|
|
|
Siz de hesap vereceksiniz |
Yeni anayasa çalışmalarına tepki olarak rektörleri toplayan ve görüşlerini basın toplantısıyla açıklayan YÖK Başkanı Erdoğan Teziç’e Bem-Bir-Sen Genel Eğitim Sekreteri Recai Karslı tarafından noter kanalıyla mektup gönderildi. Karslı mektubunda “Bu ülkede herkes yasalara uymak zorundadır. Geçici olarak doğmuş bu boşluk hiçbir zaman hesap vermeyeceğiniz anlamına gelmez. Elbet sizler de yasaların önünde hesap vereceksiniz” dedi.
Yeni Anayasa tartışmaları ve üniversitelerde başörtüsünün serbest bırakılması çalışmalarına tepki olarak rektörleri toplayan ve görüşlerini basın toplantısıyla açıklayan YÖK Başkanı Erdoğan Teziç’e noter kanallı tepki geldi.
Bem-Bir-Sen Genel Eğitim Sekreteri Recayi Karslı, YÖK Başkanı Erdoğan Teziç’in açıklamalarına tepkisini noter kanalıyla gönderdiği açık mektupta ifade etti. Karslı, mektubunda “Bu ülkede herkes yasalara uymak zorundadır. Geçici olarak doğmuş bu boşluk hiçbir zaman hesap vermeyeceğiniz anlamına gelmez. Elbet sizler de yasaların önünde hesap vereceksiniz” dedi.
Recayi Karslı, sivil anayasa tartışmaları sırasında Rektörler tarafından koparılan fırtınanın “saltanatın elden gideceği” korkusundan kaynaklandığını belirterek, 4982 Sayılı Bilgi Edinme Kanunu gereğince kaç tane başörtülü öğrenciyi ikna odasında sorguladıklarını, ikna edilemeyen kaç öğrencinin dayatmalarla yurtdışına sürgün edildiğini, vergi dairelerinin kamusal alan sayılıp sayılmadığını, başörtülü vatandaşlarının vergilerinin kabul edilip edilmediğini, 1996 yılından bu yana kaç üniversite rektörüne hangi sebeple soruşturma açıldığını, kaçına izin verilmediğini açıklamasını istedi.
“BUGÜNE KADAR KAÇ GENCİN
HAYALLERİNİ YIKTINIZ?”
Karslı mektubunda ayrıca Teziç’e şu soruları yöneltti:“Bu keyfi uygulamalardan ülkemize ekonomik ve beyin gücü olarak vermiş olduğunuz zararı açıklar mısınız? Üniversiteler, eğitim kurumları, okullar keyfi olarak eğitim ve öğretim haklarını engellediğiniz çocukların ve onların babalarının ödediği vergilerle yapılmadı mı? Vergi daireleri kamusal alan değil mi? Başörtülülerin vergileri kabul edilmiyor mu? Bugüne kadar kaç üniversite gencinin hayallerini yıktınız, bin bir güçlükle çocuğunu okutan babanın ocağını söndürdünüz?” 1996 yılından bugüne kadar kaç üniversite rektörüne hangi sebeple soruşturma açılmıştır? Hakkında soruşturma izni vermediğiniz rektör ve yönetici sayısı kaçtır? Soruşturma izni neden verilmemiştir? YÖK Başkanı ve rektörler, devletin hangi imkânlarından faydalanmaktadır? Bir rektörün (varsa) özel ticari faaliyeti ve geliri hariç devlet bütçesi, döner sermaye ve diğer gelirleri ne kadardır? Bir ayda eline ne kadar para geçmektedir? Bu kazanç çöpten ekmek toplayan insanların yaşadığı bir ülkede sosyal devlet anlayışı ile bağdaşıyor mu? Tarafıma bilgi verilmesini talep ediyorum.”
|
Fatih KARAGÖZ
/ ANKARA
21.09.2007
|
|
|
Yıpratıcı sürece girildi |
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu, yeni bir anayasa yapılmasının “hem yöntem, hem de zamanlamasının doğru olmadığı” iddiasıyla, bu konudaki çalışmaların bugün için ülke gündeminden çıkarılmasını istedi. Yapılan açıklamada, “Anayasa değişiklik çalışmalarının gündeme gelmesiyle birlikte Türkiye toplumsal gerginliklerin giderek tırmandığı, ekonomik ve sosyal açıdan son derece yıpratıcı bir sürece girmiştir” denildi.
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu’ndan, yeni bir Anayasa yapılmasının ‘’hem yöntem hem de zamanlamasının doğru olmadığı’’ görüşünü savunularak, bu konudaki çalışmaların bugün için ülke gündeminden çıkarılmasını istendi.
TİSK’ten yapılan yazılı açıklamada, Yönetim Kurulu’nun yeni Anayasa yapılmasına ilişkin tartışmaları değerlendirerek, bu konudaki tespit ve önerilerin hükümetin ve kamuoyunun bilgisine sunulmasına karar verdiği belirtildi. Genel seçimlerin ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında kurulan 60. Hükümet’in programının, içerdiği politikalar ve tedbirler dolayısıyla TİSK tarafından olumlu karşılandığına ifade edilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
‘’Ancak, Anayasa değişiklikleri konusunda diyalog ve uzlaşma sağlanmasının gereği, hükümet programında belirtilmesine rağmen, Anayasa değişiklik çalışmalarının gündeme gelmesiyle birlikte, Türkiye toplumsal gerginliklerin giderek tırmandığı, ekonomik ve sosyal açıdan son derece yıpratıcı bir sürece girmiştir. Yeni bir Anayasa yapılmasının hem yöntem hem de zamanlamasının doğru olmadığı görüşündeyiz. Anayasalar, ‘toplumsal sözleşme’ niteliği taşılan belgelerdir. Toplumun tümünü çok uzun vadeli biçimde ilgilendirmesi ve bağlaması nedeniyle herhangi bir kanun gibi, parlamento çoğunluğu ile oluşturulması düşünülemez. İktidarı, muhalefeti, sivil toplum kuruluşları, üniversiteleri, özetle toplumun tümü tarafından özümsenmesi ve paylaşılması gereklidir. Anayasa değişiklik çalışmaları da ‘toplumsal uzlaşma belgesi’ niteliğine uygun tarzda yapılmalıdır. Unutulmamalıdır ki, Anayasalar, iktidarın ömrü ile sınırlı olmayan, bir ülkenin geleceğini belirleyen temel belgelerdir.’’
“SİVİL-ASKERİ ANAYASA
TARTIŞMALARI ANLAMSIZ’’
Açıklamada, ‘’uluslararası camiada ekonomik durgunluk senaryolarının ön plana çıktığı’’ değerlendirmesi yapılarak, ‘’Ülkemiz ve ulusumuz siyasi, sosyal ve ekonomik istikrar talep etmektedir. Milletin huzur ve istikrar talebi seçim sonuçlarına da yansımıştır. Hal böyle iken yeni Anayasa tartışmalarını gündemin ilk sırasına alarak tansiyonu yükseltmek, söz konusu talep ile uyuşmadığı gibi, sosyal ve ekonomik bakımdan önemli riskler taşımaktadır’’ denildi. Hükümetin güç ve enerjisini, işsizlik, istihdam, büyüme, yatırım, eğitim, sağlık ve sosyal güvenlik gibi konulara vermesi istenen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Ayrıca, TİSK Yönetim Kurulu olarak, ‘sivil anayasa-askeri anayasa’ tartışmalarını da anlamsız görüyoruz. 1982 Anayasası kabul edildiğinden bugüne tam 14 kez tadil görmüş ve 11 maddesi birden fazla olmak üzere 65 maddesi değiştirilmiştir. Sonuç olarak yeni Anayasa yapılmasına ilişkin çalışmalar bugün için Türkiye’nin gündeminden çıkarılmalı; hükümetimiz, ülkemizi 21. yüzyıla taşıyacak ekonomik ve sosyal reformlara öncelik vermelidir. Anayasa değişikliklerinin zamanlaması ne olursa olsun, vazgeçilmez gördüğümüz temel felsefe, Anayasamızın Atatürk ilke ve devrimleri ile hedeflerine dayanması gerektiğidir. ‘’
TİSK’in bir taraftan yeni anayasa çalışmalarının durdurulup ülkeyi 21. yüzyıla taşıyacak ekonomik ve sosyal reformlara öncelik verilmesini isterken, bu reformların önündeki en büyük engeli yürürlükteki darbe anayasasının oluşturduğunu gözardı etmesi çelişki olarak yorumlandı.
|
/ ANKARA
21.09.2007
|
|
|
Gül Genelkurmay’da |
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, cumhurbaşkanlığına seçilmesinin ardından kendisine kutlama ziyaretinde bulunan Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt’a iade-i ziyarette bulundu. Basına kapalı yapılan görüşme 55 dakika sürdü.
Gül, Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından kendisine kutlama ziyaretinde bulunan Orgeneral Büyükanıt’a iadeiziyaret için saat 10.30’da Genelkurmay Başkanlığı Karargahı’na geldi. Cumhurbaşkanı Gül’ü burada Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt ve Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Ergun Saygun askeri törenle karşıladı. Daha sonra Gül, tören birliğini selamladı. Karargah binasına Orgeneral Büyükanıt ile birlikte giren Cumhurbaşkanı Gül, ziyaret defterini de imzaladı. Saat 11.25’te karargahdan ayrılan Cumhurbaşkanı Gül ile Orgeneral Büyükanıt’ın görüşmesi basına kapalı gerçekleşti.
Bu arada, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı kabul etti. Başbakan Erdoğan, haftalık olağan görüşme için Çankaya Köşkü’ne saat 11.35’te giriş yaptı. Görüşme 1 saat 15 dakika sürdü.
|
/ ANKARA
21.09.2007
|
|
|
Erdoğan Teziç 8 Aralık’ta gidiyor |
Yeni anayasa yapılması yönündeki çalışmalara en büyük tepkiyi gösteren YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç’in görev süresi 8 Aralık'ta doluyor.
AKP hükümeti tarafından başlanan yeni anayasa yapma konusundaki girişimlere sert tepki veren ve başörtüsü yasağını savunan Teziç’in yerine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından yeni bir ismin atanması bekleniyor. Cumhurbaşkanı Gül’ün, Teziç’in yerine atayacağı bu üyenin başkan olacağı kaydediliyor. Ancak, YÖK Başkanlığı için halen hükümet kanadından atanan ve görevde olan bazı YÖK üyelerinin de ismi geçiyor. En güçlü isim, Başbakanlık kontenjanından YÖK üyeliğine getirilen, eski YÖK Başkanı İhsan Doğramacı gibi Kerküklü olan eski Gazi Rektörü Enver Hasanoğlu. Uzun zamandır YÖK üyeliği yapan ilahiyatçı Halis Ayhan veya AKP’nin yeni Ceza Kanunu hazırlığında görev yapan Prof. Dr. İzzet Özgenç’in de atanabileceği belirtiliyor. Gül, 2008’in Ağustos ayında 22 üniversiteye yeni rektör atayacak.
|
/ ANKARA
21.09.2007
|
|
|
Hükümete F-15 sorusu |
CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş, Hatay ve Gaziantep’te F-15 savaş uçakları tarafından bırakıldığı iddia edilen yakıt tanklarının bulunduğu tarihte, İsrail uçakları tarafından Türk hava sahasının ihlâl edilip edilmediğini sordu.
Ateş, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül tarafından cevaplandırılması talebiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde, İsrail’in Suriye hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle başlayan gerginliğin, endişeyle izlendiğini belirtti.
Bu olaylar sırasında Hatay’ın Hassa ve Gaziantep’in Oğuzeli ilçelerinde İsrail F-15 savaş uçakları tarafından bırakıldığı iddia edilen yakıt tankları bulunduğunu kaydeden Ateş, bu olayın meydana geldiği tarihte İsrail uçakları tarafından Türk hava sahasının ihlal edilip edilmediğini sordu.
Yılmaz Ateş, ‘’Ülkemiz sınırları içinde bir başka ülke uçaklarına ait yakıt tanklarının bulunmasını, ulusal güvenliğimiz açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?’’ diye sordu.
|
/ ANKARA
21.09.2007
|
|
|
Pakdil: Yeni Anayasa özgürlükleri öne çıkaracak |
TBMM Başkan Vekili Nevzat Pakdil, hükümetin, özgürlükleri öne çıkaran bir anayasa çalışması içinde olduğunu söyledi. Pakdil, Kahramanmaraş’ta gazetecilere yaptığı açıklamada, hazırlanmakta olan yasanın ‘’Türkiye Cumhuriyetinin anayasası’’ olacağını belirtti.
Bu konunun bütün siyasi partilerin, sivil toplum kuruluşlarının görüşlerine ve düşüncesine açıldığını, tartışma ve müzakerelerin sürdürüldüğünü ifade eden Pakdil, şöyle konuştu:
‘’Hükümet, özgürlükleri öne çıkaran bir anayasa çalışması içinde. Tabii ki bir partinin anayasası olmayacak. Bütün milletin görüşleri alınarak yapılacaktır. Başbakanımızın açıkladığı gibi, bu milletimize ait bir husustur. Yetki millete aittir. Millet yapılan çalışmaları kabul ederse ortaya bireyi esas alan özgürlükçü, çağın gereklerine uygun bir anayasa çalışması çıkacaktır.’’
Yükseköğretim Kurulu Başkanı (YÖK) Erdoğan Teziç’in anayasa taslağıyla ilgili açıklamaları konusundaki görüşünün sorulması üzerine de Pakdil, şunları kaydetti:
‘’Herkesin görevleri anayasada belirtilmiştir. Bundan sonraki anayasada da belirtilecektir. Yeni anayasa hazırlığı karşısında YÖK’ün tavrı ile ilgili başbakanımız açıklama yaptı. Herkesin görevi bellidir. Herkes görevi ile ilgili alanlarda kendi işini yapmaya devam edecektir. Anayasa çalışmaları siyasi bir konudur. Meclisimizde siyasi partiler vardır. Onların çalışmaları neticesinde de milletimize arz edilecektir. Bu bir siyasi konudur. Türkiye, demokratik bir cumhuriyettir. İnsanlar bazen sahalarına giren veya girmeyen konularda da görüşlerini belirtiyor. Bunu sayın başkana sormak lazım.’’
|
/ KAHRAMANMARAŞ
21.09.2007
|
|
|
Sarıgül için ihraç talebi |
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ü, partiden kesin ihraç talebiyle tedbirli olarak Yüksek Disiplin Kurulu’na(YDK) sevk etti.
MYK, Sarıgül’ün son dönemdeki açıklama, tutum ve davranışlarıyla parti tüzüğüne aykırı hareket ettiği gerekçesiyle tedbirli olarak partiden kesin ihracı için YDK’ya sevkine karar verdi.
Sarıgül, CHP’nin 2005 yılında gerçekleştirilen ve kendisinin de genel başkan adayı olduğu olağanüstü kurultayın ardından “Kurultayı arbede ve şiddet ortamına çevirdiği” gerekçesiyle, tüzüğün ilgili maddeleri uyarınca, YDK’nın 24 Mart 2005 tarihli kararıyla partiden ihraç edilmişti.
İhraç kararının ardından Sarıgül’ün açtığı dava sonucunda, Ankara 24. Asliye Hukuk Mahkemesi, YDK’nın ihraç kararının iptali yönünde karar vermiş, CHP’nin temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Hukuk Dairesi yerel mahkeme kararını bozmuştu. Yargıtay’ın bu kararından sonra Ankara 24. Asliye Hukuk Mahkemesi, Sarıgül’ün CHP’den ihracına ilişkin parti disiplin kurulu kararının iptali yönündeki ilk kararında direnmişti. Bu davayla ilgili olarak son sözü Yargıtay Hukuk Genel Kurulu söyleyecek.
|
/ ANKARA
21.09.2007
|
|
|
Kütahya'da hafif şiddetli deprem |
Kütahya’nın Emet ilçesinde hafif şiddetli deprem meydana geldi.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsünden alınan bilgiye göre, dün saat 09.18’de, merkez üssü Örencik beldesi olan 4.0 büyüklüğünde hafif şiddetli bir deprem kaydedildi. Deprem çevre ilçelerde de hissedildi.
|
/ KÜTAHYA
21.09.2007
|
|
|
‘Söğüt dâvâsı’ düştü |
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yeğeni ve korumalığını yapan Ali Erdoğan ile 4 kişinin, Bilecik’in Söğüt ilçesinde geçen yıl düzenlenen 725. Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Söğüt Şenlikleri’nde, protokolün bulunduğu tribünün arkasında çıkan arbedede birbirlerini darbettikleri iddiasıyla yargılandıkları dava, tarafların şikayetlerinden vazgeçmeleri üzerine düştü.
Müşteki Ali Erdoğan ile müşteki sanıklar Sönmez Küçükşahin, Merter Kaplan, Yavuz Kurt ve Mustafa Nohut’un katılmadığı Söğüt Sulh Hukuk Mahkemesi’ndeki duruşmada, avukatları hazır bulundu.Müşteki Ali Erdoğan ile müşteki sanıklar Sönmez Küçükşahin, Merter Kaplan, Yavuz Kurt ve Mustafa Nohut, avukatları aracılığıyla şikayetlerinden vazgeçtiklerini bildirdiler. Bunun üzerine hakim, davanın düşmesine karar verdi.
|
/ BİLECİK
21.09.2007
|
|
|
Yağışlı hava geliyor |
Marmara Bölgesi başta olmak üzere yurdun batı kesimlerinde yağmur ve sağanak şeklinde yağış görüleceği bildirildi.
Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğünden yapılan ‘’meteorolojik uyarı’’ya göre, Balkanlar üzerinden gelen yağışlı hava kütlesine bağlı olarak yağışların bugün Marmara ve Batı Karadeniz’de, yarın Marmara, Batı Karadeniz ile Afyon, Kütahya ve Eskişehir çevrelerinde, pazar günü ise Marmara’nın güney ve doğusu, Ege, Batı Akdeniz, Batı Karadeniz ile İç Anadolu’nun kuzeybatısında aralıklarla devam etmesi bekleniyor.
Hava sıcaklığı ise bugün yurdun kuzeybatı kesimlerinde, hafta sonu iç ve batı bölgelerde 6-8 derece azalacak. Rüzgar da yurdun kuzeybatı kesimlerinde kuzey ve kuzeydoğu yönlerden kuvvetli ve kısa süreli fırtına şeklinde esecek.
Marmara bölgesi başta olmak üzere yurdun batı kesimlerinde yağmur ve
sağanak şeklinde görülecek yağışlar ile kuvvetli ve kısa süreli fırtına şeklinde esmesi beklenen rüzgarın oluşturacağı ani sel, su baskını ve taşkın gibi olumsuz şartlara karşı vatandaşların ve ilgililerin tedbirli olmaları gerekiyor.
|
/ ANKARA
21.09.2007
|
|
|
Olay klibi yapan Samsun’da ortaya çıktı |
Dünyaca ünlü video paylaşım sitesi ‘Youtube’de yayınlanan ve İsmail Türüt’ün seslendirdiği ‘Plan yapmayın plan’ isimli parçaya çekilen klibin Samsun’da yapıldığı ortaya çıktı.
Kim tarafından çekildiği merak konusu olan ve bir anda izlenme rekorları kıran klibin Samsun’un Çarşamba ilçesi Çınarlık beldesinde oturan 21 yaşındaki H.Ö. isimli genç tarafından çekildiği ileri sürüldü. H.Ö.’nün babasına ait Çınarlık beldesinde internet kafeleri olduğu ve klibi burada hazırlayıp siteye koyduğu ifade edildi. Klibin bir bölümünde de H.Ö.’nün kendisinin görüntülerine yer verdiği belirtildi. Polis, H.Ö.’nün peşine düştü.
|
/ SAMSUN
21.09.2007
|
|
|
Kayıt dışı eğitim |
Irak’taki savaş ortamından Türkiye’ye kaçan Türkmen ailelerin çocuklarına Adana Valisi İlhan Atış kucak açtı. Türkmen ailelerin çocuklarını okula kazandırma arzusu üzerine bir ilköğretim okulunda Iraklı 10 öğrenci kayıt dışı eğitime alındı.
ABD’nin Irak’a yönelik askeri operasyonunun ardından bu ülkeyi terk edenler arasında yer alan Türkmen ailelerden Adana’ya sığınanlar, Güneydoğu’dan göç edenlerin yoğunlukta yaşadığı, şehrin güneyindeki Gülbahçesi ve Dağlıoğlu mahallelerine yerleşiyorlar.
Çeşitli günübirlik işlerde çalışarak hayatlarını devam ettirmeye çalışan Türkmen ailelerin çocuklarından ilk etapta 10’u ailelerin çocuklarını okula kazandırma arzusu üzerine Gülbahçesi Mahallesi’ndeki Orgenerel Bedrettin Demirel İlköğretim Okulu’nda kayıt dışı eğitime alındı.
Savaşın verdiği korku ve ürkeklik halen gözlerinden fark edilen Iraklı öğrencilerden 12 yaşındaki Fatma Çetin, kardeşleri 7 yaşındaki Ahmet ve 9 yaşındaki Mustafa Çetin ile aynı sırayı paylaşıyor. Okulun 1 G sınıfında eğitim öğretime kayıt dışı da olsa dahil edilen Çetin kardeşlerin öğretmenleri Şinasi Önder, çocuklarla yakından ilgileniyor.
AÇ YATIYORUZ AMA KORKMUYORUZ
Küçük Fatma, eğitim öğretim isteğini dile getirirken şunları söyledi:’’Biz yaklaşık iki ay önce buraya geldik. Babam ayakkabı tamirciliği yapıyor, annem de ev hanımı. Irak çok kötü oldu, her gün korkuyla uyuyorduk, bu yüzden buraya geldik. Burada savaş yok, çocuklar da çok mutlu. Ben ve kardeşlerim de burada mutluyuz. Yoksulluk çekiyoruz, bazen ekmek parası bile bulamıyoruz, aç yattığımız geceler oluyor ama korkmuyoruz. Geceleri yatarken huzur içindeyiz. Burada okumak, öğretmen ya da doktor olmak istiyorum.’’
Fatma Çetin, Irak’ta 6 yaşından itibaren eğitim almaya başladığını, çok az da olsa İngilizce bile öğrendiğini belirterek, ‘’Burada bize belge vermeseler de okuma yazmayı öğrenebileceğiz’’ dedi.
EĞİTİM VERİRİZ AMA BELGE YOK
Okul Müdürü Bahri Bahadırlı, ‘’Haydi Kızlar Okula Kampanyası’’ kapsamında ev ziyaretleri yaparken çok sayıda Iraklı ailenin de çocuklarını eğitime kazandırma arzusunda olduklarını gördüklerini bildirdi. Bahadırlı, ‘’Bu aileler, çocuklarını ellerinden tutup okula getiriyorlar. Bu son derece sevindirici, çünkü eğitim bilinçleri oluşmuş. Ancak, bu çocukların okulumuza kayıtlarını yapabilmemiz için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kimliğine sahip olmaları gerekir. Buna rağmen bu çocukları sokağa atamayacağımız için kayıtsız sınıfa almak zorunda kalıyoruz’’ dedi.
Adana Valisi İlhan Atış ise Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kimliği olmayanların okula kayıtlarının mümkün olamayacağını belirterek, ‘’Ancak, bu çocuklar da bizim, temel gereksinimleri olan eğitimden mahrum bırakamayız’’ dedi.
|
/ ADANA
21.09.2007
|
|
|
Zileliler Hırka-i Şerif’in peşinde |
Zile Toplumsal Diyalog Platformu Başkanı Hulusi Serezli, yıllar önce Tokat’ın Zile ilçesinden Ankara’ya götürüldüğünü öne sürdüğü Hırka-i Şerif’i ilçeye tekrar getirmek için çalışma başlattıklarını belirterek, ‘’Gerekirse Zile’de Hırka-i Şerif Müzesi açacağız’’ dedi.
Hulusi Serezli, yaptığı açıklamada, cumhuriyetin ilk yıllarında güvenlik ve muhafazasının küçük bir yerde zor olacağı düşüncesiyle mukaddes emanetin Zile’den Ankara’ya götürüldüğünü söyledi.
Bunun o zaman Zilelileri derin bir üzüntüye boğduğunu ifade eden Serezli, ‘’Bununla ilgili birçok anımız var. 655 üyesi olan bir sivil toplum kuruluşuyuz. Bu mukaddes emaneti Zilemize tekrar getirmek için çalışmalara başladık. Gerekirse Zile’de Hırka-i Şerif Müzesi açacağız’’ diye konuştu.
Serezli, Zile’ye getirilmesini istedikleri Hırka-i Şerif’in Ankara Etnografya Müzesi’nde olduğunu ifade etti. Serezli,’’Dünyada bir eşi İstanbul Hırka-i Şerif Camisi’nde biri de Zile’de Şeyh Ethem Çelebi Camisi’nde bulunan Aziz Peygamberimizin mübarek Hırka-i Şerifleri, cumhuriyetin ilk yıllarında muhafaza edilemeyeceği gerekçesi ve Zilelilerin de yeterince sahip çıkmaması yüzünden Ankara’ya götürülmüştü. Şimdi Hırka-i Şerif’i tekrar istiyoruz. Örtüsü, saklama sandıkları hala ilçemizde duruyor.’’
|
/ TOKAT
21.09.2007
|
|
|
|