Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, AB sürecinin iç siyasî çekişmelere malzeme edilmemesi gereken bir süreç olduğunu söyledi.
Babacan, Sheraton Oteli’nde düzenlenen AB ile Türkiye Arasındaki Sivil Toplum Diyaloğunun Geliştirilmesi Konferansının açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin 2008 Ulusal Program (UP) taslağının Bakanlar Kuruluna sunulmasının ardından, taslağı istişare sürecine açtıklarını, bu çerçevede 84 sivil toplum kuruluşuna gönderdiklerini, son iki gündür de siyasî parti liderlerine ilk elden UP’nin hazırlanış sürecini ve içeriğini anlattığını kaydetti.
Babacan, şöyle devam etti:
“İki siyasî parti liderimiz bunları dinlemek istemedi. Umuyorum ki bu, Türk halkının çıkarına da olsa, istifade edecek de olsa bu hükümetin önümüze getireceği her şeyi biz peşinen reddediyoruz gibi bir anlayış yoktur.”
Marttaki yerel seçimlere işaret eden ve Türkiye’nin yavaş yavaş bir seçim atmosferine gireceğini belirten Babacan, şunları söyledi:
“Ümit ediyorum ki, AB reformları bu seçim atmosferine feda edilmez. Ümit ediyorum ki, muhalefet partilerimiz de Türk insanının çıkarına olan, halkımızın bizzat istifade edeceği bu reformları desteklesin, en azından içinde ne var ne yok anlamaya çalışsın. Düşünün ki, belli yüzdelerde oy almış ve halkın oylarıyla meclise gelmiş, grup kurmuş ve oy verenlerin de kendilerinden bir şeyler beklediği siyasî partilerden bahsediyoruz. Onlara oy verenleri de etkileyecek bu reformların nasıl hazırlandığı, içeriğinin ne olacağını bir siyasî parti liderinin dinlemek istememesi kuşkusuz herkesin düşünmesi gereken bir konu.”
“POSTAYLA GÖNDERDİK, İADELİ TAAHHÜTLÜ”
Türkiye’nin AB üyeliğini devlet politikası olarak kendisine hedef seçtiğini hatırlatan Babacan, “AB süreci iç siyasî çekişmelere malzeme edilmemesi gereken bir süreç” diye konuştu.
Reformların tek tek içeriğiyle ilgili tartışmaların yapılabileceğini ifade eden Babacan, şunları kaydetti:
“Diğer siyasî partilerle beraber Türkiye için en iyisi nedir bulmaya çalışacağız. Yaklaşımımız aslında uzlaşı yaklaşımıdır, mutabakat arayışıdır. Diyalogdan kaçınmanın modern demokrasi anlayışında yeri yoktur. Biz her ne kadar iki siyasî parti lideri görüşmek istemese de, birisine postayla gönderdik, iadeli taahhütlü, bize görüşlerinizi bildirin dedik. Diğer siyasi partinin bize işaret ettiği genel başkan yardımcısına da bugün arkadaşlarımız gidecekler. Programı sunacaklar. Biz yine de onların görüşlerine açığız.”
Babacan, gelecek 2-3 hafta içinde tüm yorumları beklediklerini belirterek, 7 Ekime kadar bu işi olgunlaştırmak, geniş bir mutabakat oluşturduktan sonra UP’yi resmileştirmek istediklerini kaydetti.
|