|
|
|
| |
Irak'ta kanlı yatırım ve kayıplar sürecek mi? |
ABD’nin Irak’taki en üst düzey komutanı Orgeneral David Petraeus ve ABD’nin Irak Büyükelçisi Ryan Crocker, kongre üyeleri tarafından sıkıştırıldı. Bush’un Cumhuriyetçi Partisine mensup Nebraska Senatörü Chuck Hagel, “Şu anda yaptığımız gibi Irak’ta kanlı işlere yatırım yapmayı ve aynı hızda kayıp vermeyi sürdürecek miyiz?” diye sordu.
ABD Temsilciler Meclisi’nin ardından ABD Senatosu’ndaki oturumda konuşan Petraeus ve Crocker’a, belki de en sert soru, ABD Başkanı George W. Bush’un Cumhuriyetçi Partisine mensup Nebraska Senatörü Chuck Hagel’dan geldi. Kısa süre önce yeni dönemde senatörlük için yarışmayacağını açıklayan Hagel, ‘’şu anda yaptığımız gibi Irak’ta kanlı işlere yatırım yapmayı ve aynı hızda kayıp vermeyi sürdürecek miyiz?’’ diye sordu.
Hagel, Irak’taki Amerikan askerlerinin geri çekilmesine ilişkin takvim açıklanmasını talep eden bir tasarının destekçileri arasında bulunuyor. Demokrat Partililerin, Amerikan askerlerinin bir an önce çekilmesi yönünde Bush yönetimine baskı yaptığı bir dönemde Cumhuriyetçi Partili senatörlerin de aynı çizgide görüş belirtmesi dikkati çekti.
Hagel, şu ana kadar çok az gelişme gösterdiği halde, Irak’ta siyasi uzlaşma sürecinin bahane edilerek, zaman kazanmak amacıyla Amerikan askerlerinin kullanılmasının ne kadar doğru olduğunu da sorguladı. Ancak Hagel, Irak ile ilgili ağır soruları cevaplamakta dün olduğu gibi bugün de yetersiz kalan Petraeus ve Crocker’a hitaben, ‘’bunlar sizin hatanız değil General, Büyükelçi Crocker’ın da hatası değil. Bunlar, bu yönetimin hatası’’ diye konuştu. Cumhuriyetçi Parti Minnesota Senatörü Norm Coleman da ‘’Amerikalılar, tünelin ucunda ışık olduğunu görmek istiyor’’ dedi.
Petraeus, bir gün önce ABD Temsilciler Meclisi’nin iki komitesinin üyelerinin sorularını cevaplarken, Irak’taki Amerikan askerlerinin 30 bininin, gelecek yaza kadar aşamalı olarak çekilmesinin beklenebileceğini söylemiş, geri kalan askerlerin çekilme takvimine ilişkin kararın gelecek Marttan önce gelmeyeceğini kaydetmişti.
ABD Başkanı George W. Bush’un, bu yönde kamuoyunda artan kaygıları gidermek üzere gece televizyonlardan ulusa seslenmesi bekleniyor.
Petraeus ve Crocker’ın katıldığı Senato oturumunda, 2008 yılı seçiminde ABD başkan adaylığı için kendi partileri içinde yarışan adaylar da yer aldı. Bunlar arasında Cumhuriyetçi Parti’den Arizona Senatörü John McCain, Demokrat Parti’den New York Senatörü Hillary Clinton, Delaware Senatörü Joe Biden, Connecticut Senatörü Christopher Doddd ve Illinois Senatörü Barack Obama bulunuyordu. Obama, Petraeus ve Crocker’a, ‘’Şimdi karşımızda olan soru şu: Bu meseleyi nasıl temizleriz ve aralarında iyi bir seçeneğin olmadığı bir durumdan nasıl en iyi sonucu alabiliriz? Çünkü kötü seçenekler ve çok daha kötü seçeneklerle karşı karşıyayız’’ sorusunu yöneltti.
