|
|
|
Sanayici: 2.5 yıldır krizdeyiz |
İzmir Organize Sanayi Bölgesi Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Bayram Talay, sanayicilerin önünü göremediğini, daha önce yıllık fuar programları yaparken artık bir ay sonrasının bile görülemediğini belirterek, “Türkiye’de 2-2,5 yıldır adı konmamış bir kriz var” dedi.
Sanayici maliyet altında eziliyor
EGE Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Taşkın, elektriğe yapılan zamların sanayiciyi zor durumda bıraktığını belirterek, ‘’Yılbaşından beri gelmiş yüzde 60 zammı, hangi müşteriye nasıl yansıtırsınız? Dünyada fiyatlar gerilerken, siz zam yapacaksınız. Mümkün değil’’ dedi. Konuya ilişkin açıklama yapan Taşkın, sanayiciler olarak aynı lafları söylemekten bıktıklarını belirterek, söylenenlerin dinlenmediğini iddia etti. Durumun böyle gidecek zannedildiğini bildiren Taşkın, ‘’Halbuki gitmiyor. Tahliller, değerler bozuk çıkıyor. Sanayicinin verdiği her türlü tehlike sinyallerini ne yazık ki dikkate aldıramıyoruz’’ dedi.
Her zamla bir grup firmanın daha çok batağa battığını, maliyetlerle baş edemez hale geldiğini, bir grup firmanın ihracat pazarlarını kaybettiğini dile getiren Taşkın, ‘’Çok yakın zamanda ihracat rakamlarımızın da aynı artışlarla gitmediğini göreceğiz. Bu bizi çok üzüyor. Sanayiciler olarak artık maliyetlerimizin altında eziliyoruz’’ dedi.
Taşkın, sanayiciler olarak dile getirdikleri sıkıntıların dikkate alınmamasının nedenini ‘’Ülkenin hesabının kitabının olmayıp açık verilmesi, bütçelerin denk getirilmesi için zam yapmak zorunda kalınması, 5 sene zam yapmayıp dönem övünülüp şimdi artık zam yapmadan gidilmeyeceğinin görülüp zam yapılması’’ sözleriyle anlattı.
Zamların fiyatlara yansımasının mümkün olmadığını bildiren Taşkın, ‘’Öyle bir noktaya geliyorsunuz ki, sıfır noktası. Ya zararına çalışıp kapat ya da zammını yansıt, pazarını kaybet, yine kapat. Yani iki taraftan da kıstırılmış durumda oluyorsunuz. Yılbaşından beri gelmiş yüzde 60 zammı, hangi müşteriye nasıl yansıtırsınız? Dünyada fiyatlar gerilerken, siz zam yapacaksınız. Mümkün değil’’ diye konuştu. Bayram tatilinin 9 güne çıkarılmasını da eleştiren Taşkın, ‘’Bu ay 9 gün bayram tatili var. Ayın üçte biri yok. Yani siz bütün maliyetlerinizi üçte bir çalışmamakla kapatacaksınız. Bu mümkün değil. Bayram tatillerinin gözden geçirilmesi gerekli. Allah sanayicinin yardımcısı olsun’’ dedi.
‘’BUNUN ACISI, ÇIKACAK’’
İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi (İAOSB) Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Uğurtaş ise yılbaşından bu yana elektrik zamlarının yüzde 60’ı, doğal gaz zamlarının yüzde 30’u geçtiğini, döviz kurlarının gerilediğini bildirerek, ‘’Bu tabloda sanayicinin üretmesi bekleniyor. Bu artışlarla kim nasıl ayakta durabilir?’’ diye konuştu. Büyüme rakamlarının 1,9 çıkmasına şaşırmamak gerektiğini dile getiren Uğurtaş, sanayicinin bu maliyetlerle üretim yapma şansı kalmadığını, yapmaya çalışanların da sermayesinden tükettiğini söyledi.
