Haberler

Gül: Psikolojik duvarı yıktık

Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ile Erivan’da bir araya gelen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye için Kafkaslar’ın en önemli meselesinin Yukarı Karabağ olduğunu belirterek, Ermenistan’daki görüşmelerinde bu konuyu ayrıntılı olarak ele aldıklarını belirtti. Kafkasya’da yaşanan gelişmeler ve içinde bulunulan konjonktürün herkesi yakın işbirliğine mecbur ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, ‘’Ziyaretimin Kafkaslar’daki psikolojik duvarı kırdığına inanıyorum’’ diye konuştu.

CumhurbaşkanI Abdullah Gül, ‘’Ziyaretimin Kafkaslar’daki psikolojik duvarı kırdığına inanıyorum’’ dedi. Gül, Ermenistan’a gerçekleştirdiği ziyaretin ardından Türkiye’ye dönerken kendisine eşlik eden gazetecilerle özel ‘’ANA’’ uçağında sohbet etti. Ziyaretten ve Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın kendisine gösterdiği yakın ilgiden duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, Sarkisyan’ın aylar önce kendisine maçı birlikte izleme daveti yaptığını hatırlattı. Cumhurbaşkanı Gül, ‘’Bizim sahamızda bir top vardı. Top bizim sahamızda kalmamalıydı. Böylece olumlu bir görüntü sergiledik, dünya gözünde olumlu bir imaj çizdik. Bu ziyaretim takdirle karşılanacak ve cesaret olarak görülecektir. Türkiye negatif imajı hak etmiyor. Ben Türkiye’nin imajına çok önem veriyorum’’ diye konuştu.

Türkiye’nin bölgesel konularda oynadığı aktif rollere değinen Gül, Kafkaslar’da bugünlerde yaşanan somut konjonktürün de Türkiye’nin inisiyatif almasına imkân verdiğini kaydetti. Türkiye için Kafkaslar’ın en önemli meselesinin Yukarı Karabağ olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Gül, Ermenistan’daki görüşmelerinde bu konuyu ayrıntılı olarak ele aldıklarını belirtti. Gül, Karabağ konusunu Sarkisyan’ın açtığını ifade ederek, ‘’Konuyu bu kadar ayrıntılı konuşacağımızı beklemiyordum’’ dedi. Cumhurbaşkanı Gül, Ermenistan ziyaretinin Karabağ sorununun çözümüne katkısı olabileceğini kaydetti.

Gül, bir gazetecinin, Ermenistan’ın ‘’1915 olaylarına ilişkin iddiaları’’ konusundaki sorusunu cevaplarken, ‘’Görüşmelerde sözde soykırımı ne ağızlarına aldılar ne de ima ettiler’’ diye konuştu. Cumhurbaşkanı Gül, bir başka soru üzerine de, Ermenistan kara sınırının görüşmelerde gündeme gelmediğini belirterek, ‘’Bu iklim devam ederse her şey yoluna girer, normalleşir ama şu anda böyle bir şey yok’’ dedi. Kafkasya’da yaşanan gelişmeler ve içinde bulunulan konjonktürün herkesi yakın işbirliğine mecbur ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, ‘’Ziyaretimin Kafkaslar’daki psikolojik duvarı kırdığına inanıyorum’’ diye konuştu.

Ziyaretinden önce güvenlik konusunda bütün tedbirlerin alındığını ve Ermenistan makamlarının yakın işbirliği gösterdiğini anlatan cumhurbaşkanı Gül, şunları kaydetti: ’’Biz buraya gözü kapalı gelmedik. Kendi arabam ve özel timlerimiz de buradaydı. Teknik aletlerimiz, teçhizatımız her şeyimiz vardı. Aslında biz bu ziyarete daha önce karar vermiştik ama gelmeden iki gün önce açıkladık. Ermeniler samimî işbirliği yaptılar ve bize verdikleri sözleri tuttular.’’

