Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 29 Ağustos 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Dünya

 

Yahudiler soykırımda iddialı

Ermenilerle ilgili 1915’teki olayların “soykırımla eşdeğer” olduğunu geçen hafta ileri sürerek Türkiye’nın tepkisini çeken Amerikan Yahudi kuruluşu Anti-Defamation League’ın (ADL-İftira ve İnkara Karşı Mücadele Birliği) ulusal direktörü Abraham Foxman, sözde soykırım iddiasına sahip çıkmaya devam ediyor.

Foxman, Boston şehri bölgesinde yayımlanan The Jewish Advocate adlı Yahudi dergisinde çıkan ve ADL’nin internet sayfasında da yer alan son makalesinde, Kongrede bekleyen soykırım tasarılarının geçmesine bir kez daha karşı çıkmakla birlikte 1915 olaylarının “soykırım” olduğunu yineledi.

Abraham Foxman, “Böyle konularda Kongre kararlarının zararlı olacağına ve Türk-Ermeni yakınlaşması sağlamayacağına inanmaya devam ediyoruz, ancak gelecekte de ‘soykırım’ ifadesini kullanmakta tereddüt etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Foxman, ADL adına geçen Salı günü yayımladığı açıklamada, 1915 olaylarının “soykırımla eşdeğer” olduğunu ileri sürmüş, ancak sözde soykırım tasarılarının Kongreden geçmesine karşı olmayı sürdürdüklerini belirtmişti. Bu gelişmenin Türkiye’de yol açtığı tepkilerin ardından geçen hafta sonuna doğru Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a bir mektup gönderen Foxman, kuruluşunun, “son günlerde Türk liderlerine ve halkına yaşattığı acıdan dolayı derin üzüntü duyduğunu” belirtmişti.

Foxman, The Jewish Advocate’taki son yazısında şunları ifade etti:

“On yıllardır Türkiye’deki Yahudi cemaatiyle yakın temasımız var. Bu cemaatin liderlerinden defalarca, Birinci Dünya Savaşı sırasında Türklerin Ermenilere karşı yaptığı eylemlerin soykırım olarak tanımlanması çabalarında Amerikan Yahudilerinin yer almasının etkilerinden nasıl kaygı duyduklarını işittik. Yahudileri savunan bir kuruluş olarak biz, bu kaygılara karşı kayıtsız kalamazdık. Ancak hâlâ bir ikilemimiz vardı. Sadece Yahudi düşmanlığının (anti-Semitizm) değil, her türlü nefretin yol açtığı tehlikeler konusunda insanları eğitmeye kendisiniadamış bir kuruluş olarak biz, Osmanlı İmparatorluğu’nun elinde Ermenilerin başına gelen korkunç trajediyi ihmal edemezdik, ihmal etmedik de. Üst düzey Türk yetkilileriyle toplantılarımızda, onlara geçmişle yüzleşmeleri ve ne olduğu hakkında konuşmaları yönünde telkinde bulunduk. Bunu defalarca yaptık ve yapmaya devam edeceğiz.”

Abraham Foxman, daha sonra son haftalarda kuruluşunun birimlerini etkileyen bu konudaki bir tartışmanın patlak vermesi sonucu meseleye yeniden eğildiklerini ve 1915-18 olaylarının “soykırıma eşdeğer” olduğu kanısını paylaştıklarını anlattı. Yazısının bu noktasında Foxman, sözde soykırıma ilişkin Kongre tasarılarına karşı çıktıklarını, ancak bundan sonra da “soykırım” terimini kullanmaya devam edeceklerini belirtti.

Foxman, “ADL, birinci olarak Yahudi halkının emniyetini ve güvenliğini gözeten bir kuruluş olmaya devam ettiği sürece, Türkiye’deki 20 bin Yahudi’nin iyiliğini ihmal edemeyiz. Ancak Türk hükümetine doğru yolda telkinde bulunmayı sürdüreceğiz” dedi.

/ WASHINGTON

29.08.2007


 

Fransa, ABD’ye rakip değil

Fransız basını, Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin konuşması ile ülke diplomasisinde yeni bir vizyon ortaya koyduğu yorumunda bulundu. Sarkozy’nin cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından dış politikaya ilişkin mesajlarını dün Fransız büyükelçilerine vermişti.

Fransız gazeteleri, Sarkozy’nin selefi Jacques Chirac’ın yürüttüğü dış politikadan farklı bir duruş ortaya koyduğunda birleşti. Sağ eğilimli Le Figaro, “Fransa’nın artık kendisini ABD’ye rakip olarak görmemesi yeni bir durum.” yorumunu yaptı. Dünkü konuşmasından Sarkozy, “ABD-Fransa ilişkilerinin son 2 yüzyılda olduğu gibi önemli olduğuna inananlardanım. İttifak içinde olmak bağımlı olmayı gerektirmez. Anlaştığımız ya da anlaşamadığımız konuları gönül rahatlığı ile açıklarım.” dedi.

“Fransız diplomasisi, Sarkozy ile yeni bir ton alıyor” diyen Le Monde, Sarkozy’nin Çin ve Rusya’yı eleştirerek daha “atlantikçi” bir tavır takındığını belirtti. Sarkozy, Rusya’nın özellikle petrol ve gaz üstünlükleri sebebiyle Avrupa başta olmak üzere dünyada “acımasız” bir rol üstlendiğini söylemişti. Sarkozy, “Büyük bir güç olunduğunda acımasızlıktan kaçınılmalı” dedi. Çin’le ilgili olarak Sarkozy, Pekin’in ham madde ihtiyacını özellikle Afrika’da stratejik bir hakimiyete dönüştürdüğü eleştirisinde bulunmuştu. Sol eğilimli Liberation, Sarkozy’nin “saldırıya” geçtiği yorumunda bulundu. Liberation, Sarkozy’nin bu açıklaması ile Chirac döneminden ayrıldığını kaydetti. Gazete, “Sarkozy Rusya ve Çin için daha sert ifadeler kullandı; İran için de şok bir formül ortaya koydu.” dedi. Sarkozy, İran’ın nükleer silâha sahip olmasının kabul edilemez olduğunu söylemişti. Sarkozy, İran’ın şu anki tutumu sebebiyle Fransa’nın giderek artan yaptırımlar konusunda kararlı olduğunu ifade etmişti.

/ PARİS

29.08.2007


 

Pakistan kabinesinde Müşerref firesi

Pakistan’da bir bakan, Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref’in aynı zamanda genelkurmay başkanıyken yeniden cumhurbaşkanı seçilme planını protesto için istifa etti.

Enformasyon teknolojisinden sorumlu Devlet Bakanı İshak Han Hakvani, Eylül ya da Ekim ayında yapılması plananlanan seçimlerle ilgili yaptığı konuşmasında, “Müşerref’in hem devlet başkanlığı hem de genelkurmay başkanlığı kabul edilemez. Tek muhalefetim Müşerref’in üniformayla seçime girmesi. İstifamı başbakana sundum” dedi.

MÜŞERREF YENİ BİR DÖNEM

İÇİN HER ŞEYİ VERMEYE HAZIR

Öte yandan, Pakistan’da muhalefetin ağır baskısına maruz kalan Devlet Başkanı Pervez Müşerref’in, siyasî çıkmaza son vermek amacıyla yeni dönem devlet başkanlığı görevi karşılığında genelkurmay başkanlığından feragat edebileceği öne sürüldü.

Down gazetesinde yer alan haberde, Müşerref’in, yeni dönem devlet başkanlığı için siyasî partilerin desteğini istediği ve bunun için genelkurmay başkanlığından vazgeçebileceği yazdı.

/ İSLAMABAD

29.08.2007


 

Morales: ABD’nin yaptığına komplo derler

Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales, ülkesinin iç işlerine karışan yabancı diplomatlara karşı sert önlemler alacaklarını bildirdi.

Morales, yardımcısının ABD’yi, Bolivya’daki muhaliflere maddî destek sağlamakla suçlamasından bir gün sonra yaptığı açıklamada, “Bazı büyükelçilerin ülkemizde kendilerini diplomasiye değil de, siyasete adamalarını anlayamıyorum. Bu, işbirliği değil. Buna komplo derler” diye konuştu.

