Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 03 Temmuz 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

Maliye’nin gözü KDV’de

Maliye Bakanlığı, inşaat, turizm, gıda ürünleri, hava, kara ve denizyolu taşımacılığı ile gayrimenkul, eğitim, sağlık ve eğlencenin de aralarında bulunduğu 59 sektörü KDV açısından izlemeye aldı.

Gelir Politikaları Genel Müdürlüğü, KDV’deki gelişmelerin daha iyi izlenmesi amacıyla çeşitli sektörlerde KDV takibatı başlattı. Bu çalışmada belirlenen sektörlerdeki KDV tahakkuk ve tahsilatları ay ay izleniyor. Önceki ayların yanı sıra 2005 ve 2006 yıllarının aynı dönemleri ile karşılaştırmalar yapılıyor.

Çalışmada, dönem karşılaştırmaları sonucunda dalgalanma gösteren ya da bir önceki döneme göre büyük düşüş meydana gelen sektörlerde, bu durumun sebeplerini ortaya çıkarmak amacıyla analiz çalışması gerçekleştiriliyor. Aynı şekilde bunun vergi gelirleri ve ekonomiye etkileri de masaya yatırılıyor.

Çalışma sonucu ortaya çıkarılan bulgular, vergi denetimlerinde de kullanılıyor. Risk analizlerinde, hiçbir gerekçeye dayanmadan büyük sapma gösteren sektörler ve kuruluşlara öncelik veriliyor.

HANGİ SEKTÖRLER İZLENİYOR?

Maliye’nin KDV tahakkuk ve tahsilatı açısından izlemeye aldığı başlıca sektörler şöyle:

Tarım, avcılık ve ilgili hizmet faaliyetleri

Ormancılık, tomrukçuluk ve ilgili hizmet faaliyetleri

Balıkçılık, balık üretme ve yetiştirme çiftliklerinin işletilmesi ve balıkçılıkla ilgili hizmet faaliyetleri,

* Kömür madenciliği

* Ham petrol ve doğal gaz çıkarımı, saha arama ve tetkiki hariç, petrol ve gaz çıkarımı ile ilgili hizmet faaliyetleri

* Gıda ürünleri ve içecek imalatı

* Tütün ürünleri imalatı

* Tekstil ürünleri imalatı

* Giyim eşyası imalatı, kürkün işlenmesi ve boyanması

* Kâğıt hamuru, kâğıt ve kâğıt ürünleri imalatı

* Radyo, televizyon, haberleşme teçhizatı ve cihazları imalatı

* Tıbbî aletler, hassas ve optik aletler ile saat imalatı

* Motorlu kara taşıtı, römork ve yarı römork imalatı

* Elektrik, gaz, buhar ve sıcak su üretimi ve dağıtımı

* Suyun toplanması, aratılması ve dağıtımı

* İnşaat

* Motorlu taşıtlar ve motosikletlerin satışı, bakımı ve onarımı, motorlu taşıt yakıtının perakende satışı

* Oteller ve lokantalar

* Karayolu taşımacılığı, boru hattı taşımacılığı

* Havayolu taşımacılığı

* Gayrimenkul faaliyetleri

* Bilgisayar ve ilgili faaliyetler

* Eğitim

* Sağlık işleri ve sosyal hizmetler

/ ANKARA

03.07.2007


 

Televizyona konu oldu

Alman MDR Televizyonunda yayınlanan bir programda, İslâmın Küba’da nasıl yayıldığı anlatıldı. Habere göre, başşehir Havana sokaklarında da artık “Allahu Ekber” sözleri duyuluyor. Geçen yıllarda binlerce Kübalı’nın İslâmı kabul ettiği ifade edilen haberde, İslâmın özellikle gençler arasında büyük ilgi gördüğü kaydedildi. Kübalı Müslümanların henüz kendilerine ait camilerinin olmadığı, fakat özel konutların İslâm merkezlerine dönüştürüldüğü de bildirildi.

Müslüman Kübalılar çoğalıyor

Havana İmamı Yahya Lazo’nun, her geçen gün artan Müslüman sayısı karşısında ne yapacağını şaşırdığı ve evini ibadethaneye çevirdiği belirtilirken, Küba’daki ‘İslâm patlaması’nın temelinde, gerçekleşmeyen sosyalist ütopyaların doğurduğu hayâl kırıklığının yattığına dikkat çekildi. Haberde, Kübalı bayan avukat İlena Ceballos’un, ülkesine dönen Filistinli kocasından boşanmasına rağmen, İslâmı ve örtünmeyi bırakmadığı da belirtildi.

YAZISI BASINDAN SEÇMELER’DE

03.07.2007


 

“Sivil anayasa” demokrasinin teminatı olacak

Demokrat Parti 22 Temmuz seçim beyannamesini dün açıkladı. “Artık Demokrat Parti var. Çare var” başlığıyla kamuoyuna açıklanan seçim beyannamesinde, “millet eliyle yapılmış sivil bir anayasanın Türkiye’de demokrasinin teminatı olacağı” belirtilerek, “Türkiye’nin derhal çağdaş bir yeni anayasaya ihtiyacı vardır. 21. yüzyılın büyük Türkiye’sine yakışan tam demokratik ve sivil anayasayı Demokrat Parti iktidarında hayata geçireceğiz” ifadelerine yer verildi.

Türkiye için en büyük tehdidin körüklenen iç çatışma alanları olduğu vurgulanan beyennamede, “Demokrat Parti, zıtlaşma yerine uzlaşmanın, kutuplaşma yerine kucaklaşmanın, öfke yerine sevginin, ayrımcılık yerine eşitlikçiliğin, kayırmacılık yerine adaletin, düşmanlık yerine kardeşliğin, istiskal yerine itibarın tek adresidir. Bu adrese giden yol da, zaman da bellidir. 22 Temmuz 2007’de yapılacak seçimler Türkiye’yi ‘huzurlu insanların ülkesi’ haline getirmek için büyük bir fırsattır” ifadelerine yer verildi.

Siyasal Partiler Kanununda değişiklik yapılacağı belirtilen beyannamede, şu görüşlere yer verildi: “Yapılacak değişiklikle, genel başkanlar dâhil, siyasal partilerin genel merkezlerinde ve teşkilâtlarında görev alacak herkesin, parti üyeleri tarafından hâkim teminatında yapılan seçimlerle belirlenmesi sağlanacaktır.”

Çiftçinin kara gün dostunun Demokrat Parti olduğu belirtilerek, Demokrat Parti’nin öncelikli hedefi, "Türk tarımını ve kırsal kesimi yeniden ayağa kaldırmak, üreticilerimizin refah seviyesini yükseltmektir.” denildi. Beyannamede öne çıkan diğer başlıklar ise şunlar oldu.

* Tam Bağımsız Yargı, Gecikmeyen Adalet

* Özgür Basın Hiç Susmayacak

* Millete Hizmet Yerel Yönetimlerden Başlar

* Vergide Adaletin Sağlanması Ekonomide Birinci Önceliğimizdir

* Üretim Stratejimiz KOBİ Odaklıdır

* Esnafın Yüzü Yeniden Gülecek

* Engellilerin Önündeki Engelleri Kaldıracağız

* Eğitimin Sorunlarına Köklü ve Kalıcı Çözüm

* Söz Dinleyen Değil, Sözünü Dinleten Türkiye bölgesel güç olmak gerekir.

