|
|
|
Müşerref’in ikinci dönemi de krizlerle başladı |
Pakistan, bugün ikinci dönem devlet başkanlığı için yemin eden Pervez Müşerref’in askerî üniformayı çıkartmasıyla, artık sivil yönetimin iktidarda olduğu yeni bir döneme girdi.
Bu arada, Pakistan’da Devlet Başkanı Pervez Müşerref, ikinci dönem devlet başkanlığı için yemin ederek göreve başladı.
Müşerref’in olağanüstü hal ilânından sonra seçtiği Başyargıç Abdülhamid Dogar, yemin törenini geleneksel giysiler içinde yönetti.
Başyargıç Dogar, Müşerref’in ikinci dönem için yemin etmesinin ardından, “Kutlarım Sayın Cumhurbaşkanı” diye konuştu.
Öte yandan, Müşerref, yemin töreni sırasında yaptığı konuşmada, ülkedeki son duruma değindi ve muhalefetin liderliğini üstlenen eski başbakanlardan Benazir Butto ile Navaz Şerif’e güç paylaşımı konusunda önemli mesajlar verdi.
Butto ile Şerif’in, uzun süren sürgün hayatının ardından Pakistan’a geri dönmelerini, siyasî uzlaşma açısından olumlu bir adım olarak gördüğünü söyleyen Müşerref, üniformayı çıkartarak yemin etmesini de demokrasiye geçişin dönüm noktalarından biri olarak gösterdi. Müşerref, yemin törenine katılmayı reddeden Butto ile Şerif’e, uzlaşma yolunda ileri adım atmaları çağrısında bulundu.
Pervez Müşerref, adlî teşkilâtta bazı unsurların ve eski başyargıcın, demokrasi sürecini engellemeye çalıştığını ve bu komplonun, adlî sistemin çalışmasını ve parlamentonun bağımsızlığını olumsuz etkilediğini de söyledi.
Müşerref, “Pakistan, benim sivil devlet başkanlığım ve General Eşfak Kayani’nin genelkurmay başkanlığında daha da güçlü olacaktır. Pakistan çıkarına hareket etmek zorundaydım ve etmeye devam edeceğim” diye konuştu.
Bu arada, Bush Müşererf’ten derhal olağanüstü hali kaldırmasını istedi. Müşerref’in ikinci döneminin yasadışı olduğuna dair açıklamalar da sürüyor. Nevaz Şerif ve Cemaat-ı İslâmî Müşerref genelkurmay başkanlığını bıraksa da bundan sonraki görev dönemisinin yasadışı olduğunda hemfikir. Müşerref’in ikinci dönem göreve başlamasıyla ilgili protestolar devam ederken bu gösterilerde 11 avukat yaralandı. Ayrıca ülkenin muhtelif bölgelerinde ordu ile sivil halk arasında çarpışmalar sebebiyle yine onlarca kişi öldü.
|
/ ANKARA
30.11.2007
|
|
|
Abbas ve İhsanoğlu Annapolis sürecinden iyimser |
İslâm Konferansı Teşkilâtı (İKT) Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, Annapolis şehrinde yapılan Orta Doğu Barış görüşmelerinde yeni bir umut doğduğunu söyledi.
ABD’nin Annapolis şehrinde 7 yıl aradan sonra başlayan Orta Doğu barış görüşmelerine katılan İhsanoğlu, burada AA’ya yaptığı özel değerlendirme ‘’ ‘Orta Doğu sürecinde Annapolis sürecinden ben umutlu olmak istiyorum.
Çünkü arkamızda 60 yıllık bir hüsran ve ıstırap var. Annapolis’te ise yeni bir ümit doğdu’’ dedi.
ABD Başkanı George W. Bush ve ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın, Orta Doğu meselesinin çözümü için ‘’bir taahhüt altına’’ girmiş olduğuna işaret eden İhsanoğlu, bunun çözüm yönündeki kararlılık için önemli bir işaret olduğunu belirtti. İhsanoğlu, ‘’Bu, 60 yıldan beri kaybolan fırsatların en sonuncusu olmasın’’ dedi.
Bu arada, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, ABD’de yapılan uluslararası katılımlı Annapolis zirvesinin ‘’bağımsız Filistin devletine giden treni rayına soktuğunu’’ söyledi.
Abbas, Washington’da düzenlediği basın toplantısında, ‘’Annapolis zirvesinin Filistinlileri kavuşmayı istedikleri devlete yakınlaştırıp yakınlaştırmadığının’’ sorulması üzerine, ‘’Treni raylara koyduk.
Ulaştığımız nokta, bizi iyimser kılıyor. Bir hedefle geldik, bu hedefe ulaşmayı arzu ediyoruz’’ dedi.
|
/ WASHINGTON
30.11.2007
|
|
|
Olmert: Çift devlet formülü olmazsa İsrail biter |
İsrail Başbakanı Ehud Olmert, ABD’de düzenlenen Orta Doğu konferansının ardından, ya iki devletli çözümü benimseyeceklerini ya da İsrail’in biteceğini söyledi.
İsrail’de yayımlanan Haaretz gazetesine Washington’da demeç veren Olmert, “İki devletli çözümün başarısız olduğu gün geldiğinde ve biz Güney Afrika’da olanın benzeri (Filistinlilerle) eşit oy hakkı mücadelesiyle karşı karşıya kalırsak... o zaman, bu olur olmaz, İsrail Devleti bitmiştir’’ diye konuştu.
Ariel Saron’un başbakanlığı döneminde, Başbakan Yardımcısı iken benzer şeyleri 4 yıl önce verdiği mülâkatta da dile getirdiğini söyleyen Olmert, “O zamandan bu yana, bu konudaki tavrımı düzenli olarak tekrarladım” diye konuştu.
Olmert, Annapolis’te yapılan konferansın İsrail’in beklentilerinin birçoğunu karşıladığını, bununla birlikte, zorlu, karmaşık ve sabır gerektiren görüşme sürecinde zorluklarla karşı karşıya kalacaklarını ifade etti.
İsrail Başbakanı, Filistin Ulusal Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas için, “Barış için bir muhatabımız var” demekle birlikte, Abbas’in gücünün zayıf olduğunu söyledi.
|
/ KUDÜS
30.11.2007
|
|
|
Hollanda’da cami bağışları mercek altında |
Hollanda Parlamentosu Temsilciler Meclisinde kabul edilen önergeyle camilere dış ülkelerden yapılan maddî yardımların ve bu yardımların toplum üzerindeki istenmeyen muhtemel etkilerinin araştırılması kararlaştırıldı.
Koalisyon ortaklarından Hristiyan Demokrat Parti (CDA) milletvekili Madeleine Van Toorenburg ve İşçi Partisi (PVDA) milletvekili Jeroen Dijsselbloem tarafından verilen önerge, Meclis Genel Kurulunda kabul edildi.
Önergede, camilere dış ülkelerden yapılan maddî yardımların, caminin yönetim ve işleyişi üzerinde etkili olabildiği belirtilerek, dış yardımların ve bunların topluma yansıyabilecek olumsuz etkileriyle bu etkilere karşı alınabilecek önlemlerin belirlenmesi istendi.
Kabul edilen önergeye göre, ülkede faaliyet gösteren bütün camilere dışarıdan yapılan parasal destekler ve camilerin para transferleri, İç Güvenlik ve İstihbarat Örgütü (AIVD) tarafından araştırılacak.
Yabancıların uyum politikasından sorumlu Bakan Ella Vogelaar, camilere gerek ülke içinden gerekse ülke dışından kişi ve kurumların, ilke olarak parasal destekte bulunabildiklerini, ancak bu yardımların gizli değil açık olması gerektiğini belirtti.
İlgili birimlerin esas olarak bu tür yardımları izlediğini ifade eden Vogelaar, “Dış yardımın camiler aracılığıyla istenmeyen olumsuz etkilerinin bilinemediğini, dolayısıyla hükümetin de böyle bir araştırmaya karşı olmadığını ve önergeyi desteklediklerini” söyledi.
|
/ AMSTERDAM
30.11.2007
|
|
|
Negroponte Kürt yöneticileriyle görüştü |
ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı John Negroponte, Irak’ın kuzeyindeki Erbil şehri yakınlarındaki bir tatil beldesinde bölgesel Kürt yöneticilerle görüştü.
Negroponte, önceki günkü görüşmesinden sonra düzenlenen basın toplantısında, Irak’ta daha fazla siyasi gelişmeye gerek duyulduğunu söyledi. ABD hükümetinin, Irak’taki güvenlik alanındaki gelişmelerden memnun olduğunu belirten Negroponte, “Irak’ta son zamanlardaki güvenlik kazanımları ile uygunluk içinde siyasi cephede de gelişme olacağından ümitliyiz” diye konuştu.
|
/ ERBİL
30.11.2007
|
|
|
Bağdat’ta kolera salgını endişesi |
BM Çocuklara Yardım Fonu (UNİCEF), son 3 haftada 101 kolera vakasının tespit edildiği Irak’ın başşehri Bağdat’ta salgın olabileceği uyarısında bulundu.
UNİCEF yayımladığı bildiride, ülkede vak'a sayısı azalsa da Bağdat’ta kolera salgını ihtimalinden endişe duyulduğunu belirtti. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine dayanarak yayımlanan bildiride, 24 Kasımdan bu yana Bağdat’ta 101 vak'anın tesbit edildiğini, bunun ülkedeki kolera hastalarının yüzde 79’unu oluşturduğu kaydedildi.
Hastalığın kaynağının bugüne kadar kesinleşmediği belirtilirken, Bağdat’taki Sadr, Rusafa, El Maden ve Baladiyat mahallelerinin hastalıktan en fazla etkilenen bölgeler olduğu açıklandı. İçme suyu şebekesinin “kritik durumda” olduğu Bağdat’taki okullar ya da yetimhanelerde salgının yayılabileceği uyarısında bulunularak, UNİCEF ve DSÖ’nün hastalığın yayılmasını sınırlandırmaya çalıştığı ifade edildi.
|
/ BAĞDAT
30.11.2007
|
|
|
ABD, Sünnîleri kendi köy korucuları yapıyor |
Irak’ta güvenlik konusunda yardım etmeye gönüllü 6 bin Sünnî vatandaşı, ABD ile güvenlik anlaşması yaptı.
Amerikalı askerî yetkililer, savaşın başladığı 2003’ten sonraki “en büyük yegane gönüllü seferberlik” olarak adlandırılan yeni ittifakın, Irak’ın kuzeyinde yeni barınaklar arayan El Kaide gibi aşırıcı gruplara karşı mücadele ettiğini belirtti. 6 bin yeni gönüllü “savaşçının” yemin töreninin, Kerkük’ün 50 kilometre kadar güneybatısındaki Havice’de bulunan küçük bir Amerikan ileri karakolunda, aşiret üyeleri adına güvenlik anlaşmasını imzalayan ondan fazla şeyhin katılımıyla yapıldığı kaydedildi.
Bir Amerikalı askerî yetkili, “Yeni Sünnî müttefiklerimiz sayesinde Havice militanlar için bir geçiş yolu değil, barikat olacak” dedi.
|
/ HAVİCE
30.11.2007
|
|
|
|
Son Dakika Haberleri
|
|
|
|
|