|
|
|
Clintonlar resmen Obama’ya döndü |
ABD’de 4 Kasımda yapılacak başkanlık seçiminde, 232 yıllık ABD tarihinde ilk siyahî başkan olmak için çalışan Barack Obama’ya, önceki Başkan Bill Clinton ve eşi Senatör Hillary Clinton’dan artık tam resmi destek geliyor.
ABD’nin 42. Başkanı Bill Clinton (62) ile eşi New York Senatörü Hillary Rodham Clinton (60), Demokrat Parti’nin resmi başkan adayı Barack Obama için Pennsylvania eyaletinden tam desteği başlıyor. Obama ve başkan yardımcısı adayı Joseph Biden için bugün Pennsylvania eyaletinin Scranton kentinde büyük kampanya başlatılıyor.
Hillary Clinton, muhalefetteki Demokrat Parti’nin başkan adaylığı yarışında ön seçimi Obama’ya karşı kaybetmişti. Delaware eyaleti Senatörü Biden, 76 bin nüfuslu Scranton doğumlu.
Hillary Clinton’un babası da buralı. Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı, iki dönem Arizona Senatörlüğü yapan John McCain. 72 yaşındaki McCain, kendisinden 25 yaş küçük Barack Obama’ya (47) karşı sert propagandasını taktik gereği yumuşatmış bulunuyor. ABD’nin 44. başkanı olmak için uğraşan Obama, 1 dönem (4 yıl) Illinois senatörü.
|
13.10.2008
|
|
|
Castro: Obama’nın yaşaması mû'cize |
Küba lideri Fidel Castro, ABD başkanlık seçiminin Demokrat Parti adayı Barack Obama’nın, Martin Luther King gibi suikasta kurban gitmemesinin ‘’mû'cize’’ olduğunu savundu.
Castro, resmî internet sitesi cubadebate.cu’da yayınlanan yazısında, ABD’de köklü bir ırkçılık bulunduğunu, milyonlarca beyazın, ‘beyaz’ diye tabir edilen Beyaz Saray’ı siyahî bir kişinin eşi ve çocuklarıyla işgal etmesi düşüncesiyle uzlaşamayacaklarını iddia etti. Fidel Castro, demokrat adayın, geçmiş yıllarda eşitlik ve adalet rüyalarını dile getiren Martin Luther King ve Malcolm X’in akıbetini paylaşmamasının mû'cize olduğunu yazdı. Cumhuriyetçi John McCain’in West Point askerî akademisinde aldığı kötü notları ve ekonomi konularındaki yetersizliğini vurgulayan Fidel Castro, Obama’nın Cumhuriyetçi rakibi John McCain’den daha zeki olduğunu belirtti.
|
13.10.2008
|
|
|
Kuzey Kore, terör listesinden çıktı |
ABD’nİn teröre destek veren ülkeler listesinden çıkarılan Kuzey Kore, bunu memnuniyetle karşılayarak yeniden nükleer silâhlardan arınma sürecine girdi.
Kuzey Kore’deki komünist rejimin yayın organı KCNA’daki habere göre, Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, “ABD’nin bizi teröre destek veren ülkeler listesinden çıkarma sözünü tutmasını saygıyla selâmlıyoruz” ifadesini kullandı. Sözcü, ayrıca yeniden Yangbyon’daki nükleer tesislerin faaliyetinin durdurulmasına ve ABD ile Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun müfettişlerinin çalışmalarına başlamasına izin verme kararı aldıklarını da sözlerine ekledi. Kuzey Kore, beyan ettiği tüm nükleer tesislerde ve beyan edilmeyen yerlerde karşılıklı rıza ile nükleer uzmanların örnekler almasına ve testler yapmasına izin vereceğini ve nükleer teknoloji transferi ve uranyum programı hakkında doğruyu söyleyip söylemediğine dair uzmanların denetim yapmasını kabul etmiş, hemen ardından ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Sean McCormack de ABD ve Kuzey Kore arasında nükleer tesislerin denetlenmesi sürecine ilişkin anlaşmaya varılmasının ardından ABD’nin Kuzey Kore’yi, teröre destek veren ülkeler listesinden çıkardığını ilân etmişti.
|
13.10.2008
|
|
|
Ürdün’de, İsrail malları protesto edildi |
Ürdün’de yüzlerce kişi, bir toptan gıda marketi önünde egzotik İsrail meyve ve sebzelerinin satılmasını protesto eden oturma eylemi yaptı.