* Bölünmeyen, Bütünleşen, Kutuplaşmayan, Kucaklaşan Bir Türkiye"

YENİ ASYA / İSTANBUL

03.07.2007


 

Silâh, terör, ateş olmasın

Demokrat Parti Genel Başkanı Mehmet Ağar, ‘’Çocuklarımız dağda, kırda, bayırda macera aramasınlar. Onlara parlak gelecek sunalım’’ dedi.

Ağar, partisince Mardin’in Cumhuriyet Meydanında düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, meydanda ‘’Çiftçiyiz, anamızla buradayız’’ şeklinde bir pankartın da yer aldığını belirterek, ‘’Bu seçimde herkes anasını, babasını, bacısını alarak sandığa gidecek’’ dedi.

Bu topraklarda insanların bin yıldır birlikte yaşadığını ifade eden Ağar, ‘’Bu ülkenin her çocuğu, Allah’ın verdiği ömürle yaşasın, silah, terör, ateş olmasın’’ dedi. Ağar, Türkiye’de herkesin, çocuğunu askere, okumaya, iş bulmaya huzur içinde göndermesini sağlayacak bir siyasete ihtiyaç duyulduğunu belirterek, siyasetin çözüm işi olduğunu söyledi. Ağar, ‘’Çocuklarımız dağda, kırda, bayırda macera aramasınlar. İşleriyle güçleriyle meşgul olsunlar. Onlara parlak gelecek sunalım’’ diye konuştu. Bu ülkenin huzura, güvene, adım adım kardeşliğe doğru nasıl taşındığını DP iktidarında herkesin göreceğini savunan Ağar, Habur sınır kapısından geçmemiş insanların bugün parti genel başkanlığı yaptığını, Habur’da meydana gelen kuyrukların kendi iktidarları döneminde olmayacağını dile getirdi.

Ağar, çiftçiye bereketi Allah’ın verdiğini, ancak bunu iktidarın aldığını öne sürerek, GAP bölgesinin tamamının sulama alanı içerisine alınması gerektiğini söyledi. Çiftçiye rekabet edebilecekleri ucuzlukta mazot, gübre, ilaç sağlayacaklarını dile getiren Ağar, çiftçinin borçlarını yeniden yapılandıracaklarını kaydetti. Ağar, ‘’Bazı münafıklar DP’nin baraj sorunu mu var diyorlar? Evet, bizim Ilısu Barajı sorunumuz var’’ dedi.

Mağdur olan milletin işsizi, yoksulu..

DP Lideri Ağar, ‘’İktidarlarında kamu personel sınavının merkezi değil, her ile göre bölgesel yapılacağını’’ bildirdi.

‘’Hükümetin ‘başörtüsü’ diye meydan meydan gezdiğini, ancak bugün vazgeçtiğini’’ ileri süren Ağar, şunları söyledi:’’(Getirin 3-4 tane aday, uzlaşmayla seçebilirsiniz) dedim. Başbakan, strateji geliştirmiş, (Cumhurbaşkanı seçiminde bizi mağdur ettiler). Mağdur olan milletin işsizi, yoksulu, mağduru... İsteseydi, 365 milletvekiliyle gül gibi cumhurbaşkanını seçerdi. Ama seçtirmek istemedi. Hesabı başkaydı. Hem parti içindeki rakiplerini hafifletti, hem de mağduriyet kisvesinin arkasına sığınıp, bunun üzerinden siyaset yapıyor.’’

‘’AKP dış politikasını öyle bir endeksledi ki, ABD bile bundan rahatsız olur hale geldi’’ diyen Ağar, Türkiye’nin sınırlarının ötesinde de barışı tesis etmesi gerektiğini, bunu gerçekleştirecek gücün ABD değil, Türkiye olduğunu söyledi. Mehmet Ağar, ‘’Türkiye’nin hiçbir yerinde çatışma alanı bırakmayacağız’’ diye konuştu. Milletin, dininin sahibi olduğunu ifade eden Ağar, birilerinin de cumhuriyet muhafızlığına soyunduğunu, milleti bu değerler üzerinden kavga ettirerek, iki kutuplu bir siyaset yaratılmak istendiğini ileri sürdü. Ağar, ‘’Millet, sizin kavganızdan artık bıktı’’ dedi.

/ MARDİN

03.07.2007


 

Miting Notları…

* DP’nin Mardin mitingi renkli görüntülere sahne oldu. * Önce Kabala Beldesi Belediye hizmet binasının açılışı yapıldı. Açılış kurdelasını başkanların eşleri yaptı. Ağar, “onlar kessin biz de duâ edelim” dedi.

* İki dönemdir belediye başkanlığını yürüten Şakir Nuhoğlu aynı zamanda içinde yatılı eğitimin de yapıldığı, camisi bulunan bir külliye ile 24 derslikli okul yapmış. Nuhoğlu’nun bunları kendi imkanlarıyla yaptıkları ifade edildi.

* Kendisinin bölge ile sürekli iç içe bulunduğunu ve ortanca kardeşinin Mardin doğumlu olduğunu söyleyen Ağar, beldenin geliştiğini, kendi dönemlerinde ilçe olacağını söyledi.

* Açılışın ardından yer sofrasında hazırlanan yemek için 400 koyun kesildi. 5 bin kişinin yediği yemekte Kabala halkı güzel bir misafirperverlik örneği sundu.

* Erkekler ana caddenin ortasına kurulan çadırda ve büyük salonda yemek yerken, Emel Ağar da kadınlar için ayrılan farklı bir mekânda bayan gazetecilerle birlikte yemek yedi.

* Uzun sofralara büyük tepsiler içinde konan kavurmalar ekmek, acı biber ve taslar içinde suyla birlikte yendi.

* Ağar, beldenin ileri gelenleri ile sohbet ederken yanında oturan cübbeli birisinin yaşının 95 olduğunu öğrenince “Maşallah! Aman söyleme nazar olmasın” dedi.

* Akşam saatlerinde düzenlenen miting cumhuriyet meydanında yapıldı. Meydana bakan binalarda keskin nişancı sayısının fazlalığı dikkat çekti.

* Ağar mitingte eğitime değindi. 200 bin araştırma görevlisi alacaklarını, KPSS’nin merkezi olmaktan çıkarılarak bölgesel yapılacağını ifade etti. Bölgenin can damarı olan Habur sınır kapısının kapatılmasını isteyenlere sert eleştirilerde bulundu.

* Baraj polemiklerini de cevaplayan Ağar, “bazı münafıklar DP’nin baraj meselesi var diye konuşuyor. DP’nin baraj sorunu Ilısu baraj meselesidir” dedi.

* Miting alanında yer alan pankartlarda ve sloganlarda huzur, birlik, beraberlik mesajı sıkça vurgulanırken işsizliğin bir an önce bitmesi de istendi.