“ZİYARETİM VERİMLİ GEÇTİ”

Abdullah Gül, Ermenistan ziyaretine ilişkin, ‘’İkili ilişkilerimizin gelişmesinin önündeki engellerin karşılıklı diyalog yoluyla ortadan kaldırılmasının sağlanması gerektiği konusunda Ermenistan tarafı ile görüş birliği içinde olduğumuzu gördüm’’ dedi. Erivan’dan dönüşünde, Esenboğa Havalimanı’nda açıklama yapapan Gül ziyaretini çok olumlu duygu ve düşüncelerle tamamladığını belirtti. Gül, millî takımı, gösterdiği sportmenlik, yüksek performans ve bunun sonucunda elde ettiği başarıdan dolayı kutladı. Ziyaret sırasında Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ile ikili ilişkiler, başta Gürcistan’daki gelişmeler olmak üzere bölgesel konular üzerine yapıcı ve samimî bir görüşme yaptıklarını ifade eden Gül, Ermenistan’ın, Türkiye’nin Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Platformu önerisine kuvvetle destek verdiğini açıklamasının kendilerini memnun ettiğini dile getirdi. Gül, ”Kısaca özetlemek gerekirse, ziyaretimin verimli geçtiğini, ileriye dönük olarak umut vadettiğini ve Türkiye’nin bölgedeki önem ve ağırlığını bir kez daha ortaya koyduğunu düşünüyorum.’’ Gül, gelecek yıl Türkiye’de yapılacak olan Türkiye-Ermenistan millî maçına Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan’ı dâvet ettiğini de sözlerine ekledi.

/ Ankara-Erivan

08.09.2008

MENDERES'İN İDAMINDAN BAHSEDİLMİYOR

İlköğretim 8. sınıf ‘İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük’ kitabında 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat müdahaleleri, darbeci mantığa hak veren ve milletin seçtiği siyasetçileri kötüleyen bir üslûpla anlatılıyor. 27 Mayıs'ın devirdiği DP hükümeti “muhalefeti etkisiz hale getirmeye çalışmak”la suçlanırken, “artan ekonomik ve siyasî sıkıntılar”ın askerî müdahaleye yol açtığı anlatılıyor. Menderes'le arkadaşlarının idamından hiç söz edilmiyor.

İLKÖĞRETİM 8’inci sınıf ‘İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük’ kitabında, 12 Eylül, Körfez Savaşı, 28 Şubat süreci gibi yakın tarih konuları da yer buldu. Kitapta, 28 Şubat süreciyle ilgili olarak, “Laiklik karşıtı söylem ve eylemlerin artması üzerine Milli Güvenlik Kurulu, 28 Şubat 1997 tarihinde hükümeti uyardı” ifadelerine yer verildi ve 12 Eylül ile ilgili ‘darbe ve ihtilal’ gibi nitelemeler kullanılmadı.

Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), ilköğretim 8’inci sınıf ‘İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük’ ders kitabının 7’nci ünitesini yakın Türkiye tarihine ayırdı. Kitapta dikkat çeken bazı konular ve yer alan ifadeler şöyle:

27 MAYIS: 1950’lerin ikinci yarısından itibaren yabancı kredilerin azalması ve tarımda verimsiz bir dönemin başlamasıyla artan muhalefet karşısında Demokrat Parti hükümeti, muhalefeti etkisiz hale getirmeye çalıştı. Artan ekonomik ve siyasi sıkıntılar 27 Mayıs 1960’ta askerî müdahaleye yol açtı. (Adnan Menderes hakkındaki bilgide idam edildiğine yönelik bir ifadenin yer almaması dikkat çekti.)

12 MART MUHTIRASI: 1961 Anayasası ile yeni bir döneme giren o yıllardaki Türkiye’de, politikacıların siyasi, sosyal ve ekonomik sıkıntılara çözüm getirmeyen çekişmeleri, toplumsal gerginliği arttırdı... Bütün bu gelişmeler Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) 1971’de ülkedeki çatışma ortamına son vermek için hükümete bir muhtıra vermesine yol açtı.

12 EYLÜL: Demirel’in başkanlığındaki hükümet, Başbakanlık Müsteşarı ve DPT Müsteşarvekili Turgut Özal’ın hazırladığı ekonomik istikrar programını 24 Ocak 1980’de uygulamaya koydu. Ancak uygulama, ülkede yaşanan sıkıntıya çözüm olmadığı gibi huzursuzluklara da sebep oldu... 1980 12 Eylül’üne gelindiğinde TSK geçici bir süre için yönetime el koydu. Bütün ülkede sıkıyönetim ilân edildi.

28 ŞUBAT SÜRECİ: 1996’da hükümet Refah Partisi ile DYP arasında kuruldu. Laiklik karşıtı söylem ve eylemlerin artması üzerine Millî Güvenlik Kurulu, 28 Şubat 1997 tarihinde hükümeti uyardı.

CEMİL YÜZER / ANKARA

08.09.2008

Kemalist beyin yıkama, aydınlarımızın canına okudu

Hukuk Felsefesi hocası Prof. Dr. Niyazi Öktem, Türkiye’deki aydınların kendi halkından ve onun değerlerinden uzak olduğunu ve onlara karşı paranoyak bir tavır sergilediğini söyledi. Yeni Asya’nın sorularını cevaplandıran Öktem, “Kendilerine sorsanız “Amerika beyin yıkıyor” diyorlar, ama bizim aydınlarımız Kemalist beyin yıkamaya maruz kalmışlar ve bu beyin yıkamalar canlarına okumuş” dedi.

Söz konusu aydınların beyinlerine 1930’ların faşizan zihniyetinin nakşedildiğini dile getiren Nieyazi Öktem, “İlkokul çocuklarına her gün ezberletilen “Türk’üm, doğruyum” ezberleriyle bunların beyinleri yıkanmış. Bu faşizmi değiştirmek çok zor. Herhangi bir icraatın karşısında “Atatürk ilkelerine aykırı hareket ediyorsun” demek “Bir takım dogmaları ihlâl ediyorsun” demek anlamına gelir” diye konuştu.

RÖPORTAJ BÖLÜMÜNÜ TIKLAYIN

H. Hüseyin KEMAL

08.09.2008

Tatil bitti ders zili bugün çalıyor

İlköğretim ve liselerde 2008-2009 eğitim-öğretim yılının ilk ders zili bugün çalıyor. Yeni eğitim-öğretim yılının birinci dönemi 23 Ocak 2009’da sona erecek. 14 milyon öğrenci ve 662 bin öğretmen 26 Ocak-6 Şubat 2009 arasında yarı yıl tatili yapacak.

YENİ eğitim-öğretim yılının başlaması dolayısıyla Gaziantep’te Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Millî Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in katılacağı tören düzenleni-yor. Okulların açıldığı bugün öğrencilere ders ve çalışma kitapları ücretsiz dağıtılacak. Öğretmenlere de kılavuz kitaplar verilecek. Bu yıl öğrenci ve öğretmenlere toplam 165 milyon 854 bin 333 adet kitap dağıtılacak. Öğrencilerin ders ve çalışma kitapları poşetler içinde sıraların üzerinde hazır bulundurulacak. Poşetlerin içinde Başbakan Erdoğan ile Bakanı Çelik’in öğrencilere mesajlarını içeren bir broşür de yer alacak.

Eylül ayının 3. haftasının İlköğretim Haftası olması dolayısıyla Türkiye genelinde bazı etkinlikler yapılacak. Bütün okullarda 15 Eylül 2008 tarihinde şenlikler düzenlenecek. Şenliklere veliler, emekli öğretmenler ile üniversitelerin eğitim fakültesi öğrencilerinin katılımı sağlanacak, ayrıca okul civarındaki yaşayan kişiler de şenliğe dâvet edilecek.

ÇALIŞMA TAKVİMİ

Öğrenciler, 2008-2009 eğitim-öğretim yılının ilk döneminde, Ramazan Bayramı, Kurban Bayramı ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve yılbaşı dolayısıyla toplam 9 gün tatil yapacak. 2008-2009 eğitim-öğretim yılının birinci dönemi 23 Ocak 2009’da sona erecek. Öğrenciler ve öğretmenler 26 Ocak-6 Şubat 2009 arasında yarı yıl tatili yapacak. İkinci dönem ise 9 Şubat 2009’da başlayacak. 2008-2009 eğitim-öğretim yılının son ders zili 12 Haziran 2009’da çalacak. 2009-2010 eğitim-öğretim yılının başlama tarihi ise 7 Eylül 2009 olarak belirlendi.

OKUL ALIŞ VERİŞİNDE SON GÜN TELÂŞI

Bu arada çocuklarınım okul alış verişi hafta sonuna bırakan veliler, dün yoğun bir şekilde alış veriş yaptılar. Velilerin çoğu, bugün okula başla-yacak çocuğunun giyim alış verişi için hafta sonunu tercih etti. Bu yüzden Konya’da okul kıyafetleri satan mağazaların bulunduğu Piri Mehmet Paşa Çarşısı’nda büyük bir yoğunluk yaşandı. Çarşıda okul kıyafetleri satan firmanın Medya Pazarlama Sorumlusu İbrahim Gökay, bu hafta sonunda geçen haftaya göre daha yoğun olduğunu söyledi. Velilerin alış verişi genelde son güne bıraktıklarını ifade eden Gökay, satışların son derece iyi olduğunu bildirdi. Fiyatlar da geçen yıllara göre bir değişiklik olmadığını vurgulayan Gökay, ‘’Geçen yıl 5 YTL’den sattığımız önlüğü bu yıl da aynı fiyattan satıyoruz. Aynı şe-kilde üniforma fiyatlarında da fazla bir değişiklik olmadı’’ dedi. Alış veriş için Piri Mehmet Paşa Çarşısı’nı tercih eden veliler ise, geçtiğimiz yıla oranla fiyatların artmamasının kendileri için bir önemi olmadığını, çünkü satın alma güçlerinin düştüğünü ve okul alış verişinin bütçelerini zorladığını kaydettiler. Veliler, bazı okulların kıyafetlerinin sadece belirli mağazalarda satılmasının da kendilerini mağdur ettiğini söyleyerek, bu uygulamaya tepki gösterdiler.

