Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 26 Mayıs 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ekonomi

 

GAP projesi yeniden start alıyor

Türkİye Cumhuriyeti tarihinin ve dünyanın en büyük entegre kalkınma projesi olarak kabul edilen Güney Doğu Anadolu Projesi yeniden start alıyor. 5 yılda tamamlanması hedeflenen proje, Türkiye ve bölgesini besleyebilecek bir gıda potansiyeline sahip bulunuyor

GAP’ı 5 yılda bitirme hedefi koyan Hükümet, proje kapsamındaki 9 ildeki değerlendirme çalışmalarını tamamladı. Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren koordinasyonundaki çalışmalarla bölgedeki tüm siyasi parti temsilcileri, meslek ve sivil toplum örgütlerinin talepleri alındı. Bölgenin öncelikli projeleri belirlendi. 6 aydır hazırlanan planın ayrıntılarını ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, yarın Diyarbakır’da açıklaması bekleniyor. Başbakan Erdoğan, “GAP Eylem Planı”nın yanı sıra aynı gün diğer illerdeki öncelikli projeleri de açıklayacak. Tarih boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yapan “Verimli Hilal Bölgesi” olarak da isimlendirilen GAP’ta 1,9 milyon hektar alan şu anda sulanamıyor. Yeni eylem planı ile sulamaya öncelik verilmesi amaçlanıyor. GAP rekabet gündeminde öne çıkan üç sektör bulunuyor. Bunlardan bir tanesi yenilenebilir enerji, diğeri tarım ve organik giysi, sonuncusu da turizm olarak vurgulanıyor. Gelecek yıl, GAP’a ek 3,6 milyar YTL aktarılacak. Bu sene ise toplamda 2,3 milyar YTL aktarılması öngörülüyor. GAP’taki tüm eksik kalmış çalışmalar 5 yıl içinde tamamlanacak ve sulamasıyla, ulaştırmasıyla, bu önemli projeyi Türkiye ekonomisine kazandırılacak. Proje, yalnızca tarımsal üretimi artırmakla kalmayacak ve yaklaşık 4 milyon kişiye yeni istihdam kapısı olacak. Cumhuriyet tarihinin en büyük projesi özelliği taşıyan Güneydoğu Anadolu Projesi’nin 5 yılda bitirilmesi öngörülüyor. Ekonomik, sosyal ve kültürel bir entegre projesi olması nedeniyle, dünyanın en büyük entegre kalkınma projesi olan GAP tamamlandığında, bölgenin gelir seviyesi 5 kat artıracak. Sulama destekli tarım artışı projesi, tarımsal sanayi de güçlendirecek ve nüfusu 8,6 milyona ulaşacak bölge halkının yaklaşık yaklaşık yarısı iş imkanına kavuşmuş olacak. GAP, Türkiye’nin orta ve uzun vadeli rekabet gücünü de artıracak.

/ ANKARA

26.05.2008


 

TÜKETİMLE BÜYÜME SÜRDÜRÜLEMEZ

Ankara Ticaret Odasının araştırmasına göre, Türkiye'de millî gelirdeki büyüme, tüketim harcamalarındaki artışla gerçekleşti, tüketimdeki artışın kaynağını ise borçlanma oluşturdu. IMF'ye verdiği taahhütler nedeniyle başta maaşlar olmak üzere sağlık ve eğitim harcamalarını kısan Türkiye'de büyüme, yatırımlar yerine hanelerin tüketim harcamalarıyla sağlandı. ATO Başkanı Aygün, “Tüketim harcamalarına dayalı büyüme sürdürülebilir bir büyüme değildir” dedi.

Ankara Ticaret Odasına (ATO) göre, Türkiye’de milli gelirdeki büyüme, tüketim harcamalarındaki artışla gerçekleşti, tüketimdeki artışın kaynağını ise borçlanma oluşturdu.

ATO’nun, Dünya Bankası, Avrupa Birliği İstatistik Ofisi (EUROSTAT), Merkez Bankası ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden derlediği bilgiye göre, IMF’ye verdiği taahhütler sebebiyle başta maaşlar olmak üzere sağlık ve eğitim harcamalarını kısan Türkiye’de büyüme, yatırımlar yerine hanelerin tüketim harcamalarıyla sağlandı. Hanelerin tüketim amacıyla bankalardan aldıkları kredi, 2007 yılı sonunda bir önceki yıla oranla yüzde 42,6 artış gösterdi. 2007 yılı harcamalar yöntemiyle Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) gelişme hızlarına bakıldığında, milli gelir yüzde 4,5 büyürken, hane halklarının tüketimi yüzde 4,6 ile milli gelirin üzerinde bir artış gösterdi. Devletin tüm tüketim harcamalarındaki artışın yüzde 2,8 olduğu 2007 yılında, maaş ve ücretlerdeki artış yüzde 1,1, yatırımlardaki artış yüzde 3,3 oldu.

2007 yılında 605 milyar YTL tüketim gerçekleştiren haneler, yaptıkları bu tüketimle büyümeye 3,2 puanla en büyük katkıyı sağladılar.

AVRUPALIDAN DAHA FAZLA HARCADIK

Türkiye’de gerçekleşen hanehalkı tüketim harcamalarının milli gelir içindeki payı, dünya ve Avrupa ortalamalarının üzerinde. Türkiye’de sağlanılan GSYH’nin yüzde 71’i hane halkının tüketimiyle oluşurken, bu oran Avrupa ortalaması olan yüzde 57 ile dünya ortalaması olan yüzde 61’in üzerinde. Ülkelerde kişi başına gelir yükseldikçe, GSYH’de hane halkı harcamalarının payı düşüyor. Hane halkları harcamalarından artan gelirlerini, tasarruf gibi amaçlarla değerlendirebiliyor. Kişi başına gelirleri düşük ülkelerde ise gelirlerin önemli bölümü harcamaları karşılamaya ancak yetiyor. Bu sebeple de GSYH’de hane halkı harcamalarının payı yükseliyor.

Dünya Bankası verilerine göre, Türkiye, kişi başına düşen 9 bin 333 dolarlık milli gelir ile üst orta gelir grubu içinde yer almasına rağmen milli gelir içindeki hanehalkı tüketiminin payı, düşük gelirli ülkelere benziyor.

Kişi başına geliri 11 bin 116 doların üzerinde olan üst gelir grubuna dahil ülkelerde, vatandaşların harcamalarına gelirinin bir kısmı yeterken, kalan kısmı da yatırımlara kaynak olarak ayrılabiliniyor.

Hanehalkları, gıda, giyim, konut, enerji, ev eşyaları, ulaştırma, haberleşme, eğitim, sağlık gibi satın aldığı tüm mal ve hizmetleri kapsayan tüketim harcamaları yaparak GSYH’de büyümeye katkı sağlarken, bu harcamaları da borçlanarak yaptı. 2007 yılı sonunda, bir önceki yıla göre tüketim harcamaları cari fiyatlarla yüzde 13,2 artan hanehalklarının kullandıkları kredi miktarı da bir önceki yıla göre yüzde 42,6 artış gösterdi. Hanehalklarının 2006 yılı sonunda bankalardan ve finansman şirketlerinden aldıkları konut kredisi hariç bireysel kredi miktarı, 27,8 milyar YTL iken 2007 yılı sonunda bu rakam 39,6 milyar YTL’ye ulaştı.

Açıklamaya göre, hanelerin tüketimleri için bankalara borçlanmaları 2007 yılında da büyük bir hızla artarken, en yüksek artış yüzde 65,6 ile dayanıklı tüketim malları, mesleki amaç, eğitim, tatil gibi amaçlarla kullanılan ihtiyaç kredilerinde yaşandı.

/ ANKARA

26.05.2008


 

GAP, gıda krizine çare

Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, ‘’Dünyada büyük bir gıda krizi var. Türkiye’nin bu gıda krizine karşılık en önemli stratejisi, GAP gibi bölgesel kalkınma projelerinin hızlandırılmasıdır’’ dedi.

Iğdır’da gezi ve incelemelerini sürdüren Mehmet Şimşek, Aralık ilçesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, GAP ile ilgili çalışmaların hızlandırılacağını söyledi.

Şimşek, GAP projesinin yalnızca sulama boyutunun değil, eğitim, turizm ve ulaştırma boyutunun da olduğunu belirterek, şöyle konuştu: ‘’Dünyada büyük bir gıda krizi var. Türkiye’nin bu gıda krizine karşılık en önemli stratejisi GAP gibi bölgesel kalkınma projelerinin hızlandırılmasıdır. Sonuç olarak Türkiye’de tarımda üretken kapasiteyi arttırmak, istihdamı arttırmaya yönelik proje GAP projesidir. Bunun için de gerekli istihdam paketi ve kaynak tahsisi yapıldı. Önümüzdeki birkaç yıllık süreçte, 20 yıldır devam eden GAP projesini sonuçlandıracağız. Bu proje ülkemiz için, bölgemiz için Türkiye’nin rekabet gücü için, dış ticaret açığının kapatılması için. Her açıdan GAP projesinin tamamlanması Türkiye’nin faydasındadır.’’

Şimşek, ayrıca Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ücretsiz elektrik verilmesinin söz konusu olmadığını bildirdi.

Türkiye’nin önünü uzun vadede açacak reformlara imza attıklarını ifade eden Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘’Sosyal güvenlik, istihdam, yap-işlet-devret, yatırım reformlarını gerçekleştirdik. IMF programı başarılı bir şekilde sonuçlandırıldı. Türkiye yoluna devam ediyor. İnşallah Türkiye’de siyasî istikrar zedelenmez. Türkiye, bu son dönemde yakaladığı bu çıkışı devam ettirir. Ben buna inanıyorum. Türkiye, Batı ile gelişmiş dünya ülkeleriyle arayı kapatıyor. Son 5-6 yılda bunun çok büyük bir örneğini yaşadık. Türkiye, son 5-6 yılda gösterdiği performansı, cumhuriyet ta-rihinde hiçbir dönem göstermemişti. Büyüme, kişi başına millî gelir, enflasyon, yatırımlar istihdam ile her açıdan Türkiye gerçekten de en parlak dönemini yaşıyor. Biz, Türkiye’nin yakaladığı bu çıkışı devamlı ve kalıcı hale getireceğiz. Bunun adımlarını atıyoruz. Bizim gündemimizde reform var, iş aş var. Bizim gündemimiz bu.’’ Iğdır / aa

/ IĞDIR

26.05.2008


 

Enerji barajlarında su azaldı

TürkİYe’de yılın dört ayında enerji üretimi amaçlı barajlardaki su miktarı, uzun yıllar ortalamasına göre yaklaşık 3’te 1 oranında azaldı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerinden yapılan derlemeye göre, Türkiye’de yılın ilk çeyreğinde elektrik enerjisi üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,7, tüketimi ise yüzde 9,7 arttı. İlk dört ayda 240 milyon 582 bin kWh elektrik yurt dışından ithal edildi, 326 milyon 73 bin kWh’lik enerji de ihraç edildi. Kuraklığa bağlı yağış azlığı nedeniyle enerji üretimi amaçlı hidrolik santrallerinde (HES) su miktarı uzun yıllar ortalamasına göre yaklaşık 3’te 1 oranında azaldı. Enerji Bakanlığı yetkilileri özellikle Keban, Karakaya, Atatürk gibi Türkiye’nin en büyük enerji üretim barajlarının yer aldığı Fırat havzasında su miktarında çok büyük azalmalar olduğuna dikkat çektiler. Türkiye geneline bakıldığı zaman yılın ilk 4 ayında enerji üretim amaçlı barajlarda toplam 21 milyar 744 milyon 903 bin metreküp su bulunuyor. Türkiye’nin enerji üretim amaçlı barajlarının ilk 4 aydaki su miktarı uzun yıllar ortalaması ise 32 milyar 688 milyon 381 bin metreküp düzeyinde. Enerji uzmanları, üretilen enerjinin yaklaşık 6’da 1’inin HES’lerden elde edildiğini belirtirken, Mayıs ayında da havzalara yeterince yağış düşmezse sudan gelecek enerjinin yaklaşık 3’te oranında azalacağını, bunun da özellikle yaz aylarında enerji arzında sıkıntıya neden olabileceğine dikkat çektiler.

/ ANKARA

26.05.2008


 

İşsizlik yüzde 24 düzeyine ulaştı

Bİrleşİk Metal-İş tarafından yapılan araştırmada, yılın ilk 3 ayında işsizlik oranının yaklaşık yüzde 24 düzeyine ulaştığı ileri sürüldü.

Sendikanın Araştırma Uzmanı Serkan Öngel’in hazırladığı araştırmada, Ocak, Şubat, Mart 2008 aylarını kapsayan Hanehalkı İşgücü Anketi sonuçlarına göre, Türkiye genelindeki işsizlik oranı yüzde 11,6’ya ulaştığı hatırlatıldı. Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) tanımına göre işsizlikten, referans dönemi içinde istihdam halinde olmayan (kar karşılığı, yevmiyeli, ücretli ya da ücretsiz olarak hiç bir işte çalışmamış ve böyle bir iş ile bağlantısı da olmayan) kişilerden iş aramak için son 3 ay içinde iş arama kanallarından en az birini kullanmış ve 2 hafta içinde işbaşı yapabilecek durumda olan çalışma çağındaki tüm kişilerin kastedildiğine dikkat çekilen araştırmada, buna karşın iş bulma umudu olmayan, iş arayıp son 3 ay içinde iş arama kanallarını kullanmayan ya da işe başlamaya hazır olup iş aramayanlar ve “mevsimlik işsizlerin” ise işsiz sayılmadığı kaydedildi.

Bu kesimler de dikkate alındığında 2008’in ilk 3 ayı için işsizlik oranının yaklaşık yüzde 24 düzeyine ulaştığı öne sürülen araştırmada, “Yani resmi açıklanan 2 milyon 642 bin işsizin yanında bir de tanım gereği işsiz sayılmayan belki de işsizliği en derin biçimde yaşayan 2 milyon 761 bin işsiz daha var. Böylelikle toplam işsiz sayısı 5 milyon 403 bin düzeyine ulaşıyor” denildi.

/ ANKARA

26.05.2008


 

Öğretmenlerin evlenmesi kolay değil

Türk Eğitim-Sen’in yaptığı araştırmaya göre, yeni göreve başlayan bir öğretmenin düğün masraflarını karşılayabilmesi için en az 3 bin 829 saat çalışması gerekiyor.

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, yaptığı açıklamada, sendikanın yaptığı araştırma sonuçlarına göre, evliliğin maliyetinin en az 15 bin 510 YTL olduğunu ve bu rakamın 70 bin 399 YTL’ye kadar çıktığını belirtti. Araştırmada, evlenmek için gerekli olan 33 harcama kalemi üzerinden hesaplama yapıldığını kaydeden Koncuk, çocuğunu evlendirmek isteyen bir hizmetlinin en az 4 bin 801 saat, en fazla 21 bin 795 saat çalışması gerektiğini ifade etti. En yüksek derecedeki bir öğretmenin ise en az 395 gün en fazla 7 bin 954 gün çalışması gerektiğini belirten Koncuk, yeni göreve başlayan bir öğretmenin en az 3 bin 829 saat, en fazla 17 bin 382 saat çalışarak düğün masraflarını karşılayabileceğini belirtti. Koncuk, “Eğitim çalışanları ne evlenmek ne de çocuklarını evlendirmek için hayal kurabiliyor” dedi.

/ ANKARA

26.05.2008


 

BELDES’e 250, KÖYDES’e 500 milyon YTL ödenek

üksek Planlama Kurulu , nüfusu 10 binin altında bulunan belediyelerin altyapı ihtiyaçlarının giderilmesi amacıyla, Belediyelerin Altyapısının Desteklenmesi (BELDES) ile Köylerin Altyapılarının Desteklenmesi (KÖYDES) projelerinin 2008 yılı ödeneğini onayladı.

Edinilen bilgiye göre, BELDES projesi kapsamında bu yıl 2 bin 539 belediyeye, toplam 250 milyon YTL kaynak ayrıldı. Nüfusu 10 binin altında daha çok da küçük çaplı büyükşehir, ilçe ve ilk kademe belediyelerinden oluşan bu gruba aktarılan kaynak; içmesuyu, arıtma, katı atık bertarafı ve geri kazanımı gibi yatırım alanlarında kullandırılacak. Bu arada, içme suyu altyapısının tamamlanması ve köy yollarının kalitesinin artırılması amacıyla uygulanan KÖYDES projesine, 2008 yılı için 500 milyon YTL kaynak ayrıldı. Yüksek Planlama Kurulu (YPK) kararına göre, toplam 79 il, bu projeden yararlandırılacak.

/ ANKARA

26.05.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA
Download

Kutlu Doğum Haftası Pdf

Bütün haberler

© Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır