Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen, demokrasinin ucuz bir rejim olmadığını söyledi. Tüzmen, ticaret heyeti gezisi sebebiyle geldiği Hindistan’da gazetecilerle yaptığı sohbet toplantısının ardından soruları cevaplandırda.
Tüzmen, bir soru üzerine görüşmelerinde AKP hakkındaki kapatma davasının hiç gündeme gelmediğini belirterek, Hindistan’da da gelecek yıl seçim olduğunu hatırlattı ve bunların konuşulmadığını söyledi. Demokrasinin 15 bin doların altında bütün kurum ve kuruluşları ile uygulanması zor bir sistem olduğunu söyleyen Tüzmen, şunları kaydetti:
‘’Uzun bir maraton. Türkiye kendi içinden çıkanlar zarar vermediği sürece kolay kolay zarar görmez. Gayet soğukkanlı bir şekilde bu gelir seviyemizi artırmamız lazım. Bütün olayların çıkışında, Türkiye’nin ihracatının artırılması yatıyor. İhracat rakamlarını 200 milyar dolarlara getirdiğimiz zaman bu tip sıkıntıları geride bırakmış olacağız. 500 milyar dolarlara geldiğimiz zaman çok rahatlıkla hareket edeceğiz. Bütün kurum ve kuruluşlar, yasaması, yürütmesi ve yargısı ile demokrasiyi, Türkiye’nin geleceğini gerçekten iyi bir şekilde düşünerek uygulamış olacaklar ki o seviye için belli bir bilgi birikimi, belli bir gelir, sermaye birikimi gerekiyor. Türkiye’yi herkes çok seviyor ve herkes diğerinden fazla sevdiğini söylüyor. İşte çok sevenler, ileriye doğru bakış açısı ile değerlendirmelerini yapacak olursa o zaman Türkiye için güzel bir gelecek platformu çizeriz. O platformu henüz sağlayamadığımız ortada. Bir takım soru işaretleri, bir takım tedirginlikler ile yolumuza devam etmek zorundayız. Eskiden de böyleydi, şimdi biraz daha azalarak devam ediyor. Yarın çok daha azalacak. Biz şimdi işimize bakalım.’’
TÜİK’in yeni millî gelir hesaplaması ile kişi başına gelirin 2 bin dolar artmasını da değerlendiren Tüzmen, bu yılki kişi başına gelirin de 9 bin dolara ulaşmasını beklediklerini açıkladı. Demokrasinin ucuz bir rejim olmadığını ifade eden Bakan Tüzmen, ‘’Çok ağır bir maraton, demokrasi için çok ağır bedeller ödüyorsunuz. Bütün kurum ve kuruluşlarıyla uygulamak için. Şu anda Türkiye’nin ödediği bedele bakın, geçmişte ödediği bedel var. Ama halen vazgeçmeden devam ediyor’’ diye konuştu.
Demokraside egemenlik kayıtsız şartsız milletin ise ve bu da parlamentoya gönderilen milletvekilleri ile bir şekilde temsil ediliyorsa, herkesin kabul etmesi gerektiğini bildiren Tüzmen, şunları söyledi:
‘’Şöyle veya böyle. Şimdi kafama göre parti geldi benim için demokrasi olmaz. Demokrasi çoğunluğun azınlığa tahakkümü değil ama kişi başına gelirin 10 bin doların altındaki demokrasilerde bu o oluyor. Bu ortamda açılımlar yapılamıyor. Yasama yürütme ile yargı, ayrı erkler. Bunlar Türkiye’de farklı farklı şeyler yapıyor. Bazen yürütme, yargı, bakıyorsun yasamanın önüne koyuyor. Yasama işini yapacakken yürütmenin içine giriyor. Geçmişte bunlar yaşandı. Bütün bunların ahenk içinde yaşaması için en az 10-15 bin dolar kişi başına gelir lazım.’’
|