|
|
|
KARA TREN 152 YAŞINDA |
GELİŞMİŞLİĞİN simgesi olarak gösterilen demiryolları, 152’inci yaşını bugün kutlayacak.
1856 yılında Türkiye ile tanışan demiryolları çoğu zaman karayollarına yenilse de, son dönemde altın dönemini yaşıyor. Demiryolları hızlı tren, Marmaray gibi önemli projelerle hızlı bir yükselişe geçti 1856 yılında demiryolu ile tanışan Türkiye’de ilk kazma 130 kilometrelik İzmirAydın hattına İngilizler tarafından vuruldu. 18561922 yılları arasında toplam 8 bin 619 kilometre demiryolu hattı yapılırken, demiryolu hattının 4 bin kilometrelik bölümü Cumhuriyetin ilanı ile belirlenen milli sınırlar içinde kaldı. 19501997 yılları arasında karayolu uzunluğu yüzde 80 artarken, demiryolu uzunluğu sadece yüzde 11 oranında arttı. Türkiye’de yolcu taşıma paylarına bakıldığında, karayolunun yolcu taşıma payı yüzde 96, demiryolunun yolcu taşıma payı ise yalnızca yüzde 2 seviyelerinde olduğu görülüyor. Son dönemde başlatılan Hızlı Tren, Marmaray ve BaküTiflisKars Demiryollu Projeleri ile demiryolları altın çağını yaşıyor. Türkiye’de şu an toplam 10 bin 984 kilometre uzunluğunda demiryolu hattı bulunuyor.
|
23.09.2008
|
|
|
Erdoğan: Krizi asgarî etkiyle aşarız |
DÜNYA genelinde kredi krizi sürerken Başbakan Tayyip Erdoğan’dan ‘krizi asgari etkiyle aşarız’ mesajı geldi.
Ekonomik gelişmeleri bir basın toplantısıyla değerlendiren Erdoğan, Türkiye ekonomisinin tarihinde hiç görülmediği kadar sağlam bir yapıya kavuştuğunu belirterek, “Bugün devasa küresel krizlerle baş edebilecek bir yapıya kavuştuk. Türkiye dışsal şoklar karşısında dayanıklılığını ispat etti. Türkiye bu krizi, bu dalgalanmayı da asgari etkiyle aşacaktır. Bu süreç Türkiye için fırsata dönüştürülebilecek bir süreç de olabilecektir” dedi. ürkiye’nin bu dalgalanmanın tamamen dışında kalamayacağını belirten Erdoğan, büyüme hızındaki yavaşlamanın benzer ülkelere göre sınırlı kaldığını kaydetti. Erdoğan, Ortadoğu, Afrika ve diğer bölgelerin ihracattaki payının arttığını, bu nedenle küresel büyümedeki yavaşlamanın ihracattaki etkisinin sınırlı kalmasının beklendiğini ifade etti.
MALİ DİSİPLİN EN ÖNEMLİ DİRENÇ KAYNAĞI
Mali disiplinin dışsal şoklara karşı en önemli direnç kaynaklarından biri olduğuna dikkat çeken Erdoğan şunları söyledi: “Mali disiplin konusundaki kararlı ve titiz uygulamamalar devam edecektir. Kayıtdışı ekonomiyle mücadeleye yönelik kapsamlı stratejiyi önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşacağız. Vergi yükünün azaltılmasına ve yükün daha adil paylaşılmasına imkan verecektir. Kamu borcunun GSYH’ye oranı bakımından birçok AB ülkesinden daha iyi durumdayız. Kamu borcunun GSYH’ye oranı AB üyesi ülkelerde ortalama yüzde 60 iken bizde 2007 sonunda yüzde 39 düzeyine kadar çekildi.” Arz yönlü fiyat baskılarının kalkmasıyla birlikte enflasyonun düşeceğini kaydeden Erdoğan, yabancı sermaye girişinin de yıl sonunda 15 milyar dolar civarında olmasını beklediklerini kaydetti. Bankaların ve piyasaların likidite durumunun yakından izlendiğini belirten Erdoğan, sektörün aktif kalitesinin sağlamlığını koruduğunu kaydetti.
FAİZLER BİRAZ DAHA DÜŞÜRÜLEBİLİR
Faizlerin düzeyine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Erdoğan şöyle konuştu: “Bizim Merkez Bankası’na müdahalemiz söz konusu değil. Faizlerin biraz daha düşürülebileceğine inanıyorum. Bunu özellikle açık sözlülüğüm sebebiyle söylüyorum. Sabit kurdan değil, dalgalı kurdan yanayız. Sabit kur uygulaması olsaydı geçmişteki krizleri yaşardık.” Erdoğan, öncelikle Halkbank olmak üzere özelleştirmelerde piyasalardaki atmosferi koklayacaklarını ve ona göre hareket edeceklerini ifade etti. Yeni bir vergi getirmeyi düşünmediklerini söyleyen Başbakan, kayıtdışının ortadan kaldırılmasıyla vergi oranlarını düşüreceklerini belirtti.
|
23.09.2008
|
|
|
Yasak etkisini gösterdi, sigara içen azaldı |
BU yılın Temmuz ayında 2007’nin aynı dönemine göre 520 milyon adet, Ağustos’da ise 457 milyon adet daha az sigara içildi.
4 aylık dönemde yasağa uymayan tiryakilerin ödediği para cezası da 20 milyon YTL’yi aştı. Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) Başkanı Kazım Çalışkan’ın verdiği bilgiye göre, 19 Mayıs’ta yürürlüğe giren kapalı alanlarda sigara içilmesini yasaklayan kanun, tüketimde hissedilir bir düşüşe neden oldu. Yasağın etkisi, devletin resmi verilerine de Temmuz başından itibaren yansımaya başladı. Geçen yıl Temmuz ayında 10 milyar 700 milyon adet sigara tüketilen Türkiye’de, söz konusu rakam, bu yıl aynı ayda 10 milyar 180 milyon adede geriledi. Düşüş, Ağustos’ta da devam etti ve 2007 Ağustos’unda 10 milyar 678 milyon adet olan sigara tüketimi, bu yıl 10 milyar 221 milyon adede indi. Böylece Temmuz ayında içilen sigara miktarı, geçen yılın aynı ayına göre 520 milyon adet, Ağustos’ta da 457 milyon adet azaldı. Havaların soğumasıyla birlikte kış aylarında sigara tüketiminin çok daha fazla düşmesini beklediklerini ifade eden Çalışkan, ortala düşüşün yüzde 6’yı bulacağını tahmin ettiklerini kaydetti. Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü verilerine göre de sigara yasağının uygulandığı son 4 ayda, yurt çapında tiryakilere 20 milyon 36 bin 62 YTL ceza kesildi.
|
23.09.2008
|
|
|
Meşrubat satışında Ramazan bereketi |
MEŞRUBATsatışlarının Ramazan ayında, yüzde 20-25 oranında arttığı bildirildi.
Meşrubatçılar Derneği Genel Sekreteri Dr. Nizamettin Şentürk, genellikle aile fertlerini ve dostları bir araya getiren Ramazan sofralarında mutlaka meşrubat servisi yapıldığını vurguladı. Şentürk, bu nedenle Ramazan ayında meşrubat tüketiminin artığına işaret ederek, Ramazan ayının büyük bölümünün bu yıl sıcak geçmesi sebebiyle meşrubat satışlarında ayrı bir hareketlilik olduğunu dile getirdi. Meşrubat satışlarının Ramazan ayında yüzde 20-25 oranında artış gösterdiğini, bu hareketliliğin Ramazan Bayramı sonuna kadar devam etmesini beklediklerini ifade eden Şentürk, Ramazan ayında meşrubat satışlarının artmasında reklam kampanyaları ve cazip tüketici promosyonlarının da etkili olduğunu, ve Ramazan sofralarının vazgeçilmezi haline geldiğini sözlerine ekledi.
|
23.09.2008
|
|
|
Memur-Sen: TÜİK açlık sınırı araştırmasından vazgeçmeli |
MEMUR-SEN'DEN yapılan açıklamada, Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) ‘’Açlık Sınırı’’ araştırmasının hiçbir kurum tarafından kullanılmadığı öne sürülerek, TÜİK’in bu araştırmayı yapmaktan vazgeçmesi gerektiği savunuldu.
Memur-Sen’in yazılı açıklamasında, TÜİK’in açıkladığı kişi başına 63,75 YTL ve dört kişilik bir aile için 255 YTL’lik açlık sınırı rakamlarının yanlış olduğu ve bu rakamların hiçbir kurumca baz alınmadığı iddia edildi.
TÜİK’in açlık sınırı araştırması yapmaktan vazgeçmesi gerektiği öne sürülen açıklamada, şunlar kaydedildi: ‘’TÜİK bir kişinin günlük 2 bin 100 kalorilik gıda gereksiniminin maliyetinin 1,6 YTL olduğunu hesaplıyor. Bugün simit fiyatı bile 60 kuruş. Bir vatandaş üç öğün simit yerse 1,8 YTL ediyor. Dolayısıyla TÜİK’in dört kişilik bir aile için açıkladığı 255 YTL açlık sınırı rakamının gerçek hayatta hiçbir karşılığı yoktur. TÜİK Başkanı’nın ‘Rakamlarımız, Türkiye gerçeğini yansıtıyor’ sözü de doğru değildir. TÜİK’in hesabına göre, kişi başına açlık sınırı 63,75 YTL düşüyor. TÜİK Başkanı’na çağrıda bulunuyoruz; 63,75 YTL ile bir ay yaşa, bizde seni yılın bürokratı seçelim.’’
Memur-Sen’in hesabına göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 817 YTL, yoksulluk sınırının ise bin 936 YTL olduğu, konfederasyonun bu hesaplamaları pazar enflasyonu üzerinden yaptığı için rakamların Türkiye’nin gerçekleriyle örtüştüğü ifade edildi.
|
23.09.2008
|
|
|
Bankalar tüketiciyi kandırıyor |
EGE-KOOP EgeKoop Genel Başkanı Hüseyin Aslan, yaklaşan Ramazan Bayramı sebebiyle bankaların tüketici kredisi kullandırmak için rekabet içine girdiğini, vatandaşların bu konuda dikkatli olması gerektiğini belirtti.
Aslan, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’de kredi kartı, tüketici kredisi gibi çeşitli adlar altında kullanılan bireysel krediler yüzünden icralık olanların sayısının arttığını, bankaların denetimsiz bir şekilde ve yanıltıcı kampanyalarla bu tür kredileri teşvik etmeye devam ettiğini savundu. Özellikle yaklaşan Ramazan Bayramı nedeniyle tüketici kredisi kullandırmak için bankaların ‘’akıl almaz kampanyalar’’ yürüttüğünü ifade eden Aslan şunları kaydetti: ‘’Cazip gibi gösterilen faiz oranları tamamen aldatmaca. Faiz oranlarını düşük gösterip, masrafları yüksek tutarak vatandaşı yanıltıyorlar. Bin YTL tutarındaki tüketici kredisine 380 YTL masraf ve komisyon alan banka da var, 40 YTL alan da var. Bu nedenle bireysel kredi kullanmak isteyenler birkaç bankaya danışmadan karar vermesinler. Çünkü uygulamalar birbirinden çok farklı olabiliyor. Kredi kampanyalarında faiz oyununa gelinmemeli.’’ Aslan, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) bu konuda tüketicinin haklarını koruyacak düzenlemeler yapması gerektiğini belirtti.
|
23.09.2008
|
|
|
Huzur Mağazaları sezonu indirimli açtı |
HUZUR Mağazaları 2008/2009 sonbahar-kış sezonunu Bayram indirimiyle açtı.
Huzur Mağazaları, ünlü markaların seçilmiş sezon ürünlerinde Bayrama özel yüzde 20 indirimin yanı sıra, nakit ödemelerde artı yüzde 10 indirim, taksitli alışverişlerde ise 12 aya varan taksit seçenekleri sunuyor. Huzur Mağazaları, Kadıköy, Ümraniye, Altunizade, Osmanbey, Sirkeci, Hayatpark AVM Bakırköy, Gaziosmanpaşa adreslerinde hizmet veriyor.
|
23.09.2008
|
|
|
Borsada 3 gün bayram tatili |
İSTANBUL Menkul Kıymetler Borsasında (İMKB) resmi tatil sebebiyle 30 Eylül, 1 ve 2 Ekim 2008 tarihlerinde işlem yapılmayacak.
Borsa Başkanlığından yapılan duyuruda, 29 Eylül 2008 tarihinin yarım gün, 30 Eylül, 1 Ekim ve 2 Ekim 2008 tarihlerinin ise tam gün resmi tatil olması sebebiyle, hisse senetleri piyasasında, 30 Eylül, 1 Ekim ve 2 Ekim 2008 tarihlerinde işlem yapılmayacağı, 29 Eylül 2008 tarihinde yarım gün, 3 Ekim 2008 tarihinde ise tam gün seans yapılacağı bildirildi.
|
23.09.2008
|
|
|
ABD’de yatırım bankacılığı tarih oldu |
ABD Merkez Bankası (Fed) son iki büyük yatırım bankası Goldman Sachs ve Morgan Stanley’in statülerini değiştiren kararını onayladı.
Fed yaptığı açıklamada, Yönetim Kurulu’nun önceki gün Washington’da yaptığı toplantıda, bu iki yatırım bankasının statülerinin değiştirilmesiyle ilgili talebini oy birliğiyle kabul ettiğini bildirdi. Fed’in bu kararıyla bu iki yatırım bankası Fed’in denetimi altında çalışan bankacılık holding şirketlerine dönüşmüş oldu. Bu değişiklik iki yatırım bankasının ticari bankacılık yapmasına izin veriyor. Kararla Fed’in denetimi altına giren iki banka bundan böyle Fed’in acil fonlarına girebilecek ve bireysel bankacılık şirketlerini daha kolay alabilecekler. Fed’in iki yatırım bankasının statüsünü değiştirme kararı 1929 yılındaki Dünya Ekonomik Krizi’nden bu yana Wall Street’teki büyük yeniden yapılanmanın sürdüğüne işaret ediyor.
|
23.09.2008
|
|
|
|