|
|
|
Lal Mescid’in imamı yakalandı |
Pakistan güvenlik güçlerinin kuşatması altındaki Lal Mescidinden burka giyerek kaçmaya çalışırken yakalanan imam Abdülaziz, mescit içinde 850 kadar öğrenci bulunduğunu söyledi.
Abdülaziz, Pakistan televizyonuna yaptığı açıklamada, 14 kadar kişide Kalaşnikof tüfek bulunduğunu, içeridekilerden 250’sinin erkek, geri kalanının kız öğrenci olduğunu belirtti.
Bazı kadın öğretmenlerin, mescitte kız öğrenci tutulması fikrini savunduğunu ifade eden Abdülaziz, kızların canlı kalkan olmadığını, onlara sadece cihad sevdasının aşılandığını kaydetti.
Usame Bin Ladin ile bir kez görüştüğünü söyleyen imam, Taliban tarzı öğrenci hareketinin, “yabancı dostlarıyla” bir bağlantısı olmadığını belirtti. Abdülaziz, Pakistan’ın başşehri İslamabad’da yönetim karşıtı hareketin derinlik kazandığını, bazı militan örgütlerin silâh tedarik ettiğini söyledi.
Bu arada, Pakistan’ın başşehri İslamabad’da güvenlik güçlerinin kuşatması altındaki Lal Mescidinin burka giyerek kaçmaya çalışırken yakalanan imamı Abdülaziz, öğrencilere teslim olmaları çağrısında bulundu.
Yakalandıktan sonra devlet televizyonuna konuşan Abdülaziz, “Onlara, benim için hayatınızı feda etmeyin dedim” ifadesi kullandı.
Abdülaziz, “dışarı çıktıktan sonra yoğun bir kuşatma gördüğünü ve vazgeçmeleri gerektiğini” söyleyerek, “hükümetin önemli kaynaklara sahip olduğunu ve insanların içeride uzun süre kalamayacağını anladığını” belirtti.
İslamabad’da güvenlik güçlerinin kuşattığı Lal Mescidindeki 500’den fazla kişinin teslim olduğu bildirilmiş, ancak cami ve etrafındaki medrese binalarında hala 2 bin ila 5 bin kadar kişinin bulunduğu belirtilmişti.
Kardeşi teslim olmayı reddediyor
Öte yandan, Pakistan’ın başkenti İslamabad’da güvenlik güçlerinin kuşatması altındaki Lal Mescidinin imamlarından birinin teslim olmayı reddettiği bildirildi. Burka giyerek kaçmaya çalışırken yakalanan bir diğer imam Mevlana Abdülaziz’in kardeşi olan Abdürraşid Gazi, mescitten bir televizyona yaptığı açıklamada, “Terörist değiliz, neden silah bırakmamız gerekiyor” dedi. Gazi, kardeşinin yakalanmasının cami ve etrafındaki medrese binalarında bulunan 2 bin öğrencinin moralini bozmadığını da belirtti.
Bu arada Pakistanlı güvenlik güçlerinin sabah erken saatlerde cami civarında uyarı amacıyla patlayıcı madde patlattıkları ve mescidin ana kapısının yıkıldığı, bunun üzerine öğrencilerin el bombası attığı ve ateş açtığı kaydedildi.
Güvenlik güçlerinden bir yetkili, bunun bir uyarı olduğunu, öğrencilere olaysız bir şekilde teslim olmaları için zaman verdiklerini söyledi.
İslamabad’da güvenlik güçlerinin kuşattığı Lal Mescidindeki 500’den fazla kişinin teslim olduğu bildirilmiş, ancak cami ve etrafındaki medrese binalarında hala 2 bin ila 5 bin kadar kişinin bulunduğu belirtilmişti.
|
/ İSLAMABAD
06.07.2007
|
|
|
‘Petrol için Irak’tayız’ |
Avustralya Savunma Bakanı Brendan Nelson, Irak’ta asker bulundurmalarının sebeplerinden birinin petrol olduğunu söyledi. Nelson’un bu açıklamasının, savaş karşıtlarının Irak’ın kitle imha silâhları yüzünden değil, petrol için işgal edildiği argümanlarını haklı çıkaracak nitelikte olduğu belirtiliyor.
Savunma Bakanı, ABC radyosuna yaptığı açıklamada, Avustralya’nın Irak’ta kalma sebeplerinden birinin Sünniler ve Şiiler arasında bir insanî krizin çıkmasını engellemek olduğunu ileri sürdü. Nelson diğer sebepleri, en önemli müttefiki olan ABD’yi desteklemek, Orta Doğu’da istikrarı garanti altına almak ve terörizmi bitirmek olarak saydı.
Bu sebepler arasında enerji güvenliğinin de önemli yer tuttuğunu belirten Savunma Bakanı Nelson, “Sadece Irak değil, tek başına Orta Doğu, başta petrol olmak üzere önemli bir enerji kaynağı... ve Avustralyalılar Irak’tan erken çekilinmesi halinde neler olacağını düşünmek durumundalar” diye konuştu.
