Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 23 Ağustos 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

Gül'e davetiye için iki ayrı uygulama

Yargıtay’dan yapılan açıklamada, 6 Eylül’deki adlî yıl açılış törenine o tarihte görevde bulunan cumhurbaşkanının şahsen, aynı akşam verilecek kokteyle de eşli olarak davet edileceğini belirtildi. Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt, 30 Ağustos resepsiyonu için Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül’e Dışişleri Bakanı sıfatıyla eşsiz davetiye gönderdi.

Yargıtay Basın Bürosundan yapılan yazılı açıklamada, yazılı ve görsel basının bir kısmında yer alan haberlerde, adli yıl açılış töreniyle ilgili olarak ‘’davetiye’’ konusunun gündeme getirildiğine dikkat çekildi. Açıklamada, şöyle denildi:

‘’Resmi adli yıl açılış töreni, her yıl 6 Eylül tarihinde yapılmaktadır. Yargıtay binasındaki tören, niteliği itibariyle eşsiz gerçekleştirilmektedir. Aynı günün akşamında ise Devlet Konukevi’nde eşlerin de davetli olduğu kokteyl verilmektedir. Bu bağlamda, cumhurbaşkanlığı seçim süreci henüz sonuçlanmamıştır. 6 Eylül günü itibariyle bu yüce makamda bulunacak olan Sayın Cumhurbaşkanımız, adli yıl açılış törenine şahsen; aynı günün akşamındaki kokteyle de eşli olarak davet edileceklerdir. Çok uzun yıllardır uygulanagelen rutin prosedürün yeni bir yöntem gibi gündeme getirilmesine anlam verilememiştir.’’

Bu arada, Genelkurmay Başkanlığı, 28 Ağustos’ta cumhurbaşkanı seçilmesi beklenen Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’e 30 Ağustos’ta düzenlenecek Zafer Bayramı resepsiyonu için “Dışişleri Bakanı” sıfatıyla ve eşsiz davetiye gönderdi.Davetiyenin zarfında, “Abdullah Gül, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı” ifadesi yer aldı. Abdullah Gül’e gönderilen davetiyenin daha önceki yıllarda olduğu gibi “eşsiz” hazırlandığı öğrenildi. Gül’ün yanı sıra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile eşleri başörtülü olan bakanlara da eşsiz davetiye gönderildi.

/ ANKARA

23.08.2007


 

Ayağımızdaki prangaları sökün

TOBB Genel Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğunu söyledi. Siyasetçilerden tek isteklerinin, ayaklarındaki prangaları sökmeleri olduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu, ‘’Bu sistemi değiştirmek için öncelikle yeni bir anayasaya ihtiyaç var. Yeni bir anayasadan başlayarak siyasî partiler, seçim yasası, hukuk, kamu personel reformu, vergi sisteminin yenilenmesi, yeni ticaret kanunu, yatırım teşvik sisteminin yenilenmesi, finansmana erişimin kolaylaştırılması lâzım” diye konuştu.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Genel Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, yeni bir Anayasaya ihtiyaç olduğunu söyledi.

Bölgenin en büyük sorununu işsizlik şeklinde tanımlayan Hisarcıklıoğlu, ‘’Huzurun olduğu yerde ticaret, ticaretin olduğu yerde zenginlik olur’’ dedi.

Batman Müşterek Oda/Borsa Toplantısı ile Ticaret Borsası’nın temel atma törenine katılmak üzere şehre gelen Hisarcıklıoğlu, Vali Recep Kızılcık’ı makamında ziyaret etti. Hisarcıklıoğlu, Valilik ziyaretinin ardından Teknik Eğitim Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen Batman Müşterek Oda ve Borsa Toplantısı’na katıldı. Hisarcıklıoğlu, burada yaptığı konuşmada bölgenin en büyük sorununun işsizlik olduğunu vurguladı. Teşvik Yasası’nın bölgeye katkı sağlamayacağını önceden belirttiklerini ifade eden Hisarcıklıoğlu, yasadan sadece 6 ilin memnun, 75 ilin ise şikayetçi olduğunu söyledi. Hisarcıklıoğlu, bölgesel teşvik sistemine geçilmesi gerektiğini kaydetti.

Siyasetçilerden tek isteklerinin, ayaklarındaki prangaları sökmeleri olduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: ‘’Bu sistemi değiştirmek için öncelikle yeni bir Anayasaya ihtiyaç var. Yeni bir Anayasadan başlayarak siyasi partiler, seçim yasası, hukuk, kamu personel reformu, vergi sisteminin yenilenmesi, yeni ticaret kanunu, yatırım teşvik sisteminin yenilenmesi, finansmana erişimin kolaylaştırılması lazım. 1982 Anayasa’sının değiştirilmez maddesi; ‘Türkiye vatandaşı eşittir.’ Yani herkesi aynı konuma getiriyor. Doğrusu da budur. Anayasa Mahkemesi bir karar veriyor. ‘SSK ve Bağkur’u bilmem ama Emekli Sandığı’nı SSK ve Bağkur ile aynı düzenlemeyi yapamazsın. Düzenlemeye kalkarsan bunu SSK ve Bağkur ile birlikte yapamazsın’ diyor. Hani değiştirilmez maddedeki eşitlik? Yani biz bürokrat olmadık diye üvey evlat mıyız? ‘Memurun 18-45 yaş dişinin tamirini devlet öder’ diyor SSK ve Bağkur’lunun ‘herkes kendi cebinden ödesin’ diyor. Memurun disiplin cezası alması bile Anayasa’nın içinde. Nasıl olsa bu Meclis 367’yi bulmaz. 367 sınırına dayanarak Anayasa’nın içine almışlar. Dünyanın hiçbir Anayasası’nda yoktur. Memura ceza verilmesi sistemi Anayasa’nın içinde yer alıyor. Bugün artık kalkınma ve zenginlik özel sektörün elinde. Ama Anayasa kamuyu da ele aldığı için kamu ile kalkınacaksın dediği için maalesef birçok noktada bize engel oluyor. Onun için yeni bir Anayasa’ya ihtiyacımız var. Ayrıca Kamu yönetimi reformuna ihtiyacımız var. Sistemin değişmesi lazım. Kamu benin kaynaklarımı tüketiyor. Eğer bunları yaparsak ortalama 7.5’luk büyüme hızını yakalarız. Eğer böyle devam edersek 2019 yılında Avrupa’da fert başına düşen gelirin ancak yarısını yakalayacağız.

Onun için 7.5’luk büyüme hızını devam ettirmemiz lazım. Bunun için yapısal reformların yapılması lazım. 25 yıl önce bir adam, ‘Türkiye’yi dünyaya açacağım’ dedi. 3 milyar dolar ihracattan 100 milyar dolar ihracata yükseldik. Bunun yüzde 90’ı sanayi malıdır. 25 senede geldiğimiz nokta buradır. Her yere sanayi malı ihracatı yapıyoruz.

Bugün Avrupa’da her 2 televizyondan bir tanesi Türk malıdır. Biz diyoruz ki; bu ülkeyi zenginleştiririz. Biz Türkiye’yi layık olduğu yere getiririz.’’

Toplantıda konuşan AKP Gaziantep Milletvekili Mehmet Şimşek de kalkınmanın ve büyümenin sürmesi, toplumsal refahın yükseltilmesi için bu dönemin iyi kullanılması gerektiğini söyledi. Şimşek, çok kapsamlı bir reform programının uygulanması gerektiğini kaydetti.

/ BATMAN

23.08.2007


 

Evren: Anayasayı siviller yaptı, halk onayladı

7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, ‘’ Anayasayı, Danışma Meclisi bünyesinde kurulan 21 kişilik Anayasa Komisyonu yaptı, biz onayladık ve halk oylamasına çıktı. Halk da onayladı. Hala daha asker anayasası diyorlar, ben bunu kabullenemiyorum’’ dedi.

18 yıldır Muğla’nın Marmaris ilçesinde yaşayan 7. Cumhurbaşkanı Evren, düzenlediği basın toplantısında, Marmaris’ten ayrılarak İzmir’e yerleşeceğini açıkladı. Evren, gazetecilerin soruları üzerine, Cumhurbaşkanlığı seçim süreci ve sivil anayasa tartışmalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kenan Evren, ‘’Sizce laiklik tehlikede mi?’’ sorusu üzerine de şunları söyledi: ‘’Türkiye artık öyle bir noktaya geldi ki, kimse artık geriye götüremez. Şeriat düzeni olamaz. Biz, onları aştık. Biz, İslam dünyası içinde bir çok ülkeye örnek olacağız. Bir de öyle bir nesil yetişti ki, Atatürkçü nesil, geriye dönüş olamaz. Sivil anayasa çalışmalarını bir görelim. Ben sivilleştirme tabirini kabullenemiyorum. Çünkü, Anayasayı, Danışma Meclisi bünyesinde kurulan 21 kişilik Anayasa Komisyonu yaptı, biz onayladık ve halk oylamasına çıktı. Halk da onayladı. Hala daha asker anayasası diyorlar, ben bunu kabullenemiyorum.’’

ÇANKAYA’DA BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI YOK

Evren, bir gazetecinin, ‘’Seçilecek olan Cumhurbaşkanı’nın eşinin başörtülü olması sorun olur mu?’’ sorusuna ise şu cevbı verdi: “Kanunlarımızda, geleneklerimizde böyle bir yasak yok (Cumhurbaşkanının eşi türbanlı olamaz), zaten böyle bir yasak olsa olmaz. Atatürk’ten bu yana böyle bir gelenek var, oraya bugüne kadar başörtülü bir ‘First Lady’ çıkmamış, bu bakımdan yakıştıramıyoruz, ben de yakıştıramıyorum. Ama onun hakkı yok mu, var belki insan hakkı olarak var. Ama böyle toplumda sırıtıyor.’’

/ MARMARİS

23.08.2007


 

Guardian: Ordu ders çıkarmışsa siyasete müdahale etmez

Cumhurbaşkanlığı seçimine başyazısında yer ayıran İngiliz Guardian gazetesi, “Ordu eğer akıllıysa, parlamenter sürece müdahale etmeyecektir” diye yazdı. Ordunun son 50 yılda dört hükümet devirdiğini, bunu bir daha yapmasının kendisi, Türkiye ve esasında Müslüman âleminin kalanı için kötü olacağını vurgulan Guardian, AKP’nin seçimlerle halktan yetki aldığına dikkat çekti.

İngiliz Guardian gazetesi, Cumhurbaşkanlığı seçimine yer verdiği başyazısında “Ordu eğer akıllıysa, parlamenter sürece müdahale etmeyecektir” diye yazdı.

Fikir gazetesi Guardian, başyazısını Türkiye’deki cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turuna ayırdı. “İslam ve Demokrasi” başlıklı yazıda Guardian, “bir ara İslamcılık’la flört eden dindar bir Müslüman” olarak tanımladığı Abdullah Gül’ün, önümüzdeki hafta Türkiye Cumhurbaşkanı olacağını belirtti. Gazete, “Ordu eğer akıllıysa, parlamenter sürece müdahale etmeyecektir” diye yazdı. Ordunun son 50 yılda dört hükümet devirdiğini, bunu bir daha yapmasının kendisi, Türkiye ve esasında Müslüman aleminin kalanı için kötü olacağını vurgulayan Guardian, AKP’nin seçim zaferiyle halktan yetki aldığına dikkat çekti.

Gazete, yapılan bir araştırmaya göre Türklerin sadece yüzde 9’unun İslami bir devlet istediğini de aktardı. Guardian, Türkiye’nin ayrıca, Avrupa Birliği üyeliğine karşı çıkan muhafazakar Hıristiyanların da katkısıyla, yaratılış teorisinin İslami versiyonunu dünyaya yayabilecek bir merkeze dönüştüğünü söyledi.

Başyazıda, Türkiye’deki gelişmelerin öneminin altı çizilerek şu ifadeler yer aldı:

“Avrupa’nın liberal perspektifinden bakıldığında bunların bazıları üzücü gelişmeler. Fakat Ortadoğu’nun bazı kesimlerinde, örneğin Mısır’da reformcular arasında, Türkiye sık sık bir model olarak görülüyor. Eğer İslam ve demokrasi’nin bağdaşabileceği Türkiye’de ispatlanırsa, bu niçin başka yerlerde de olmasın ki? Abdullah Gül’ün gelmekte olan cumhurbaşkanlığı ve ordunun ona cevabı Boğaz’ın çok ötesinde dalgalara yol açacaktır.”

/ İSTANBUL

23.08.2007


 

Bahçeli'nin ipi Gül'ü kurtarıyor

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, MHP’li millevekillerinin cumhurbaşkanlığı oylamasına katılmasına tepki göstererek, “Meydanlarda ip atıldı. İp atıldığı zaman herkes zannetti ki bu ip terörist başının idamı için atılmıştır. Şimdi ortaya çıkıyor ki, bu, Abdullah Gül’ün kuyudan çıkarılması için atılmış bir iptir’’ dedi.

Baykal, NTV’de katıldığı canlı yayında cumhurbaşkanı seçimi sürecine değindi. Başbakan Erdoğan ile gazeteci Bekir Coşkun arasında ‘’Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili bir polemik yaşandığı’’nın belirtilmesi üzerine Baykal, Erdoğan’ın ‘’Coşkun’a yönelik sözlerin çok açıklayıcı olduğunu’’ söyledi. Baykal, ‘’Bu anlayışın, yaklaşımın Türkiye’yi yönetiyor olması bizi önümüzdeki dönemde hangi soranlarla karşı karşıya bırakacak bunu göreceğiz. Bu bir şımarma, haddini aşma halidir. Çok üzüntü verici bir manzara’’ diye konuştu.

‘’ERDOĞAN’A KAPIMIZ AÇIK’’

Başbakan Erdoğan ile diyalog konusunda ‘’iplerin tamamen kopup kopmadığının’’ sorulması üzerine, Baykal, ‘’Ne münasebet... Gelmek isterse kapımız açık” dedi.

‘’MHP’ye yönelik suçlamaları, DSP’ye yönelik eleştirileri olduğunun’’ belirtilmesi üzerine, Baykal, ‘’DSP’ye ilişkin suçlamaları değil, tespitleri olduğunu’’ kaydetti.

Baykal, şunları kaydetti:

Meydanlarda ip atıldı. İp atıldığı zaman herkes zannetti ki bu ip terörist başının idamı için atılmıştır. Şimdi ortaya çıkıyor ki, bu, Abdullah Gül’ün kuyudan çıkarılması için atılmış bir iptir.’’

/ ANKARA

23.08.2007


 

Paçacı: CHP, demokrasi dışından medet umuyor

MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı, ‘’CHP maalesef, siyasi inat ve ihtirasa dayalı politikasıyla demokrasi dışı gelişmelerden medet umar bir noktaya gelmiştir’’ dedi.

Paçacı, yaptığı açıklamada, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın bir televizyon kanalının canlı yayınındaki, MHP aleyhindeki sözlerini değerlendirdi.

Bir siyasi partinin temel görevinin demokrasiyi korumak, geliştirmek ve demokrasinin önünü açmak olduğunu belirten Paçacı, partisinin de Meclis çalışmalarına katılarak, cumhurbaşkanı seçiminin 1. turuna iştirak ederek, demokratik sorumluluğunu yerine getirdiğini ve getirmekte olduğunu belirtti. Baykal’ın siyasetinin tutarlılık sergilemediğini ifade eden Paçacı, şunları söyledi:

‘’CHP maalesef, siyasi inat ve ihtirasa dayalı politikasıyla demokrasi dışı gelişmelerden medet umar bir noktaya gelmiştir. Bugün şikayet ettikleri Erdoğan’ın siyaset yapmasının önünü açan ve Erdoğan’ın Başbakan olmasını temin eden de bizzat sayın Baykal’dır. 9 Kasım 2002’de bir gazeteciye verdiği demeçte aynen şunu söylüyor: ‘Sayın Erdoğan’a Başbakanlık yolunun açılması gerektiği görüşüne katılıyorum. Seçim sonucu da vatandaşın tercihinin bu olduğunu gösteriyor.’ Peki, 2007 seçim sonuçları neyi gösteriyor?’’

Siyasetçinin, yapmış olduğu siyasetteki tutarlılığın çok önemli olduğunu ve bu tutarlılığı gösteremezse güvenilir olmaktan çıkabileceğini vurgulayan Paçacı, Baykal’ın açıklamasının siyasi tecrübesine yakışmayan bir beyanat olduğunu söyledi.

‘’Önemli olan, ipi demokrasinin boynuna geçirttirmemektir’’ diye konuşan Paçacı, siyasetçinin bu hassasiyete sahip olması gerektiğini belirtti.

/ ANKARA

23.08.2007


 

Erdoğan’a kuraklık sorusu

MHP Hatay Milletvekili Süleyman Çirkin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a AKP iktidarı döneminde kuraklık konusunda alınan önlemleri sordu.

Çirkin, Başbakan Erdoğan’ın cevaplaması talebiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde, Mecliste 2001 yılında kurulan araştırma komisyonu raporunda kuraklık ve su sorununa ilişkin önerilere yer verildiğini belirtti. Hazırlanan raporda, “Gerekli önlemler alınmadığı takdirde yakın gelecekte su sorunları yaşanacaktır” dendiğini vurgulayan Çirkin, 5 yıllık AKP iktidarı döneminde bu konuda önlem alınmamasının sebeplerini sordu. Çirkin, AKP iktidarı döneminde su ile ilgili projeler ile bu projelere aktarılan kaynak miktarını da öğrenmek istedi.

/ ANKARA

23.08.2007


 

AKP’de, herkese bir görev

KP, 341 milletvekilinin tümüne görev verecek. Alınan bilgiye göre, AKP grup başkanvekilleri; TBMM ihtisas komisyonları ve uluslararası komisyonlar ile grup yönetimi, grup disiplin kurulu ve denetimde görev alacak milletvekillerini belirlemeye çalışıyor.

17 ihtisas komisyonu, 5 uluslararası komisyonda görev alacak milletvekillerinin taleplerini alan grup yönetimi, bunun dağılımı üzerindeki çalışmayı tamamlamak üzere. Grup başkanvekillerinin yaptığı çalışmaya Başbakan Recep Tayyip Erdoğan son şeklini verecek.

Milletvekillerinin uzmanlık alanları ve mesleki tecrübeleri gözönünde bulundurularak birinci tercihlerine yerleştirilmelerine dikkat edilirken; Meclis Başkanlık Divanı, TBMM komisyonları, parti ve grup yönetimi nedeniyle 341 milletvekili arasında görev almayan milletvekili kalmayacak, hatta bazı milletvekillerine iki görev verilecek. AKP, görev dağılımında 30 kadın milletvekiline tüm alanlarda görev vermeyi amaçlıyor.

/ ANKARA

23.08.2007


 

Okul öncesine de erken ders başı

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), ilköğretim okulu 1. sınıflar için ‘’okulların bir hafta erken açılması’’ uygulamasına, anaokulu ve anasınıflarını da dahil etti. Bu öğrenciler, 10 Eylül 2007’de ders başı yapacak.

Alınan bilgiye göre, MEB Müsteşar Vekili Mehmet Temel, ‘’Okul Öncesi ve İlköğretim Birinci Sınıf Öğrencilerinin Eğitim-Öğretime Hazırlanması’’ konulu bir genelge yayınladı. Genelgede, ilköğretim birinci sınıfa başlayacak öğrencilerin okul korkularını yenmek, okula uyumlarını sağlamak için bir hafta önce okula başlamalarının 2006-2007 eğitim-öğretim yılında uygun görüldüğü

hatıratıldı. Bu uygulamanın velilerden ve kamuoyundan olumlu tepkiler alması nedeniyle bu uygulamaya 2007-2008 eğitim-öğretim yılından itibaren, bağımsız anaokulları, anasınıfları ve uygulama sınıflarının da dahil edilerek devam etmesinin yararlı olacağının değerlendirildiği belirtilen genelgede, öğrencilerin ve velilerin 10-14 Eylül 2007 tarihleri arasında okula davet edildikleri ifade edildi.

TEDBİRLER ALINACAK

Bakanlık, öğrencilerin bir hafta önce eğitim-öğretime hazırlanması çalışmalarına dair uygulama sürecinde bazı önlemler alacak. Buna göre, okullarda yapılan bakım ve onarımların bu süre başlamadan önce bitirilmiş olması için gerekli tedbirler alınacak. Velilerin öğrencilerle beraber okula gelip gitmelerinin, alışkanlık haline gelmemesi için velilerin sınıf ortamına zaman zaman alınması sağlanacak. Velilerin okul ortamında kaldığı sürelerde hoşça vakit geçirecekleri uygun ortamlar ayarlanacak ve okul kantinleri açık bulundurulacak. Veliler, Rehberlik ve Psikolojik Danışma servisince bilgilendirilecek.

Bir haftalık programın uygulama saati, her gün 09.00-12.00 saatleri arasında 3 ders saati ve 2 dinlenme saati olacak. Hafta boyunca derslikler süslenebilecek.

BÜTÜN OKULLARDA DERS BAŞI 17 EYLÜL

Öğrenciler, ders başı yapacakları ilk gün olan 10 Eylül Pazartesi günü saat 09.00’da velileriyle okulda bulunacaklar. İlk gün tüm okul personeli veli ve öğrencilerle tanışacak. Ardından okul gezilecek. Müdür, öğretmenler odası, koridor ve tuvaletlerin kullanımı konusunda öğrenciler bilgilendirilecek. Öğrencilere okul bahçesi, spor salonu ya da uygun bir alanda nasıl sıra olunacağı, dağılınacağı, toplanılacağı ve halka olunacağı gösterilecek. MEB tarafından hazırlanan takvime göre, İlköğretim 1. sınıf öğrencileri ile anaokulu öğrencileri dışında diğer öğrenciler için 2007-2008 eğitim öğretim yılı birinci kanaat dönemi 17 Eylül 2007 tarihinde başlayacak ve 25 Ocak 2008 tarihinde sona erecek. Yarı yıl tatili, 28 Ocak-8 Şubat 2008 tarihleri arasında yapılacak. İkinci kanaat dönemi ise 11 Şubat 2008 tarihinde başlayıp 13 Haziran 2008’de sona erecek.

/ ANKARA

23.08.2007


 

İÜ'ye kayıtlar merkezde

İstanbul Üniversitesi’nde (İÜ) 2007-2008 eğitim öğretim yılı kayıtları merkez kampüsünde yapılacak.

İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Parlak, yaptığı açıklamada, üniversitenin tüm bölümlerindeki kayıtların 3-10 Eylül günleri arasında yapılacağını belirterek, ‘’Bu yıl kayıtları merkez yerleşkemizde yapmaya karar verdik’’ dedi.

İstanbul Üniversitesine kayıtların son 2 yıldır Avcılar Kampüsü’nde yapıldığını hatırlatan Parlak, ‘’Bu yıl oradaki metrobüs inşaatlarıyla ilgili rahatsızlık olacağı için bu kararı aldık. Hiçbir şeyin aksamaması için en iyi şekilde hazırlanıyoruz. Öğrencilerin ailelerini de ağırlayarak ikramda bulunacağız. Her türlü hava koşulunda, onları sıcaktan da, yağmurdan da koruyabileceğimiz alanlar kurulacak. Üniversiteyi tanıtan barkovizyon yayınları yapacağız. Öğrenciler, hiçbir sıkıntı çekmeden yönlendirme tabelalarıyla yerine gidecek, kaydını yaptıracak’’ diye konuştu.

/ İSTANBUL

23.08.2007


 

Meclis'in şansız 21 vekili

22 Temmuzda milletvekili seçilen, daha sonra çekilen kurada Bakanlar Kurulu üyeleri, TBMM Başkanlık Divanı üyeleri ve komisyon başkanları belli olmadığı için kendilerine oda çıkmayan 21 milletvekili, 1 aydır odalarına kavuşmayı bekliyor.

Milletvekilleri, misafirlerini kulislerde ve diğer milletvekili arkadaşlarının odalarında kabul ediyor, çalışmalarını başka ofislerde sürdürüyor.

Kurada, AKP’li Mehmet Ocakden, Orhan Karasayar, Ayşe Nur Bahçekapılı, Ertuğrul Günay, Mehmet Sağlam, Muharrem Selamoğlu, Bayram Ali Bayramoğlu, Dilek Yüksel, CHP’den Hulusi Güvel, Necla Arat, Esfender Korkmaz, Çetin Soysal, Mehmet Şevki Kulkuloğlu, Şahin Mengü, Rahmi Güner, MHP’den Yılmaz Tankut, Ali Uzunırmak, Necati Özensoy, Mehmet Akif Paksoy, Hakan Coşkun ve DSP’den Süleyman Yağız’a oda çıkmadı.

AKP Tokat Milletvekili Dilek Yüksel, milletvekilleri arasında ciddi bir dayanışma olduğunu ve odalarını kendisine açtıklarını söyledi.

Yüksel, ‘’Sizinle görüşmek istiyoruz’’ diyen misafirlerini, Ankara’da bulunmayan milletvekillerinin odalarında ya da kulislerde ağırladığını anlattı.

CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal, odasızlık sebebiyle çok sıkıntı yaşadığını, ifade ederek, ‘’Misafirlerimizi dışarıda ağırlıyoruz. Son derece güç koşullar içerindeyiz. Emanet gibiyiz, bir orada, bir buradayız. Arkadaşlarımızın ofislerinde çalışıyoruz’’ diye konuştu.

MHP Bursa Milletvekili Necati Özensoy, Meclis çalışmaları tam olarak başlamadığı için çok sıkıntı olmadığını söyledi.

/ ANKARA

23.08.2007


 

20 bin öğretmen atandı

20 bin öğretmenin ataması, Millî Eğitim Bakanlığında düzenlenen törenle yapıldı. Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, “AK Parti Hükümeti döneminde suistimal, kayırma, partizanlık son buldu. Bizim kitabımızda bu ifadelere yer yok, bu böyle bilinsin” dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı eğitim kurumlarını ihtiyacını karşılamak adına yapacağı öğretmen atamalarında ilk atama biçimiyle 9 bin 300, açıktan ve açıktan ilk atama biçimiyle 250, kurumlar arası yeniden ve kurumlar arası ilk atama biçimiyle 100, milli sporculardan beden eğitimi alanına ayrılan 350 olmak üzere toplam 10 bin kadrolu öğretmen ataması ile 10 bin sözleşmeli öğretmen kadrosu ayırmıştı.

2007-2 öğretmen atamaları için ilk atamaya 40 bin 515, açıktan atamaya 1534, kurumlararası atamaya 1605 olmak üzere toplam 43 bin 654 kişi başvurdu. İlk atamada 39 bin 309, açıktan atamada 1227, kurumlararası atamada ise 1135 öğretmen adayının başvurusu kabul edildi. Yapılan atama işlemi sonucunda MEB kadrolu 9 bin 287, sözleşmeli 9 bin 807, açıktan 203 ve kurumlararası 97 olmak üzere 19 bin 394 öğretmen atadı. Buna göre, 20 bin öğretmen kadrosundan 606 kadro boş kaldı.

Atama sonuçları, Bakanlığın “http://personel.meb.gov.tr” adresinden öğrenilebilecek. Kadrolu öğretmenliğe atananlar atama tarihinden itibaren, sözleşmeli öğretmen olarak görevlendirilenler ise 3 Eylül 2007 tarihinden itibaren atandıkları il milli eğitim müdürlüklerine başvurarak görevlerine başlayabilecekler.

/ ANKARA

23.08.2007


 

Sezer'den veda turları

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, veda turlarına dün de devam etti. Askerî Yargıtay Başkanı Tuğgeneral Ahmet Alkış ile Askerî Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı Tuğgeneral Turgut Arıbal’a ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok’a veda ziyaretlerinde bulunan Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı da ziyaret edecek.

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, görev süresinin dolacak olması dolayısıyla yargı kurumlarına veda ziyaretlerinde bulundu.

Sezer, ilk ziyaretini Türkiye Barolar Birliği’ne (TBB) gerçekleştirdi. Sezer, TBB merkezine sivil plakalı bir araçla geldi. TBB Başkanı Özdemir Özok ve yönetim kurulu üyeleri, Cumhurbaşkanı Sezer’i kapıda karşıladılar. Sezer ve Özok, binaya girişte basın mensuplarına poz verdiler. Sezer, binadan ayrılırken, TBB’nin kuruluşundan bu yana fotoğraflarının yer aldığı sergiyi de gezdi.

Cumhurbaşkanı Sezer, basına kapalı olarak yaklaşık yarım saat süren ziyaretin ardından alkışlarla uğurlandı.Cumhurbaşkanı Sezer, daha sonra olarak Askeri Yargıtay Başkanlığını ziyaret etti. Askeri Yargıtay Başkanı Tuğgeneral Alkış tarafından kapıda karşılanan Sezer, daha sonra Şeref Defteri’ni imzaladı.

Askeri Yargıtay Başkanlığı ziyaretinin ardından bitişik binada yer alan Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanlığına içeriden geçen Sezer, Mahkeme Başkanı Tuğgeneral Arıbal’a veda ziyaretinde bulundu.

Sezer, daha sonra sırasıyla Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu ve Yargıtay Başkanı Osman Arslan’a veda ziyaretinde bulundu.

Erdoğan’a Cuma günü veda edecek

Bu arada Cumhurbaşkanı Sezer’in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yarın veda ziyaretinde bulunacağı belirtildi. Edinilen bilgilere göre, Sezer’in ziyareti yarın saat 11.20’de gerçekleşecek.

/ ANKARA

23.08.2007


 

Sıcak hava ve nem 4 gün daha sürecek

İstanbul Meteoroloji Bölge Müdürü Mustafa Yıldırım, şehirde hafta başından itibaren etkili olan mevsim normalleri üzerindeki sıcak hava ve yüksek nem oranının 4 gün daha süreceğini söyledi.

Yıldırım, gelecek hafta başına kadar hava sıcaklıklarının 33-35 derece olmasının beklendiğini, Pazartesi’den itibaren sıcaklıkların mevsim normallerine ineceğini kaydetti. Hava sıcaklıklarından çok nem oranının yüksek olmasının insanları olumsuz etkilediğini vurgulayan Yıldırım, hafta başından itibaren hava sıcaklıklarının 3-4 derece düşerek mevsim normallerine ineceğini ve nem oranının da azalacağını belirtti.

/ İSTANBUL

23.08.2007


 

Yoksula çorba çeşmesi

Sinema oyuncusu ve senarist Levent Kazak ile Konya’nın Akşehir İlçe Belediyesi, yoksulların 24 saat ücretsiz çorba içebileceği bir mekanı hizmete açıyor.

Bu önemli sosyal projenin Akşehir Onur Günü olan 24 Ağustos’ta hizmete açılacağını bildiren Akşehir Belediye Başkanı Mustafa Baloğlu, “Çorba çeşmesine gelen yoksul, karnını çorba ve besin değeri yüksek kepek ekmeği ile ücretsiz doyurabilecek. Burada sadece mercimek çorbası olacak. Gelir durumu iyi olanlar da çorba içecek, ancak onlar için bu hizmet ücretli olacak. Onların destek olarak vereceği her para yoksula yardım olarak geri dönecek” dedi.

Levent Kazak ise bu sosyal proje olan Çorba Çeşmesi’nin, para ile açlık arasındaki ilişkiyi ortadan kaldırmayı hedeflediğini belirterek, “Bu proje ülke geneline yayılırsa, yoksul her yerde karnını doyurabileceği bir Çorba Çeşmesi bulursa önemli bir aşamayı geçmiş oluruz” dedi.

/ KONYA

23.08.2007


 

Kuşlar da susuz kaldı

Tuzlukçu Avcılar ve Atıcılar Derneği, kuşlar için Bozdağ kırsal alanına damla sulama sistemi kurdu. Konya’nın Tuzlukçu ilçesinde kurulu Avcılar ve Atıcılar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Onur Ceylan, ülke genelinde birçok bölgede kuşların aşırı sıcaktan etkilendiğini söyledi.

Tuzlukçu Avcılar ve Atıcılar Derneği, kuşlar için Bozdağ kırsal alanına damla sulama sistemi kurdu.

Konya’nın Tuzlukçu ilçesinde kurulu Avcılar ve Atıcılar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Onur Ceylan, ülke genelinde birçok bölgede kuşların aşırı sıcaktan etkilendiğini söyledi. Bazı bölgelerde sulak alanların kuruması yüzünden kuşların su bulmakta zorluk çektiğini ifade eden Ceylan, “Kuşlar için tarlalarda meyve, sebze, hububat ve pancar sulamada kullanılan damla sulama sistemi aklımıza geldi. Bozdağ kırsal alanına kuşlar için bir damla sulama sistemi kurduk” dedi.

Bölgeye bir tonluk su tankeri koyduklarını ve suyun damla damla küçük su yalağına aktığını belirten Ceylan, böylece uzun süre kuşların su ihtiyacının karşılandığını belirtti.

