"Gerçekten" haber verir 11 Ekim 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

ÇÖLLEŞME 1.2 MİLYAR İNSANI TEHDİT EDİYOR

Bİrleşmİş Milletler (BM) Çölleşme ile Mücadele Sözleşmesi’nin 7. Gözden Geçirme Toplantısı, Türkiye’de gerçekleştirilecek. Sözleşmenin 7. Gözden Geçirme Toplantısı ile ‘’Bilim ve Komite’’ toplantılarına Türkiye’nin ev sahipliği yapmasına ilişkin sözleşme, Çevre ve Orman Bakanlığında düzenlenen törenle imzalandı.

Çevre ve Orman Bakanlığı Müsteşarı Hasan Zuhuri Sarıkaya, burada yaptığı konuşmada, 3-14 Kasımda İstanbul’da gerçekleştirilecek gözden geçirme toplantısının Türkiye’de yapılmasını talep ettiklerini ve ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyacaklarını dile getirdi. Türkiye’nin Çölleşme ile Mücadele Sözleşmesi’ne 1998’de taraf olduğunu hatırlatan Sarıkaya, ‘’BM kaynaklarına göre, çölleşme ve kuraklık, 110 ülkede yaşayan 1,2 milyar insanı tehdit ediyor. Ülkemizde de çölleşmeden etkilenen ve çölleşme riski altında bulunan birçok bölge olduğu için bu alanda çalışmalar yürütüyoruz’’ dedi.

11.10.2008


 

İngiltere’de barlar mescide dönüşüyor

İngİltere’de Buckinghamshire’daki Aylesbury’de bulunan barı satın alan Tevhid-ül İslâm adlı kuruluşun adının açıklanmasını istemeyen bir mensubu, “Skinny Dog” adlı pubun birkaç ay önce kundaklanmasının ardından kapalı kaldığını, derneğin 600 bin sterline (yaklaşık 1 milyon 400 bin YTL) burayı satın aldığını söyledi.

Derneğin burayı bir mescit ve kültür merkezine dönüştürmek niyetinde olduğunu, ancak henüz son kararın alınmadığını belirten dernek üyesi, “Buranın eskiden bar olmasının sorun olacağını sanmıyorum. Büyüklüğü, otopark imkânı ve çocuklar için oyun alanı kurma yeri olması itibariyle iyi bir mülk” dedi.

Derneğin internet sitesinden yapılan açıklamada da, 7 bin civarında Müslümanın yaşadığı Aylesbury’de sadece bir caminin bulunduğu ve Müslüman toplumunun ihtiyaçlarının karşılanmasının amaçlandığı belirtildi. Öte yandan, Londra’nın güneydoğusundaki Clapton’da da “Swan” adlı bir başka pub’un kapanmaması için kampanya başlatıldı. Mülkün sahipleri barı, sinagoga dönüştürmek isteyen bir Musevi derneğine satmayı planlıyor. İngiltere’de her gün ortalama 5 pub kapanıyor. Ülkede 1980’de 60 bin pub bulunmasına karşılık, bugün bu sayı 57 bine geriledi.

11.10.2008


 

Küresel ısınma etkisini gösteriyor

Küresel ısınmanın etkisiyle tropikal bölgelerdeki çok sayıda bitki ve hayvan türü, hayatta kalabilmek için daha yüksek irtifalara göç etmek zorunda kalacak.

ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, tropikal iklimin hüküm sürdüğü bölgelerde 1975’ten bu yana ortalama sıcaklık 0,75 santigrat derece arttı ve yapılan tahminler de gelecek yüzyılın sonunda Orta ve Güney Amerika’nın tropikal ormanlarında sıcaklığın 3 santigrat derece daha artmasını öngörüyor. Bilim adamları, ABD’nin Kaliforniya eyaletindeki ünlü Yosemite Ulusal Parkı’nda yaptıkları bir başka araştırmada, son yıllarda birçok memelinin daha yüksek yerlere göç ettiklerini gördüler. Kaliforniya Berkeley Üniversitesi’nden bir ekip, Sierra Nevada Dağları’ndaki bu ulusal parkta yaptıkları araştırmada, son 90 yıllık bir dönemde sincap, soreks ve fare gibi türlerin yarısının daha yüksek irtifalarda yaşamaya başladıklarını ortaya çıkardılar.

11.10.2008


 

Etiyopya, kırmızı alarm veriyor

Etİyopya’da, Haziran ayında 4,6 milyon olan acil gıda yardımına ihtiyacı olanların sayısı 6,4 milyona yükseldi.

Uluslar arası yardım kuruluşu Oxfam’dan yapılan açıklamada, kuraklık ile yüksek gıda fiyatlarının, Etiyopya ile Kenya’nın kuzeyi ve Somali gibi Afrika Boynuzunun diğer kesimlerindeki mevcut gıda krizinin ağırlaşmasına katkıda bulunduğu belirtildi. Oxfam ülke yöneticisi Velid Rauf, Etiyopya’da hayatları kurtarmak için gerekli yardımınsa denizde bir damla olduğunu söyledi. Resmî rakamlara göre Etiyopya’da 6,4 milyon kişinin ‘’acil yardıma’’ ihtiyaç duyduğu, 13,5 milyon kişiye de yardım gerektiğini aktaran Oxfam’ın yöneticisi Rauf, açlık ve yoksulluk oranının ilerlediğini hatırlattı.

11.10.2008


 

Orada biri var mı?