* Farklı inanç ve etnik grupların yüzyıllardır büyük bir hoşgörü içinde yaşadığı Mardin’de aynı karede cami ile kiliseyi görmek mümkün. Miting meydanında bile minare ile kilise çanı asırlardır süren hoşgörünün sembolüydü.

Mehmet KARA - Kemal BENEK

03.07.2007


 

Dink cinayeti dâvâsı başladı

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin haklarında dâvâ açılan 12’si tutuklu 18 sanığın yargılandığı dâvâ dün başladı. Dâvâ sebebiyle Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi çevresinde geniş güvenlik tedbirleri alındı.

Dink cinayetine ilişkin dava sebebiyle Edirne ve Tekirdağ F tipi cezaevlerindeki bazı sanıklar adliyeye getirildi.

Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nden gelen ve aralarında Yasin Hayal’in de bulunduğu bazı sanıkları taşıyan cezaevi aracı, Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nin üst kapısından içeri alındı. Edirne F Tipi Cezaevi’ne gelen ve diğer bazı tutuklu sanıkları taşıyan araç ise adliyeye ön kapıdan geldi.

Bu arada, duruşma sebebiyle çok sayıda yerli ve yabancı basın mensubu ile canlı yayın araçları adliyeye geldi. Dâvâ sebebiyle adliyeye gelen Dink ailesinin avukatlarından Erdal Doğan, ‘’asıl faillerin yakalanmamış olmasının kendilerini tatmin etmediğini’’ söyleyerek, ‘’Bugün bütün taleplerimizi ileteceğiz mahkemeye bununla ilgili. Taleplerle birlikte kamuoyunun da bu açıdan takibi gerekiyor. Sanıkların ifadeleri alınacak. Tabii ki yaşı küçük sanığın da ifadesi alınacak. Sanıklar dinlenildikten sonra mahkemeden taleplerimiz olacak. Bugünkü gelişmeler bununla ilgili’’ diye konuştu.

Avukat Fethiye Çetin de gazetecilerin soruları üzerine, yoğunluk sebebiyle duruşmada çapraz sorgu sistemine geçilemeyeceğini, ancak bazı sanıkların sorgularının tamamlanabileceğini ifade etti.

Bir sorusu üzerine Çetin, ‘’Savunma politikamız sanıklardan ibaret değil. Çok planlı organize bir çete. Bütün çetenin ortaya çıkartılması gerekir. Jandarma ve polisin bu olayda neredeyse kasta varan bir ihmali mevcut. Bunların üzerine gidilmeli ve bu dâvâyla birleştirilmeli’’ dedi. Avukat Çetin, bu tür suçların Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 8. maddesine göre bağlantılı suç olduğunu ifade etti. Duruşma sebebiyle adliyeye gelenlerin üstleri ve çantaları polis tarafından didik didik arandıktan sonra kimlik kontrolleri yapılarak içeri alındı.

/ İSTANBUL

03.07.2007


 

Cinayetin arkasındaki karanlık aydınlatılmalı

Hrant Dink Dâvâsını İzleme Koordinasyonu üyeleri basın açıklaması yaparak, cinayetin arkasındaki karanlığın tam anlamıyla aydınlatılmasını istedi. Dink’i öldürenlerin dün yargılanmaya başlandığını ifade eden Koornidasyon Sözcüsü Tores Dinzçöz, davanın tanığı, mağduru ve takipçisi olduklarını ifade etti.

Kendilerini “Hrant Dink Dâvâsı İzleme Koordinasyonu üyesi” olarak tanıtan ve aralarında İstanbul 1. Bölge Bağımsız Milletvekili Adayı Ufuk Uras, 2. Bölge Bağımsız Milletvekili Adayı Baskın Oran ve oyuncu Mehmet Ali Alabora’nın da bulunduğu yaklaşık 300 kişilik grup, Beşiktaş Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Ellerinde “Hepimiz Hrant’ız Hepimiz Ermeniyiz” yazılı dövizler taşıyan grup sloganlar attı. Grup adına basın açıklamasını Hrant Dink Dâvâsını İzleme Koordinasyonu Sözücüsü Tores Dinçöz yaptı. Dinçöz, dâvânın tanığı, mağduru ve takipçisi olduklarını söyledi.

Bu arada, Hrant Dink’in eşi Rakel Dink ile kızları Delal ve Sera Dink de adliyeye geldi. 300 kişilik grubun arasından alkışlar eşliğinde geçen aile üyeleri basın mensuplarının sorularına cevap vermedi.

/ İSTANBUL

03.07.2007


 

AB süreci zorlu geçecek

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Avrupa Birliği sürecinin, zorlu bir süreç olduğunu ancak azim ve kararlılıkla bu işe devam edileceğini vurgularken, ‘’Yavaş ya da hızlı, bu sürecin hukuki yönünde işte bazen bir fasıl, iki fasıl aça aça...hatta Kıbrıs sorunu inşallah günün birinde ortadan kalktığında, fasılların kapanmasına da sıra gelecek’’ dedi.

Babacan, Hazine Müsteşarlığında düzenlediği basın toplantısında, yapısal reform çalışmalarını anlattı, ekonomideki gelişmeleri değerlendirdi.

Yapısal reformların, bundan sonraki dönemde ekonominin uzun vadeli trendini belirleyen temel faktörler olacağını belirten Babacan, büyümenin, ancak yapısal reformların, sadece ekonomi alanında değil, diğer alanlarda da devam etmesi ile mümkün olacağını vurguladı.

Özellikle Kopenhag siyasi kriterlerinin, ekonominin uzun vadede temel belirleyicisi olacağını anlatan Babacan, ‘’Bir başka adıyla bu Ankara siyasi kriterleri nedir? Bunlar, Türkiye’de demokrasimizin derinleşmesi, Türkiye’de 3. sınıf değil, 1. sınıf bir demokrasinin işliyor olması ve bununla ilgili atılacak adımlar, uygulamalar. Temel hak ve özgürlük konusundaki Türkiye’nin açılımları, yine Türkiye’de hukukun üstünlüğü ilkesinin gerçek anlamda uygulanıyor olması. Yeni bir anayasayla ele alınacak ancak kuşkusuz geniş bir yargı reformunu da içerecek adımlar’’ dedi.

Bütün bunların, Türkiye’nin ‘’daha öngörülebilir bir ülke olması’’ açısından büyük önem taşıdığını belirten Babacan, son 2-3 ayda yaşanan olayların, bu konulardaki soru işaretlerinin sonuçlarını gösterdiğini söyledi.

Babacan, Türkiye’nin Kasım 2002’den bu yana, siyasi reformlarda hep ileri giden bir ülke olduğunu kaydederek, ‘’Belki istisnai olarak bu son geçtiğimiz 2-3 ayda yaşananları gördük ve bunun da hemen olumsuz sonuçlarını maalesef ekonomimizde de yaşadık’’ dedi.