/ Ankara-Konya

08.09.2008

Yasağa boyun eğmeyecekler

OKULLARIN açılmasına bir gün kala yapılan bazı eylemlerde başörtüsü yasağına direnileceği deklare edildi. Özgür-Der mensupları dün Fatih Saraçhane Parkı’nda bir araya gelerek başörtüsü yasağını tanımayacaklarını deklare ettiler.

Eylemde “Haklarımızdan ve Taleplerimizden Vazgeçmeyeceğiz!” ve “Herkes İçin Adalet Başörtüsüne Özgürlük!” yazılı pankartlar açan Özgür-Der mensupları ve gönüldaşları ellerinde de “Söz Konusu Ergenekonsa Hukuk Teferruat mı?”, “Yasakçılara Karşı Namazınla, Orucunla Başörtünle Diren!” gibi ifadeler yazılı dövizler taşıdılar. Başörtüsü yasağının kanıksandığı bir vasatta başörtülüler ve onları destekleyenler tarafından “orucumuzla, namazımızla, kimliğimizle, başörtümüzle mücadeleye devam edeceğiz, haklarımızı ve taleplerimizi darbecilerin, çetecilerin ve Ergenekoncuların tüm engelleme çabalarına karşı dillendirmeye devam edeceğiz” mesajı verildi. Ramazan boyunca her Cumartesi 13.30’da başörtüsü direnişinin ve adalet-özgürlük taleplerimizin devam ettirileceğinin belirtildiği eylemde Özgür-Der Genel Başkanı Hülya Şekerci, Özgür-Der Diyarbakır Şubesi Abdulhakim Beyazyüz ve Haksöz Dergisi yazarı Rıdvan Kaya birer konuşma yaptılar. Haksöz Dergisi yazarı Rıdvan Kaya, çeşitli şehirlerde başörtüsü eylemlerine devam eden platformları selâmlayarak konuşmasına başladı. AKP Hükümeti’nin bütün bu gelişmeler karşısındaki pasif tutumuna da değinen Kaya, hükümetin iradesizliğini eleştirerek hak, adalet, özgürlük ve taleplerimizin ancak toplumsal duyarlılık ve mücadele ile kazanılabileceğine işaret etti.

Yeni Asya / İstanbul-Kocaeli

08.09.2008

Uslu: Meslekî eğitim, yeniden yapılandırılsın

HAK-İŞ Genel Başkanı Salim Uslu, meslekî eğitimin hayat boyu öğrenme yaklaşımı içinde yapılandırılarak, insan gücünün kalifikasyonu, sanayinin ihtiyacı, iş güvencesi, gelir güvencesi, toplumun beklentisi ve Türkiye ekonomisinin rekabet gücü dikkate alınarak yeniden yapılandırılması gerektiğini bildirdi.

Uslu, yeni eğitim-öğretim yılının yarın başlayacak olması dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, 2008-2009 eğitim-öğretim yılının eğitim camiasına ve öğrencilere hayırlı olmasını diledi. Dünyada değişim ve dönüşümün tartışıldığı yeni bir sürecin yaşandığını ifade eden Uslu, bu dönemde söz sahibi olmak isteyen ülkelerin eğitim sitemlerini, bilgi çağının ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde ve ‘’yaşam boyu öğrenme’’ yaklaşımıyla yeniden yapılandırdığını kaydetti. Uslu, eğitimin, insanların yaşam kalitesini yükselten, refah, istikrar ve rekabet gücüne katkıda bulunan temel bir faaliyet olarak görüldüğünü belirtti. Uslu, Türkiye’nin de bu sürece ayak uydurarak, hızlı teknolojik değişim, uluslararası bütünleşme, artan rekabet ve bilgi ekonomisinin gelecek ihtiyaçlarını dikkate alan bir eğitim sistemini organize etmesi gerektiğini vurguladı.

/ Ankara

08.09.2008

Enerji Bakanı Güler Azerbaycan'a gidecek

ENERJİ ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, ‘’Azerbaycan ve Türkmenistan’daki Petrol ve Gaz Potansiyeli’’ adlı konferansa katılmak üzere yarın Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye gidecek.

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Bakan Güler, 9-10 Eylül tarihlerinde Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de gerçekleştirilecek ‘’Azerbaycan ve Türkmenistan’daki Petrol ve Gaz Potansiyeli’’ isimli konferansa katılacak. Bakan Güler, Bakü’de Gülüstan Sarayında düzenlenecek konferansın açılışına ana konuşmacı olarak katılacak. Bakü’deki temasları sırasında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından kabul edilecek Güler, Azerbaycan Enerji Bakanı Natıg Aliyev ile de görüşmede bulunacak. Gürcistan Enerji Bakanı Alexander Khetaguri ile de bir araya gelmesi beklenen Güler, 10 Eylül’de Türkiye’ye dönecek.

/ Ankara

08.09.2008

AKP, Büyükelçilere iftar dâveti verecek

AKP, Ankara’daki büyükelçilere 16 Eylül Salı günü iftar daveti verecek. AKP Dış İlişkiler Başkanlığı’nın organizasyonunda ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde gerçekleştirilecek geleneksel iftar yemeği programına, Türkiye’deki büyükelçi ve yabancı misyon şeflerinin yanı sıra, Bakanlar Kurulu ve Dışişleri protokolü de davet edildi.

İftar yemeğinden önce davetlilere Antakya Medeniyetler Korosu tarafından Türkçe, Arapça, Latince, Ermenice ve İbranice dillerinde ilahiler içeren dini motiflerle süslü konser verilecek. ‘’3 semavi dinin mensuplarının birarada kardeşçe yaşadıkları Antakya’yı ve Türkiye’deki hoşgörü ortamını’’ musiki yoluyla tanıtmayı amaçlayan koroda, 3 dinin temsilcilerinin yanısıra bölge esnafı, tüccar, öğretmen, doktor ve farklı meslek gruplarından üyeler yer alıyor. AKP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Egemen Bağış ile AKP Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, iftar yemeğinin ardından birer konuşma yapacaklar. Konuşmanın ardından davetlilere türlü gösteriler sunulacak.

/ Ankara

08.09.2008

AB fırsatı heba edilmesin

MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, AB’nin en büyük fırsat olduğunu ve heba edilmemesi gerektiğini kaydetti. Vardan, “Türkiye-AB ilişkileri yeni bir ivme kazanmalıdır. Zayıf ve güçlü yanlarımızı tesbit ederek, müzakerelerde daha hazırlıklı olmalıyız’’ diye konuştu.

MÜSTAKİL Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından bu akşam Almanya’nın başkenti Berlin’de bir iftar yemeği verildi. MÜSİAD Berlin tarafından Park Inn Oteli’nde verilen iftar yemeğine Berlin eyaletinin göç ve uyum sorumlusu Günther Piening, Türkiye’nin Berlin Başkonsolosu Ahmet Nazif Alpman, Berlin eyaletinin eski yabancılar sorumlusu Barbara John ve Malezya’nın Berlin Büyükelçisi Datuk Zakaria Sulong ile çok sayıda dernek temsilcisi ve vatandaşlar katıldı.

İftar yemeğinden sonra bir konuşma yapan MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, Türkiye’nin, son 2 yılda yaşanan siyasal krizler nedeniyle önemli bir zamanı boşa harcadığını, ancak şimdi küresel finans krizi ve Kafkaslar’da yaşanan küresel güç mücadelesine karşın siyasette, ekonomide ve dış politikada yeniden önemli bir ivme yakaladığını söyledi.

Vardan, Türkiye-AB ilişkileriyle ilgili olarak da, ‘’AB en büyük fırsattır ve heba edilmemelidir. Türkiye-AB ilişkileri yeni bir ivme kazanmalıdır. Zayıf ve güçlü yanlarımızı tesbit ederek, müzakerelerde daha hazırlıklı olmalıyız’’ dedi.

Almanya-Türkiye ilişkilerine de değinen Vardan, karşılıklı ticarette daha çok büyük potansiyel bulunduğuna dikkati çekerek, bu potansiyelden en üst düzeyde yararlanabilmek için her iki ülkedeki işadamlarına daha büyük görevler düştüğünü bildirdi.

Vardan, karşılıklı ilişkilerin bu potansiyelin artırılması için kullanılması gerektiğini, bunun için Türkiye’ye yapılacak doğrudan yatırımların da büyük önem taşıdığını sözlerine ekledi. MÜSİAD Berlin Başkanı Ali Uzun, Almanya’da Türkler’e karşı hâlâ varolan kimi önyargıların ortadan kaldırılması gerektiğine işaret ederek, Alman makamlarıyla da işbirliği yaparak kendilerinin Alman toplumunun bir parçası durumuna geldiklerini göstermeleri gerektiğini dile getirdi.

/ Berlin

08.09.2008

Babacan ve Nalbantyan New York’ta buluşacak

DIŞİŞLERİ Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Ermenistan’ın başkenti Erivan’da Ermenistan Dışişleri Bakanı Edward Nalbantyan ile görüşmesini tamamlamasının ardından, beraberindeki heyetle Türkiye’ye döndü.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e Ermenistan’daki temaslarında eşlik eden Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Gül’ün Erivan’dan ayrılmasının ardından, Ermenistan Dışişleri Bakanı Nalbantyan ile Ermenistan Dışişleri Bakanlığında yaklaşık 2 buçuk saat süren bir görüşme yaptı. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, ‘’olumlu ve yapıcı bir havada’’ geçen görüşmede ‘’her iki tarafın hedefinin de ilişkilerde tam normalleşmeyi sağlamak olduğu tesbit edildi. Görüşmelerde bölgesel konular ve sorunların konuşulduğu belirtildi. Ele alınan bölgesel konular ve sorunlar arasında, Kafkasya’daki durum, Gürcistan’daki son gelişmeler ve Yukarı Karabağ konuları yer aldı. Birleşmiş Milletler’in New York’ta düzenlenecek Genel Kurul toplantısında iki ülkenin yeniden bir araya gelmesi üzerinde anlaşıldı. Bakan Babacan, temaslarını tamamlamasının ardından beraberindeki heyetle birlikte Türkiye’ye döndü.

/ Ankara-Erivan

08.09.2008

GPRS sistemi, suçlara müdahaleyi hızlandırdı

Denİzlİ Emniyet Müdürü Muzaffer Erkan, yaptıkları analizler doğrultusunda geçen yıllara oranla Denizli’deki suç oranlarında önemli seviyede azalma gördüklerini söyledi.

Erkan, Denizli’de bir ay önce bütün emniyet hizmet araçlarına Genel Paket Radyo Servisi (GPRS) cihazı takıldığını, haber merkezinin, ekipleri her an izleyerek, bir olay anında en kısa sürede suç mahalline yönlendirdiğini anlattı. Erkan, ‘’Daha önceleri 3 dakikada el koyduğumuz olaylara GPRS sisteminin devreye girmesiyle 1 dakikada müdahale eder hale geldik. Önümüzdeki dönemde Mobil Elektronik Elektronik Sistem Entegrasyonu da ‘MOBESE’ yaygın bir şekilde kullanılacaktır’’ diye konuştu.

/ Denizli

08.09.2008

Mehmetçiğe termal silâh dürbünü

Son yıllarda önemli silâhlarla donatılan Mehmetçik, Türk savunma şirketiAselsan’ın ürettiği termal silâh dürbünü ile terörle daha etkin mücadele edecek.

Edinilen bilgiye göre, Aselsan tarafından tamamen yerli imkânlarla üretilen şarj edilebilme özelliklerine sahip olan dürbünlü silâhlarla Mehmetçik, gece ve gündüz en olumsuz şartlarda bile görevini icra edebilecek. Termal silâh dürbünü, savunma çevrelerince, 8-12 mikrometre dalga bandında çalışan, küçük boyutlarda hafif olup, dayanıklı, kullanımı da son derece kolay soğutmasız bir termal dürbün olarak nitelendiriliyor. Pasif yapıdaki dürbün görüş alanındaki nesnelerin yaydığı ısı farklılıklarını 320x240 elemanlı odak düzlemli dizin dedektör vasıtasıyla algılayarak gece ve gündüz şartlarında mükemmel bir görüntüye sahip bulunuyor. Tam karanık ortamlarda çalışırken ani ışık parlamalarından etkilenmeyen silâhlar, toz, duman, sis, pus gibi hava şartlarında ve muharebe alanının tüm olumsuzluklarında kullanıcının yanında yer alıyor.

/ Ankara

08.09.2008