Dünya’dan yaklaşık 20 ışık yılı uzaklıkta bulunan “Gliese 581C” adlı bir gezegene, Dünya’dan mesaj gönderildi.

Ukrayna’da asteroidleri izlemekte kullanılan dev RT-70 teleskobuyla dün sabah TSİ 09.00’dan itibaren yaklaşık 500 fotoğraf, çizim ve metin mesajı, akıllı canlı hayatın olabileceği varsayılan gezegene doğru yola çıktı. Uzaya gönderilen mesajlar, Bebo internet ağı tarafından açılan “Dünya’dan Bir Mesaj” adlı yarışmayla belirlendi. Çevre ve siyasetten dünya barışına ya da aile ilişkilerine kadar çeşitli konulardaki metinler arasından seçilen bu mesajlara verilecek olası bir cevabın, Dünya’ya 40 yıldan önce ulaşamayacağı belirtiliyor. Organizasyonu yapanlar, mesajların “Gliese 581C” gezegenine en erken 2029’da ulaşacağını tahmin ediyorlar.

11.10.2008


 

Dünyanın en güvenli bilgisayar ağı

DünyanIn, şifresi kırılamayan ilk kuantum şifreleme teknikli bilgisayar ağı, Avusturya’nın başşehri Viyana’da düzenlenen bir bilimsel konferansta tanıtıldı.

Viyana’daki 6 noktayla yakındaki Saint Pölten şehrini 200 kilometre standart fiberoptik kablo kullanılarak bağlayan şebekede kullanılan quantum şifreleme tekniği, bugünün bilgisayar ağlarında kullanılan güvenlik sistemlerinden tamamıyla farklı bir uygulama. Güvenlik için, dışardan girenlerin şifresini kırmalarının zor, ancak yeterli bilgisayar kaynağı ve zaman verildiğinde imkânsız olmayan karmaşık matematik uygulamaları yerine kuantum kuramının yasalarını kullanan kuantum sisteminin kullanıldığı güvenlik sistemine sızmanın imkânsız olduğu belirtiliyor. Avusturyalı bilim adamlarının geliştirdiği bu sistem, aralarında Amerikan bilgisayar devi IBM ile dünyanın türlü üniversitelerinden konuyla ilgili araştırmacıların katıldığı konferansta tanıtıldı.

11.10.2008


 

Selçuk: Defolu anayasa ile ülke yönetilemez

Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk, Atatürk Üniversitesi (AÜ) 2008-2009 akademik yıl açılış töreninde yaptığı konuşmada, 1982 Anayasasının değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Selçuk, ‘’Hukuk bilincinin geliştiği yerlerde 1982 Anayasası ile ülke yönetilmez. Çünkü bu anayasa, tekrar tekrar söylüyorum, kıyamet kopsa da biçimsel anlamda defolu bir anayasadır’’ dedi.

Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk, ‘’Hukuk bilincinin geliştiği yerlerde 1982 Anayasası ile ülke yönetilmez. Çünkü bu anayasa, tekrar tekrar söylüyorum, kıyamet kopsa da biçimsel anlamda defolu bir anayasadır’’ dedi.

Selçuk, Atatürk Üniversitesi (AÜ) 2008-2009 Akademik yıl açılış töreninde yaptığı konuşmada, 1982 Anayasası’nın değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Söz konusu anayasanın hem içerik hem de nitelik olarak olumsuzluklar içerdiğini ifade eden Selçuk, şöyle konuştu: ‘’Hukuk bilincinin geliştiği yerlerde 1982 Anayasası ile ülke yönetilmez. Çünkü bu anayasa, tekrar tekrar söylüyorum, kıyamet kopsa da biçimsel anlamda defolu bir anayasadır. İrade özgürlüğüne ters bir biçimde kabul edilmiştir. İçerik açısından da öyledir. Neden, çünkü artık Türk halkı bu anayasa ile yönetilmek istemiyor. Haklılar da çünkü Türkiye anayasalı bir devlettir, anayasal bir devlet değil. Bu anayasada devlet öne çıkmıştır. Böyle bir anayasaya hukuk açısından anayasa diyemezsiniz. Bu ülke batının en güzel yasalarını almıştır ancak batı gibi yasaları uygulamamıştır. Türkiye’deki kavramların netleşmesi sağlanmadıkça hukuka bağlılık da sağlayamazsınız.’’ Türkiye’nin yanı başındaki demokrasiye daha yeni geçen ülkelerin demokraside Türkiye’yi geçtiğini ifade eden Selçuk, ‘’Onların bitirdiği tartışmalara biz daha yeni yeni başlıyoruz. Avrupa Birliği yolunda da ilerleme yavaş oluyor. Ağır çekim var. Bunu aşmamız lazım. Demokrasimize baktığımız zaman ise demokrasimiz nefes darlığı çekiyor. Demokrasi nefes darlığı çektiği sürece devletteki bazı fırsatçılara gün doğuyor’’ diye konuştu. Mevcut siyasi partiler yasası ile demokrasinin gerçekleştirilemeyeceğini de kaydeden Selçuk, ‘’Seçim yasasının da değiştirilmesi lazım, değiştirmezseniz bazı sonuçlarına katlanırsınız. Yasama organı yürütme organını denetler. Türkiye’de bu mümkün değildir’’ şeklinde konuştu. 27 Mayıstan bugüne kadar 24 siyasi partinin kapatıldığına dikkati çeken Selçuk, şöyle devam etti: ‘’Seçim yasası değiştirilmelidir. Çünkü her dönemde parti genel başkanlarının istediği aday seçilirse bu denetim güçten ibaret olur. Temsil bunalımının en büyük nedeni budur. Seçim yasasını değiştireceksiniz insanlar kendi milletvekillerini seçecekler. Bunu yapmadığınızda yasama organın yürütme organı tarafından kuşatıldığını görürsünüz. Erkler ayrılığını kesinlikle gerçekleştirilemez.’’ Selçuk, batı ülkelerinin ceza kanunu üzerinde yıllarca çalışarak hazırladığını belirterek, ‘’İtiraf etmek zorundayım çok iyi niyetle hazırlanmasına rağmen Türk Ceza Yasası olmamıştır. Bu üzücü bir durumdur’’ dedi.