Kopenhag siyasi kriterleriyle ilgili yalnız yasal değişikliklerin değil uygulamanın da büyük önem taşıdığını ifade eden Babacan, yazılanın nasıl uygulandığının da takipçisi olmak gerektiğini vurguladı. Babacan, ‘’Türkiye yıllarca yazılanın uygulanmadığı, uygulamaların da hiçbir yerde yazılı olmadığı dönemler yaşadı. Artık buna son vermek zorundayız. Artık kuralların belli, anayasasının belli, yasaların belli ve herkesin oradan açıkça anlayabileceği ve uygulayacağı bir hukuk çerçevesini ülkemize kazandırmak zorundayız’’ dedi.

Türkiye’nin daha çok yatırım çekebilmek için bu alandaki soru işaretlerini hızla ortadan kaldırması gerektiğini belirten Babacan, ‘’Türkiye’nin ilerleme kaydettiğinin dünya alemce görülmesi gerekiyor. Geçen sene 32 milyar dolar cari açık verdik. Bu cari açık, güvenle kapandı, doğrudan sermaye ve uzun vadeli kredi ile kapandı’’ dedi.

/ ANKARA

03.07.2007


 

Kışlalara da internet

Bilgi toplumunun geliştirilmesine katkı sağlamak ve bilgisayar okur-yazarlığı da dahil olmak üzere bilgi teknolojilerinin yaygınlaştırılmasını sağlamak üzere Ulaştırma Bakanlığı bünyesinde Evrensel Hizmet Fonu oluşturuldu. Şu an itibariyle 300 milyon YTL biriken fonda yıl sonunda 500 milyon YTL’nin birikmesi bekleniyor.

Halk eğitim ve meslekî eğitim merkezlerinde, kütüphanelerde ve belediyeler ile askerî kışlalarda kamu internet erişim merkezleri kurulması, fondan desteklenecek projeler arasında ön sıralarda yer alıyor. İlk uygulamada, 227 askerî kışlaya kamu internet erişim merkezi kurulacak. İnternet erişim merkezlerinin kuruluşu için Fondan bu yıl 40 milyon YTL kaynak sağlanacak.

/ ANKARA

03.07.2007


 

Gurbetçinin sınır çilesi

Yaz tatillerini geçirmek için kara yoluyla Türkiye’ye gelmeye çalışan gurbetçiler, aşırı yoğunluk ve bürokratik işlemlerin uzunluğu yüzünden sınır kapılarında saatlerce beklemek zorunda kalıyor.

Bulgaristan-Türkiye sınırındaki Kaptan Andreevo-Kapıkule gümrük kapısında, araç kuyruğu 3 kilometreye ulaştı. Gurbetçilerin her iki gümrükte işlemlerini tamamlayarak Türkiye’ye girmeleri, yaklaşık 7-8 saati buluyor. Kaptan Andreevo Gümrük Müdürlüğü yetkilileri, yaz dönemi dolayısıyla bütün gişelerin çalıştığını, ancak aşırı yoğunluk yüzünden işlemlerin anında bitirilemediğini söyledi. Yetkililer, geçiş yoğunluğunun özellikle Cumartesi ve Pazar günleri had safhaya ulaştığını belirterek, geçiş yapmak isteyenleri, saatlerce burada beklemek yerine, Lesevo-Hamzabeyli veya Malko Tırnova-Dereköy sınır kapılarını kullanmaları konusunda uyardı.

HAMZABEYLİ SINIR KAPISI YİNE BOŞ

Kaptan Andreevo-Kapıkule sınır kapısında bu yoğunluk meydana gelirken, 2005 yılında açılışı yapılan Lesevo-Hamzabeyli sınır kapısında ise neredeyse saatte bir araç geçiş yapıyor. Bulgaristan tarafında yönlendirme tabelaları bulunmaması, tanıtımın yeterince yapılmaması ve yolun virajlı olması yüzünden gurbetçiler, Lesevo-Hamzabeyli sınır kapısını kullanmak istemiyor. Gurbetçilerin bu yıl Lesevo-Hamzabeyli sınır kapısını tercih etmemelerinin bir önemli nedeni de, bu sınır kapısında 22 Temmuz’da yapılacak genel seçimler için oy kullanamayacak olmaları... Lezevo-Hamzabeyli sınır kapısında seçim sandığı bulunmadığı için buradan geçiş yapanlar oy kullanamıyor.

/ SOFYA

03.07.2007


 

Şehitlerimiz, siyasete alet edilmemeli

Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafiz Özak, şehitlerin siyasete konu edilmesinin milliyetçilik ve vatanseverlikle bağdaşmayacağını söyledi.

Faruk Nafiz Özak, yaptığı yazılı açıklamada, terörün ulusal ve partilerüstü bir sorun olduğunu ve siyaset dışında tutulması gerektiğini bildirdi.

Şehitlerin siyasete konu edilmesinin milliyetçilik ve vatanseverlikle bağdaşmayacağını ifade eden Özak, şunları kaydetti: ‘’Bugün bölücü başını F tipi cezaevine göndermek isteyenlerin döneminde F tipi cezaevleri yok muydu, neden İmralı’ya gönderdiler? Bugün kürsüden ip atanlar, o gün bölücü başını asacak ip bulamadılar mı? Kendilerinin iktidarda olduğu 1999 yılında idam kararı kesinleşen terörist başını idam kararı infaz edilmek için neden 2 yıl bakanlıkta bekletildi? Söyleyemeyecekleri bir kararın altına mı imza attılar? 12 Ocak 2000 tarihinde hükümet ortakları hangi kararları aldılar? O kararda imzası olanlardan biri de MHP Genel Başkanı değil miydi? Biz bunları da biliyoruz ama bu konuları konuşmuyoruz. Çünkü bizim işimiz hizmetle. Biz millete hizmetin derdindeyiz. Gerçek milliyetçilik budur.’’

/ TRABZON

03.07.2007


 

Erdoğan: İp atanlarla, ip atlayanları millet bilir

AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘’Benim milletimin zekâsıyla kimse oynayamaz, ip atanlarla ip atlayanları millet gayet iyi bilir’’ dedi.

Recep Tayyip Erdoğan, partisince Adana İstasyon Alanı’nda düzenlenen mitingde, halka hitap etti.

Erdoğan, dinsel milliyetçi olmayacaklarını daha önceden açıkladıklarını belirterek, ‘’Çünkü biz ne din noktasında ayrımcılığı ne de mezhep ayrımcılığı, bunların hiçbirini tanımayız’’ dedi.

Türkiye’de yaşayan her inanç mensubuna aynı mesafede olduklarını vurgulayan Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu, bunun gereği neyse onu yaptıklarını, bundan sonra da yapacaklarını kaydetti.

/ ADANA

03.07.2007


 

Portekiz, AB dönem başkanlığını devraldı

Almanya’dan AB dönem başkanlığı görevini devralan Portekiz, Porto kentinde bugün verilen konserle resmen göreve başladı.

1986 yılında AB üyesi olan ve 3. kez dönem başkanlığı görevini yürütecek olan Portekiz, Porto Müzikevi’nde Başkent Orkestrası’nın verdiği konserle görevine resmen başlarken, orkestra, Ludwig Van Beethoven’ın 7. senfosini çaldı.

Portekiz, AB dönem başkanlığıyla ilgili ilk toplantısını, başbakan Socrates ve AB Komisyonu Başkanı Barroso’nun başkanlıklarında, Portekizli bakanları ve AB Komisyonu üyelerinin katılımıyla dün Porto kentinde yaptı.

/ MADRİD

03.07.2007


 

Balonlu eyleme inceleme

AKP’nin Kayseri’de düzenlediği miting alanında gökyüzüne bırakılan balonların altına bağlanan pankartla ilgili Kayseri Emniyet Müdürlüğü inceleme başlattı.

Türk Eğitim-Sen Kayseri Şubesi Başkanı Ali İhsan Öztürk, yaptığı yazılı açıklamada, Türk Eğitim-Sen Kayseri 2 Nolu Şubesi ve Türk Tarım Orman-Sen Kayseri Şubesi olarak hükümetin bazı uygulamalarını protesto etmek amacıyla eylemi yaptıklarını belirtti.

Miting alanında gökyüzüne bırakılan ve 5 balonun altına bağlanan pankartla ilgili Kayseri Emniyet Müdürlüğünün inceleme başlattığı bildirildi. Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, kamera ve fotoğraf kayıtlarının incelemeye alındığını söylediler.

/ KAYSER

03.07.2007


 

Bu iktidar mirasyedi çocuk gibi

Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, ‘’Bu iktidar mirasyedi çocuk gibi. Biz yapıyoruz onlar haraç mezat maalesef satıyorlar’’ dedi.

Recai Kutan, Diyarbakır İstasyon Alanı’nda partisince düzenlenen mitingde, Diyarbakır ve bölgede 9 yıl hizmet verdiğini, Diyarbakır’ın her karışında ayak izinin bulunduğunu söyledi. Seçimin 4 Kasım’da yapılması gerektiğini, ancak kimi siyasal partilerin, seçimi erkene alma isteğinde bulunduklarını ifade eden Kutan, ‘’(Yeni seçilmiş meclis, cumhurbaşkanını seçsin) talebinde bulundular. Bunlara karşı sayın Erdoğan ne dedi. (Erken seçim istemek vatana ihanettir) dedi. Peki bu vatana ihanet nasıl unutuldu’’ dedi.

Siyasal partilerin adaylarını belirlediklerini belirten Kutan, ‘’Bir baktık ki AK Parti sağcı geçiniyor, muhafazakar demokrat geçiniyor ya en aşırı solcuları getirdi listesinin başına koydu. CHP ne yaptı. O da en sağcı milliyetçi geçinenleri getirdi, listesin başına koydu. Bu durumda AK Parti ile CHP arasında ne fark var. Bunlar arasında fark yok. CHP de AK Parti de IMF’cidir’’ diye konuştu.

/ DİYARBAKIR

03.07.2007


 

Yayla duruşması ileri bir tarihe ertelendi

Atatürk’e hakaret ettiği iddiasıyla hakkında 3 yıla kadar hapis cezası talebiyle dâvâ açılan Prof. Dr. Atilla Yayla’nın yargılanmasına devam edildi.

İzmir 8. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada sanık Yayla hazır bulunurken davaya konu olan haberi yapan Yeni Asır muhabiri Nuray Kaya şahit olarak dinlendi.

Mahkemeye konuşan muhabir Kaya, toplantıya gazeteci olarak gittiğini belirterek, “Prof. Dr. Yayla, Avrupa ve Türkiye ile ilgili ayrıntılı bir konuşma yaptı. Konuşmanın arasında, ‘Kemalizm, ilerlemeden çok gerilemeye tekabül eder’ diye bir ifade kullandı. Soru cevap kısmında ben burayı sorduğumda, ‘Hayır, doğru anladınız’’ dedi’’ şeklinde konuştu.

Nuray Kaya ayrıca sözkonusu haberin kendisine ait olduğunu ve konuşmalardan duyduğu ifadeleri haberleştirdiğini aktardı.

Kaya’nın bu konuşması üzerine konuşan Atilla Yayla, ‘’Ben o konuşmada Atatürk ve Atatürkçülük üzerine konuşmadım. Kemalizm üzerine konuştum. Ben Cumhuriyet bizi ortaçağdan kurtardığı söyleniyor. ‘Bu tartışılır’ dedim. Tartışmalı kısımda ise Avrupalıların ağzından, ‘’Neden her yerde fotoğrafları var, neden her yerde Atatürk’ün heykelleri var’’ diye soracaklar’ dedim.” şeklinde konuştu. Yeni Asır Gazetesi’ndeki yapılanın haber değil yorum olduğunu belirten Yayla, probleminde buradan ortaya çıktığını kaydetti.

Mahkeme, Yayla’nın duruşmalarda muaf tutulmak isteğini kabul ederken, bir sonraki duruşmaya şahit olarak Ali Bulaç ile organizasyonu düzenleyen ve dinleyici olarak katılan 3 kişinin şahit olarak dinlenmesini istedi. Duruşma ileri bir tarihe erteledi. AKP İzmir İl Gençlik Kolları’nın 18 Kasım 2006 tarihinde düzenlediği ‘’Avrupa Birliği ve Türkiye İlişkilerinin Toplumsal Etkileri’’ konulu panelde Atatürk’e ve hatırasına hakaret ettiği ileri sürülen Prof. Dr. Atilla Yayla hakkında, Atatürk’e hakaret ettiği iddiasıyla hakkında 3 yıla kadar hapis cezası talebiyle dâvâ açılmıştı.

/ İZMİR

03.07.2007


 

Provokasyonun 14. yıldönümü

AKP İstanbul milletvekili adayı Ertuğrul Günay, 14 yıl önce bugün Sivas’ta ülkenin en büyük acılarından birinin yaşandığını ifade ederek, ‘’Ülkemizin ve halkımızın içine düşürülmeye çalışıldığı bu acımasız tuzakları unutmayacağız’’ dedi.

Günay, Sivas olaylarının 14. yılı dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, 2 Temmuz 1993’te günün ortasında bir grup aydının yakılarak can verdiklerini hatırlattı. Herkesin gözünün önünde saatler süren bu katliâmı görevliler, yetkililer ve etkililerin anlaşılamaz bir aymazlıkla sadece seyrettiklerini dile getiren Günay, şunları kaydetti:

‘’Bunların arasında bugün hala ülkemize sözde akıl vermeye çalışanlar da var. Ülkemizin ve halkımızın içine düşürülmeye çalışıldığı bu acımasız tuzakları unutmayacağız. Sivas’ta ve bütün öteki benzer hain tuzaklarda canlarını yitiren yurttaşlarımızı rahmetle anıyoruz. Milletimizin acılarını paylaşıyoruz.’’

/ ANKARA

03.07.2007


 

Emniyetten broşürlü uyarı

Tunceli Emniyet Müdürlüğü, vatandaşların patlayıcı madde ve şüpheli paketlere karşı duyarlı olmaları amacıyla broşür dağıttı.

Şehrin bazı semtlerinde, bomba ve patlayıcı maddelere ilişkin bilgilerin yer aldığı broşürleri vatandaşlara dağıtan Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, patlayıcı madde ve şüpheli paket görülmesi halinde, hemen güvenlik birimlerine haber verilmesi konusunda vatandaşları uyardılar.