Skandal: Başbakan bakanını yalanladı
Bu arada, Avustralya Başbakanı John Howard, Savunma Bakanı Brendan Nelson’un sözlerini yalanlayarak, Irak’ın işgalinin petrolle bir alâkasının bulunmadığını iddia etti.
Howard, Sydney radyosuna yaptığı açıklamada, “Petrol için orada değiliz, oraya petrol yüzünden gitmedik. Orta Doğu’dan çok miktarda petrol geliyor. Bunu zaten hepimiz biliyoruz. Bizim orada kalma sebeplerimiz, Irak halkına demokrasiyi kucaklama sorumluluğunu vermek” dedi.
Savunma Bakanı Nelson, ABC’ye yaptığı açıklamada, Irak petrollerini korumayı bu ülkede asker bulundurmalarının sebepleri arasında saymıştı.
Howard, daha önceki bir konuşmasında, petrolün azalmasının küresel barışa tehdit oluşturduğunu söylemişti.
|
/ CANBERRA
06.07.2007
|
|
|
Sadr, petrol yasasına karşı çıktı |
Irak’ta radikal Şiî lider Mukteda Sadr’ın meclisteki bloku, Bakanlar Kurulunda onaylanan petrol yasası tasarısını mevcut biçimiyle kabul etmeyeceğini açıkladı.
Bu açıklamayla, tasarıda bazı maddeleri protesto eden Sünnî ve Kürt cephelerinin yanında yer alan Sadr blokunun meclisteki lideri Nassar el Rubaie, hareketinin yabancı petrol şirketlerinin petrol rezervlerini işletmesine izin verilmesi fikrine muhalif olduğunu söyledi ve “Mevcut biçimiyle petrol yasasını reddediyoruz. Iraklı olmayan şirketlerin rezervleri işletmesi en çok karşı çıktığımız şeydir” dedi. Rubaie, bunun kısa vadede Irak’ın egemenliğini küçümsemek, uzun vadede ise Irak’ın egemenliğinin elinden alınması anlamına geldiğini belirtirken Necef’teki Sadr bürosu iletişim müdürü Şeyh Salah El Obaidi de “Kabul etmediğimiz birçok noktanın bulunduğu bu yasayı reddediyoruz.
Bu yasa Irak gerçeğini hesaba katmıyor. Yasa metni tabiî kaynakların işletilmesi için yabancı ekspertiz temeline dayanılmasını olanaklı kılıyor, oysa kendi zenginliklerini işletmeye yetkin olan Iraklılar için bu gerekli değil” ifadesini kullandı. Sadr blokundan bir başka yetkili de ABD ile İngiltere’ye atıfta bulunarak, hareketlerinin, aralarında Irak’ı işgal eden ülkelerin şirketlerinin de yer aldığı yabancı şirketlerle her türlü petrol anlaşması yapılmasına kesinlikle karşı olduğunu söyledi.
Sadr blokunun 275 sandalyeli mecliste 32 sandalyesi bulunuyor.
Petrol yasası tasarısı, ilk olarak Şubat ayında bakanlar kurulunca kabul edilmişti, ancak Irak’taki farklı çevrelerden gelen itirazlar yüzünden metnin yeniden incelenmesi söz konusu olmuştu. Bakanlar Kurulu, salı günü oy birliğiyle tasarıda değişikliği kabul etmiş, önceki gün ise Iraklı Kürt ve Sünniler bazı çekinceler ortaya koymuş, Irak’ın kuzeyindeki bölgesel hükümet, bakanlar kurulunun petrol yasası tasarısı üzerinde değişiklik yapmasından önce kendisine danışılmadığını açıklayarak, metinde büyük değişiklikleri reddettiğini bildirmişti.
|
/ BAĞDAT
06.07.2007
|
|
|
Putin’in halefi İvanov mu? |
Görev süresi gelecek yıl sona erecek Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in halefinin, eski Dışişleri Bakanı İgor İvanov’un olabileceği ileri sürüldü.
Rusya’da devlet başkanı en fazla iki dönem üst üste seçilebildiği için, gelecek yıl yapılacak seçimlerde yeniden aday olmayacak Putin’in yerine kimin geleceği tartışmalarında, Başbakan Birinci Yardımcıları Sergey İvanov ve Dimitriy Medvedev’in yanı sıra Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri İgor İvanov’un adı da geçiyor. Rus Noviye İzvestiya gazetesinde yayımlanan haberde, gelecek yıl mart ayında yapılacak devlet başkanlığı seçimleri için Kremlin’de isim arayışının devam ettiği belirtilerek, “Yıllardan beri üst düzey devlet görevlerinde bulunan İgor İvanov şu anda tamamen politikadan uzaklaşmış durumda. Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri görevinde bulunan İvanov’un son siyasi faaliyetleri hakkında hiçbir şey bilinmemekte” ifadesi kullanıldı. Haberde, buna rağmen bazı Rus internet sitelerinde İvanov’a karşı “adeta bir komplo kampanyası” başlatıldığı belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:
“10 yıl boyunca İspanya’daki Rus Büyükelçiliğinde ticaret temsilciğinden büyükelçi görevine kadar yükselen İvanov’un İspanya’da, Hırvatistan’da ve Almanya’da çok sayıda gayrimenkulünün bulunduğu iddia ediliyor. İvanov ailesinin İspanya’da değişik kişilerin adına kayıtlı casino veya eğlence merkezine sahip olduğu da söyleniyor.
Bazı kaynaklar ise İvanov’un bu sayede Avrupa’nın yeraltı dünyası ile çok iyi ilişkileri olduğunu ileri sürüyor. Bütün bunlara rağmen İvanov dış politikada çok tecrübeli, yabancı devlet yetkilileri ile çok iyi ilişkileri olan bir kişi olarak biliniyor. Kremlin’deki en etkili gruplardan biri, İvanov’u devlet başkanına halef olarak aday göstermek istiyor ve bunun mümkün olup olmayacağını da zaman gösterecek.”
|
/ MOSKOVA
06.07.2007
|
|
|
İsrail,öldürmeye devam ediyor |
İsrail askerlerinin Gazze Şeridi’ne düzenlediği hava destekli operasyonda 3’ü Hamas’ın silahlı kanadının üyesi 5 Filistinliyi öldürdüğü bildirildi.
Hastane ve güvenlik kaynakları, İsrail askerlerinin Gazze Şeridi’ndeki Maghazi mülteci kampına girdiğini, operasyonun havadan desteklendiğini ve operasyon sırasında çatışmalar çıktığını belirtirken, operasyon sırasında 2’si Hamaslı olmak üzere 4 ve ardından çıkan çatışmalarda 1 direnişçi olmak üzere toplam 5 Filistinlinin öldüğünü, 10 Filistinlinin yaralandığını kaydetti. Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugaylarından yapılan açıklamada da ölen mensuplarının kimlikleri Muhammed Siyam, Muhammed El Uveydat ve Ahmed Kornavi olarak açıklandı.
Bu arada, İsrail Başbakanı Ehud Olmert, Filistinli eylemcilere yönelik nokta operasyonlarının süreceği uyarısında bulundu.
|
/ GAZZE
06.07.2007
|
|
|
Zevahiri: Irak’ta destek tabanımız büyüyor |
El Kaide’nin ikinci ismi Ayman el Zevahiri, Irak halkının giderek artan bir şekilde örgüte destek verdiğini ileri sürdü.
Zevahiri, örgüt adına yayın yapan internet sitelerinden birinde yayımlanan video kasette, Irak’ta ‘’yavaş adımlarla zafere doğru kararlı biçimde ilerlenmekte olduğunu’’ savundu. Zevahiri, örgütün uzun vadeli hedefinin yönetimleri ele geçirmek olduğunu da belirtti. Suudi Arabistan kraliyet ailesinin devrilmesi gerektiğini, Filistinlilerin İsrail’e tavizler verdiğini savunan Zevahiri, başta “ABD müttefiki Mısır’’ olmak üzere Kuzey Afrika ülkelerini de hedef gösterdi ve askeri darbeler, halk ayaklanmaları veya sivil itaatsizlik yollarıyla bu ülkelerde yönetim değişiklikleri yapılması gerektiğini iddia etti.
|
/ DUBAİ
06.07.2007
|
|
|
Papa, Yahudileri kızdırdı |
Katolik dünyasının dinî lideri Papa 16. Benedikt’in daha önce yasaklanan ve içerisinde Yahudilere yönelik “hain” gibi ifadeler bulunan Latin Ayini’ne izin verme planı Yahudilerin tepkisini çekti.
Amerika’daki Yahudi çevreleri, ayine yeniden izin verilmesinin, Yahudi-Katolik ilişkilerini olumsuz etkileyeceğini dile getiriyor. İtalyanın Trento şehrindeki bir konsülle başladığı için Tridentine Ayini olarak da bilinen Latin Ayini, 1570 yılından, Yahudilikle diyalog kararının alındığı 1962 yılına kadar Katolik kiliselerde uygulandı. Kilise dışında kurtuluş yolu bulunmadığına güçlü vurgu yapılan ayinde, Yahudilerin “körlük” ve “karanlık” içinde yaşadıkları belirtilerek, Tanrıdan, Yahudilerin kalplerindeki perdeyi kaldırması için niyazda bulunuluyor.
|
/ NEWYORK
06.07.2007
|
|
|
Almanya’da PKK operasyonu: 22 gözaltı, 1 tutuklama |
Almanya’da, bölücü terör örgütü PKK/Kongra-Gel üyelerine karşı operasyonlar düzenlendi.
Münih Savcılığı, yaptığı açıklamada, Bavyera, Baden-Württemberg ve Kuzey Ren Vestfalya eyaletlerinde düzenlenen operasyonlarda 22 örgüt üyesinin gözaltına alındığını, 1 elebaşısının tutuklandığını bildirdi.
Münih polisi, terör örgütünün, ülke genelinde 9 Türk kuruluşuna yönelik kundaklama eylemi düzenlediğinin tahmin edildiğini belirtti.
|
/ BERLİN
06.07.2007
|
|
|
|