11.10.2008


 

Terör, eğitimsizlikten ve işsizlikten besleniyor

GAZİANTEP Genç İşadamları Derneği (GAGİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Erturhan, terörün eğitimsizlik ve işsizlikten beslendiğini belirtti.

Erturhan, yazılı açıklamasında, ülkemize karşı Güneydoğu’da devam eden bölücü terörist hareketin, can almaya devam ettiğini, vatan topraklarını savunan şehit askerlerin ve güvenlik görevlilerinin acısını her zaman olduğu gibi yüreklerinde hissettiklerini dile getirdi. Erturhan, terörist hareketle mücadele ve Güneydoğu kalkınma sorununun, ülkenin birinci öncelikli sorunu olduğuna dikkati çekerek, açıklamasında şunlara yer verdi: ‘’Bu yüzden terörist hareketle mücadele ve Güneydoğu kalkınması, ülkemizin her zaman birinci öncelikli sorunu olarak kabul edilip, bu konudaki askerî, siyasî, ekonomik önlem ve çalışmalar hiçbir zaman gevşetilmeden sürekli yapılmalıdır. Bölücü terörist hareket ülkemizin Güneydoğusunda eğitimsizlikten, işsizlikten ve altyapı eksikliğinden sürekli beslenmektedir. Bu yüzden kompleks bir sorun niteliğinde olan bölücü terörist hareketle mücadele sürekli bir halde yapılmalıdır. Bölücü terörist hareket taraftar bulamayana kadar yapılacak olan ve kısa vadede değil de orta ve uzun vadede sonuçları alınabilecek bu mücadelede en büyük arzumuz; kendi vatan topraklarımızda devam eden terörist hareketlerde daha fazla vatan evladımızı kaybetmemek olacaktır.’’

11.10.2008


 

FT: Askerin yetkilerini arttırmak reformları aşındırabilir

İNGİLİZ The Financial Times (FT) gazetesi, terör örgütü PKK’nin yaptığı son 2 saldırı ardından askerlerin Güneydoğu’da yetkilerini arttırmak istediğini belirtti.

Gazete, Terörle Mücadele Zirvesi’nde bakanların ve askeri yetkililerin PKK’ya yönelik stratejiyi görüştüklerini yazdı. 17 askerin şehit olmasının ardından ülkede yoğun duygular yaşandığını aktaran gazetede, askerin yetkilerini arttırmak istediğini belirtti. FT, “Askerler Güneydoğu’daki yetkililerinin arttırılmasını talep ediyor. Mesela, izin almadan arama yapmayı ve askeri operasyonlar yapmak istiyor. Bu yönde bir değişiklik Türkiye’nin AB üyeliği için hayati olan son reformaların aşındırabilir” yorumunda bulundu.

11.10.2008


 

Toptan, uzlaşma arıyor

TBMM Başkanı Köksal Toptan, Anayasa ve bazı yasalarda değişiklik için kurulacak uzlaşma komisyonlarına CHP’nin üye vermemesi üzerine, AKP, MHP ve DTP grup başkanvekilleriyle görüşecek.

Alınan bilgiye göre, Toptan, grup başkanvekilleriyle 14 Ekim Salı günü bir araya gelecek. Toptan’ın, Anayasa, TBMM İçtüzüğü, AB uyum mevzuatı ile Siyasî Partiler, Seçim, Siyasetin Finansmanı ve Siyasî Etik Kanunlarının da içinde bulunduğu bazı önemli yasalarla ilgili 4 ayrı komisyon kurulması çağrısına AKP, MHP ve DTP cevap vermiş, komisyonlara isim bildirmişti. Ancak, CHP’nin üye bildirmemesi dolayısıyla komisyonlar oluşturulamadı. Bu sebeple, Toptan’ın, AKP, MHP ve DTP grup başkanvekilleriyle yapacağı görüşmede, nasıl bir çalışma yapılması gerektiği üzerinde durulacak.

11.10.2008


 

Bala’da, 4.5’lik sarsıntı

ANKARA'NIN Bala ilçesinde orta şiddette deprem meydana geldi. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsünden alınan bilgiye göre, saat 09.36’da, merkez üssü Bala’nın Afşar kasabası olan 4.5 büyüklüğünde bir sarsıntı kaydedildi.

