yenİ Zelanda’lı Chris Ogle isimli gencin yaşadığı olay, bilgi güvenliğinin önemine güzel örneklerden birini teşkil ediyor.
Ogle, ABD’nin Oklahoma eyaletinden 9 dolara satın aldığı ikinci el MP3 çalıcıyı bilgisayarına taktığı ve recover ettiği zaman, Amerikan ordusunun Irak ve Afganistan’da görevli birliklerinde yer alan personele ait isim listeleri, görev özetleri, sosyal güvenlik ve cep telefonları gibi bilgilere ulaştı. Afganistan’da, Kabil dışındaki Bagram askerî hava üssünden çalınan bir bilgisayardaki bilgilerde de yine silinmiş ama kaybolmamış stratejik dokümanlar elde edilmişti. Benzer olayların yaşanmaması için Amerikan Savunma Bakanlığı, bilgisayarlarda USB kullanımını yasakladı. ABD başkan adayı John McCain’in kampanyası sırasında kullanılan ve sonrasında 20 dolara satılan bir cep telefonunda da kampanyaya bağış yapanların bilgileri, cep telefonları, adresleri, elektronik posta bilgileri ve resimleri bulunmuştu.
TAMAMEN
SİLMEK MÜMKÜN
Ancak bazı yazılım şirketleri, yeniden kazanımı engellemeye yönelik yazılımlarıyla bilgilerin ‘’gerçekten’’ silinmesini de sağlayabiliyor. Söz konusu yazılımlar, adres yolu silinmiş ancak harddisk’in görülmeyen bölümünde bekleyen dosyaları buluyor ve aynı ofislerde kullanılan kağıt öğütme makineleri gibi parçalara ayrıyor. Dosyalar yeniden birleştirilemez, dolayısıyla recover edilemez hâle getiriliyor.
|
06.02.2009
|
|
|
Google’dan yeni hizmet |
Arama motoru Google’ın cep telefonlarına yönelik yeni uygulaması “Google Latitude”, kullanıcılara yakınları ve arkadaşlarının yerini belirleme imkânı sunuyor.
Google’ın resmî blog sitesinden yapılan açıklamada, hizmete giren Google Latitude uygulamasının, kullanıcılara yakınlarıyla eğlendirici bir biçimde temasta olma imkânı verdiği belirtilerek, “Bu uygulama sayesinde, eğer eşiniz trafiğe takıldıysa, arkadaşlarınızdan biri hafta sonu için yaşadığınız şehre geldiyse veya yakınınızın uçağı varacağı yere indiyse bunu bilebileceksiniz” denildi.
|
06.02.2009
|
|
|
Yeni gezegen Dünya’ya benziyor |
AvrupalI astronomlar, Güneş Sistemi dışındaki en küçük Dünya benzeri kayalık gezegeni gözlemlediklerini bildirdiler.
Avrupa Uzay Ajansından (ESA) yapılan açıklamada, Aralık 2006’da yörüngeye fırlatılan COROT uydu teleskobuyla yapılan keşifte gözlemlenen dış gezegenin (exoplanet) Dünya’nın üçte birinden küçük olduğu ve Güneş benzeri bir yıldızın etrafında döndüğü belirtildi. Bu mini kayalık gezegenin yüzey sıcaklığının çok yüksek, yaklaşık 1100 santigrat derece olduğunu belirten bilim adamları, gezegenin büyük ihtimalle lav veya su buharı ile kaplı olduğuna işaret ettiler. COROT projesinde yer alan araştırmacılardan Malcolm Fridlund, Dünya’nın oluşumu ve gelişimini anlama yolunda bu keşfin çok önemli bir adım olduğunu belirterek, “İlk kez bizim Dünyamız gibi kayalık bir gezegeni gözlemledik.
|
06.02.2009
|
|
|
Yazın doğanlar daha uzun oluyor |
İngİltere’de yapılan bir araştırmada, yazın veya sonbaharın başında doğan çocukların, baharda veya kışta doğan akranlarına göre genellikle daha uzun boylu ve güçlü olduğu belirlendi.
BBC’nin haberine göre Bristol Üniversitesinde yapılan, 10 yaşındaki 7000 çocuğun incelendiği araştırmada, yazın ve sonbahar aylarında doğanların, kış aylarında doğan akranlarından ortalama yarım santimetre daha uzun oldukları ve kemik kitlelerinin daha fazla olduğu sonucuna varıldı. Araştırmadan çıkan sonucun, bu çocukların annelerinin güneşe maruz kalmalarından kaynaklanabileceği belirtildi.
|
06.02.2009
|
|
|
Asude Konakları krize meydan okuyor |
Berk Yapı ve Fara Yapı ortak girişimiyle Güneşli’de yapımına başlanan Asude Konakları (www.asudekonaklari.com) projesinin 1. etap daireleri yoğun ilgiyle çok kısa sürede satıldı.
Krize meydan okuyan konaklarda sıra ikinci etaba geldi. Konaklarla sadece görüntüyü öne çıkaran ve hayatı çekici görüntünün içine zorla yerleştirmeye çalışan bir mimariden ziyade yaşanabilir ve konforlu mekânlar oluşturuldu. Yeni deprem yönetmeliğine göre çözülmüş projesi, 5 katlı yatay mimarisi, gaz ve duman dedektörü, yangın alarm ve hidroforu, kesintiler için rezerv su depoları, kapalı garaj, 24 saat güvenlik ve danışma birimi ile güven içerisinde bir hayat teminat altına alınıyor.
80 daİreden oluşuyor
Güneşlİ Asude Konakları toplam 4 blok ve 80 daireden oluşuyor. Büyüklüğü 76 metrekareden 120 metrekareye kadar değişen 2+1 ve 3+1 daireler 119.000 TL’den başlayan fiyatlar sahiplerini bekliyor. TEM ve E-5 bağlantı yolları arasında, Atatürk Havaalanına 5 dakika mesafede bulunan konakların çevresinde ünlü markaların fabrika satış mağazaları, basın merkezleri ve marketler yer alıyor.
|
06.02.2009
|
|
|
|