Dağıtılan broşürlerde vatandaşlara ayrıca şu uyarılarda bulunuldu: ‘’Her şüpheli paket, poşet ve benzeri cisimlerin bomba olabileceği değerlendirilmelidir. Bu tür şüpheli bir paket görüldüğünde, asla paniğe kapılmayınız. ‘Bomba’ diye bağırmayınız. Pakete dokunmayınız ve açıkta duran paketin ne tür bir patlayıcı düzeneğine sahip olduğu bilinmediğinden yakınında veya çevresinde sigara ile dolaşmayınız.’’ Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, hazırlanan broşürlerle vatandaşları bilgilendirmeyi amaçladıklarını belirterek, benzer uygulamaların devam edeceğini kaydettiler.

/ TUNCELİ

03.07.2007


 

Sivil toplum gelişirse sistem daha iyi yürür

Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, sivil toplum örgütlerinin geliştiği ülkelerde sistemin daha iyi biçimde yürüdüğünü bildirdi.

Osman Pepe, seçim çalışmalarını sürdürmek için geldiği Kocaeli’nin Körfez ilçesinde, Karadenizliler Kadırga Şenliği’ne katıldı. Pepe, ayrıca Körfez Gençlik Evi Derneği, Kirazlıyalı beldesinde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nce yaptırılan sahil düzenlemesi ile Artvinliler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin açılışlarını yaptı.

Pepe, Belen köyü İlimtepe mahallesinde düzenlenen kadırga şenliklerinde, bu tür organizasyonların tek çatı altında yapılması gerektiğini söyledi.

/ KÖRFEZ

03.07.2007


 

TBMM, 274 dâvâdan 47'sini kazandı

22. Yasama Döneminde TBMM’nin lehine ve aleyhine açılan 274 dâvâdan 47’si kurum lehine, 41’i kurum aleyhine sonuçlandı. Bu dönemde, eski dönemlerden devreden 914 dâvâ ile birlikte toplam bin 188 dâvâdan, 839’u kurum lehine, 125’i ise kurum aleyhine olmak üzere toplam 964 tanesi sonuçlandı.

19 Kasım 2002 ile 3 Haziran 2007 tarihlerini kapsayan 22. Dönemde, çeşitli konularda Meclis lehine ve aleyhine açılan 274 adli ve idari dâvâdan 47’si kurum lehine, 41’i kurum aleyhine olmak üzere 88’i tamamlandı. 186 dâvânın görülmesine ise devam ediliyor. Bu dönemde Meclisle ilgili açılan en fazla dava ‘’iptal davaları’’ oldu. Açılan 175 iptal dâvâsından 26’sı kurum lehine, 23’ü ise kurum aleyhine sonuçlandı. İptal dâvâlarından 126’sı halen devam ediyor. Açılan 52 alacak dâvâsından ise 13’ü kurum lehine, 15’i kurum aleyhine, 20 ceza davasından 3’ü kurum lehine, 2’si kurum aleyhine, diğer 7 dâvâdan ise 2’si kurum lehine, 1’i ise kurum aleyhine sonuçlandı. Bu dönemde tazminat, trafik ve tespit davalarından kurum aleyhine henüz sonuçlanan olmadı. 15 tazminat dâvâsından 1’i, 3 trafik davasından 1’i, 2 tespit dâvâsından ise 1’i kurum lehine sonuçlanırken, diğer dâvâlar devam ediyor. TBMM ile ilgili eski dönemlerden 22. Döneme 914 dava devretti. Devreden dâvâlardan 792’si Meclis lehine, 84’ü kurum aleyhine olmak üzere toplam 876 dâvâda karar verildi. Eski dönemden devreden 914 dâvânın halen 38’i devam ediyor.

/ ANKARA

03.07.2007


 

Eğitimde dönüşüm şart

Türk Eğitim Derneği Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, ‘’Artık sistem tıkanmıştır. Tıpkı ekonomide olduğu gibi eğitimde de yapısal bir dönüşüm zamanı gelmiştir’’ dedi.

Pehlivanoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, genel seçimler öncesi siyasî partilerin seçim beyannamelerinde eğitimle ilgili pek çok vaatte bulunulduğunu belirterek, bu vaatlerin ne ölçüde, uygun, uygulanabilir ve gerçekçi olduklarının sorgulanması gerektiğini kaydetti. Türkiye’de eğitim sisteminin ileri teknoloji ve küreselleşme çağının gereklerine uyarlanmak bir yana, en temel ve basit fonksiyonlarını yerine getiremez halde olduğunu savunan Pehlivanoğlu, ilköğretim çağındaki yaklaşık 1 milyon 142 bin çocuğun ilköğretim programından yoksun kaldığını ileri sürdü. Türkiye’de 8 milyon 965 bin yetişkinin okuma yazma bilmediğini ifade eden Pehlivanoğlu, ülkede halen meslek öğretmeyen meslek eğitiminin devam ettiğini iddia etti. Pehlivanoğlu, 1 milyon 700 bin kişinin girdiği üniversite sınavında ise sadece 100 bin kişinin yerleştirilebildiğini belirtti.

AKP ve MHP’nin zorunlu eğitimin 12 yıl, CHP’nin ise temel eğitim süresini 10 yıl yapacağını açıkladığını ifade eden Pehlivanoğlu, ‘’Siyasî partilerimiz daha 8 yıllık eğitim amaçlarına ulaşamamışken, zorunlu ilköğretimin süresini artırmayı vaat ederken, yüksek öğretimdeki tıkanmanın birinci kaynağının ilköğretimdeki eşitsizlik ve amaçsızlık olduğunu bilmelidirler’’ dedi. Türkiye’de eğitime bütçeden daha fazla para ayrılarak sorunların çözülemeyeceğini ifade eden Pehlivanoğlu, “Artık sistem tıkanmıştır. Tıpkı ekonomide olduğu gibi eğitimde de yapısal bir dönüşüm zamanı gelmiştir’’ diye konuştu.

/ ANKARA

03.07.2007


 

OKS tercih kılavuzu internette

Fen ve Anadolu liseleri ile diğer bazı liselere öğrenci yerleştirmek amacıyla düzenlenen Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı’nın (OKS) tercih kılavuzu, dün internette yayınlandı.

Adaylar, 10 Haziran 2007 tarihinde gerçekleştirilen OKS’nin sonuçları açıklandıktan sonra kılavuzda yer alan kurallara göre okul tercihi yapabilecekler. Sınav sonuçları, en geç 10 Temmuz’da açıklanacak.

Fen liselerini tercih edebilmek için Matematik-Fen, diğer okulları tercih edebilmek için Türkçe-Matematik puan türünden en az 160 puan almak gerekiyor. Tercih işlemleri, Milli Eğitim Bakanlığının ‘’http://oks2007.meb. gov.tr’’ veya ‘’http: //www.meb. gov.tr’’ adresli internet sitesinden yapılabilecek.