/ TUZLUKÇU

23.08.2007


 

Ankara’nın 6 aylık suyu var

Ankara Valisi Kemal Önal, Ankara’nın barajlarında 6 ay süreyle ihtiyacı karşılayacak su bulunduğunu belirterek, ‘’Su sağlanan 6 barajda bugün itibariyle rezervler dışında 53 milyon 520 bin metre küp su bulunuyor’’ dedi.

Önal, Ankara’ya, Eğrekkaya, Kurtboğazı, Akyar, Çubuk-2 ve Çamlıdere barajlarından su sağlandığını söyleyerek, 5 barajdaki su miktarının bugün itibarıyla rezervler dışında 53 milyon 520 bin metre küp olduğunu, günlük su tüketim miktarının ise 700 bin metre küp olduğunu söyledi.

Önal, “Yaz dolayısıyla 200 bin metre küp suyun buharlaşarak yok olduğu saptanmıştır. Yani günde 900 bin metre küp su, barajlardan eksiliyor” dedi. Bu hesaba bakıldığında 59 günlük suyun olduğunun sanılabileceğini belirten Önal, “Ancak barajlarda ölü hacim denilen depo suyumuz olduğu için ‘bu kadar suyumuz var’ diyemeyiz. Çamlıdere Barajı’nda 150 milyon metre küp rezervimiz var. Bunun 100 milyon metre küpünü kullanabiliriz” dedi.

Eğrekkaya Barajı’nda da 23 milyon metre küp suyun olduğunu bildiren Önal, bunun 10 milyon metre küpünün ölü hacimden kullanılabileceğini söyledi.

Önal ‘’Tüm bunların toplamı ile barajlardaki depo suları, Ankara’nın 180 günlük, yani 6 aylık su ihtiyacını karşılayacak durumdadır’’ dedi.

Ankara’ya dönüşümlü su verilmesinin yanlış olduğunu ifade eden Önal, bu konuda kötü bir tecrübe yaşandığını söyledi. Dönüşümlü su verilmesinin küçük şehirler için seçilebilecek bir yöntem olduğunu ve büyük şehirlerde uygulanmaması gerektiğini savunan Önal, ‘’Ankara için riskler taşıyordu. Bu dönemde nitekim 2 önemli su patlağı ortaya çıktı. Şebeke sistemi kaldırmadı. Su kesintisi ve sıkıntı varken, suların sokaklara taşması sosyal olay ve tepkiye yol açtı’’ diye konuştu.

Ankara’nın günlük 700 bin metre küp olan su tüketiminin 600 bin metre küpe çekilmesi ile sıkıntının ortadan kalkacağını bildiren Önal, ‘’Sıkıntı bazında çok kötü durumda değiliz ama dikkatli olmak ve tedbirli davranmak zorundayız’’ dedi. Tüm sıkıntıların ortadan kalkması için tasarruflu su kullanılmasının önemine değinen Önal, Ankaralı’nın son dönemdeki tasarruflu su kullanımı ile ‘’gurur duyduğunu’’ söyledi.

Böyle gitmesi halinde yeni bir dönüşümlü su verme uygulamasının başlamayacağını bildiren Önal, ‘’Bu sorunu atlatacağımıza inanıyorum. Yeter ki suyu çok hesaplı kullanalım’’ dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığının Kesikköprü Barajı’ndan su getirme çalışmalarının sürdüğünü ifade eden Önal, ‘’Burası 250 bin metre küplük 3 ayrı hat olarak projelendirilmiştir. 80 kilometrelik bölümü 2 hat olarak tamamlandı. 10 adet terfi deposuna yönelik çalışmalar sürdürülüyor. Çift vardiya olarak çalışılarak aralık ayı içinde bitirilmesi planlanıyor. Proje, orta vadede Ankara’nın su sıkıntısını çözecek’’ diye konuştu. Büyükşehir Belediyesi tarafından sürdürülen Gerede Projesi’nin, şehrin su problemini çözmede katkı sağlayacağını belirten Önal, Gerede su havzasının 260 milyon metre küp su kapasitesi olduğunu söyledi. Önal, projeyle 200 milyon metre küp suyun kullanılacağını bildirerek, geri kalan 60 milyon metre küp suyun ise Gerede ve civarının ihtiyacını karşılayacağını kaydetti.

/ ANKARA

23.08.2007


 

Yağmur bombası değil, kar bombası

-Su sıkıntısı ve kuraklı nedeniyle yağış elde etmek için gündeme gelen yağmur bombası yerine kar bombası önerildi.

Öneriyi gündeme getiren Hacettepe Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cemal Saydam, bu kış Ankara’ya sahra tozu ile kar yağdırabileceklerini söyledi. Mynet’in haberine göre denemenin başarılı olması halinde bunun dünyada ilk olacağını söyleyen Saydam, bu yöntemin ilerleyen yıllarda kuraklık meydana getireceği iddialarını ise yalanladı. Saydam, projenin AB sınavının ilk ayağını geçtiğini açıklarken, uygulamanın pahalı olacağını da kaydetti. Saydam, “Bilime saygımız var, yağmur bombası ihtimalini de değerlendireceğiz” diyen Melih Gökçek ile görüşme gününün henüz belli olmadığını ve Gökçek’ten randevu beklediklerini söyledi.

Yağmur Bombası yöntemi olarak bilinen bilimsel yöntemle yağmur yerine kar yağdıracaklarını ifade eden Saydam, yağmur suyunun gelip geçici olduğunu, barajlara su sağlamak, nehirleri ve havzaları beslemek için ise kar yağdırmak gerektiğini kaydetti.

/ ANKARA

23.08.2007


 

Özalp'i sel vurdu

Van’ın Özalp ilçesinde yağışlar sonrası oluşan sel nedeniyle Günyüzlü köyünde 1 ev yıkıldı, 10 evi su bastı, ekili alanlar zarar gördü.

Alınan bilgiye göre, ilçedeki yağışlar sonrası Günyüzlü köyünde sel meydana geldi. Sel nedeniyle dere kenarındaki Orhan Cam’a ait ev yıkıldı, 10 evi de su bastı. Sel nedeniyle köydeki ekili alanların da zarar gördüğünü belirten muhtar Nevzat Denk, ‘’Köylünün bütün mal varlığı sel nedeniyle zarar gördü. Hayvanlarımız telef oldu. Köyümüz sel yatağında olduğu için yılda 3-4 kez sele maruz kalıyor’’ dedi. İl Özel İdaresi yetkilileri ise köyde sel sonrası gerekli çalışmalara başlandığını bildirdi.

/ ÖZALP

23.08.2007


 

Hasta yakınlarına “Şefkat Projesi’’

Adana Vali Vekili Mehmet Demir, hasta yakınları için yürütülen ‘’Şefkat Projesi’’ kapsamındaki çalışmaların sürdüğünü bildirdi.

