Hem Gaziantep hem de bir önceki Galatasaray maçından daha önemli bir maçtı İstanbul Belediye maçı. Oyuncular da bunun bilincindeydi ama bana göre gereksiz panik yapılıyor.
Trabzonspor'un başına ne geliyorsa panikten geliyor. Sen şu ana kadar toplam 7 puan kaybetmişsin ve aldığın sonuçlar da tesadüfi değil. Takım olma yolundasın ama dışarıda büyük bir baskı. Bu baskı maç öncesi bize bile yansıdı. Düşünün futbolcular ne haldedir!
Maçı Trabzonspor eksiklerine rağmen kazandı. Hem geri dörtlüde hem de orta alanda eksiği olmasına rağmen kazanabiliyor. Geçen hafta bir yazı yazdım. Dedim ki, Trabzonspor disiplinsiz! Katılırsınız katılmazsınız bu benim gözlemim. İstanbul Belediye maçında disiplinli Trabzonspor'u sahada gördüm. Mesela Song, kafasına göre topu alıp ileri çıkışlar yapmadı. Sanırım Ersun hoca onu epey tembihledi. Trabzonspor Belediye maçında en iyi yardımlaşma örneklerini verdi. Serkan- Selçuk-Colman ort alanda çok çalıştı. Herkes Serkan'ı daha formda görebilir ama bana göre İstanbul Belediye maçında Selçuk büyük işler yaptı. Geriye yardım etmekle kalmadı, gol aradı ve attı da.
Ersun hoca, Antep maçından değişik bir onbirle mücadele etti. Haklıydı da. Antep kupa maçı bu sene bu zamana oynanan en olumsuz maçtı. Mücadele bile yoktu. Belediye maçında mücadele ve istek üst düzeydeydi. Her şeye rağmen Trabzonspor göze hoş gelen futbolu oynayamıyor diyebilirsiniz. Kabul ama Trabzonspor yenilmiyor da. Gol pozisyonu veriyor diyeceksiniz. Her takım gol pozisyonu veriyor. Kaleciler ne için var? Sylva işte bunun için birinci kaleci. Üç net pozisyon kurtarınca oyun Trabzonspor'a döndü. İstanbul Belediyespor kötü takım değil. Hızlı çıkışlarını gördünüz ve dört net pozisyonları var ama Trabzonspor da en az yedi sekiz net pozisyonla tamamladı maçı.
Gol olmayan pozisyonları Gökhan Ünal'a sormak lazım. Çok bencilce davrandı. Hele Colman'a vermediği bir pas var ki affedilir gibi değil. Gökhan önce takımı için oynaması gerektiğini öğrenmeli. Ersun hocayı bazen eleştiriyoruz ama maçta Yattara'yı oyuna aldığı anda karşı tarafın bütün mecalini kesti. Yani bu taktik işte. Taktikle oyunu kurdu ve kazandırdı. Öyle bir anda Yattara'yı oyuna aldı ki, son bir umut saldıran Belediyespor'u bitiren değişiklik oldu. Yanal'ın Umut'u bir süre yanında oturtması, Gökhan-Isaac-Yattara ile başlamasını daha doğru buluyorum.
Serdar Bali'ye..!
Serdar Bali, Trabzonspor'un bir değeri, neferi. Olimpiyat'ta maçı izlerken bir ara gözüm canlı yayın odasına takıldı. Yerinde duramıyordu. Açık tribündeki taraftar gibiydi. Bizim sizin kadar heyecanlıydı. Bazen sayın Bali'yi eleştiriyorlar. Anlamıyorum ve neden bunu yapıyorlar? Yorumcumuz yok diyordunuz. Ulusal kanallarda Trabzonlu, Trabzonsporlu bir değerimiz var. Onu orada tutalım bari. Normalde nötr olması lazım. Çünkü tarafsız görünmek zorunda ama sevincini, Trabzonspor'un kazanma isteğini Lig Tv canlı yayın odasından gösteriyor. Gerisini siz düşünün.
|