Evo Morales, ima ettiği hükümetlere karşı sabırlı davrandıklarını, ancak her an kendilerini kışkırtan büyükelçilere yönelik sert tedbirler alabileceklerini söyledi.

Devlet Başkan Yardımcısı Alvaro Garcia, yaptığı açıklamada, Amerikan büyükelçiliğini, reklâm, seyahat ve seminer masraflarını karşılayarak, muhaliflerin Morales yönetimine karşı ideolojik ve siyasî direnişine destek vermekle suçlamış, büyükelçilik iddiaları reddetmişti.

/ LA PAZ

29.08.2007


 

Bush’dan, Mesut Barzani’ye şükran telefonu

ABD Başkanı George W. Bush’un, Kuzey Irak’taki bölgesel Kürt yönetimi Başkanı Mesut Barzani’ye gayretlerinden ötürü teşekkürlerini ilettiği bildirildi.

Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği Partisi basın sitesi PUK Media’nın haberine göre, Bush Barzani’yi telefonla aradı. İkili, telefon görüşmesinde Irak’raki politik gelişmeleri ele aldı. Haberde, Bush’un ‘politik süreçteki çabalarından ötürü’ Barzani’ye memnuniyetini ve takdirlerini ilettiği kaydedildi. Bush, ayrıca Irak’taki politik sürecin gelişmesine desteğinin devam ettiğini ve Barzani’nin bu yöndeki gayretlerinin başarılı olmasını umut ettiğini vurguladı.

/ İSTANBUL

29.08.2007


 

İran, UAEK’ya işbirliği teklif ediyor

İran’ın nükleer programı hakkındaki şüpheleri gidermek için Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’yla (UAEK) yaptığı işbirliği anlaşmasının detaylarıyla ilgili bir belge yayınlandı.

Bir İran gazetesinin web sitesinde yayınladığı ve İran’ın UAEK’ya sunduğu belirtilen belgeye göre, İran’ın “bütün iddiaların temelsiz olduğu savunmasını” yinelemekle birlikte, UAEK’yla, uranyum zenginleştirme çalışmalarıyla ilgili şüpheleri gidermek için işbirliğini kabul ettiği belirtildi.

/ VİYANA

29.08.2007


 

Hollanda’dan Kosova’nın bölünmesine vize

Hollanda Dışişleri Bakanı Maxime Verhagen, Kosova’nın Sırp ve Arnavut bölgesi olarak ikiye ayrılmasını makul olduğunu söyledi.

Sırbistan ve Kosova’yı ziyareti sırasında Hollanda’nın Radio 1 kanalına konuşan Verhagen, “İki taraf anlaşırsa ve iş görüşecek bir çözümse bölünme bana uygun. Ancak bu, BM GÜvenlik Konseyi’nin şemsiyesi altında olabilir.” şeklinde konuştu. Avrupalı bir bakan ilk defa, Kosova’nın Sırp ve Arnavut bölgesi olarak ayrılmasından bahsetti. Avrupa Birliği’nin (AB) Kosova Özel Temsilcisi Wolfgang Ischinger ABD, Rusya ve AB ile bir araya gelerek bölgenin geleceğini konuşacak.

/ LAHEY

29.08.2007


 

Çin’de sigara reklâmları yasaklandı

Dünyanın en büyük sigara üreticisi ve tüketicisi olan Çin, bütün medya alanlarındaki sigara reklâmlarının 2011’e kadar yasaklandığını açıkladı.

Beijing News gazetesinin haberine göre, 300 milyon ‘tiryaki’ sigara içicisine sahip olduğu belirtilen Çin, bu özelliğiyle uluslar arası sigara şirketlerini cezbederken, sağlık kuruluşlarının da sık sık endişelerini bildirmesine sebep oluyordu.

Pekin hükümeti, sigara içilmesini azaltmak için daha önce de sıkı kurallar getirmiş, ancak en büyük problem olarak konuyla ilgili ulusal düzenlemelerin giderek azaldığı gösterilmişti. Çin’de halka açık ulaşım alanlarında sigaranın yasaklanmasına rağmen, halen lokantalarda ve hatta hastanelerde bile içenlere rastlanabiliyor.

/ PEKİN

29.08.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri