Türk-İş’in 4 partiye gönderdiği mektubun ‘’demokratikleşme’’ başlığı altında ‘’12 Eylül döneminin antidemokratik anayasasının, toplumun örgütlü kesimlerinin katılacağı demokratik bir tartışma sürecinde, evrensel demokrasi ilkelerine, uluslararası sözleşmelere ve AB standartlarına uygun hale getirilmesi’’ istendi.
Türkiye’nin en büyük işçi konfederasyonu Türk-İş, seçimler öncesinde AKP, CHP, MHP ve DP’ye birer mektup göndererek, 11 başlık altındaki 47 maddelik talebini iletti. İşçi-memur ayrımının ortadan kaldırılarak tüm çalışanların tek çatı altında toplanması, 87 ve 98 Sayılı Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) sözleşmelerinin gereklerinin yerine getirilmesi, kayıt dışı ile mücadele ve sosyal güvenlikte yeni bir düzenleme yapılması, Türk-İş’in çalışma hayatını ilgilendiren talepleri arasında yer alıyor.
Türk-İş mektupta, demokratikleşme, örgütlenme, insandan yana ekonomik ve sosyal politikalar, istihdamın artırılması, kayıt dışıyla mücadele, vergi politikası, özelleştirme, sosyal devlet anlayışının yerleşmesi, çalışma hayatı, sosyal güvenlik ile dış politika ve AB süreci ile ilgili isteklerini sıraladı.
Türk-İş’in mektubunda, ‘’demokratikleşme’’ başlığı altında ‘’12 Eylül döneminin antidemokratik anayasasının, toplumun örgütlü kesimlerinin katılacağı demokratik bir tartışma sürecinde, evrensel demokrasi ilkelerine, uluslararası sözleşmelere ve AB standartlarına uygun hale getirilmesi’’ istendi.
Hukuk ve yargı reformuna gidilmesi gerektiği kaydedilen mektupta, ‘’seçim sisteminin, temsil ve katılım ilkesinin tam ve eksiksiz gerçekleştirilmesi yönünde yeniden düzenlenmesi, Siyasi Partiler Yasası’nın demokratikleştirilmesi ve milletvekilliği dokunulmazlığının, yasama göreviyle sınırlı tutulması’’ talep edildi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin üniter devlet yapısının korunması gerektiği vurgulanan mektupta, ‘’Bu amaçla, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde kültürel bütünlüğün geliştirilmesi, ülkemizin kültür zenginliğinin ve yerel özelliklerin korunması ve geliştirilmesi için çaba sarf edilmelidir’’ denildi.
Basın-yayın özgürlüğünün en geniş biçimde tanımlanması, basında tekelleşmenin önüne geçilmesi ve medya çalışanlarının sendikal haklarını etkin bir şekilde kullanması istenen mektupta, IMF ve Dünya Bankası programlarının terk edilerek, ‘’insana öncelik veren’’ ekonomik ve sosyal politikaların uygulanması talep edildi.
|