Bala’nın Afşar Belde Belediye Başkanı Bayram Küçük, saat 09.36’da, merkez üssü Bala’nın Afşar beldesi olan 4.5 büyüklüğündeki depremin ardından bazı vatandaşların panikle sokağa çıktığını söyledi. Mahalleleri dolaştığını, vatandaşlar ve muhtarlarla görüştüğünü ifade eden Küçük, depremde herhangi bir can ve mal kaybının bulunmadığını kaydetti. Bu arada, depremin ardından köylerle temas kuran Bala Kaymakamlığına da herhangi bir can ve mal kaybı bilgisi ulaşmadı. Bu arada, dün saat 09.14’te, merkez üssü Isparta olan 2.7 büyüklüğünde bir sarsıntı kaydedildi.

11.10.2008


 

“Kaçaklar” firarda

ÇANAKKALE'DE, yasa dışı yollardan yurt dışına çıkmak isterken yakalanan ve yasal işlemler için bir binada bekletilen 53 kaçaktan 24’ünün kaçtığı bildirildi.

Edinilen bilgiye göre, çeşitli tarihlerde Ayvacık sahillerinden Yunanistan’ın Midilli Adası’na kaçmak isterken Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri tarafından yakalanan 53 kaçak, Ayvacık’ta İl Özel İdaresine ait bir binada misafir edilmeye başlandı. Kaçaklardan 24’ünün dün sabaha karşı bulundukları binanın kilitlerini kırarak kaçtıkları tesbit edildi. Polis ve jandarma ekipleri, kaçan kişilerin yakalanması için arama çalışmalarını sürdürüyor.

11.10.2008


 

Üyeliğiniz size bağlı

Hollanda Dışişleri Bakanı Maxime Verhagen; Türkiye’nin, üyelik şartlarının tamamını karşılaması halindE AB’ye üye olmasına desteklerinin sürdüğünü hatırlatarak, “Şartlar çok açık. Türkiye, üyeliğe giden yolun anahtarını kendi elinde taşıyor. Biz de bu yolda yardım etmeye hazırız” dedi.

AB üyeliğinin anahtarı Türkiye’nin kendi elinde

Hollanda Dışişleri Bakanı Maxime Verhagen, Türkiye’nin, üyelik şartlarının tamamını karşılaması halinde AB’ye üye olmasına desteklerinin sürdüğünü vurgulayarak, “Şartlar çok açık. Türkiye, üyeliğe giden yolun anahtarını kendi elinde taşıyor. Biz de bu yolda yardım etmeye hazırız” dedi. Ankara’yı ziyaret eden Hollanda Dışişleri Bakanı Maxime Verhagen, Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan ile birlikte, ikincisi düzenlenen Türkiye-Hollanda Konferansında yaptığı konuşmasına, Diyarbakır’daki terör saldırısında hayatını kaybedenler için başsağlığı dileyerek başladı. Hollanda’nın bu tür terör eylemlerini en güçlü biçimde kınadığını söyleyen Verhagen, “bu son trajedinin de terörle mücadele için hep birlikte çalışmaları gerektiğini bir kez daha teyit ettiğini” belirtti. Verhagen, terörle mücadelenin insan hakları standartlarından taviz verilmeden yürütülmesi gerektiğini söyleyerek, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, aşırı tepkilerin sorunu çözemeyeceği yönündeki sözlerine tamamıyla katılıyorum” dedi. Verhagen, Hollanda’nın, reform programını yürütmesinde Türkiye’ye yardım etmek için hazır olduğunu kaydederek, ülkesinin bu konudaki faaliyetlerine ve yürütülen ortak projelere değindi. Hollanda olarak, Türkiye’nin, üyelik şartlarının tamamını karşılaması halinde AB’ye üye olmasına desteklerinin sürdüğünü vurgulayan Verhagen, “Şartlar çok açık. Türkiye, üyeliğe giden yolun anahtarını kendi elinde taşıyor. Biz de bu yolda yardım etmeye hazırız” dedi. Verhagen, Türkiye’nin bölgesinde oynadığı önemli role de değindi. Verhagen, Türkiye’yi, Doğu ile Batı arasında bir köprü olarak nitelendirdi.

11.10.2008


 

Üyeliğimizden AB de kazançlı çıkacak

CumhurbaşkanI Abdullah Gül, Türkiye’nin müzakere sürecini tamamlayarak AB üyesi olmasının Avrupa’ya da birçok yönden katkısı olacağına işaret ederek, ‘’İlişkilerimiz her zaman kazan-kazan tecrübesine dayandı. Ve bunun gelecekte de böyle olacağına derinden inanıyorum’’ dedi.

Gül, Finlandiya’ya gerçekleştirdiği ziyaretin ikinci gününde, Yuvaskula şehrindeki Yuvaskula Üniversitesinde eski Finlandiya Cumhurbaşkanı Martti Ahtisaari için düzenlenen konferansta ‘’Türkiye ve AB: Ortak bir gelecek inşa etmek’’ konulu konuşma yaptı. Türkiye’nin AB serüveninin 45 yıl önce imzalanan Ankara Anlaşmasıyla başladığını anımsatan Gül, bu süreçte Türkiye’nin AB ortak değerlerine uyum açısından büyük tecrübe kazandığını söyledi. Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye’nin hızla modernleşen ve AB yolunda önemli dönüşümler gerçekleştiren bir ülke olduğunu vurgulayarak, ekonomik ve politik alanlarda önemli reformlar yapıldığını, demokrasinin geliştiğini belirtti. Türkiye’nin müzakere sürecini tamamlayarak AB üyesi olmasının Avrupa’ya da birçok yönden katkısı olacağına işaret eden Gül, ‘’İlişkilerimiz her zaman kazan-kazan tecrübesine dayandı. Ve bunun gelecekte de böyle olacağına derinden inanıyorum’’ dedi.

Gül, Türkiye’nin jeostratejik önemine değinerek, küresel gelişmelerin Türkiye ile yakın işbirliği kurma ihtiyacı doğurduğunu ifade etti. Türkiye-AB ilişkilerinde zaman zaman bazı sorunlar yaşandığını anlatan Gül, ‘’Zorluklar olsa da işbirliği gerekliliğini unutmamalıyız’’ diye konuştu.

Gül, Türkiye’nin AB yolunda teknik açıdan müzakeleri sürdürürken genel anlamda da önemli gelişmeler gösterdiğini söyledi. Türkiye’nin ekonomik gelişiminden rakamlarla örnekler veren Gül, şunları kaydetti:

‘’Türkiye’nin AB üyeliği uzak değil. Kopenhag siyasi kriterlerini ve Maastricht ekonomik kriterlerini tamamlamış bir ülke. Aynı zamanda 1995 yılından beri Gümrük Birliği üyesi. Türkiye, eski Türkiye değil. AB üyesi Türkiye bugünkünden daha da farklı olacak.’’

Konuşmasının ardından, dinleyenlerin sorularını da cevaplayan Gül, bir soru üzerine, Türkiye’nin büyük çoğunluğunun AB üyeliğini desteklediğini söyledi. Türkiye’nin dünyanın 17. ve Avrupa’nın 6. büyük ekonomisi olduğuna dikkati çeken Gül, ‘’Türkiye AB üyesi olduğunda Avrupa’dan pay almayacak, büyüttü Avrupa pastasından pay alacak’’ dedi.

11.10.2008


 

İki tahliye

‘’Ergenekon’’ soruşturması kapsamında yapılan son operasyonda tutuklanan 6 kişiden Türkiye Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu Üyesi emekli Hakim Albay Tanju Güvendiren ile tıp doktoru Hüseyin Nazlıkul hakkında tahliye kararı çıktı.

Ergenekon’da 2 sanığa tahliye

“Ergenekon’’ soruşturması kapsamında yapılan son operasyonda tutuklanan 6 kişiden Türkiye Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu Üyesi emekli Hakim Albay Tanju Güvendiren ile tıp doktoru Hüseyin Nazlıkul hakkında tahliye kararı çıktı. Soruşturma çerçevesinde tutuklanan Güvendiren ile Nazlıkul’un yanı sıra gazeteci Tuncay Özkan, eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan ve eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan ile İP Genel Başkanı Doğu Perinçek’in eski avukatı ve Aydınlık dergisi yazarı Emcet Olcaytu’nun tutuklanmasına avukatlarınca itiraz edildi. İtirazı değerlendiren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti, Tanju Güvendiren ile Hüseyin Nazlıkul’un tahliyesini kararlaştırdı. Diğer 4 kişiye ilişkin tahliye talebi ise reddedildi.

11.10.2008


 

MHP’den Babaoğlu’na golf eleştirisi

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, şehit haberlerinin duyulduğu gün Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aydoğan Babaoğlu’nun golf oynamasıyla ilgili olarak, “Terörle mücadele konusunda kurumlarımızın başındakilerin bulundukları ortamlara ve söyledikleri sözlere büyük itina göstermeleri gerektiği açıktır” dedi.

TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Oktay Vural, “Aktütün Karakolu’na yapılan saldırının duyulduğu gün Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aydoğan Babaoğlu’nun golf oynayan görüntüsü sizi rahatsız etti mi?” şeklindeki soruya şöyle cevap verdi: “Bu konuda son derece duyarlı olunması gerektiğini düşünüyoruz. Terörle mücadele konusunda kurumlarımızın başındakilerin bulundukları ortamlara ve söyledikleri sözlere büyük itina göstermeleri gerektiği açıktır. Bu konuda gerekli itinanın gösterilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Herkes dikkatli olmalıdır, dikkatli konuşmalıdır.”

11.10.2008


 

Çakıcı’nın cezasına yeni TCK indirimi

Alaattİn Çakıcı’nın, 8 yıl önce Karagümrük Spor Kulübü Lokali’ne yönelik silâhlı saldırıya ilişkin ‘’suç işlemek için örgüt kurmak’’ suçundan çarptırıldığı 3 yıl 4 ay hapis cezası, yeni Türk Ceza Kanunu’na (TCK) uyarlanma amacıyla görülen dâvâda 2 yıl 1 aya indirildi.

İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya başka suçtan tutuklu sanık Alaattin Çakıcı katılmadı. Duruşmada esas hakkındaki mütalâasını veren Cumhuriyet Savcısı, Çakıcı’nın yeni TCK’nın 220/1-3 maddelerinde düzenlenen ‘’suç işlemek için örgüt kurmak ve yönetmek’’ suçlarından 3 yıldan 9 yıla kadar hapsini istedi. Mütalâaya karşı savunma yapan Çakıcı’nın avukatı Mustafa Avlağı da daha önceki beyanlarını tekrar ettiğini belirterek, müvekkiline bu suçtan ceza verilemeyeceğini savundu. Kararını açıklayan mahkeme heyeti, Çakıcı’ya ‘’suç işlemek için örgüt kurduğu sabit olduğundan’’, bu suçu düzenleyen yeni TCK’nın 220/1. ve 3. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası verdi.