İsrail karşıtı pankartlar taşıyan protestocular, İsrail’den gelen havuç ve domatesin yanı sıra Hint kirazı, avokado, kivi ve ananas gibi egzotik meyvelerin süpermarketlerde ve manavlarda satışının kaldırılması için tüccarlara çağrıda bulundu. Aralarında milletvekillerinin de bulunduğu protestocu kalabalığı, gösteri sırasında İsrail bayrağını ve boş meyve-sebze karton kutularını yaktı. Protesto gösterisini, 170 binden fazla doktor, hemşire, mühendis ve diğer meslek gruplarından kişileri temsil eden Profesyonel Örgütler Birliği adlı bir dernek organize etti. Dernek, 46 yıllık savaş halini bitiren 1994 yılındaki anlaşmanın ardından İsrail ile ilişkilerin normalleştirilmesine karşı çıkıyor. Dernekte normalleştirmeye karşı komitenin başkanı olan Badi El Rafiah, ‘’Protesto ediyoruz çünkü meyveler, zorla Siyonist yerleşimciler tarafından alınan bizim Arap topraklarında yetişiyor’’ dedi. Bir protestocu da ‘’İsrail ürünlerini satın almak, Filistinlilere zulüm eden askerî eylemler için vergi ödeyen İsrailli çiftçilere destek vermektir’’ diye konuştu.
|
13.10.2008
|
|
|
Ayrılıkçı lider sadece bağımsızlık istiyor ! |
Trandİnyester ayrılıkçı bölge lideri İgor Smirnov, Moldova’dan sadece bağımsızlık istediklerini söyledi. Smirnov, Avrupa Birliği (AB) Moldova özel temsilcisi Kalman Miczey ile görüştü.
Miczey, 5 + 2 formatında görüşme sürecinin tekrar başlatılması gerektiğini, Avrupa, Moldova ve Transdinyester arasında güvenin artması için her türlü yardımı yapmaya hazır olduklarını belirtti. İgor Smirnov, 5 + 2 formatında görüşmeler hakkında, “Moldova ve Transdinyester arasında ortak nokta olmadı ve yoktur. İlk önce liderlerin görüşmeleri organize edilmelidir, daha sonra uzmanlar tarafından da çözülemeyen sorunlar üzerine ortak bir noktaya varılmalıdır” dedi. Smirnov, Moldova hükümetinin Transdinyester’e Ukrayna sınırından gıda ithalatını yasaklamasını, “Kişinev, bu politikası ile güven vermiyor” diyerek eleştirdi. Miczey ise, Avrupa Birliği’nin Moldova’nın perspektiflerini iyi olarak değerlendirdiğini kaydetti.
|
13.10.2008
|
|
|
İran’dan ABD’ye iki şart |
İran, şatlarının kabul edilmesi halinde ABD’yle doğrudan müzakerelere başlayabileceğini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın basın danışmanı Mehdi Kalhor, “ABD, bölgedeki işgalci güçlerini çeker ve siyonist İsrail rejimini desteklemekten vazgeçerse bu ülkeyle doğrudan müzakerelere başlayabiliriz” dedi.
“Doğrudan müzakerelere ve ilişki kurmaya ihtiyacı olan İran değil, ABD’dir” diyen Kalhor, “Washington yönetimiyle yeniden diplomatik ilişkiye bugün her zamankinden daha az ihtiyaç duyuyoruz” ifadesini kullandı.
Kalhor, “Şartlarının kabul edilmemesi ve ABD’nin İran’a karşı politikalarında değişikliğe gitmemesi durumunda müzakerelere başlamanın siyasî ahmaklık olacağını” söyledi. İranlı üst düzey yetkililerin, “Washington yönetimi ile ön şartsız görüşmelere hazır oldukları” yönündeki açıklamaları basında yer almıştı. ABD’deki başkanlık seçimlerinde Demokrat Partinin adayı Barack Obama, seçilmesi halinde İran ile nükleer enerji konusunda doğrudan müzakerelere başlanılabileceğini açıklamıştı.
ABD, İran’ı “şer üçgeninin bir parçası” olarak nitelerken, İran ABD’yi, “büyük şeytan” olarak niteliyor. İran ve ABD arasında yaklaşık 30 yıldır doğrudan diplomatik ilişki bulunmuyor.
|
13.10.2008
|
|
|
Kürt yönetimi ile gizli görüşme |
Türkİye’nİn bölücü terör örgütüne karşı birlikte atılacak adımları gözden geçirmek için Iraklı Kürtlerle görüşmeye hazırlandığı yönündeki haberlerin ardından, bölgesel yönetimle gizli olarak zaten görüşüldüğü ortaya çıktı.
Irak Kürdistan Demokrat Parti Dış İlişkiler Sorumlusu Sefhin Dizayi’nin, Aktütün karakolu saldırısının düzenlendiği gün, Dış İşleri Bakanlığı’nda Türk yetkilerle görüşmesi bölge ile olan diyaloğun devam ettiğini gösterdi. Cihan muhabirinin ismini açıklamak istemeyen bir yetkiliden özel aldığı bilgiye göre, görüşmede Türk tarafı, Sefhin Dizayi’ye yakında bölge ile resmî görüşmelerin gerçekleşeceği bilgisini verdi. Dizayi, temaslar sırasında Aktütün saldırısında duydukları üzüntüyü de dile getirdi. Türk yekililerin Dizayi’ye “Bölge ile ilişkiler devam edecektir. Yakında bir heyet sizinle resmî olarak görüşecektir. Bu görüşme ya Bağdat’ta ya da Erbil’de gerçekleşecektir” dediği öğrenildi. Bu arada Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB )’nin Ankara Temsilcisi Behroz Galali, Kürt gazetelerine resmî görüşmelerin yakında başlayacağını açıkladı. Bu görüşmelerin, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü Bağdat’taki dâvetinde de gerçekleşebileceği tahmini üzerinde duruluyor. Aktütün saldırısından sonra hem askerî yetkililer hem de hükümet, Iraklı Kürtlerden terörle mücadele konusunda daha fazla işbirliği beklediklerine dikkat çekmişlerdi.
|
13.10.2008
|
|
|
ABD, AFGANİSTAN’DA AŞİRET LİDERLERİNE OYNUYOR |
Afganİstan’da muhtemel bir başarısızlıktan endişe duyan ABD’nin bu ülkedeki aşiret milislerinin yetkisini yaymaya dayalı yeni bir strateji geliştirebileceği ileri sürüldü.
ABD’de yayımlanan Los Angeles Times gazetesine açıklamalarda bulunan adının gizli tutulmasını isteyen bir yetkili, ‘’Amerikan birlikleri, Afganistan hükümetinin kuvvetleri ile aşiret milislerinin eğitimine yoğunlaşmak amacıyla askerî operasyonlarının sayısını azaltacak’’ dedi. Aynı yetkili, bu yeni yaklaşımın tartışmalı olduğunu da belirterek, ‘’Çünkü bu, savaş ağalarının nüfuzunu yayabilir ve Devlet Başkanı Hamid Karzai’nin hükümetini baltalayabilir’’ yorumunda bulundu. Bu yeni yaklaşımın Afganistan’daki güvenlik güçleri birimleri arasındaki rekabeti de körükleyebileceğini belirten Amerikalı yetkili, ‘’Ancak Washington’daki Amerikalı askeri yetkililerin bu türden riskler almak arzusu, Afganistan’daki durumun ne denli büyük bir endişe kaynağı olduğunun bir göstergesidir’’ yorumunda bulundu. Amerikalı yetkili, şimdiye kadar ABD Savunma Bakanlığının aşiret milislerini güçlendirmek gibi bir planı olmadığını ancak bu ülkedeki mevcut NATO güçlerinin yetersiz sayısını göz önünde bulunduran Amerikalı strateji uzmanlarının şiddetin yayılmasını durdurmanın tek yolunun yeni bir yaklaşımla mümkün olabileceğini düşündüğünü sözlerine ekledi.
|
13.10.2008
|
|
|
ABD, yine Pakistan topraklarına saldırdı |
Pakİstan’In Afganistan sınırındaki Kuzey Veziristan bölgesine ABD’nin füze saldırısında bulunduğu ve ilk belirlemelere göre 3 kişinin öldüğü kaydedildi.
Bölgedeki bir istihbarat yetkilisi, Reuters ajansına verdiği demeçte, ‘’3 kişi öldü. Asker ya da sivil olup olmadıklarını bilmiyoruz’’ dedi.
|
13.10.2008
|
|
|
|