Demir, yaptığı açıklamada, Adana Milletvekili Ömer Çelik’in Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesindeki hasta yakınlarının rahat edebilmesi ve konaklayabilmesi için başlattığı ‘’Şefkat Projesi’’ kapsamında ÇÜ Rektörü Prof. Dr. Alper Akınoğlu’yla bir toplantı gerçekleştireceklerini kaydetti.

Toplantıda, yapımı planlanan ‘’Konuk Evi’’nin kurulacağı yer konusunun görüşüleceğini kaydeden Demir, ‘’Konuk evi için hastane bitişindeki inşaat halindeki kapalı otoparkın kullanılıp kullanılmayacağını değerlendirip, Akınoğlu’nun önerilerini dinleyeceğiz. Konuk evinin inşası konusunda da kendisinden destek isteyeceğiz’’ dedi. Demir, hastane çevresinde konaklayan hasta yakınlarının profilinin oluşturulması için de çalışma yürütüldüğünü kaydetti.

/ ADANA

23.08.2007


 

Şehit yakınına iş imkânı

Terör eylemleri sebebiyle şehit düşen veya çalışamayacak durumda gazi olan geçici ve gönüllü köy korucularının yakınları da istihdam edilecek.

‘’Terör Eylemleri Nedeniyle Şehit ve Malul Olanların Yakınlarının ve Çalışabilecek Durumdaki Malullerin Kamu Kurum ve Kuruluşlarında İstihdamı Hakkında yönetmelikte Değişiklik Yapılması Hakkında Yönetmelik’’, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Değişiklikle, 29 Mart 1996 tarihli ‘’Terör Eylemleri Nedeniyle Şehit ve Malul Olanların Yakınlarının ve Çalışabilecek Durumdaki Malullerin Kamu Kurum ve kuruluşlarında İstihdamı Hakkında Yönetmeliğin’’ kapsamı genişletildi.

Değişikliğe göre, yönetmelik, terör eylemleri nedeni ve etkisiyle; şehit veya çalışamayacak derecede malul olan kamu görevlileri, er ve erbaşların yanı sıra geçici ve gönüllü köy korucularını da kapsayacak.

Buna göre, terör eylemleri nedeni ve etkisiyle; şehit veya çalışamayacak derecede malul olan geçici ve gönüllü köy korucularının varsa eşleri, yoksa çocuklarından birisi, çocukları da yoksa kardeşlerinden birisi, 5018 sayılı Kanun’un eki cetvellerinde yer alan kurum ve kuruluşlarla mahalli idareler ve sermayesinin yarısından fazlası kamuya ait olan her nevi teşebbüs veya bağlı ortaklıklarda istihdam edilecek.

/ ANKARA

23.08.2007


 

Polisler, amirlik için ter dökecek

Her yıl polisler için açılan komiser yardımcılığı sınavı önümüzdeki Eylül ayında yapılacak.

Sınava 16 bin 500 üniversite mezunu polis başvururken, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yapacağı sınavda başarılı olan 500 kişi üniformasına yıldız takmaya hak kazanacak. Mynet internet sitesinin haberine göre Emniyet teşkilatının amir sınıfı ihtiyacını karşılamak için her yıl açılan komiser yardımcılığı sınavı bu yıl Eylül ayında yapılacak. Sınav ve sonrasında 6 aylık kurs için, meslekte 6 yılını doldurmuş, disiplin cezası almamış üniversite mezunu polisler değerlendirmeye alınacak.

Avrupa Birliği Uyum Yasaları çerçevesinde yeni çıkarılan kanunlar ve gerekse bilim ve teknolojide meydana gelen değişmeler kapsamında hazırlanan programla eğitim verilecek olan komiser yardımcılığı kursu için bu yıl 160 bin kişilik teşkilatın üniversite mezunu 16 bin 500 polisi aday olarak başvurdu. Bu yıl torpil eleştirileri nedeniyle, daha önce yapılan mülakatın kaldırıldığını ifade eden emniyet yetkilileri, ÖKS sınavını yapan Milli Eğitim Bakanlığı’nın hazırlayıp uygulayacağı başarı sağlayanlardan sıralamada ilk 500’e giren polislerin kursa alınacağını ifade ettiler.

/ ANKARA

23.08.2007


 

B. Çekmece’de 41 kaçak yakalandı

Yasa dışı yollardan Türkiye’ye girdikleri belirtilen 41 kişi, Büyükçekmece’de yakalandı.

Kara yoluyla göçmen kaçakçılığı yapılacağı yönündeki bilgiyi değerlendiren İstanbul İl Jandarma Komutanlığı’na bağlı ekipler, şüphelilerin yakalanması amacıyla çalışma başlattı. TEM Otoyolu Karaağaç bölgesinde park halindeki bir kamyona düzenlenen operasyonda, Afganistan uyruklu 11, Pakistan uyruklu 30 kaçak gözaltına alındı. Pasaportsuz olarak yasa dışı yollardan Türkiye’ye Ağrı-Doğubeyazıt sınır hattından girdikleri anlaşılan kaçakların, jandarmadaki işlemlerinin ardından sınır dışı edilmek üzere İstanbul Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şube Müdürlüğü’ne teslim edileceği belirtildi.

/ İSTANBUL

23.08.2007


 

Google bu sefer uzayı keşfedecek

İnternet devi Google, Earth adlı dünya haritasıyla uzaydan sokaklara kadar yakın plana inerek dünyaya bakmamızı sağlayan programının ardından bu kez Sky adlı yeni bir programla gözlerimizi yıldızlara çeviriyor.

Google, “sanal teleskop” niteliğindeki programla sunulacak olan bu yeni hizmetin, uzay hakkında bilgi edinmeye yönelik bir oyun alanı gibi olacağını duyurdu. Sky ile internet kullanıcılarının, yaklaşık 100 milyon yıldız ve 200 milyon galaksiye bakacağı kaydediliyor. 13 dilde sunulacak Sky hizmetine ulaşabilmek için, Google Earth programının son versiyonuna sahip olmak gerekiyor.

/ LONDRA

23.08.2007


 

Kötü arkadaş seçimi uyuşturucuya alıştırıyor

Uzmanlar; “Arkadaş çevremize dikkat etmeliyiz. Tanımadığımız kişilerle ilişkilerimizde tedbirli olmalıyız. Tanımadıklarımızdan hap ve benzeri şeyler almamalıyız" sözleriyle gençleri kötü arkadaş konusunda uyarıyor.

Gençlerin genellikle ‘Ben bağımlı olmam, bir kere kullanmaktan bir şey olmaz’ düşüncesiyle başladıkları uyuşturucu maddelere kısa sürede bağımlı kaldıkları bildirildi. Uzmanlar, bu tür düşüncelerin insanı uyuşturucu batağına sürüklediğine ve gençlerin sevgi ve huzuru kendi yuvalarında araması gerektiğine işaret ediyor. Uzmanlar; “Arkadaş çevremize dikkat etmeliyiz. Tanımadığımız kişilerle ilişkilerimizde tedbirli olmalıyız. Tanımadıklarımızdan kesinlikle hap ve benzeri şeyler almamalıyız. Bir arkadaş grubunun içinde yer almak için sigara, alkol, uyuşturucu gibi maddelere kesinlikle ihtiyacımız yoktur. Zararlı alışkanlıklardan uzak kalmanın en doğru yolu, hiç başlamamaktır.” uyarısında bulunuyor.

Uzmanlar, uyuşturucu kullananların arkadaş çevresinin değiştiğini, ruhsal durumunda ani değişiklikler olduğunu, algısının zayıfladığını, okula devamının azalıp, başarısının azaldığını, daha fazla para harcadığını ve para bulabilmek için gayri meşru yollara başvurduğunu, bakımsızlaştığını, aile ilişkilerinin zayıfladığını, uykusunun düzensizleşmeye başladığını söylüyor. Bursa Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü Narkotik Büro Amirliği yetkilileri, “Çocuklarınızın kimlerle arkadaşlık ettiğini çok iyi kontrol edin. Onları harçlıksız bırakmayın ama çok fazla para vermekten de kaçının. Harçlıklarını nerede kullandıklarını takip edin. Çocuklarınızı alkollü içki ve uyuşturucu madde bulunabilecek yerlerden uzak tutun. Çocuklarınıza kişilik kazandırın ve bu yönde hareket edin. Çocuklarınız sizi örnek alıyor, onların yanında sigara ve alkol kullanmayın. İş yoğunluğunuz ne kadar çok olursa olsun onlarla ilgilendiğinizi hissettirin. Ahlak bakımından çocuklarınıza en yakın örnek olduğunuzu unutmayın.” diye konuştu.

İŞTE ASLI OLMAYAN GEREKÇELER

Madde bağımlığının belirtileri hakkında bilgi veren emniyet yetkilileri, az miktarda keyif almak için alınan maddelerin gittikçe kişi için önem kazanmaya başladığını, maddeyi elde etmek ve kullanmak için daha fazla zaman harcanmaya başlanacağını kaydetti. Yetkililer şu uyarılarda bulundular:

Ben bağımlı olmam: Herkes bağımlı olabilir. Bağımlılık kişiliğin değil maddenin özelliğidir. Bağımlıların çoğunluğu maddeyi kontrol edebileceği inancıyla kullanmaya başlar, hiçbir zaman bağımlı olabileceğini düşünmez.

Benim iradem güçlüdür: Bu durumun irade güçlüğü veya zayıflığıyla ilişkisi yoktur.

Ben kontrol edebilirim: Bağımlılıkla iradenin ilişkisi yoktur. Bu bağımlılığa ilk adımdır. Kontrollü bağımlılık mümkün değildir.

Bir kere kullanmaktan birşey çıkmaz: Bir çok maddenin ilk kullanımında bile bağımlılık etkisi vardır. İlk kullanımdan sonra korku yenildiği için tekrar kullanma riski artar.

Esrar, sigara ve alkolden daha az zararlıdır: Esrar sigara ve alkolden daha fazla kanser edicidir.

Beni buna başka sebepler itti: Sorumlu kişinin kendisidir.

Uyuşturucu sadece kullanan kişiye zarar verir: Bu durumdan özellikle aile ve tüm toplum etkilenir.

Maddelerden bahsetmek kullanımı teşvik eder: Çocuğunuzun gelişimine uygun, doğru bilgiler verilmesi kullanımı teşvik etmez. Bu çocuğunuzun arkadaşlarından veya medyadan yanlış bilgiler edinmesinden daha sağlıklıdır.

Bağımlılık tedavi edilemez: Tedavi çok zordur ama kişinin isteğiyle başarılabilir. Yalnız şeker hastalığı gibi kontrol altında tutulmalıdır.”

/ BURSA

23.08.2007


 

Gençler, “Parayla saadet olmaz” dedi

Associated Press haber ajansı ve MTV müzik kanalı tarafından yapılan kamuoyu araştırması gençlerin, paranın mutluluk getirmediğine inandığını, aileleriyle ve arkadaşlarıyla daha mutlu olduklarını ortaya koydu.

AP/MTV’nin 16-23 Nisan’da 13 ila 24 yaşları arasındaki 1.280 kişiyle yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre, ankete katılanlara “kendilerini en çok neyin mutlu ettiği sorulduğunda”, para mutluluk getir diyenler listenin başında yer almadı.

Araştırmaya göre arkadaşlar ve aileler, gençlerin başlıca neşe kaynağını oluşturuyor. Bunu Allah, evcil hayvanlar ve hobiler izliyor.

Amerikan gençliğiyle yapılan bu araştırmada, ankete katılanların yalnızca yüzde biri, paranın kendilerine en büyük mutluluğu verdiğini belirttiği de ortaya çıktı. Bununla birlikte gençler, kendilerini mutsuz eden olayların başında mali konuların geldiğini de itiraf etti.

/ NEW YORK

23.08.2007


 

Bayat ekmekler sığır yemi oluyor

Gaziantep’te bayatladığı için kapı önlerine bırakılan ekmekler, köylüler sığırlarına yem oluyor. Hurdacılar, sokak sokak dolaşarak topladıkları ekmekleri, şehir merkezine yakın köylerdeki çiftçilere kilosu 25 Yeni Kuruş’tan satarak kendilerine kazanç sağlıyor.

Dünya genelinde her yıl 5 milyon çocuğun açlıktan ölmesi ve 852 milyon insanın açlık çekmesine rağmen, ekmek israfının önü alınamıyor. Bilinçsiz tüketim sebebiyle Türkiye genelinde günde 284 bin, yılda ise 103 milyon 660 bin adet ekmek bayatladığı gerekçesiyle çöpe atılıyor. Çöpe atılan ekmeğin yıllık maliyete ise 8.2 milyon YTL’yi buluyor. Gaziantep’te, gelir gurubu yüksek kişilerin yaşadığı mahalleleri dolaşan hurdacılar, kapı önlerine ve çöp bidonlarının dibine bırakılan bayat ekmekleri toplayarak bu israfı bir nebze önlüyor. Gaziantep’te bayatladığı için kapı önlerine bırakılan ekmekler, köylüler sığırlarına yem oluyor. Hurdacılar, sokak sokak dolaşarak topladıkları ekmekleri, şehir merkezine yakın köylerdeki çiftçilere kilosu 25 Yeni Kuruş’tan satarak kendilerine kazanç sağlıyor. Köylülerde bu ekmeği sığır ve küçük baş hayvanlarına yediriyor.

/ GAZİANTEP

23.08.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri