Haberler

Hacılar veda tavafında

Dün şeytan taşlamayı bitiren hacılar veda tavaflarını yaptıktan sonra, Mekke’den ayrılmaya hazırlanıyor. Bir bölümü ülkelerine dönmeye başlayacak olan hacılardan mukaddes topraklarda kalacak olanları ise Medine’ye geçecekler.

Hac, genç işi

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, hac görevini yerine getirmek isteyenlerin zihninin açık vücudunun sağlam olması gerektiğini belirterek, ‘’Bu nedenle hac genç işidir’’ dedi. Arafat dönüşü hacıların Müzdelife’de araçlardan indiğini ve ibadetlerinden sonra Mina’ya kadar yürüdüğünü belirten Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Bardakoğlu, şöyle konuştu: ‘’Uzun ve yorucu bir yürüyüşten sonra Mina’ya ulaşılabiliyor. Zihin açık ve vücudun sağlam olması gerekir. Bu nedenle hac, genç işidir. Hacıları yürümeye alıştırmak gerekir.’’

Bardakoğlu, şikâyetleri en aza indirmek için Şubat ayında kafileler oluşturarak, hacca gidecekleri bir araya getireceklerini ve böylece kaynaşmalarını sağlayıp, birlikte kalma konusundaki şikâyetlerin de ortadan kaldırılacağını bildirdi.

Hacılar dönüyor

Suudi Arabistan’da hac için bulunan 4 milyondan fazla kişi, dün şeytan taşlamayı bitirdikten sonra yurtlarına dönmeye başladı. Şeytan taşlama alanında alınan önlemler sayesinde izdiham yaşanmıyor. Mina’da bayramın birinci gününden bu yana devam eden Şeytan Taşlama, çoğunluk tarafından dönüşün simgesi olarak kabul ediliyor. Bu arada, Kurban Bayramının üçüncü gününde atılan taşların 360 tona ulaştığı kaydedildi. Taşların 30 TIR ile getirildiğini bildiren yetkililer, taşların yeniden Müzdelife ve Mina bölgesine bir sonraki yıl kullanılmak üzere döküldüğünü söylediler. Dünyanın dört bir yanından gelen hacılar Kâbe’de ziyaret ve veda tavafı yaptıktan sonra bir bölümü Mekke’den ayrılıyor. Türk hacıların kutsal topraklarda kalacak olanları ise Medine’ye geçtikten sonra Türkiye’ye dönecek.

Ölen hacı adayı sayısı 40’a yükseldi

- Mekke ve Medine’de ölen Türk hacı adayı sayısı 40’a yükseldi. Mekke’deki Diyanet İşleri Başkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler bürosundan alınan bilgiye göre, kutsal topraklara gelen 8 Türk hacı adayı daha hayatını yitirdi. Ölen Türk hacı adayları Kâbe’de kılınan namazdan sonra Cennetü’l-Mualla’da defnedildi.

Mekke’de daha önce 23, Medine’de ise 9 olmak üzere toplam 32 kişi vefat etmişti. Mekke’de son bir hafta içinde ölen 8 hacı adayı ile birlikte ölü sayısı 40’a yükseldi.

/ MEKKE

22.12.2007

İlişkilerde balans ayarı

The Economist dergisi, TSK’nın sınır ötesi operasyonu ve ABD’nin verdiği desteği değerlendirdiği haberinde ABD ve Türkiye’nin bir anlaşma yapmış olabileceğini öne sürerek “Başbakan Erdoğan’ın, George Bush’a bazı sözler verdiği sanılıyor” iddiasında bulundu. Bunun “hassas bir balans ayarının” sonucu olabileceğini belirten dergi, Amerikalıların Kuzey Irak’ın istikrarsızlaşmasını istemedikleri ancak hayatî bir NATO müttefiki olan Türkiye ile ilişkileri kurtarmayı istedikleri yorumunu yaptı.

The Economist dergisi, TSK’nın sınır ötesi operasyonu ve ABD’nin verdiği desteği değerlendirdiği haberinde ABD ve Türkiye’nin bir anlaşma yapmış olabileceğini öne sürerek “Başbakan Erdoğan’ın, George Bush’a bazı sözler verdiği sanılıyor. Bunlar, Kürlerin bölgesel hükümetinin tanınmasını ve PKK için daha liberal bir affı içeriyor” iddiasında bulundu.

İngiliz The Economist dergisi, TSK’nın sınır ötesi operasyonunu değerlendirdiği haberinde, “Sınır ötesi operasyonlar” başlığı altında “Türkiye ile Amerika arasında bir anlaşma oldu mu?” spotunu kullandı. Türkiye’nin Kuzey Irak’ta son yılların en büyük sınır ötesi harekatını gerçekleştirdiğine işaret eden dergi, “Irak’taki Amerikan işgalçilerinin, böyle bir operasyonun yapılmasını önlemek için son aylarda büyük bir çaba göstermelerine karşın Türkiye’nin en üst düzey generalinin, Amerikalıların sadece hava operasyonuna onay vermediğini, aynı zamanda gerekli istihbarat sağladığını söyledi” diye yazdı.

Bunun “hassas bir balans ayarının” sonucu olabileceğini belirten dergi, Amerikalıların Kuzey Irak’ın istikrarsızlaşmasını istemedikleri ancak hayati bir NATO müttefiki olan Türkiye ile ilişkileri kurtarmayı istedikleri yorumunu yaptı.

The Economist, birçok Iraklı Kürdün Türkiye’nin operasyonun tek amacının PKK olmadığına inandığını belirtti ve “Türkiye ile ABD arasında anlaşma” iddiasında bulundu. Dergi şunları yazdı:

“Belki Amerika ve Türkiye bir anlaşma yaptı. Amerika’nın sınırlı Türk operasyonlarına desteği ve Iraklı Kürtlerin PKK’ya karşı harekete geçmeleri emrini verme sözünün karşısında Türkiye’nin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın George Bush’a bazı sözler verdiğine inanılıyor. Bunlar, Kürtlerin Irak’taki bölgesel hükümetinin tanınmasını ve PKK için daha liberal bir affın getirilmesini içeriyor.“

Önceki “affın” sonuç vermediğini öne süren dergi, “Şimdi hükümet, şiddete karışmayan tüm PKK’lılar af edebilir. 20 yıldır asilere karşı verilen mücadelenin ardından Türkiye, askeri önlemlerin tek başına Kürt sorununu çözemeyeceğini biliyor” değerlendirmesinde bulundu.

/ ANKARA

22.12.2007

‘Sınır’sız bayramlaşma

Sınır ötesi bayramlaşma kapsamında, gerek Türkiye’den Suriye’ye, gerekse Suriye’den Türkiye’ye binlerce insan, sınırı geçerek akraba ve dostlarıyla yatılı olarak bayramlaşma fırsatı buldu. Vatandaşlar, uygulama sayesinde akrabalarıyla hasret giderdiklerini belirterek, bu imkânı sağlayan yetkililere teşekkür ettiler.

Gaziantep’ten bayramlaşmak için Suriye’ye gidecek vatandaşlar Karkamış Sınır Kapısı’ndan geçmeye başladı.

Karkamış Kaymakamı Abdulkadir Okay, gazetecilere yaptığı açıklamada, Karkamış Sınır Kapısı’ndan bugün ve yarın toplam 8 bin 700 kişinin yatılı bayramlaşma için Suriye’ye geçmesinin beklendiğini söyledi. Okay, şöyle konuştu:

‘’Yatılı bayramlaşmadan toplam 8 bin 700 kişi yararlanacak. Suriye’ye giden vatandaşlar 48 saat süreyle yakınlarına konuk olabilecekler. Süre kısıtlamasına uymayanlar 3 yıl süreyle uygulamadan yararlanamayacak.’’

Bu arada, yatılı bayramlaşma için Karkamış Sınır Kapısı’ndan Suriye’ye geçen vatandaşların mutlu ve heyecanlı oldukları görüldü. Suriye’deki yakınlarına bayram hediyesi olarak kilim, battaniye ve benzer eşyalar götüren vatandaşlar, uygulama sayesinde Suriye’de yaşayan akrabalarıyla hasret giderdiklerini belirterek, bu imkânı sağlayan yetkililere teşekkür ettiler.

3 bin 674 Suriye vatandaşı Türkiye’de

Sınır ötesi bayramlaşma uygulaması kapsamında yakınlarıyla bayramlaşmak isteyen Suriye vatandaşları, Ceylanpınar Sınır Kapısı’ndan Türkiye’ye gelmeye başladı.

Ceylanpınar Kaymakamı Şevket Atlı, gazetecilere yaptığı açıklamada, ‘’Sınırın ikiye ayırdığı akrabaları bayramlarda bir araya getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz’’ dedi.

İki ülke ilişkilerinin son yıllarda hızla geliştiğine işaret eden Atlı, akrabaların huzurlu bir ortamda bayramlaşabilmeleri için ellerinden geleni yaptıklarını ifade etti.

İdari mektupla sınırı geçen Suriye vatandaşlarının iki gün boyunca Şanlıurfa sınırlarındaki yakınlarıyla bayramlaşabileceğini belirten Atlı, gelecek yıl Ramazan Bayramı’nda da Ceylanpınar’dan çok sayıda vatandaşın Suriye’ye geçeceğini kaydetti.

Sınır ötesi bayramlaşma kapsamında iki gün içerisinde 3 bin 674 Suriye vatandaşı, Türkiye’de 2 gün kalarak akrabalarıyla bayramlaşacaklar.

20 yıl sonra akrabasıyla buluştu

Suriye’nin Haseki Vilayetine bağlı Dırbesi Kasabasından Fesih Hüseyin Şeyh ve akrabaları, sınır ötesi bayramlaşma uygulaması kapsamında 20 yıl sonra ilk kez Türkiye’ye gelerek, akrabalarıyla hasret giderdi.

Fesih Hüseyin Şeyh’i, kuzeni Cemal Salih sınır kapısında karşıladı. Geçen yıl Suriye’de misafir ettiği kuzeniyle yeniden görüşmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Fesih Hüseyin Şeyh, ‘’20 yıl aradan sonra Türkiye’ye gelmek ve yakınlarımla bir arada olmak çok güzel’’ dedi.

/ KARKAMIŞ - CEYLANPINAR

22.12.2007

Dostluk ve kardeşlik duyguları güçlendi

Suriye’den 5 bin kişi, yakınlarıyla bayramlaşmak için Nusaybin Sınır Kapısı’ndan Türkiye’ye geçmeye başladı. Sınır kapısında şeker ve kolonya ile karşılanan Suriyeliler yakınlarıyla kucaklaşarak hasret giderdi.

Nusaybin Kaymakamı Gemici, sınır kapısında yaptığı açıklamada, bayramlaşmanın iki ülke vatandaşları arasındaki mevcut dostluk ve kardeşlik duygularını hem ekonomik, hem de sosyal yönden daha da güçlendirdiğini söyledi. Kurban Bayramı’nda idari mektupla Türkiye’ye gelen Suriyelilerin 48 saatliğine akrabalarıyla bayramlaşma imkânı bulacağını belirten Gemici, ‘’İnsanlar bayramlarını, sevdiği dostları, akrabaları ve arkadaşlarıyla tadına vararak yaşamaktadırlar. Biz de hem Suriye hem de Türkiye vatandaşlarımızın bayramlarını daha anlamlı hale getiren bu uygulamayı sürdürmek, daha da iyileştirmek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz’’ dedi.

Suriye’nin Kamışlı ilçesi Kaymakamı Sellem de her iki ülkenin bayramlaşma için çok iyi hazırlandığını kaydederek, ‘’Gayemiz bütün misafirlerin çok rahat, mutlu ve huzurlu bir şekilde bayramını geçirmesidir’’ diye konuştu.

/ NUSAYBİN

22.12.2007

Deprem bölgesi gözlem altında

Ankara’nın Bala ilçesinde meydana gelen 5.7 büyüklüğündeki depremin ardından TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (TÜBİTAK MAM) ile Afet İşleri Genel Müdürlüğünün birlikte oluşturduğu 3 ekibin bölgede incelemelerini sürdürdüğü bildirildi.

TÜBİTAK MAM Yer ve Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Sedat İnan, önceki gün Bala’da meydana gelen depremin ardından artçı deprem çalışmaları ve bölgede olabilecek orta büyüklükte diğer depremlerin ihtimal değerlendirmesi için Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü ve TÜBİTAK MAM yer bilimcilerinden oluşan 3 ekibin deprem bölgesine gittiğini ve çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi. Doç. Dr. İnan, Bala’daki büyük depremin üzerinden 12 saat geçmeden bölgeye gönderilen yer bilimcilerin, önceki gün saat 23.00 sıralarında detaylı gözlem ve veri bazlı değerlendirme için gerekli ek deprem istasyonlarını

kurduğunu ve depremin gözlemlenmeye başladığını belirtti. Toplanan verilerin hem Bala’da hem de Afet İşleri Genel Müdürlüğünün Ankara’daki merkezinde değerlendirildiğini ifade eden Doç. Dr. İnan, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘’TÜBİTAK ve Afet İşleri Genel Müdürlüğü, DPT destekli ve geçen yıl başlayan Deprem Acil Gözlem Çalışmaları (DEPAR) Projesi sayesinde alet ve ekip açısından her zaman hazır hale gelmiştir. Böylesi durumlarda deprem merkez üssünde çok parametreli deprem bilgilerini ‘yoruma dayalı değil’ aletsel olarak toplamaktadır.’’

Doç. Dr. İnan, Türkiye’de iki kurumun birlikte çalışma yaptığı 140 deprem istasyonu bulunduğunu ifade etti.

/ KOCAELİ

22.12.2007

Ankara'da 48 deprem oldu

nkara’nın Bala ilçesinde depremler sürüyor. Bala’da, önceki gün, toplam 48 deprem meydana geldi.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü verilerine göre, Bala’da önceki gün en son 23.50’de 3.4 büyüklüğünde deprem kaydedildi.

İlçede önceki gün sabah saat 09.36’da meydana gelen 4 şiddetindeki ilk depremle birlikte saat 23.50’ye kadar toplam 48 yer sarsıntısı oldu.

Bala’da önceki gün en şiddetli deprem saat 11.48’de 5.7 büyüklüğünde gerçekleşmişti.

/ ANKARA

22.12.2007

Schengen alanı genişledi

Schengen serbest dolaşım alanı, 9 yeni ülkenin katılımıyla önceki gece yarısı resmi olarak genişledi. Böylece AB’de serbest dolaşım hakkına sahip ülkelerin sayısı, Estonya, Macaristan, Letonya, Litvanya, Malta, Polonya, Slovenya, Slovakya ve Çek Cumhuriyeti’nin de katılımıyla 15’ten 24’e çıktı.

İç sınır kontrolleri kaldırılan Schengen ülkelerinden birinden vize alan yabancılar bu vizeyle bütün serbest dolaşım alanına girebiliyor.

AB’ye 2004’te üye olan Estonya, Macaristan, Letonya, Litvanya, Malta, Polonya, Slovenya, Slovakya ve Çek Cumhuriyeti’nden, diğer AB ülkelerine geçişlerdeki kontrol önceki gece yarısı resmen kaldırıldı. Estonya, Letonya ve Litvanya, saat farkı sebebiyle Schengen’e diğer ülkelerden bir saat önce dahil oldu.

Lüksemburg’un Schengen kasabasında 1985 yılında imzalanan anlaşma çerçevesinde belirlenen serbest dolaşım alanında daha önce Almanya, Avusturya, Belçika, Danimarka, İspanya, Finlandiya, Fransa, Yunanistan, İtalya, Lüksemburg, Hollanda, İsveç, Norveç, Portekiz ve İzlanda bulunuyordu.

AB, Bulgaristan, Kıbrıs Rum kesimi ve Romanya’nın da ‘’önümüzdeki yıllarda’’ Schengen kapsamına girmelerinin öngörüldüğünü belirtiyor.

/ PRAG

22.12.2007

DTP ile sadece SHP ve SP bayramlaştı

Ankara, bayramın ikinci günü geleneksel partilerarası bayramlaşmalara sahne oldu.

DTP’ye SP ve SHP dışındaki partiler ziyaret etmedi. DTP Genel Merkezi’ne ilk olarak sabah saatlerinde Merkez Yürütme Kurulu üyeleri Eyüp Ünal ve Şevket Açıkelli’den oluşan SHP heyeti geldi. DTP Parti Meclisi Üyesi Ahmet Aday diğer siyasi partilerin ziyaret gerçekleştirmeme gibi bir tavrı neden gösterdiklerinin kendilerine sorulması gerektiğini kaydetti. Bayramların barış ve kardeşliğin öne çıktığı günler olduğunu dile getiren Aday, ‘’Ancak din bezirganlığı yapan partiler, bugünlerde dargınlıklıkların sona ereceğini söylüyorlar ama pratikte bunu yerine getirmiyorlar’’ dedi.

Daha sonra DTP’yi SP heyeti ziyaret etti. Genel Başkan Yardımcısı Ertan Yülek, bayramlarda küskünlüklerin geride bırakılması, Türkiye’nin birlik içinde geleceğe gitmesi gerektiğini ifade etti. Bayramlaşma çerçevesinde CHP’yi HÜRPARTİ, DSP, AKP, Saadet Partisi, BBP, SHP, MHP, Anavatan Partisi ve İP temsilcileri ziyaret etti. Ziyaretçileri CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, MYK Üyesi Sinan Yerlikaya ile Ankara Milletvekili Nesrin Baytok ağırladı. Ziyaretlerde ağırlıklı olarak 2008 yılı bütçesi ve ekonomi ile terör sorunu değerlendirildi.

AKP heyeti CHP’ye çiçek ve çikolata ile geldi. Kısa sürede siyaset tartışmaları ağır bastı. Selvi, ekonominin 2008 bütçesini eleştirdi, AKP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli verilerin iyiye gittiğini söyledi. İktidar ve anamuhalefet bu konuda uzlaşamadı.

AKP’yi ise MHP, DSP, CHP, BBP, ANAVATAN, SHP, Saadet Partisi ve HÜRPARTİ heyetleri ziyaret etti. Ziyarette siyasi parti temsilcilerini, Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek, Ankara milletvekilleri Faruk Koca ve Zeynep Dağı kabul etti.

/ ANKARA

22.12.2007

CHP bayramlaşmasında arbede

Gaziantep’te, CHP İl Başkanlığında bayramlaşma sırasında partililer arasında arbede çıktı.

CHP Şahinbey İlçe Başkanı olan ve bu görevinden genel merkez kararıyla alındığı belirtilen Deniz Kurtoğlu ve bir grup partili, CHP Şahinbey İlçe Başkanlığındaki bayramlaşmanın ardından CHP İl Başkanlığına geldi. Bir grup partili, Deniz Kurtoğlu’nun görevden alınmasını protesto amacıyla CHP İl Başkanlığı önüne çelenk bıraktı. Grup, daha sonra CHP İl Başkanı Hasan Öztürkmen ve partililerle bayramlaştı. Bayramlaşma sırasında başlayan tartışma, kısa sürede arbedeye dönüştü. Birbirlerine sözlü ve fiili saldırıda bulunan partilileri, Gaziantep Milletvekilleri Yaşar Ağyüz ve Akif Ekici yatıştırdı. Bu arada, CHP Şahinbey İlçe Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, ‘’Deniz Kurtoğlu ve 14 yöneticinin, CHP Genel Merkezi’nin aldığı anti demokratik kararları protesto etmek için 25 Aralıkta süresiz açlık grevi başlatacakları’’ bildirildi.

/ GAZİANTEP

22.12.2007

Karadeniz’in RTÜK’leri de bir araya geliyor

Karadeniz ülkeleri, ekonomi yanında, radyo ve televizyon yayıncılığının düzenlenmesinde de işbirliğini arttıracak.

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) önerisiyle Karadeniz Ekonomik İşbirliği’ne (KEİ) üye ülkelerin yayıncılık düzenleyici kurulları uluslararası bir platform altında toplanacak.

Alınan bilgiye göre, RTÜK, KEİ’ye üye 12 ülkenin, RTÜK benzeri radyo-televizyon yayınlarını düzenleyen otoritelerinden bir platformda toplanması için Dışişleri Bakanlığına, “Karadeniz Yayıncılık Düzenleyici Otoriteleri arasında Platform/Forum/Ağ” projesini önerdi. Proje, KEİ Sekreteryası tarafından olumlu karşılanarak resmiyet kazandı.

Daha sonra, RTÜK’ün önerisi, KEİ’nin Enformasyon ve Komünikasyon Teknolojileri Çalışma Grubu’nun, Ukrayna’nın başkenti Kiev’deki toplantısında, delegelerin çok büyük ilgi ve desteğiyle kabul edildi.

RTÜK Üst Kurul Üyesi Prof. Dr. Davut Dursun ve Uluslararası İlişkiler Dairesi Başkanı Dr. Hamit Ersoy’un da katıldığı toplantıda Gürcistan, Yunanistan ve Moldova projeye resmi destek verirken, diğer KEİ üye ülkeleri gayri resmi olarak onay verdi. Oluşturulacak platform ile bir anlamda “Karadeniz RTÜK’leri”nin bir araya geleceği belirtiliyor.

Bu kapsamda, RTÜK, platformun işleyişine yönelik kurallar ve düzenlemeleri, projeye onay veren ülkelerle birlikte, 2008 yılı içinde belirleyecek.

/ ANKARA

22.12.2007

Memura 115 gün tatil

Kamu çalışanları, 2008 yılında hafta sonlarında 104, milli ve dini bayramlarda da 11 gün olmak üzere toplam 115 gün resmi tatil yapacaklar.

Yasal izinler ve hafta sonlarının yanı sıra milli ve dini bayramlar, kamu görevlilerinin fazladan tatil yapmalarına imkan sağlıyor. Hafta sonları, milli ve dini bayramlar dolayısıyla 2008’in Ocak ayında 9; Şubat ve Temmuz aylarında 8’er; Mart, Mayıs, Ağustos ve Kasım aylarında 10’ar; Nisan, Haziran ve Eylül aylarında 9’ar; Ekim ayında 11; Aralık ayında ise 12 gün olmak üzere kamu çalışanları 115 gün resmi izinli olacaklar.

Yılbaşı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı hafta içine rastlayan günlerde, 30 Ağustos Zafer Bayramı ise cumartesi günü kutlanacak.

19 Mayıs’ın Pazartesi gününe denk gelmesi sebebiyle bu günü hafta sonuyla birleştirip 3 gün tatil yapma imkanı bulacak olan çalışanlar, salı günü kutlanacak olan yılbaşında ve çarşamba günleri kutlanacak olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile 29 Ekim Cumhuriyet bayramlarında birer gün tatil yapacaklar.

2008 yılında Pazartesi günü olan Ramazan Bayramı arifesi ile Kurban Bayramı sonrasındaki Cuma günü Bakanlar Kurulu tarafından idari izin ilan edilirse, çalışanlar iki bayramda da 9’ar gün tatil yapacak.

/ ANKARA

22.12.2007

Papaz camide vaaz dinledi

Mevlânâ faaliyetleri için Türkiye’de bulunan Katolik bir papaz ile cemaatinin, İzmir Hisar Camiinde bayram vaazına katıldı. Adının ‘’Robert’’ olduğu belirtilen Katolik papaz ve beraberindeki 12 kişilik cemaati, İzmir’deki tarihi Hisar Camiinde gelerek vaazını dikkatle dinledi.

Alınan bilgiye göre, adının ‘’Robert’’ olduğu belirtilen Katolik papaz ve beraberindeki 12 kişilik cemaati, İzmir’deki tarihî Hisar Camii’nde bayram vaazını dinledi.

Konak Müftüsü Ümit Çimen ve Hisar Camii imamı İbrahim Eker ile bir süre sohbet eden, ardından Hisar Camii’ni gezen gruba, vatandaşlar da ilgi gösterdi.

ABD’nin Teksas eyaletinden geldiği öğrenilen papaz Robert, tercümanı aracılığıyla yaptığı açıklamada, Türkiye’ye Mevlânâ faaliyetleri çerçevesinde geldikleri, Konya ve Urfa’nın ardından İzmir’de de tarihî yerleri gezdiklerini söyledi.

Papaz Robert, Türkiye’yi ziyaretlerinin amacının, cemaatinde bulunan çeşitli meslek gruplarından olan kişilerle birlikte İslâmiyeti daha yakından tanımak ve İslâmî eserleri görmek olduğunu ifade etti.

İzmir’in Bayraklı semtinde kilisede rahibe yapılan saldırıyla ilgili soruya papaz Robert, ‘’Türkiye’de dostluk ve kardeşlikten başka bir şey görmedik’’ cevabını verdi.

Grubun daha sonra, ABD’ye dönmek üzere İzmir’den İstanbul’a gittiği öğrenildi.

/ İZMİR

22.12.2007

Avustralya'da yıl sonu şenliği

Geçtiğimiz Pazar akşamı Avustralya nın Melbourne şehrinde yaşayan Nur Vakfının gençleri ve çocukları unutulmaz bir geceyle yıl sonu şenliklerini kutladılar. Program Melbourne’de bulunan Avustralya Nur Vakfının organizasyonuyla vakfın konferans salonunda düzenlendi. Bu gece çocukların anne ve babalarının yanı sıra orada yaşayan bir çok Türk vatandaşının yoğun katılımıyla gerçekleşti.

Program öncelikle bütün Nur Vakfı mensuplarının katıldığı yemekle başladı. Vakfın faal ve hamarat hanımlarının hazırladığı birbirinden leziz yemekler ve tatlılarla başlayan gece de sunuculuğu Mustafa Gök yaptı.

Yemeğin ardından sunuş konuşmasıyla sözü gazetemiz Genel Yayın Müdürü Kâzım Güleçyüz aldı. Günümüzde eğitimin ve özellikle çocuk ve aile eğitimin gerekliliği konusunda bilgiler verdi. Ve programın devamında Bizim Aile Dergisi Koordinatörü Yasemin Güleçyüz Peygamberimizin çocuk eğitimi ile ilgili tavsiyelerini slayt eşliğinde aktardı. Ardından Avustralya Nur Vakfının faaliyetlerini anlatmak üzere kürsüye Sıtkı Güzel çıktı. Bu faaliyetlerde hanımlar ve erkeklerin hizmetlerinin anlatılmasının ardından 10 aday arasından en yüksek oy alarak rakiplerine açık fark atarak yerel meclis üyeliğine seçilen Nur Vakfı mensublarından Selçuk Şanlı yapacağı hizmetleri anlattı.

Artık sahneye beyaz meleklerin çıkma zamanı gelmişti. Çok güzel ilâhi ve duâlarıyla, marşlarıyla herkese çok duygulu anlar yaşatan ilkokul grubu kız ve erkek çocuklar büyük alkış topladı. Yaklaşık sekiz aylık bir eğitimin ardından küçük bir numunesini ailelerine gururla sundular.

Ortaokullu kızlar ise Zübeyir Gündüzalp abinin ‘Vazifen dikenler arasında güller toplayacaksın’ diye başlayan büyük anlam ve ruh yüklü mektubunu okuduklarında herkes tarafından büyük alkış topladılar. İzmir Yeni Asya temsilcisi Hasan Şen abinin Ferit Makamında Üstadım benim şiiri ile Üstadları olan Bediüzzamanın manevî şahsiyetinin büyüklüğünü coşkuyla haykırdılar.

İtalyan bir anneyle Kıbrıslı Türk bir babanın oğlu Dean Behiç Rıfat isimli genç Risâle-i Nurlar vasıtasıyla nasıl Müslüman olduğunu İngilizce olarak aktardı. Enes Güzel isimli genç de ingilizce olarak Risâle-i Nurlar vasıtasıyla nasıl şuur kazandığını dinleyicilerle paylaştı.

Gülnihal Alaca ve Saadet Topuz birlikte yaklaşık sekiz aylık dönemde yapılan eğitim çalışmalarını anlattılar.

Programın sonunda ise ilk ve orta okul grubuna uzun süren, ama bir o kadar da verimli geçen eğitim sürecindeki gayretlerini büyükler tarafından ödüllendirme zamanı gelmişti. Eğitim sertifikası yanında güzel hediyelerle çocuklar çok büyük bir sürpriz yaşadılar. Kur’ân okuma, sorumluluklarını yerine getirme ve Ezber dallarında her gruptan başarı gösteren üç öğrenci de özel ödüllendirildi.

Saadet Topuz-Gülnihal Alaca

/ MELBOURNE

22.12.2007

Kimlikler ‘cep’te

Bugüne kadar müzik dinlemek, fotoğraf ve video çekmek, internette gezmek gibi sayısız alanda kullanılan cep telefonları, bir kaç yıl içinde kimlik olarak kullanılabilecek.

Mobil imza geliştirici firmalarından Valimo’nun genel müdürü Tapio Vailahti, ıslak imza yerine belgelerin elektronik ortamda imzalanmasına yönelik elektronik imzanın, yerini daha kullanışlı olan mobil imzaya bırakmaya başladığını anlatarak, mobil imzanın bir çok kişi ve kurum tarafından geliştirildiğini söyledi. Kendilerinin Finlandiya merkezli bir şirket olduğunu anlatan Vailahti, İsveç, Almanya, Fransa ve Türkiye’de iş ortakları ile mobil imza çalışmaları yaptıklarını anlattı. Mobil imzanın yaygınlaşması ile kimlik yerine kullanılabileceğini belirten Vailahti, şunları kaydetti:

‘’2008 ya da 2009 yılları, mobil imza konusunda kırılma noktası olacak. Önümüzdeki iki sene içerisinde sokaktaki herkes bu teknolojiyi tanımış olacak. 2010 yılından itibaren de cep telefonları kimlik yerine kullanılabilecek. Türkiye’nin bir çok Avrupa ülkesinden farklı olarak bu konuda liderlik yaptığını düşünüyoruz. Türkiye’deki iş ortağımız Turkcell, gerekli teknik altyapıyı kurdu ve bu yılın başından beri bu hizmeti veriyor. Diğer operatörlerin de bu konuda çalışmaları var. Türkiye, doğru zamanda doğru hareketleri yaptı. Bundan 2 yıl öncesine kadar Türkiye’nin bu kadar başarılı olabileceğini kimse düşünmüyordu ve Türkiye şimdi bir çok Avrupa ülkesi için de model olmuş durumda.’’

Tapio Vailahti, mobil imzanın elektronik imzaya alternatif olarak çıktığını belirterek, elektronik imza için bir bilgisayar, bilgisayara bağlı bir kart okuyucu ve uygun yazılım gerektiğini, oysa mobil imzada cep telefonlarının yeterli olduğuna dile getirdi. (aa)

/ ANKARA

22.12.2007

Engellilere et yardımı

Kimse Yok Mu Derneğince Samsun Sakatlar Derneği Samsun Şubesi üyelerine Kurban Bayramı nedeniyle kurban eti ve lokum yardımında bulunuldu

Türkiye Sakatlar Derneği Samsun Şubesinde düzenlenen etkinlikte konuşan Kimse Yok Mu Derneğinin Samsun Şubesi Başkanı Ali Yeşilyurt, ihtiyaç sahibi aileler yararına faaliyet gösteren Kimse Yok Mu Derneğinin bu bayramda da çok sayıda vatandaşa ulaştığını söyledi.

Bayram’da yaklaşık 300 şehit ailesine çeşitli yardımlarda bulunduklarını ifade eden Yeşilyurt, ‘’İhtiyaca göre tespit edilen ailelere yardımlarımız elimizden geldiği kadarıyla devam edecektir. Bayramı bayram tadında yaşamanın mutluluğu içindeyiz’’ dedi.

Dernek tarafından hazırlanan ve içinde 4’er kilo kurban eti ile 1’er kilo lokum bulunan toplam 115 adet yardım paketi ihtiyaç sahiplerine dağıtıldı.

/ SAMSUN

22.12.2007

Seyahat etmiyoruz

ETS Tur Yurt İçi Turlar Müdürü Suat Özbek, Türkiye’de her yıl 1,5-2 milyon insanın seyahat ettiğini belirterek, 70 milyonluk bir ülkede bunun çok düşük bir rakam olduğunu kaydetti.

Özbek, Türkiye’deki seyahat pazarının yüzde 40’ını organize seyahat paketlerinin oluşturduğunu, yurt içi seyahatlere katılımda yaklaşık 500 bin kişiye ulaşıldığını söyledi. Toplam seyahat edenlerin yüzde 10-15 civarındaki kısmının ise yurt dışına seyahate gittiğini belirten Özbek, ‘’Tüm Türkiye’de 1,5-2 milyon insan seyahat ediyor. 70 milyonluk bir ülkede 2 milyon kişi seyahat ediyorsa, bu çok düşük bir rakam’’ dedi. Türkiye’de seyahat kültürünün son yıllarda daha da yerleşmeye başladığını kaydeden Özbek, erken rezervasyonlarda indirim ve taksit uygulamasının seyahat edenler açısından önemli avantajlar sağladığını ifade etti.

/ İSTANBUL

22.12.2007

Nar her derde deva

Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turan Karadeniz, kalbi kuvvetlendiren nar suyunun, karaciğer zafiyetini giderdiğini, mide iltihabını ve ağrısını geçirdiğini söyledi.

Karadeniz, yaptığı açıklamada, narın Türkiye’de batı, Güneydoğu Anadolu, Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde yetiştiğini belirtti. Nar meyvesinin yüzde 15’inin karbonhidrat, yüzde 0.8’inin protein olduğunu, ayrıca B1 ve B2 vitaminleri ile kalsiyum, fosfor ve demir bakımından zengin olduğunu ifade eden Karadeniz, ‘’Nar mideyi temizlemekte, deniz tutmasına karşı iyi gelmektedir. Ayrıca nar içindeki

zarları ile yendiğinde mide ülserini iyileştirmektedir’’ dedi.

Nar suyunun böbrek ve karaciğer hastalıklarına karşı çok faydalı olduğuna dikkati çeken Karadeniz, şöyle devam etti: “Nar suyu yüksek tansiyon hastalığının tedavisinde, kalp ağrılarında, basur hastalığının tedavisinde faydalı olmaktadır. Böbrek zafiyetine karşı nar suyu içilmesi yararlıdır. Nar suyunun harareti giderice özelliği bulunmakta, şeker ve kurdeşen hastalığına iyi gelmektedir. Kalbi kuvvetlendiren nar suyu, karaciğer zafiyetini gidermekte, mide iltihabını ve ağrısını geçirmektedir.’’

Karadeniz, nar ekşisinin şeker hastalarına tavsiye edildiğini de dile getirdi.

/ TRABZON

22.12.2007

Sigarayı tek seansta bırakma şansı

En önemli sağlık sorunlarından biri haline gelen sigaraya tek seansta çözüm müjdesi geldi. Sigarayı bırakmak artık büyük bir yük olmaktan çıkıyor.

Türkiye’de en önemli sorun haline gelen akciğer kanseri hastalığının baş mimarı olan sigarayı bırakmak artık büyük bir yük olmaktan çıkıyor. Emek Biorezonans Terapi Merkezi, 20 Yıldır Avrupa’da uygulanan biorezonans tedavisini, bir süredir Ankara’da başarıyla uyguluyor. 450’ye yakın hastalık tedavisinde kullanılan BİCOM 2000 cihazı, son 5 yıldır sigarayı bırakma tedavisinde de yüzde 85’lik başarıyla uygulanıyor. Ağrısız, acısız ve yan etkisiz olan bu tedavi, 45 dakikada sigarayı bırakmaya yardımcı oluyor.

/ ANKARA

22.12.2007

Bütün haberler