Uğurtaş, şöyle devam etti: ’’Bunun acısını 6 ay ile 1 buçuk sene içinde yaşayacağız. Gelinen noktada sanayiciler için ciddî bir işten çekilme yaşanmasından, ciddî bir işsizlikle karşı karşıya kalınmasından endişe ediyoruz. Acilen tedbirlerin alınması, özellikle de enerji politikalarının belirlenmesi lâzım. En azından TRT payı, belediye tüketim, aydınlatma, enerji fonu gibi vergilerin kaldırılması lâzım. Yüzde 50’lerin üzerindeki zamlar için çözüm olmaz ama niyet belli etmek önemli.’’
3 ay sonra elektrik fiyatının ne olacağın belli olmadığını dile getiren Uğurtaş, ‘’6 ay sonrasına fiyat vermek zorunda olan sanayici, enerji fiyatının ne olacağını bilmeden, en büyük girdi hammaddenin yanında enerji iken, nasıl fiyat verecek?’’ dedi. Hilmi Uğurtaş, yapılan zamların fiyatlara yansıtılamadığını, çünkü dünyada bir gerileme olduğunu kaydederek, ‘’Pazarlar yüzde 3-4 gerilerken, Uzak Doğunun ciddi rekabet baskısı varken hiçbir sanayicinin yansıtma şansı yok. Fiyatlarımız gerilerken maliyetlerimiz artıyor, kur yerinde sayıyor’’ diye konuştu.
ADI KONMAMIŞ BİR KRİZ VAR
Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Sanayici ve İşadamları Derneği (ASAD) Başkanı Bayram Talay da doğal gaz ve elektriğin büyük bir girdi maliyeti olduğunu, zamların birçok fabrikanın zor duruma düşmesine, kapasitelerin yüzde 50 indirilmesine hatta kapanmasına yol açtığını, bunun da işsizliği arttıracağını söyledi.
Talay, sanayicilerin önünü göremediğini, daha önce yıllık fuar programları yaparken artık bir ay sonrasını bile görülmediğini dile getirerek, ‘’Türkiye’de 2-2,5 yıldır adı konmamış bir kriz var’’ dedi. 2-3 yıldır aynı fiyatlarla iş yapıldığını, fiyatların dibe vurduğunu ifade eden Talay, ayakta duracak firma sayısının çok az olduğunu söyledi. Talay, sanayi bölgelerine özel katkı paylarının verilmesi, sektörel bazda teşviklerin uygulanması gibi tedbirlerin alınmasını önerdi.
|
21.09.2008
|
|
|
Daralma KOBİ’leri vuracak |
Gaziantep Genç İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Erturhan, uluslararası finansal gelişmelerin, Türkiye ekonomisini ve KOBİ’leri etkileyeceğini söyledi.
GAZİANTEP Genç İşadamları Derneği (GAGİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Erturhan, uluslar arası finansal gelişmelerin, Türkiye ekonomisini ve küçük ve orta boy işletmeleri (KOBİ) etkileyeceğini iddia etti. Erturhan, yaptığı yazılı açıklamada, bir yıl önce ABD’de başlayan finansal krizin AB’yi ve tüm dünyayı kademe kademe etkisi altına aldığını, son beş yılda küresel sistemde yaşanan parasal genişleme ve bolluğun, gelişmiş ve bizimde içinde bulunduğumuz gelişmekte olan ülkelerde tüketimi ve tüketime dayalı borçlanmayı arttırdığına dikkati çekti. Ekonomilerin büyüme hızlarına da yansıyan ve Türkiye ekonomisi de dahil tüm ekonomileri büyüten bu ucuz borçlanma ve tüketim döneminin sona erdiğini belirten Erturhan, şunları kaydetti: ’’2007 yılında başlayan dünyadaki parasal daralma 2008 yılında artarak devam etmekte ve 2009 yılının sonlarına kadar devam edeceği gözlenmektedir. Uluslararası finans piyasalarındaki gelişmelere bağlı olarak tüketimin ve buna bağlı olarak talebin düşmesi, finansman ve borçlanma maliyetlerinin artması önümüzdeki dönemde KOBİ’leri ve tüm ekonomik birimlerin borçlanma ve risk algılamalarını gözden geçirmelerini zorunlu kılmaktadır. Çünkü küresel ekonomideki kriz her gün biraz daha derinleşmekte ve yayılmakta ve dalga boyunun büyümekte olduğu görüşünü taşıyoruz.’’
|
21.09.2008
|
|
|
Bakan Şimşek: Borç endişe kaynağı olmaktan çıktı |
DEVLET Bakanı Mehmet Şimşek, ‘’Türkiye kendini düzene soktu, kamu finansman dengelerini iyileştirdi, borç endişe kaynağı olmaktan çıktı.
Bu nedenle Türkiye dünyada yaşanan büyük bunalımdan şu ana kadar nispi olarak az etkilendi’’ dedi.
Bakan Şimşek, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Eskişehir Şubesinin bir otelde düzenlediği iftar yemeğinde yaptığı konuşmada, ABD’de son günlerde ekonomik olarak olağanüstü gelişmeler yaşandığını anımsatarak, Batı ekonomilerinin, genel anlamda dünya finans sisteminin, 1930’lu yıllardaki buhrandan bu yana en büyük krizini yaşadığını kaydetti.
Gelişmelerin çok kritik olduğunu, ilk defa ABD hazinesinin parça parça çözüm üretmeyi bir kenara bıraktığını ifade eden Bakan Şimşek, şöyle konuştu: ’ABD bundan sonra yeniden yapılanmaya gideceğini,
TMSF gibi bir kuruluşu ortaya koyacağını ima etti. Dünya ekonomileri toparlanmazsa bunun sonuçları ABD, İngiltere ve diğer Batı ülkeleri için muazzam olabilir. Piyasalardaki çok ciddi bir yangın kontrol altına alınmış gibi bir izlenim var. En kötü dönemin zirvesine vardık diyebiliriz. Bunun reel ekonomiye yansımaları, işsizlik, dünyadaki büyüme açısından aslında sorun devam edecek. Çünkü böylesine önemli bir krizin etkilerinin çok kısa sürede telafi edilmesi imkânsız.
Dünya ekonomisi yavaşlayacak, yavaşlıyor. Muhtemelen dünya, buna Türkiye de dahil, bir süreliğine potansiyel bir büyümenin altında bir büyümeyle yoluna devam edecek.’’
|
21.09.2008
|
|
|
Bayramda, meyve-sebze bolluğu yaşanacak |
HASADIN yoğun olduğu döneme gelen Ramazan Bayramında meyve-sebze fiyatlarının düşük seyredeceği, üretim bolluğu nedeniyle Adana ve Mersin hallerinde fiyatların bayram arefesinde aynı kalmasının beklendiği bildirildi.
Adana Büyükşehir Belediyesi Vedat Dalokay Hal Müdürü Mustafa Berktaş, yaptığı açıklamada, bu yıl meyve-sebzedeki bolluk ve fazla ihracat olmaması nedeniyle fiyatların makul seviyede seyrettiğini söyledi. Ramazanın da fiyatlara etkisi olmadığını vurgulayan Berktaş, ‘’Ramazanda fiyatlarda hiç bir yükselme olmadı. Yaz fiyatları sürüyor. Bu yıl sadece limon fiyatında artış oldu. Limonun fiyatı 1-1,5 YTL arasında değişiyor’’ dedi. Berktaş, bayrama kadar havaların da uygun gitmesi halinde, ürün hasatlarının sürmesi nedeniyle fiyatlarda artış öngörmediklerini söyledi. Mersin Büyükşehir Belediyesi Hal Müdürü Atilla Gümüşoğlu da fiyatların bu yaz boyunca artmadığını, hasadın sürmesi neticesinde Ramazan Bayramında vatandaşların bol ve ucuz meyve ve sebze tüketebileceklerini söyledi.
|
21.09.2008
|
|
|
Telefonda rekabet 2009 başında başlayacak |
ELEKOMÜNİKASYON Kurumu Başkanı Tayfun Acarer, sabit telefon hizmetlerinin 2009 başında rekabete açılmış olacağını bildirdi.
Acarer, daha önce iptal edilen sabit telefon hizmetleri ihalesinin birkaç ay içinde tekrarlanacağını kaydetti. Acarer, ihalenin ‘’Birden fazla hizmetin aynı yetkilendirmeyle verilemeyeceği’’ gerekçesiyle iptal edildiğini hatırlatarak, gerekçenin ortadan kaldırılması için yeni ihalede sadece ‘’telefon yetkilendirmesi’’ verileceğini belirtti. Bu uygulamayla ilgili düzenlemeyi tamamladıklarını ve sektörden görüş aldıklarını anlatan Acarer, asgari bedellerin belirlenerek Ulaştırma Bakanlığına gönderilmesinin ardından ihale sürecinin başlayacağını dile getirdi. Acarer, ‘’Sabit telefon hizmeti 2009 başında rekabete açılmış olacak’’ dedi.
|
21.09.2008
|
|
|
“Bursa şeftalisi” ihracatçıyı güldürdü, üreticiyi üzdü |
“DON” olayının etkili olduğu 2007’ye göre, bu yıl rekoltesi neredeyse iki kat artan ‘’Bursa şeftalisi’’, ağustos ayı itibarıyla ihracatta yüzde 131’lik artış kaydederken, üreticinin ihracatçı ve meyve suyu fabrikalarından aldığı fiyat, geçen yıla oranla yarı yarıya düştü.
Bursa Ziraat Odası Başkanı Fuat Sarı, yaptığı açıklamada, 2007 yılında yaşanan ‘’Don’’un rekolteye büyük darbe vurduğunu ve yıllık rekoltenin 60 bin ton ile kapandığını hatırlattı. Sarı, bu yıl ise rekoltenin 100 bin tonu aştığına dikkati çekerek, buna rağmen yüksek rekoltenin olumlu etkilerinin, ihracatçı, tarıma dayalı sanayi işletmeleri ve üreticiye aynı oranda yansımadığını, hatta üreticinin durumundan hiç de memnun olmadığını dile getirdi. Meyve suyu fabrikalarının bu yılki alım fiyatlarının, geçen yılın yarısı kadar olduğunu belirten Sarı, yüksek rekoltenin, meyve suyu fabrikaları ile birlikte en çok ihracatçılara yaradığına değinerek, ihracatçıların kaliteli şeftaliyi son derece uygun fiyatlarla satın aldıklarını söyledi. Üreticinin, geçen yıl kilosunu 1,501,60 YTL’den sattığı kaliteli şeftalinin, bu yıl 0,801 YTL arasında alıcı bulabildiğini belirten Sarı, ‘’Yüksek rekolte, ihracatçılar ve meyve suyu fabrikalarını sevindirdi, üreticiye hamallık kaldı. Tarım sektöründe üretim maliyetleri artık malûm. Bu işten yine üretici ve tüketici zararlı çıktı. Her zamanki gibi çiftçinin umudu yine bir sonraki seneye kaldı’’ diye konuştu.
|
21.09.2008
|
|
|
Aksoy'un şirketleri yeniden TMSF'ye geçti |
EROL Aksoy Grubu şirketlerinin yönetimi yeniden Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından devralındı.
TMSF’den yapılan açıklamada, İktisat Bankası hakim ortağı Erol Aksoy Grubu ile Fon arasında 9 Mayıs 2006 tarihinde imzalanan protokolün, Erol Aksoy Grubu tarafından taksitlerinin ödenmemesi ve protokol edim ve taahhütlerinin yerine getirilmemesi nedeniyle yürürlüğe girmediği belirtildi. Açıklamada, 9 Mayıs tarihli protokolün kamu alacaklarının tahsili açısından ileriye yönelik olarak bundan böyle ilave bir yarar sağlamayacağı anlaşılmış olduğundan, protokolün temerrüde ilişkin hükümlerinin uygulanmasına, bu kapsamda Erol Aksoy Grubuna dahil bütün gerçek ve tüzel kişi borçlular hakkında yasal takip işlemlerine, borçlu gruba ait ticarî ve iktisadî bütünlük kapsamına alınan varlıkların satışına devam edilmesine karar verildiği duyuruldu. Fon açıklamasında, şöyle denildi: ‘’Bu çerçevede borçlu grubun borçlarını ödemeye yönelik yeterli bir çözüm üretememesi üzerine 9 Mayıs 2006 tarihli protokol kapsamında Erol Aksoy Grubuna devredilmiş olan 37 adet şirketten müflis durumda bulunan 1 şirket dışındaki 36 adet şirketin temettü hariç ortaklık haklarıyla yönetim ve denetimleri 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 134. maddesi ve aynı kanunun geçici 11. maddesi yollaması ile mülga 4389 sayılı Bankalar Kanununun 15/7-a maddesi hükmü gereğince Fon tarafından yeniden devir alınmıştır.’’
|
21.09.2008
|
|
|
Küresel finansal kriz tarım sektörünü de vuracak |
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Başkanı Gökhan Günaydın, döviz kurlarındaki artış nedeniyle ‘’mazot, gübre ve yüksek teknoloji ürünü tarımsal makina ithalatında maliyetlerin yükselteceğini’’ belirtirken, GÜBRETAŞ Genel Müdürü Mehmet Koca, ‘’büyük uluslararası fonların tarım ürünlerine yönelik talepleri azalacağı için tarım ürünlerindeki fiyat baskısının düşebileceğini’’ söyledi.
Koca, gübre fiyatlarında artış öngörmediğini bildirdi. ZMO Başkanı Gökhan Günaydın, küresel finansal krizin tarım sektörüne etkilerini değerlendirirken, döviz kurlarındaki artışın, gıda ve tarım ürünü ithalatında ve ihracatında fiyatları arttıracağını belirtti. Döviz kurlarındaki artışın, mazot, gübre ve yüksek teknoloji ürünü tarımsal makina ithalatında da maliyetleri yükselteceğini anlatan Günaydın, ayrıca, finansal kriz ve belirsizlik nedeniyle faizlerdeki yükselmenin, tarımsal kredi faizlerine de yansıyacağını vurguladı. Faizlerdeki yükselmenin geçen yıl kuraklık nedeniyle zor durumda bulunan sektörde kredi geri dönüş oranlarını da olumsuz etkileyeceğini kaydeden Günaydın, ‘’Mazot, gübre, ithal tarım makinalarındaki fiyat artışı, kredi faizlerindeki yükseliş, tarım sektöründeki sorunları ciddî biçimde ağırlaştırır’’ dedi. GÜBRETAŞ Genel Müdürü Mehmet Koca da para piyasalarına yönelik krizin tarım sektörüne de etkisinin olacağını, ancak gübre fiyatlarında artış öngörmediğini söyledi. Dünyada gübre fiyatlarındaki gevşemenin hemen Türkiye’ye yansımayacağını anlatan Koca, şu açıklamayı yaptı: ‘’Tüketim mevsiminde olduğumuz için üreticiler ve tüketiciler zaten stoklarını yaptılar. Bunun yansıması ileriki sezon için olabilir. Petrol fiyatlarındaki düşüş de zaten bir süreç içinde Türkiye’ye yansıyor.’’
|
21.09.2008
|
|
|
Ekonomide yüksek risk ortamı sürüyor |
ADANA Ticaret Odası (ATO) Başkanı Şaban Baş, cari açık, işsizlik ve kayıt dışı ekonomi üçlüsünün yarattığı olumsuzluklara çözüm getirilmemesinden yakınarak, yüksek risk ortamının sürdüğünü savundu.
Baş, yazılı açıklamasında, bu yılın ilk 6 aylık döneminde protesto edilen senet tutarında yüzde 20’lik artış olduğunu, bunun bile Türk ekonomisinin alarm verdiği anlamı taşıdığını bildirdi.Şaban Baş, Merkez Bankası tarafından açıklanan 2008 Temmuz ayına ilişkin ödemeler dengesi verilerine göre, Türk ekonomisinin kanayan yarası haline gelen cari dengenin temmuz ayında yüzde 43,4 oranında artarak, 4 milyar 117 milyon dolara kadar yükseldiğini belirtti. Baş, ilk altı aylık cari açığın, bir önceki yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında yüzde 42,5 oranında artarak 31 milyar 554 milyon dolara yükseldiğini anlattı.
|
21.09.2008
|
|
|
|