Devlet Bakanı Çiçek: Hukuk adamlarının, hukuk dışındaki gelişen olayları tasvip etmesi, kurumları tartışmaya açar. 27 Mayıs’ın hâlâ tasvipkârı var mı bu ülkede? BBP lideri Yazıcıoğlu: Bir hukuk adamının darbeyi meşru görmesi kahredicidir.
Yassıada savcısı gibi konuşan Danıştay Başsavcısının talihsiz beyanlarına kamuoyu tepkisi artarak devam ediyor. BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesinde düzenlenen bir konferansa gelişinde gazetecilerin, Danıştay Başsavcısı Tansel Çölaşan’ın 1960 askeri müdahalesini ‘’devrim’’ olarak nitelediği sözlerine ilişkin bir sorusu üzerine, ‘’gerekçesi ne olursa olsun sandıktan gelmeyen her darbenin gayrimeşru olacağını’’ belirtti.
‘’Türkiye’nin artık darbeleri konuşan bir ülke olmaması gerektiğini’’ ifade eden Yazıcıoğlu, ‘’Bir hukuk adamının darbeyi meşru görmesi kahredicidir’’ diye konuştu. Yazıcıoğlu, Türkiye’nin demokratik bir hukuk devleti olması gerektiğini ifade ederek, Türkiye’yi çağdaş medeniyetler seviyesine götürecek anlayışın bu olacağını söyledi.
ÇİÇEK: 27 MAYIS’IN HÂLÂ TASVİPKARI
VAR MI BU ÜLKEDE?
Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ise Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında Danıştay Başsavcısı Tansel Çölaşan’ın ‘’27 Mayıs ve Adnan Menderes’’ konusundaki açıklamaları’’ ile ilgili görüşünün sorulması üzerine şunları söyledi: ‘’Hukuk adamlarının, hukuk dışındaki gelişen olayları tasvip etmesi, onu tasvip eder bir tavır içerisinde olması çok doğru olmaz diye düşünüyorum. Hele hele bunlar yargı mensupları ise kamuoyuna yapılan açıklamalar kurumlarıyla ilgili tartışmaları da beraberinde getiriyor. Eğer bu tür beyanlar var ise kurumları tartışmaya açar. Bu çok doğru olmaz. Kim bu ülkede ne çözüm arayacaksa hukukun içinde aramalıdır. Kaldı ki 27 Mayıs’ın hala tasvipkarı var mı bu ülkede? Onu da bilmiyorum. Üç tane devlet adamını asarak bu ülke ne elde etmiştir. Buna da oturup iyi bakmak lazım gelir. Eski bir Adalet Bakanı olarak, yargı mensupları keşke konuşmasalar diye bunu söylüyorum. Batı’da bir başsavcının, bir mahkeme başkanının konuşmasına şahit olan var mı? Onu bilmiyorum. Bunlar kurumları yıpratıyor, buna hepimizin dikkat etmesi gerekiyor. Hele böyle dikenli konularsa, hele böyle toplumda derin yaralar açmış bir konu ise hukuk adamlarının biraz daha... Konuşacaklarsa emekli olduktan sonra konuşurlar. Ona bir engel yok.’’
DP’DEN DANIŞTAY’A MEKTUP
Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Turhan Güven’in da Danıştay Başsavcısının yaptığı konuşmayla ilgili Danıştay Başkanlığına bir mektup gönderdiği bildirildi. Güven, Çölaşan’ın konuşmasının, günün anlam ve önemi ile uzaktan yakından bir ilgisi olmadığı ve ‘’talihsiz’’ olarak nitelenen beyanlarının ‘’hayret ve üzüntü’’ ile karşılandığı ifade edilen mektupta, Çölaşan’ın, 1960 ihtilalini bir ‘’devrim’’ olarak görmesinin ‘’yanlış bir düşünce’’ olduğu kaydedildi. Güven, mektubunda “Sayın Başsavcının giderayak İslami değerleri, gerçekçi olmayan ve demokratik anayasal hukuk düzenimizi meşru yollardan savunmak yerine, askeri darbelerle kaldırılmasını övmesi yine de bilgi noksanlığından kaynaklanmaktadır’’ dedi.
DİĞER TEPKİLER İÇİN
"BASIN" KÖŞESİNİ TIKLAYIN
|