Senatör Joe Biden da asker çekme süreciyle ilgili olarak, ‘’sürecin hızlı olmayacağını söylüyorsunuz. Bunu söylerken, bir yıllık bir zamanı mı kastediyorsunuz yoksa gelecek yazın çok ötesindeki bir zamanı mı kastediyorsunuz?’’ diye sordu. Ryan Crocker, Biden’ın bu sorusuna, ‘’gelecek yazın çok sonrası söz konusu olabilir’’ cevabını verdi. Büyükelçi Crocker, soruları cevaplarken, Irak’taki siyasi görüşmelerin memnun edici bir seyirde gittiğini savundu. Crocker, Irak’ın fonksiyonlarını yerine getirmekte şu ana kadar başarısız olduğunu, ancak umut verici gelişmelerin bulunduğunu belirtirken, bu aşamada Amerikan askerlerini çekerek bir ‘’otorite boşluğu’’ yaratmanın tehlikelerine karşı uyardı.
Crocker, ‘’kaosa veya iç savaşa düşmüş bir Irak, çok büyük rakamlarda insanın, Irak’ın sınırlarını da aşacak bir bölgede acı çekmesine neden olacağını söyledi.
|
|
/ WASHINGTON
13.09.2007
|
|
| |
Endonezya 7.9'luk deprem ile sarsıldı |
Endonezya’da meydana gelen 7,9 büyüklüğündeki depremin ardından, Hint Okyanusunda ve okyanusa kıyısı olan ülkelerde tsunami alarmı verildi.
Pasifik Tsunami Uyarı Merkezi, yayımladığı açıklamada, bu büyüklükteki bir depremin, Hint Okyanusu havzasındaki sahilleri etkileyebilecek şiddette geniş ve yıkıcı deprem dalgaları oluşturabileceği uyarısında bulundu.
Bu arada, Bengkulu sakinlerinin deprem nedeniyle paniğe kapıldığı ve halkın adanın iç kesimlerine kaçtığı belirtildi.
ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumu USGS’ye göre, Richter ölçeğine göre 7,9 büyüklüğündeki depremin merkez üssü, Sumatra adasındaki Bengkulu’nun 105 kilometre güney batısında ve deprem TSİ 14.10’da meydana geldi.
Depremde bazı binaların yıkıldığı bildirildi. Global televizyonu, depremin, Batı Sumatra eyaletinin başkenti Padang’da bazı binaların yıkılmasına yol açtığını duyururken, Metro televizyonu bazı binalarda yangın çıktığını haber verdi. Depremin merkez üssüne yakın Bengkulu’nda da görgü tanıkları en az bir binanın yerle bir olduğunu belirtti.
Yerle bir olan binanın 3 katlı olduğu, ancak elektrikler kesik olduğu için hasar tespiti yapılmasının güç olduğu kaydedildi.
Deprem şehirdeki elektrik ve telefon şebekelerini felç etti.
|
|
/ CAKARTA
13.09.2007
|
|
| |
Rusya, yeni bir bomba geliştirdi |
Rusya’nın, ABD’nin dünyanın en güçlü bombası dediği ‘’Bombaların Anası’’ndan 4 kat daha güçlü olan ve adını ‘’Bombaların Babası’’ diye adlandırdıkları nükleer olmayan bir bomba geliştirdiği bildirdi.
Rus Kanal 1 televizyonu yeni geliştirilen nükleer olmayan bombaya ‘’Tüm Bombaların Babası’’ adının verildiği ve ABD’nin ‘’Tüm Bombaların Anası’’ adını verdiği bombadan 4 kat daha güçlü olduğunu duyurdu. Rusya Genelkurmay Başkan General Aleksander Ruşkin de, Kanal 1’e yaptığı açıklamada, dünyada benzeri olmayan ‘’vakum bombasının’’ Rusya’da yapıldığını söyledi. Ruşkin, yeni bombanın test sonuçlarının bombanın nükleer bomba etkisine sahip olduğunu gösterdiğini belirterek, ancak bu yeni bombanın kesinlikle nükleer nitelikte olmadığını ve radyasyon yaymadığını savundu. Rusya Kanal 1 televizyonundaki ‘’Vremya’’ adlı haber programında da konuyla ilgili yapılan röportajlara yer verilerek, şunlar kaydedildi: ‘’Şu anda gördüğünüz bu bomba o kadar yeni ki, daha ismi bile verilmedi. Görüntülerde ses yok. Bombanın patlama sesi gelmiyor. Bombayı atan uçağın nereden havalandığı ve bombayı nereye attığı hakkında da hiçbir bilgi yok. Bu bombanın görüntülerini siz ilk defa görüyorsunuz. Patlama havada meydana geliyor. Bombanın meydana getirdiği yakıcı maddeden oluşan bulutun patlaması sonucu çok yüksek sıcaklık oluşuyor. Bu yüksek sıcaklığın sonucunda çevrede bulunan tüm canlılar buharlaşıyor. Bombanın patlamasından sonra toprakta ne kimyasal ne de nükleer atık kalıyor. Rusya Savunma Bakanlığı, bombanın üretiminin hiçbir uluslararası kurala aykırı olmadığını veya yeni bir silahlanma yarışına neden olmadığını açıkladı. Bundan önce, 2003 yılında en güçlü vakum bombasını ABD icat etmiş ve adına ‘Tüm Bombaların Anası’ demişlerdi. Rusya’nın icat ettiği bu bombaya da analog olarak ‘Tüm Bombaların Babası’ adı verildi. Bombanın patlayıcı maddesi, TNT’den çok daha güçlü ve onun elde edilmesinde de nano-teknolojilerin büyük katkısı oldu. Bu, Amerikalıların bombasından 4 kat daha güçlü. Patlama merkezindeki sıcaklık da iki kat daha fazla. Etki alanına göre ise bombaların babası, anasından 20 kat daha etkili.’’
|
|
/ MOSKOVA
13.09.2007
|
|
| |
Castro: ABD bizi de kandırdı |
Küba lideri Fidel Castro, ABD hükümetini, 11 Eylül saldırılarıyla ilgili olarak halkı kasten kandırmakla suçladı.
Castro Küba devlet televizyonunda okunan makalesinde, “Şimdi biliniyor ki saldırılarla ilgili kasıtlı bir dezenformasyon var. Dünya üzerindeki herkes gibi kandırıldık” ifadelerine yer verdi. Rahatsızlandığı ve görevini kardeşi Raul’a devrettiği geçen yılın ortalarından bu yana kamu önüne çıkmayan Castro, 11 Eylül’deki saldırılarda Pentagon’un bir uçak değil füzeyle vurulduğunu, çünkü uçağın yolcularının izine rastlanamadığını da öne sürdü.ABD’nin bu saldırılarda muhtemel bir rol oynadığı teorileri, geçmişte de Castro’nun siyasi müttefiki Venezüela Devlet Başkanı Hugo Chavez tarafından dile getirilmişti.
Komplo teoricileri, New York’taki Dünya Ticaret Merkezi ikiz kulelerinin, 2001’de teröristlerin kaçırdığı uçakların binalara çarpmasından sonra patlayıcılarla yıkıldığını ve Washington’da da Pentagon’un bir uçakla değil füzeyle vurulduğunu ileri sürüyor. Küba hükümeti 11 Eylül 2001’deki terörist saldırıları kınamış ve Amerikalılarla dayanışma içinde olduğunu göstermek için gösteriler düzenlemişti.
|
|
/ HAVANA
13.09.2007
|
|
| |
Bush, 30 bin askerin çekileceğini açıklayacak |
ABD Başkanı George Bush’un, Irak’taki Amerikan askerlerinin komutanı Orgeneral David Petraeus ve ABD’nin Bağdat Büyükelçisi Ryan Crocker’ın raporunda tahmin ettiği gibi, gelecek yılın ortasına kadar Irak’tan 30 bin asker çekileceğini açıklayacağı, ancak bunu ve daha sonraki asker çekmeleri şartlara bağlayacağı belirtildi.