11.10.2008


 

Golf oynayan Türk general tepki topladı

Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aydoğan Babaoğlu’nun Aktütün saldırı sırasında golf oynadığının ortaya çıkması ile başlayan tartışmaları İngiliz The Guardian gazetesi sayfasına taşıdı.

Gazete, “Hava Kuvvetleri Komutanı, harekâtı golf sahasından yönettiği için tepki topladı” şeklinde bir başlık ile gelişmeleri okuyucularına duyurdu. Gazete, “Ordunun kendini modern ve laik devletin koruyucusu olarak gördüğü Türkiye’de silahlı kuvvetlerin eleştirilmesi neredeyse imkânsızdı. Ancak 17 askerin PKK ile girdikleri çatışmada ölmesinden birkaç saat sonra üst düzey bir komutanın golf oynarken görüntülenmesi üzerine sorgulanmaya başladı.” yorumunda bulundu. Gazete, Aktütün Karakolu’nda 17 şehit verildiğine dair haberlerin ortaya çıkması ardından Orgeneral Babaoğlu’nun Antalya’da bir golf turnuvasına katıldığını belirtti. Gazete, Babaoğlu’nun golf oynadığının ortaya çıkması ardından Hava Kuvvetleri Komutanı’nın PKK’ya yönelik saldırıları koordine ettiğini söylediğini kaydetti. Babaoğlu’nun golf oynadığını gösteren fotoğrafların Vakit ve Taraf gazetelerinde yer aldığını belirten gazete, “Orgeneral Aydoğan Babaoğlu, medya tarafından daha önce bu seviyedeki bir komutanın maruz kalmadığı bir biçimde sıkıştırılıyor” dedi. Guardian, ayrıca “geleneksel olarak asker ile dost geçinen” laikçi gazetelerin de Babaoğlu’nu eleştirdiğini belirtti. Guardian, Babaoğlu’nun açıklamasına karşın Genelkurmay’ın açıklama yaparak Orgeneral Babaoğlu’nun olaydan Ankara’ya dönünce haberi olduğunu açıkladığını da belirtti. Bunun yanı sıra Guardian, gazetelerin baskına ilişkin istihbarat ve operasyonel bir hata olup olmadığını da sorguladığını yazdı.

11.10.2008


 

Orgeneral Başbuğ’dan Bahçeli’ye ziyaret

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi ziyaret etti.

MHP Genel Merkezinde gerçekleştirilen basına kapalı ziyaret, 1 saat 15 dakika sürdü. Orgeneral Başbuğ’u genel merkez binası önünde karşılayan Bahçeli, görüşmenin ardından da aracına kadar uğurladı. Uğurlamadan önce Orgeneral Başbuğ yaptığı kısa açıklamada, Genelkurmay Başkanlığı görevine atanmasının ardından “Bahçeli’nin kendisine nazik bir ziyarette bulunduğunu” hatırlattı. Bu ziyareti iade etmek amacıyla MHP Genel Merkezi’ne geldiğini ifade eden Orgeneral Başbuğ, Bahçeli ile çok yararlı, detaylı görüş alışverişinde bulunduklarını belirtti. Orgeneral Başbuğ, daha önce CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’la yaptığı görüşmede olduğu gibi özellikle bugünlerde Türkiye’nin terörle mücadelede içinde bulunduğu durumla ilgili bazı bilgi ve görüşlerini Bahçeli’ye ilettiklerini aktardı. Orgeneral Başbuğ, “Kendilerinin bu konulara ilişkin çok değerli görüşlerini ve önerilerini dinleme şansına sahip oldum” dedi. Orgeneral Başbuğ, görüşmenin çok yararlı olduğunu düşündüğünü ve bu açıdan memnun olduğunu ifade etti.

11.10.2008


 

Terör yasa çıkarmakla önlenmez

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Devlet Bakanı Cemil Çiçek, terör sorununun sadece yasa çıkarmakla çözülemeyeceğini söyledi.

Yasa çıkarmanın bu işin kolaycılığına kaçmak olduğunu belirten Çiçek, “Sorun çözmede belki en kolayı yasa çıkarmaktır. Ama sadece yasa çıkarmak işi çözmüyor” dedi.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Devlet Bakanı Cemil Çiçek, katıldığı bir televizyon programında terörle mücadele konusunda alınacak tedbirler konusunda açıklamalarda bulundu. Terörün dinamik bir süreç olduğunu hatırlatan Çiçek, daha önce alınan tedbirlerin gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi. Terörle mücadele konusunda iki nokta üzerinde durduklarını kaydeden Çiçek, “Birincisi bugüne kadar ne gibi önlemler aldık bundan sonra ne yapmamız lâzım. Diğeri ise bugüne kadar nerde hata yaptık? Bu değerlendirmeleri TSK ile birlikte yapıyoruz. Her gelişmeden sonra acaba bizden sadır olan bir eksiklik var mı? Bunu düşünmemiz gerekiyor. Yeni tedbirler ve mevcut uygulamaların değerlendirmesini yaptık, yapıyoruz. Bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Çiçek, terörle mücadelenin sadece hukuksal boyuttan ibaret olmadığını ifade etti. Altyapıda eksiklik varsa bunlara ilâveler yapılacağını anlatan Çiçek, şöyle konuştu:

“Sorun çözmede belki en kolayı yasa çıkarmaktır. Yasal eksiklik var mı acaba geriye dönüp baktığımızda? Meselâ geriye dönüp baktığımızda ‘acaba yasal eksiklik var mı?’ Cezalar daha ağır olsaydı bu işler olmaz mıydı? Terörü besleyen iç kaynaklar var dış kaynaklar var. Eğitimsizlikten, ekonomik dengesizlikten dış boyutlarına varana kadar. Bu sorunun bir günde kaldırılması mümkün değil.”

Terörün bilinmeyeni çok olan bir iş olduğunu dile getiren Çiçek, bu konuda iddialı konuşmanın yanlış olduğuna dikkat çekerek, “Terör bitti, beli kırıldı gibi klişe ifadeler terörle mücadelede işimizi güçleştiriyor. Orası bizim için BBG ise bunlar niye çözülmüyor? Bazı şeyler iç politika malzemesi yapıldı. Böyle olunca da vatandaşın kafası karışıyor. Sorular ve sorgulamalar yapılmaya başlandı. Bu iş sadece silâhla olmaz. Başka tedbirlerin alınması lazım” dedi.

11.10.2008


 

Tarihimizi ciddiyetsiz memurlar tahrip etti

ESKİ Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, son zamanlarda, ‘’tarihi belgelerle yazamazsanız diye moda haline gelen nutuklar atılmaya başlandığını’’ ifade ederek, ‘’Tarihi kafana göre yazarsan bu tarih, tarih olamaz’’ dedi.

Giresun Belediyesi’nce, Giresun Üniversitesi Güre Yerleşkesi’nde Uluslararası Giresun ve Doğu Karadeniz Sosyal Bilimler Sempozyumu düzenlendi.

Yusuf Halaçoğlu, sempozyumda yaptığı konuşmada, Cumhuriyet tarihinde, Soyadı Yasası’nın uygulanmasında görevli kimi nüfus memurlarının, işlerini ciddî yapmadıklarını ve bunun tarihsel yönden tahribata yol açtığını ifade etti. Halaçoğlu, ‘’Soyadı Kanunu uygulanırken memurlar, kişilerin geçmişteki lâkaplarını bile düşünmeden kendi kafalarına göre birtakım soyadları vermişler. Örneğin bizim ailemizde bizim soyadımız başka, amcamın bir tanesinin, diğerininki başka. O zaman neye güveneceksiniz?’’ diye konuştu. Türkiye’de birtakım insanların çağdaş görünmek ve kendi ideolojilerini tanıtmak açısından tarihsel belgeleri pek dikkate almadan, doğrudan doğruya kendi kafalarına göre tarih yazmaya kalktıklarını savunarak, ‘’Sempozyumlara tarihçi arkadaşlarımız ciddî bir şekilde hazırlanarak, doğru bilgileri ortaya koymaya çalışıyorlar. Bugün burada bunu gördük’’ diye konuştu.

Son zamanlarda, ‘’tarihî belgelerle yazamazsanız diye moda haline gelen nutuklar atılmaya başlandığını’’ savunan Halaçoğlu, şöyle devam etti: ‘’Tarihi kafana göre yazarsan bu tarih, tarih olamaz. İstanbul’un fethiyle ilgili bir programda bir şahıs dedi ki; (Benim aklım almıyor, Fatih Sultan Mehmet’in gemileri kızakla Haliç’e indirdiğine inanamıyorum ve mantığım da kabul etmiyor). Mantık tarih yazmıyor. Bir defa yabancı kaynaklar dahil olmak üzere İstanbul’un fethinde orada komutan olarak görev yapan Venedikli komutanların yazdıkları dahil tüm kaynaklarda bunların hepsinin, gemilerin tek tek kayıtları da var. (Benim mantığım kabul etmiyor) işi son dönemlerin modası oldu. Tarihçiler olarak tarihi, kaynaklar doğrultusunda yazmak zorundayız.’’

Halaçoğlu, Osmanlı’nın, bir yeri kendi topraklarına kattığı zaman bir iskân politikası uyguladığını hatırlatarak, şunları söyledi: ’’O yerdeki yerleşik halkın önemli bir kısmını alır ve farklı bölgelere dağıtırdı. Oraya da başka bölgelerden nüfus getirir yerleştirirdi. Böylece devlete isyan etmeyi önleyen sistemi kurardı. Boş topraklara da yörükleri naklederdi. Şimdi bu gerçeği nasıl reddedebilirsiniz? Ama bir kavram kargaşası çıkarıp, güvensizlik yaratıp, homojen ve ne olduğu belirsiz bir toplum ortaya çıkarmak isteyenlerin heveslisi olan maalesef Türkiye’de bir sürü insan var.’’ OSMANLI İDEAL BİR MEDENİYET İNŞAA ETTİ Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatma Acun, ‘’Osmanlı İmparatorluk İdeali ve Giresun’da İdeal Toplum Süreci’’ konulu sunumunda, Osmanlılar’ın, birbiriyle uyum içinde çalışmasını sağlayan ‘’ideal toplum inşasını’’ kendisine ilke edindiğini ifade ederek, ‘’Osmanlılar bunu başardı ve İslâm dünyasında bir devlet olmanın ötesinde bir dünya imparatorluğu haline geldiler’’ diye konuştu. İdeal toplum inşası için Osmanlılar’ın türlü toplumsal, ekonomik ve idarî politikalar ile programlar geliştirdiğini anlatan Acun, Osmanlılar’ın bölgede ideal toplum meydana getirmede izledikleri politikalardan birinin de yerel ekonomiyi canlandırmak olduğuna dikkat çekti.

11.10.2008


 

Cerrahlar yeni teknikler öğrenecek

İstanbul Üniversitesi (İÜ) ile Hollanda’nın Amsterdam Üniversitesi tarafından düzenlenen ‘’Hands On Live’’ kongresi, Ceylan Intercontinental Hotel’de başladı. Üroloji alanındaki uluslar arası kongrede cerrahlar hem simülatörlerle el becerilerini geliştirme fırsatı bulacak hem de canlı yayın aracılığıyla prostat ve taş kırma ameliyatlarını izleyecek.

Kongrenin açılışında konuşan Avrupa Üroteknoloji Derneği (ESUT) Başkanı Jean De La Rosetta, 9-12 Ekim tarihleri arasını kapsayan bu kongreyle, üroloji alanındaki yeni tedavi teknikleriyle ilgili birtakım tohumlar ekileceğini söyledi. Katılımcıların, kongrenin önemli bir bölümünde hasta üzerinde çalışma imkanı bulacaklarını ifade eden Rosetta, katılımcıların, canlı cerrahi girişim gösterimlerini izleme ve simülatörlerle çalışma imkânı elde ederek kendilerini geliştirebileceklerini kaydetti. Kongreyle ilgili açıklama yapan İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Üroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oktay Demirkesen, kongreye 25’i Türk, yaklaşık 50 bilim adamının eğitmen olarak katıldığını ifade etti. Kongreye 250 civarında katılımcı beklediklerini kaydeden Demirkesen, kongrenin amacının, ürolojide yeni gelişen kapalı ameliyat teknikleri üzerinde cerrahlara hem teorik hem de pratik bazda çalışma imkânı vermek olduğunu belirtti.

11.10.2008


 

Erzurum’da 104 daire boşaltıldı

Erzurum’un Yıldızkent semtindeki bir alışveriş merkeziin inşaatında toprak kayması meydana geldi.

Olay sebebiyle inşaat alanının çevresindeki 104 daire boşaltıldı. İnşaat bölgesinde itfaiye ve sivil savunma ekipleri de tedbir aldı. Olay yerine gelen Erzurum Valisi Sami Bulut, yaptığı açıklamada, inşaat alanında yağmurdan kaynaklanan küçük çaplı toprak kayması yaşandığını belirterek çevredeki binaları tedbir amaçlı boşalttıklarını dile getirdi. Vali Bulut, konuyla ilgili soruşturma başlatacaklarını belirterek, ‘’Gerekli incelemeyi yaptıracağız. Suçu ve ihmali olan varsa cezasını çekecektir’’ dedi. Palandöken Belediye Başkanı Cenap Köksal Birdal, alış veriş merkezini yapan firma yetkililerini daha önce uyardıklarını kaydetti.

11.10.2008


 

Trafik kazasında 18 tarım işçisi yaralandı

Muğla’da meydana gelen trafik kazasında, aralarında hamile 2 kadının da bulunduğu 18 tarım işçisi yaralandı.

Alınan bilgiye göre, Muğla-Ortaca karayolunun Ortaca kesiminde, sürücüsünün kimliği henüz belirlenemeyen 48 K 5320 plakalı tarım işçisi taşıyan minibüs, sürücünün direksiyon hakimiyetini yitirmesi sebebiyle, yol kenarında bulunan sulama kanalına devrildi. Kazada ağır yaralanan ve 8 aylık hamile olduğu bildirilen bir kadın, ambülansla Muğla Devlet Hastanesi’ne sevkedildi. Kazada yaralanan ve hayatî tehlikeleri olmadığı öğrenilen 17 kişinin tedavisi ise Ortaca Devlet Hastanesi’nde yapılırken kazayla ilgili soruşturmanın ise sürdüğü öğrenildi.

11.10.2008


 

Arı kovanlarında uyuşturucu ele geçirildi

Kütahya’nIn Tavşanlı ilçesinde arı kovanlarına gizlenmiş 11 kilogram esrar ele geçirilirken, iki ayrı operasyonda 4 kişi gözaltına alındı.

Kütahya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü ile Tavşanlı İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerince teknik takip sonrası Karakova Mahallesi’ndeki bir bağ evine operasyon düzenlendi. Burada kendi ürettiği ve satmak için arı kovanlarının içinde gizlediği 11 kilogram esrar maddesiyle yakalanan Sabri A. (45), gözaltına alındı. Kütahya ilinde bir defada en fazla miktarda esrarın bu operasyonda ele geçirildiği belirtildi.

11.10.2008


 

Polis, izinsiz gösteri yapan grupları dağıttı

Ümranİye, Maltepe ve Pendik’te izinsiz gösteri yapan gruplar, polis tarafından dağıtıldı. Sınır ötesi operasyonla ilgili tezkerenin kabul edilmesini protesto gerekçesiyle Ümraniye Mustafa Kemal Mahallesi, Maltepe Gülsuyu ve Pendik Ahmet Yesevi Mahallesinde toplanan yüzleri maskeli kişiler, yollara kurdukları barikatları ateşe verdi.

Terör örgütü lehine slogan atan göstericiler, ayrıca Ahmet Yesevi Mahallesi 2. Cadde son durakta park halindeki İETT otobüsüne molotofkokteyli atarak, otobüsün camlarını kırdı. Polisin göz yaşartıcı gazla müdahale ettiği göstericiler, ara sokaklara kaçtı.

11.10.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün haberler

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır