|
|
|
| |
Hisarcıklıoğlu: Bozulan malî disiplin yeniden tesis edilmeli |
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, 2007’de siyasetin yeniden ekonominin önüne geçmesi ve seçim sürecinin mali disiplini bozduğunu ifade ederken, ‘’Şimdi ilk olarak, bozulan mali disiplini yeniden tesis ederek, kamu kaynaklı kırılganlığı azaltmak zorundayız’’ dedi.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Türk ekonomisine ilişkin sorularını cevapladı. Hisarcıklıoğlu, ekonominin kırılganlığının ikiz açıklara dayandığını ifade ederek, hem kamu bütçesinin devamlı ve yüksek açıklar verdiğini, hem de dış ticaret açığından kaynaklı cari açığın olduğunu söyledi.
Kamu maliyesindeki açığın, kamu borçlanma gereğini doğurduğunu ve borç çevrilmesini güçleştirdiğini kaydeden Hisarcıklıoğlu, cari açığın ise Türkiye’yi dış finansmana bağımlı hale getirdiğini ifade etti.
Her ne kadar dış finansmanın kalitesinin son 2,5 yılda 40 milyar dolara ulaşan doğrudan yatırım girişim sayesinde artmış olsa da sonucun değişmediğini ve bağımlılığın devam ettiğini kaydeden Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti: ‘’2001 sonrasında nihayet hem toplum hem de siyasetçiler, kamu maliyesindeki bozuk yapının daha fazla sürdürülemeyeceğini gördü ve önlem alındı. Bunun sayesinde milli gelirin yüzde 17’sine ulaşan kamu bütçesi açığının oranı, geçen yıl yüzde 1’in altına indirildi. Kamu borç stokunun milli gelire oranıysa aynı dönemde yüzde 90’lardan yüzde 60’a düştü. 2007’de siyasetin yeniden ekonominin önüne geçmesi ve seçim süreci, mali
disiplini bozdu. Şimdi ilk olarak, bozulan mali disiplini yeniden tesis ederek, kamu kaynaklı kırılganlığı azaltmak zorundayız. Bunu sağlamanın yolu, uzun süredir enflasyonun çok üzerinde artış gösteren cari harcamaları denetim altına almaktan geçiyor. Dış ticaret açığından kaynaklanan cari açık konusu ise ancak orta-uzun vadede çözümlenebilir.’’
|
|
/ ANKARA
01.10.2007
|
|
| |
DİSK: Yabancı yatırımın istihdama katkısı yok |
DİSK tarafından yapılan araştırmada, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının Türkiye ekonomisine yaptığı bir katkıdan söz etmenin oldukça güç olduğu ifade edilerek, ülkeye, 2005 yılında Türkiye’deki sermaye stokunun yüzde 12’sinden büyük bir yabancı sermaye girişi olmasına rağmen istihdamda ve işsizlikte herhangi bir değişme olmadığı belirtildi.
DİSK-AR’ın yaptığı araştırmada, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının ülke ekonomisine katkısı incelendi.
Hükümet programında dış açık sorununu çözme, istihdamı artırma ve teknolojik ilerlemeye katkıda bulunma iddiasıyla doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına özel önem verileceğinin birçok defa dile getirildiğine işaret edilen araştırmada, son yıllarda bu tür yatırımların artmasının bir başarı göstergesi olarak sunulduğuna yer verildi. Araştırmada, bu konuda daha ileri adımlar atılacağının bildirildiği ifade edilerek, oysa doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına ilişkin gelişmelere daha yakından bakıldığında, söz konusu değerlendirmeleri doğrulayacak deliller bulmanın güç olduğu savunuldu.
|
|
/ ANKARA
01.10.2007
|
|
| |
Tüzmen: AB, ihracatçıya tarife engellerini kaldırmalı |
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, AB ülkelerinin, vize verme ve iş yeri açmada sıkıntı meydana getirerek, Türk ihracatçısına tarife dışı engel uyguladığını belirtirken, ‘’AB, Türk ihracatçısına uygulanan tarife dışı engelleri kaldırmalı’’ dedi.
Tüzmen, vize verilmemesi nedeniyle Türk ihracatçısının milyarlarca avroluk kayba uğradığını söyledi.
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Türk ihracatçıların AB ülkeleriyle yaşadığı vize ve iş yeri açma sıkıntısı konusunda yaptığı açıklamada, Türk ihracatçısına büyük haksızlık yapıldığını bildirdi. Uygulamanın Gümrük Birliği’nin mantığına aykırı olduğunu kaydeden Bakan
Tüzmen, ‘’Düşünün Türk ihracatçısı bir AB ülkesinde fuara malını gönderiyor, fuarda kiraladığı standlara malını yerleştiriyor ama kendisi vize alamadığı için fuara katılamıyor malını pazarlayamıyor, başkasına pazarlatmaya çalışıyor. Mal giriyor, sahibi giremiyor. Malını satmak için iş yeri açacak, açmakta sıkıntı çekiyor. Bu olacak iş değil’’ dedi.
Bu konunun tek tek AB üyesi ülkelerle çözülmesinin zor bir konu olduğunu ifade eden Bakan Tüzmen, sorunun AB tarafından merkezi olarak çözülmesini istedi.
Bakan Tüzmen, vize alamayan ihracatçılara da seslenirken, şu çağrıyı yaptı:’’İhracatçılarımız vize alamadıklarını belgelesinler. Vize engeli nedeniyle gitmek istedikleri ülkeye gidememekten doğan zararlarını da belgelesinler. Dava açmak için dosyalarını hazırlasınlar. Gerektiğinde bu konuda hukuk mücadelesine hazır olsunlar. Biz hükümet olarak her türlü girişimi yapıyoruz ve girişimlerimizi sürdüreceğiz.”
|
|
/ ANKARA
01.10.2007
|
|
| |
Alanya'da 4 kişiden biri icralık |
Antalya’nın Alanya ilçesinde her 4 kişiden birinin icralık olduğu bildirildi.
Alınan bilgiye göre, yılbaşından bu yana 1. İcra Dairesi’nde 4 bin 532, 2. İcra Dairesi’nde 4 bin 564 ve 3. İcra Dairesi’nde 4 bin 417 olmak üzere toplam 13 bin 513 kişi hakkında icra takibi başlatıldı. Yetkililler bu sayının Ekim, Kasım ve Aralık aylarında daha da artacağını ve yıl sonuna kadar icralık olan kişi sayısının 20 bini geçebileceğini bildirdiler. İlçede son 10 yıldır takibi devam eden 12 bin 88 icra dosyası daha bulunduğunu da hatırlatan yetkililer, bu yıl başlatılan icra takipleriyle birlikte icralık durumda olan toplam kişi ve kurum sayısının 25 bin 601 olduğunu belirttiler.
|
|
/ ALANYA
01.10.2007
|
|
|
|