AP ajansının hükümet yetkililerine dayanarak verdiği haberde, Bush’un muhtemelen Perşembe günü televizyondan halka seslenerek, Petraeus ve Crocker’ın tavsiyelerini benimseyeceğini açıklayacağı bildirildi. Bush’un yapması planlanan konuşması henüz tamamlanmadığı için adının açıklanmasını istemeyen yetkililere göre Bush, Amerikan halkına, ‘’ABD’nin Irak’a müdahalesine ilişkin derin endişelerini ve askerlerin evlerine geri dönmesi yönündeki isteklerini anladığını’’ söyleyecek. Yetkililer, Bush’un Petraeus ve Crocker’ı dinledikten sonra Irak’taki asker sayısının azaltılması yönünde karar verdiğini, ancak askerlerin Irak’ı terk etmeyeceğini söyleyeceğini de belirtti.
|
|
/ WASHINGTON
13.09.2007
|
|
| |
Japon başbakan istifa etti |
Japonya’nın skandallarla gözden düşen muhafazakar Başbakanı Şinzo Abe, iktidara gelişinin birinci yılı dolmadan istifa etti.
52 yaşındaki Abe düzenlediği basın toplantısında, başbakanlık görevinden istifa etmeye karar verdiğini belirterek, Liberal Demokrat Parti (LDP) yönetiminden de ayrıldığını kaydetti. Abe, partiden en kısa zamanda yeni bir başkan seçmesini istedi. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Japonya’da seçilen en genç başbakan olan Abe’nin halk arasındaki popülaritesi son zamanlarda en düşük seviyede bulunuyordu.Yomiuri gazetesi tarafından hafta sonunda yapılan bir kamuoyu araştırmasına göre, Japon halkının yüzde 30’undan daha azı Abe’ye destek veriyordu.
|
|
/ TOKYO
13.09.2007
|
|
| |
Hamas, Şalit’in tutulduğu yeri değiştirdi |
İsrail’in Kanal 2 Televizyonu, kaçırıldıktan sonra 1,5 yıla yakın zamandır Gazze’de tutulan İsrailli asker Gilad Şalit’in yerinin değiştirildiğini duyurdu.
Televizyon, Hamas’ın Şalit’i tutulduğu yerden alarak başka bir yere naklettiği haberini, Gazze Şeridi’ndeki Hamaslı kaynaklara dayandırdı.
Haberle ilgili yorum yapan bir uzman da, Şalit’in saklı tutulduğu yerin değiştirilmesinin, İsrail özel timlerinin cuma günü Refah’ta düzenledikleri operasyonda Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları’nın komutanlarından Muhaviş El Kadı’yı yakalamalarının ardından, El Kadı’nın ‘’konuşabileceği’’ endişesiyle gerçekleştirildiği tahmininde bulundu. İsrail özel timleri, kılık değiştirerek Refah’ta sınırdan 2 kilometre kadar içeriye girip, evinin bahçesinde çalışan Muhaviş El Kadı’yı yakalayarak İsrail’e getirmişlerdi. İsrail Ordusu, operasyonu doğrulamamasına rağmen, daha sonra bir açıklama yapan İsrail İç Güvenlik Bakanı Avi Dihter, ele geçirilen üst düzey Hamaslı’nın istihbarat açısından yararlı olacağını ve kaçırılan İsrail askeri Gilad Şalit ile ilgili pazarlıklarda koz olarak kullanabileceğini söyleyerek, İsrail timlerinin ‘’ele geçirme’’ olayını doğrulamıştı.
|
|
/ KUDÜS
13.09.2007
|
|
|
|
