Ekonomi

Unakıtan: Herkes dikkat etsin

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, ABD'de yaşanan ve dünya borsalarını da etkisi altına alınan küresel dalga konusunda, ''Paniğe kapılmaya gerek yok, gelişmeleri dikkatle izliyoruz'' dedi. Unakıtan, Türkiye'nin "yumuşak karnı" olarak görülen cari açıktan dolayı bir sıkıntıya girilmeyeceğini, özelleştirmelerin devam edeceğini vurguladı.

Maliye Bakanı, dünyadaki ve Türkiye'deki ekonomik gelişmeler ile 2007 yılı bütçe uygulama sonuçlarına ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.

FED'in faiz indirimlerinin finansal piyasalardaki dalgalanmayı bir miktar azalttığını belirten Unakıtan, ancak özel şirketler ve yatırım bankalarının zarar açıklamaları ile olumsuz senaryoların önem kazandığının da altını çizdi.

Asya piyasalarının da bu gelişmelerden olumsuz etkilendiğini ve Asya borsalarında ciddi kayıplar meydana geldiğini ifade eden Unakıtan, FED'in de dün ara kararla yeni bir faiz indirimine gittiğine işaret etti. Unakıtan, bu şekilde Merkez Bankası'nın ne kadar proaktif davrandığını gösterdiğini de vurguladı. FED'in bu ayki normal toplantısında da faiz indirimine gideceğinin tahmin edildiğini kaydeden Unakıtan, şöyle devam etti: "İndirim, kayıpları bir miktar telafi etse de, finansal piyasalardaki olumsuz girişi durduramayacağı görüşleri ağırlık kazanmaktadır. Dünya ekonomisinin bu süreci bir yavaşlama ile atlatacağı fikrine karşı, tüm ülkelerin zararlı bir dönemden geçeceği aşikârdır.

Bundan biz de etkileniyoruz. Türkiye'de konut kredisi krizi olmamıştır. Bu gelişmiş ülkelerde söz konusu. Ama o krizin etkileri bize de geliyor. Bankacılık da hiç olmadığı kadar kuvvetli günlerini yaşıyor. Yapılan reformlarla, bankacılık çok kuvvetli hale geldi."

TÜRKİYE GÜÇLENDİ

"Türkiye'nin ekonomik yapısı, dış sorunları kaldırabilecek güçtedir" diyen Unakıtan, dış yatırımcıların da Türkiye'deki bu olumlu görünümü dikkate alacakları savundu. Bakan Unakıtan, daha sonra "Türkiye'nin yumuşak karnı" şeklinde düşünülebilecek konularla ilgili değerlendirmeler yaptı. Bunlardan birinin cari açık olduğuna işaret eden Unakıtan, şöyle konuştu: "Cari açıktan dolayı sıkıntıya girer miyiz? Girmeyiz. Bu şokta da, küresel dalgalanmalarda da girmeyiz. Bakın özelleştirmeler var. Bu sene özelleştirmeye daha fazla önem vererek devam ediyoruz.

Tekel'i yakında özelleştireceğiz. İzmir Limanını 1 milyar 275 milyon dolara, Petkim'i 2 milyar 40 milyon dolara sattık. Danıştay'da neticelenmeyi bekliyoruz. Olumlu neticelendiğinde bu paralar peşin olarak kasamıza gelecek. Halk Bankası, Telekom'un kalan hissesi özelleşecek. Otoyol ve köprüler, Milli Piyango özelleşecek. Bunlar büyük miktarlı özelleştirmeler. Enerji dağıtımlarını, hatta üretimleriyle birlikte özelleştirmeyi düşünüyoruz. Onlara başlayacağız. Sadece özelleştirmeyi düşünürsek, Türkiye bir sorun yaşamaz."

Dışarıda dalgalanma olsa da, olmasa da Türkiye'nin yapması gereken şeyler olduğunu ifade eden Maliye Bakanı, bunları "mali disiplinin elden bırakılmaması, yapısal reformlara devam etmek ve ekonomiyi güçlü hale getirmek, enflasyonu ve borç oranını düşürmek, cari açığa çare bulmak ve borç kırılganlığını azaltmak" olarak sıraladı.

"HERKES HESABINA, KİTABINA DİKKAT ETSİN"

Türkiye'nin kamu maliyesi ile bankaları ile güçlü durumda bulunduğunu da belirten Unakıtan, daha sonra şunları söyledi: "Aynı politikalara devam edeceğiz. Seçim oldu, şu oldu, bu oldu ama bütçe açığı, hedefin altında gerçekleştirdi. Bu şoktan etkilenmememiz mümkün değil. Çok dikkatli olacağız. Herhangi bir paniğe kapılmamızın hiç gereği yoktur.

Özel sektörün de dikkat etmesi lazım. Dolar veya euro gelirin yoksa, o şekilde borçlanma. Hiç kimse hesap etmeden adımını atmasın. TL gelirin var, dövizle borçlan olmaz. Herkes hesabına, kitabına dikkat etsin. Biz, kimsenin ayak değneği değiliz." 2007 BÜTÇESİ 14 MİLYAR YTL AÇIK VERDİ Türkiye'nin 2007 yılı merkezi yönetim bütçe giderleri 203 milyar 501 milyon YTL, bütçe gelirleri de 189 milyar 617 milyon YTL oldu. Buna göre 2007 bütçe açığı 13 milyar 883 milyon YTL olarak hesaplandı. Unakıtan'ın verdiği bilgilere göre, merkezi yönetim bütçe giderlerinin 2007 yılı gerçekleşme oranı yüzde 99.3, merkezi yönetim bütçe gelirlerininki ise yüzde 100.8 oldu. 2007 yılında faiz hariç bütçe giderleri 154 milyar 769 milyon YTL ve gerçekleşme oranı yüzde 101.8, faiz harcamaları 48 milyar 731 milyon YTL gerçekleşme oranı yüzde 92 olarak hesaplandı. Aralık ayı verilerine bakıldığında ise merkezi yönetim bütçe giderleri 19 milyar 99 milyon YTL, faiz hariç bütçe giderleri 17 milyar 329 milyon YTL, merkezi yönetim bütçe gelirleri 14 milyar 930 milyon YTL oldu. Geçen yıl aralık ayında vergi gelirleri 12 milyar 242 milyon YTL olurken, bu sonuçlara göre bütçe açığı 4 milyar 169 milyon YTL, faiz dışı denge ise 2 milyar 400 milyon YTL açık verdi. "BÜTÇE AÇIĞI HEDEFLEDİĞİMİZDEN AZ Unakıtan, rakamları değerlendirirken "2007 yılı bütçe açığı 16.8 milyar YTL olarak hedeflendi, ancak açık 13.9 milyar YTL olarak gerçekleşti. Demek ki bütçe açığı 2007'de bizim hedeflediğimizden daha az olmuş" dedi. Unakıtan, gazetecilerin Merkez Bankası'nın İstanbul'a taşınmasıyla ilgili bir sorusu üzerine de, ''Taşıyacağız, lâmı cimi yok bu işin. BDDK da, SPK da taşınacak, finansal merkez orası'' dedi.

/ ANKARA

24.01.2008

IMF: Piyasaların oturması zaman alır

IMF Dış İlişkiler Direktörü Mesud Ahmed, son günlerdeki gelişmelerin, finans piyasalarındaki mevcut karışıklığın küresel büyüme görünümü üzerindeki yükünü yansıttığını söyledi. Ahmed, "Ayrıca, finans piyasalarında istikrarın yeniden sağlanması süreci, karmaşık olacak ve zaman alacak. Dolayısıyla, küresel büyümenin 2008'de önemli ölçüde yavaşlaması, daha şimdiden kaçınılmaz görünüyor ve olumsuz riskler hâlâ mevcut" dedi.

IMF Dış İlişkiler Direktörü Mesud Ahmed, yaptığı yazılı açıklamada, son günlerdeki gelişmelerin, finans piyasalarındaki mevcut karışıklığın, küresel büyüme görünümü üzerindeki yükünü yansıttığını söyledi. Ahmed, ''ayrıca, finans piyasalarında istikrarın yeniden sağlanması süreci, karmaşık olacak ve zaman alacak. Dolayısıyla, küresel büyümenin 2008'de önemli ölçüde yavaşlaması, daha şimdiden kaçınılmaz görünüyor ve olumsuz riskler hâlâ mevcut'' dedi.

ABD'nin son ekonomik ve finansal gelişmelerden en fazla etkilenen ülke olduğuna işaret eden IMF'nin baş sözcüsü konumundaki Mesud Ahmed, bu çerçevede ABD Merkez Bankası FED'in faiz oranlarını 0,75 puan (yüzde 0,75) indirmesinin "uygun ve yararlı'' olduğunu belirtti.

Ahmed, ABD'deki duruma ilişkin, ''finans piyasalarındaki fiyatlar, hâlen, gelecekteki kayda değer düşüş beklentileriyle tutarlı. Her durumda FED'in, yeni temel ve mali gelişmelere süratle tepki vereceğinden kuşku yok. Ayrıca, hedefli ve zamanlı mali önlemler, talebi kısa dönemde destekleyebilir'' dedi.

/ WASHINGTON

24.01.2008

Borsada 2 günlük kayıp 26 milyar YTL

İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında (İMKB) işlem gören şirketlerin piyasa değeri 18 Ocak Cuma gününe göre 26 milyar 105 milyon YTL geriledi.

Borsada geçen hafta başlayan gerileme dün de devam etti. Ulusal 100 Endeksi, günü ortalama yüzde 2,09 düşüşle tamamlarken, endeks günün tamamında 950,37 puan geriledi. Buna bağlı olarak Borsada işlem gören şirketlerin piyasa değerleri de düştü.

Geçen hafta sonu şirketlerin toplam piyasa değeri yaklaşık 299,8 milyar YTL iken, iki gün içinde yaşanan düşüşle birlikte şirketlerin toplam piyasa değeri de yaklaşık 273,7 milyar YTL'ye geriledi. Böylece şirketlerin piyasa değeri iki günlük sürede yaklaşık 26,1 milyar YTL düşmüş oldu.

/ İSTANBUL

24.01.2008

Piyasalar yara sarıyor

ABD Merkez Bankası Fed'in faizde 75 baz puanlık indirimi sonrasında piyasalarda toparlanma gözleniyor.

Önceki gün 11 Eylül 2001'den bu yana en büyük düşüşünü gerçekleştiren Tokyo Borsası'nda yüzde 2.04'lük yükseliş yaşandı. Hong Kong Borsası'ndaki artış yüzde 8.6 olurken, Çin Borsası'nda yüzde 3.14'lük artış görüldü.

Asya'da başlayan toparlanma İMKB'ye de yansıyor. İMKB Ulusal 100 Endeksi ilk seans sonunda 495 puanlık artışla 45 bin 88 puana yükseldi. Hisse senetlerinin ortalama değer kazancı yüzde 1.1 oldu. Önceki gün 1,2480 YTL'ye kadar çıkan dolar faiz indirimi sonrasında 1,20 YTL'nin altında işlem görmeye devam ediyor.

/ İSTANBUL

24.01.2008

Telefonda sabit ücrete son

Artık sabit telefonda sabit 10 YTL ücrete son. Türk Telekom'a vatandaştan sabit ücret darbesi geldi.

Telekom'un her ay "sabit ücret" adı altında abonelerinden aldığı ücreti ödememek için Beykoz Kaymakamlığı Tüketici Sorunları İlçe Hakem Heyeti Başkanlığı'na başvuran işçi emeklisi Salim Yılmaz açtığı davayı kazandı. Alınan kararla Telekom, Salim Yılmaz'ın parasını faiziyle birlikte ödedi. Bu karar uzun zamandır tartışma oluşturan bu konuya da son noktayı koymuş oldu. Davayı açmaktaki asıl amacının parayı geri almak değil, vatandaşa isteyince hakkını alabileceklerini göstermek olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Ben kazandım ama mücadele daha bitmedi. Haksız uygulama sonlandırılana kadar mücadele edeceğiz, tüm vatandaşlara örnek olsun" dedi.

YILDA 3.420 MİLYON YTL HAKSIZ KAZANÇ

Türk Telekom'un hiçbir hizmet vermeden "sabit ücret" adı altında her ay yaklaşık 19 milyon aboneden KDV ve Özel İletişim Vergisi de ilave edildiğinde 15 YTL'yi bulan bir ayda 285 milyon YTL, bir yılda ise 3.420 milyon YTL'lik haksız kazanç sağladığı ortaya çıktı.

/ İSTANBUL

24.01.2008

Windows işletim sistemli tek telefon Şubat'ta Türkiye'de

Dünyanın Windows Mobile iletişim sistemli ilk çift sim kartlı PDA telefonu DSTW 1 modeli Gençcell güvencesiyle Şubat ayından itibaren Türkiye'de satışa çıkacak.

General Mobile'in distribütörlüğünü yapan Gençcell Yönetim Kurulu Başkanı Necati Genç, düzenlediği basın toplatısı ile DSTW 1'i tanıttı. Türkiye'ye gelen çift kart mobile telefonlarda beklentilerinin üstünde bir satış rakamına ulaştıklarını belirten Genç, "Bundan da aldığımız güçle birlikte General Mobile'ın çift sim kartlı Windows Mobile iletişim sistemli DSTW 1 modelini de Türkiye'ye getirdik" dedi.

DSTW 1'in iki hattı da aynı anda aktif olarak kullanılabilen Windows işletim sistemli tek telefon olduğunu belirten Gençcell Genel Müdürü Muzaffer Gölcü, telefonun 699 YTL+ KDV'lik fiyattan Şubat ayında piyasaya çıkarılmasının planlandığını söyledi. Telefonun teknik özellikleri hakkında da bilgi veren Gölcü şunları kaydetti: "DSTW 1 çift hat sahibi kullanıcılardan Windows mobile işletim sistemini tercih edenlerin tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir cep telefonu, 265 MB'lik hafızası ile bir cep bilgisayarı. Mail trafiği yoğun olan kullanıcılar için EDGE hızında bağlantı desteği sayesinde her yerde her zaman maillerinize ulaşma imkanı sunuyor. Ayrıca Business Kart okuma özelliği ile de kullanıcılarını kartvizitleri taşımaktan kurtarıyor. OCR Kart Scanner özelliği ile Kartvizitleri okuyarak tüm bilgilerini telefonunuza alabiliyorsunuz"

Ümit Kızıltepe / İSTANBUL

24.01.2008

Ekonomi dalgayı atlatacak güçte

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, Türkiye ekonomisinin küresel piyasalardaki dalgalanmayı atlatacak güçte olduğunu savundu.

İTO Başkanı Yalçıntaş, yaptığı açıklamada, ABD kaynaklı ve küresel ölçekte yaygınlaşan dalgalanmayı Türkiye'nin güçlü ve kârlı bir finans piyasasının yanı sıra yeterli döviz kaynakları ile en az zararla atlatacağına inandığını ifade etti. Yaşanan son krizin, küresel para sisteminin parçası olan Türkiye'nin ülke bazında para politikası uygulamasının artık yeterli olmadığını gösterdiğini belirten Yalçıntaş, yabancı yatırımcıların risk üstlenmekten kaçınarak, likit kalmak istemelerinin önümüzdeki aylarda da devam edebileceğinin dikkat çekti.

İSTANBUL (Yeni Asya) - İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, Türkiye ekonomisinin küresel piyasalardaki dalgalanmayı atlatacak güçte olduğunu savundu. İTO Başkanı Yalçıntaş, yaptığı açıklamada, ABD kaynaklı ve küresel ölçekte yaygınlaşan dalgalanmayı Türkiye'nin güçlü ve kârlı bir finans piyasasının yanı sıra yeterli döviz kaynakları ile en az zararla atlatacağına inandığını ifade etti. Yaşanan son krizin, küresel para sisteminin parçası olan Türkiye'nin ülke bazında para politikası uygulamasının artık yeterli olmadığını gösterdiğini belirten Yalçıntaş, yabancı yatırımcıların risk üstlenmekten kaçınarak, likit kalmak istemelerinin önümüzdeki aylarda da devam edebileceğinin dikkat çekti.

"KRİZ FIRSAT OLARAK DEĞERLENDİRİLMELİ"

Yalçıntaş, petrol ihracatçısı ve Uzakdoğu ülkelerinde biriken kaynakların yeni yatırım sahaları aramak zorunda olduğunu belirterek, "Türkiye, batı ülkelerindeki malî krizi bu bakımdan bir fırsat olarak da değerlendirebilmelidir" dedi.

Krizin kısa bir dalgalanma olmayıp, etkilerinin önümüzdeki aylarda da aralıklı da olsa sürmeye devam edeceğine dikkat çeken Yalçıntaş, Amerika ekonomisinde durgunluk sürecinin başlama ihtimalinin, Türkiye için dış piyasa imkanlarını çeşitlendirmesinin önemini artırdığını kaydetti.

Asya ve Körfez ekonomilerinde 2 trilyon dolara ulaşan yatırım fonları bulunduğunu, bu paranın küresel dalgalanma sürecinde güvenilir liman arayacağını kaydeden Yalçıntaş, "Türkiye proaktif bir ekonomi ve ticari diplomasi ile söz konusu yatırım fonlarıyla yakın bir diyalog oluşturmalı. Bu ülkemiz açısından doğrudan yatırımlar boyutunda sürdürülebilir kaynak girişini destekleyecektir" dedi.

Yalçıntaş, para politikalarının global ilişkilerle yürütülmesi gerektiğini de belirtti.

Yeni Asya / İSTANBUL

24.01.2008

Bütün haberler