/ ANKARA

03.07.2007


 

Talebeleri Songar'ı andı

Psikiyatrist Prof. Dr. Ayhan Songar, vefatının onuncu yıldönümünde öğrencileri ve sevenleri tarafından rahmetle anıldı. Kızkardeşi Aygün Songar ve kızı Neslihan Tezcan’ın da katıldığı anma programında, Songar Hocanın psikiyatri alanındaki başarıları ve insanî yönü ele alındı.

Prof. Dr. Ayhan Songar Psikiyatri Kliniği Şefi Doç. Dr. Sefa Saygılı’nın öncülüğünde Vakıf Gureba Hastanesi Konferans Salonunda gerçekleştirilen anma programının açılışında konuşan Vakıf Gureba Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Turan Aslan, Ayhan Songar’ın psikiyatri camiasında önemli kilometre taşlarından biri olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Ruhi Yavuz ise Ayhan Songar’ın, kendilerine birçok yönden örnek olduğunu vurguladı.

Songar’ın öğrencilerinden Psikiyatrist Musa Tosun da, “Songar Hoca, teknolojiyi çok iyi takip etmekle birlikte ilerlemenin sadece köklerden uzaklaşmamakta olduğunu ispat edercesine muhafazakâr, dindar kimliğiyle ortaya çıkardı” dedi.

Millî Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Nejat Birinci de, Ayhan Songar’ın ülkemizde yetişmiş bu büyük şahsiyetlerin önde gelenlerinden olduğunu belirtti. Birinci, Songar’ın mütebbahhir, allame bir insan olduğunu hatırlattı. Programda, Ayhan Songar’dan dokuz yıl sonra, aynı gün vefat eden eşi Reyhan Songar da saygıyla anıldı.

Naciye KAYNAK / İSTANBUL

03.07.2007


 

Turistlerin gözü Antalya’da

Antalya’ya yılbaşından bu yana hava yoluyla gelen turist sayısının 3 milyona yaklaştığı bildirildi.

Devlet Hava Meydanları İşletmesi Antalya Baş Müdür Yardımcısı Selahattin Kunt 29-30 Haziran ve 1 Temmuz tarihlerinde Antalya Hava Limanı Dış Hatlar Terminali’ne 1523 uçağın iniş ve kalkış yaptığını söyledi. Kunt, bu uçaklarla Antalya’ya son üç günde 138 bin 807 turist geldiğini belirtti.

Antalya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nden alınan bilgiye göre, yılın ilk yarısında Antalya’ya havayoluyla gelen turist sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13 oranında artarak 2 milyon 891 bin 415’e ulaştı ve böylece yılbaşından bu yana Antalya’ya gelen turist sayısı 3 milyona yaklaştı.

/ ANTALYA

03.07.2007


 

Boğa güreşlerinin geliri eğitime

Muğla’da düzenlenen boğa güreşlerinden elde edilen gelir, okul inşaatları ve donanımlarında kullanılıyor.

Muğla’nın Bayır Beldesi Belediye Başkanı Hamdi Algan, son 2 yıldır yapılan boğa güreşlerinden elde edilen gelirle 25 derslikli lise binasının inşaatının tamamlanma aşamasına geldiğini bildirdi. Algan, şöyle konuştu: ‘’Geçen yıl düzenlenen güreşlerden 90 bin YTL civarında bir gelir elde ettik. Bu sene ise yaklaşık 100 bin YTL civarında bir gelir elde edildi. Vatandaşlarımızın da desteği ile yapımına başlanan lise binası için bugüne kadar güreşlerden elde edilen gelirlerle birlikte 325 bin YTL harcandı. Bir o kadar paraya daha ihtiyacımız var. İstediğimiz parayı temin edince okulu tamamlayacağız. İlçedeki gençler belediyeye ait iş hanında eğitim görüyorlar ve eğitim gördükleri yerin fiziki şartları eğitime uygun değil.’’

/ MUĞLA

03.07.2007


 

Ava giderken avlandı

Karaman’da köstebek vurmak için hazırladığı düzeneğin kaza sonucu patlaması nedeniyle yaralanan kişi hastaneye kaldırıldı.

Edinilen bilgiye göre, Başyayla ilçesinde ikamet eden H.Y, Şirindere Mahallesi Düğünözü mevkisinde bulunan kendisine ait patates tarlasındaki köstebekleri öldürmek amacıyla, av tüfeğinden yararlanarak bir köstebek avlama düzeneği kurdu. H.Y, düzeneğin sağlam şekilde yerleşip yerleşmediğini kontrol etmeye çalışırken tüfeğin kazayla patlaması sonucu karın bölgesinden yaralandı. Ermenek Devlet Hastanesinde ilk müdahalesi yapılan H.Y, Karaman Devlet Hastanesine sevk edildi.

/ BAŞYAYLA

03.07.2007


 

Anız yerine 200 dönüm buğday yandı

Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Altıntaş Köyü’nde çıkan ve geniş bir alanı etkisi altına alan anız yangını, yaklaşık 200 dönümlük buğday ekili tarlanın yanmasına neden oldu.

Altıntaş Köyü Muhtarı İbrahim Çelik, Malkara ilçesinin Dolu köyü merasında çıkan anız yangınının rüzgarın da etkisiyle genişlediğini belirtti. Çelik, Keşan Orman İşletmesi, Keşan, Malkara ve Uzunköprü belediyeleri ile birçok belde itfaiyesinin yanı sıra köylülerin traktörlerle müdahale ettikleri yangının güçlükle kontrol altına alındığını bildirdi.

Yangında, Altıntaş köyü merasında bulunan yaklaşık 200 dönüm biçilmemiş buğday ekili tarla ve çok sayıda saman balyasının yandığı belirtildi.

/ EDİRNE

03.07.2007


 

Çekirgeler ekili alanlara zarar verdi

Antalya’nın Akseki ilçesi Bucakalan köyünde çekirgeler ekili alanlara zarar verdi.

Bucakalan Köyü Muhtarı Hüseyin Kurtel, Tarım İlçe Müdürlüğü ile işbirliği yaparak, çekirgeler küçükken ilaçlama yaptıklarını hatırlattı. Buna karşın ilaçlama yapılmayan köylerden çekirgelerin köylerine geldiğini kaydeden Kurtel, ekili alanların büyük zarar gördüğünü söyledi.

/ ANTALYA

03.07.2007


 

Çiftçi buğdayını satmıyor

Tekirdağ Ticaret Borsası Başkanı Can Vurnal, Anadolu’da yaşanan kuraklık sebebiyle çiftçilerin buğday fiyatlarının artacağı beklentisine girdiğini belirterek, ‘’Buğday satış işlemleri çok düşük bir düzeyde gerçekleşiyor’’ dedi.

Vurnal, üreticilerin devlet desteklerinin ödenmesi sebebiyle ekonomik olarak rahatladığını ve bu yüzden ihtiyacı kadar buğday sattığını söyledi. Ticaret Borsasında buğday satış işlemlerinin çok düşük bir düzeyde gerçekleştiğini, üreticinin geçmiş yıllarda ki gibi ürününü hemen satmadığını anlatan Vurnal, çiftçinin ihtiyaç duymadıkça ürününü satışa çıkarmadığını ve düşük fiyattan ürününü satmadığını belirtti.

/ TEKİRDAĞ

03.07.2007


 

İzmir, metroyu bekliyor

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, inşaatı devam eden Üçyol-Üçkuyular metro hattında yaptığı inceleme gezisinde inşaatı hedeflenen tarihten önce bitirmek için çalışmaların sürdüğünü söyledi.

İnşaatı devam eden Üçyol-Üçkuyular metro hattında incelemelerde bulunan Kocaoğlu, “2008’i 2009’a bağlayan yılbaşı akşamı Bornova Meydan’dan metroya binip Üçkuyular’da inip, yılbaşı kutlamasını İnciraltı Meydanı’nda gerçekleştirirsek hedefimize ulaşmış olacağız” dedi. Üçyol’dan sonra Üçkuyular’a doğru ilk istasyon olan İzmirspor istasyonundan yerin altına inerek çalışmaları yerinde denetleyen Başkan, inşaatı üstlenen daha önceki yüklenici firmadan kaynaklanan sorunlar nedeniyle oluşan gecikmeyi telâfi etmek için hızla çalışıldığını kaydetti.

/ İZMİR

03.07.2007


 

Yeniçam Tersanesi 2008’de bitecek

Ulaştırma Bakanı İsmet Yılmaz, Sürmene ilçesine bağlı Çamburnu beldesinde yapımı devam eden Yeniçam Tersanesi’nin, 2008 yılı ortalarına doğru kullanılır hale geleceğini söyledi.

Yeniçam Tersanesi inşaatının beklenenden hızlı devam ettiğini belirten Bakan Yılmaz, ‘’Bu senenin sonuna doğru rıhtım inşaatı ve betonlamasının biteceği tahmin edilen Yeniçam Tersanesi, 2008 yılı ortalarına doğru kullanılır hale gelecektir. Yapılan çalışmaların bu kadar kısa zamanda ve hızlı bir şekilde devam etmesi bizleri son derece memnun etmiştir’’ dedi.

/ TRABZON

03.07.2007


 

Yürüyemeyenleri yürütüyorlar

Konya’da bir derneğin organize ettiği ‘Yürüyemeyenleri Yürütelim’ kampanyası çerçevesinde bugüne kadar binin üzerinde engelliye tekerlekli sandalye dağıtıldığı bildirildi.

Acil Hastalara Yardım Vakfı Genel Başkanı Süleyman Doğan, derneklerinin yaklaşık 4 yıl önce Türkiye genelinde ‘Yürüyemeyenleri Yürütelim’ adıyla bir kampanya başlattığını söyledi. Bakıma muhtaç ve yürüyemeyen hastalar için şehir gözetmeksizin yurt genelinde başlatılan kampanyanın tüm hızıyla devam ettiğini belirten Doğan, ‘’İhtiyacı olanlar vakfımıza ulaşıyor. Gerekli evrakı bize veriyorlar. Biz yapılan istişare sonunda ihtiyaç sahibiyse kendisine tekerlekli sandalyeyi veriyoruz’’ dedi.

/ KONYA

03.07.2007


 

170 bitki türü Akgöl’de

Sinop’ta yetişen ve dünyada çok az görülen birbirinden ilginç çiçek ve bitki türleri, tabiat harikası Akgöl mevkiindeki flora bahçesinde biraraya getirildi.

Ayancık ilçesinde bulunan tabiat harikası Akgöl mevkiinde, İlçe Orman İşletme Müdürlüğü tarafından oluşturulan flora bahçesinde özenle korunan yaklaşık 170 bitki türünün bir çoğunun çok değerli olduğu ve ilaç sanayiinde kullanıldığı belirtildi. Akgöl ve çevresinde yetişen bütün bitkilerin orijinal topraklarıyla flora bahçesine getirildiğini ifade eden Ayancık Orman İşletme Müdürlüğü’nde görevli orman muhafaza memuru Resul Göçkün, toplanan bitki türlerinin bölgeye gelen ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gördüğünü söyledi.

/ SİNOP

03.07.2007


 

Gürültü kirliliği başladı

Yaz aylarıyla beraber sokaklarda, mahalle aralarında yankılanan seyyar satıcı anonslarının, elektro bağlamalı sokak düğünlerinin başlaması; havai fişek, maytap patlamaları, korna ve susturucusuz egzoz sesleri sebebiyle şehirler gürültü kirliliğine teslim oldu.

Çevre Mühendisleri Odası İkinci Başkanı Sevinç Karakaya, yaz aylarıyla birlikte büyük şehirlerde ve tatil beldelerinde gürültü kirliliğinin arttığına işaret etti. Özellikle, sokaklarda ya da bina önlerinde yapılan sokak düğünlerinden, eğlence mekânlarından yükselen enstrüman, havai fişek ve maytap seslerinin çevredekileri büyük ölçüde rahatsız ettiğini belirten Karakaya, mahalle aralarında megafonla anonslar yapan seyyar satıcıların, düğün ve asker uğurlama törenleri sebebiyle trafikte kornaya uzun uzun basarak seyreden araçların da şehir hayatını çekilmez hale getirdiğini ifade etti.

Karakaya, Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından, gürültü kirliliğinin önüne geçilmesi ve ‘’kişilerin beden ve ruh sağlığını, huzur ve sükûnu gürültü ile bozmayacak bir çevrenin geliştirilmesi’’ için ‘’Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği’’ çıkarıldığını, bu yönetmelikte ve Çevre Kanunu’nda gürültü konusunun detaylı olarak ele alındığını söyledi. Yönetmelikle motorlu araçlardaki korna veya ses çıkaran başka cihazların gürültü rahatsızlığına sebep olacak şekilde çalınması; her türlü müzik aletinin kamuya açık alanlar ile toplu taşıma araçlarında rahatsızlık verecek şekilde kullanılması, maytap ve benzeri şeylerin kamuya açık alanlarda patlatılması gibi gürültü kirliliğine yol açan davranışların açık biçimde yasaklandığına dikkati çeken Karakaya, ‘’Gürültü kirliliğini önleyebilecek çok iyi hazırlanmış yasa ve yönetmelikler var ancak nedense uygulanmıyor’’ dedi.

/ ANKARA

03.07.2007


 

Hiçbir şey çöp değildir

Akdeniz Üniversitesi Temiz Enerji Araştırma ve Uygulama Merkezi (AKTENAM), üniversitenin yıllık bin tonluk çöpünden 55 bin metreküp biyogaz, 600 ton da organik gübre üretecek.

AKTENAM Müdürü Prof. Dr. Osman Yaldız, ‘’Sıfır Emisyon Kampüs’’ anlayışıyla ‘’Çevreyi hiç kirletmeyen üniversite’’ amacını ortaya koyduklarını söyledi. Bu çerçevede çeşitli çalışmalar yaptıklarını ifade eden Yaldız, bunlardan birinin de her türlü organik atıktan, yanıcı bir gaz olan biyogaz üretilmesi olduğunu bildirdi. Biyogazın, doğalgaza benzediğini ifade eden Yaldız, bu gazın, elektrik üretiminde ya da gazı direkt yakarak ısı enerjisi olarak kullanılabileceğini kaydetti.

Dünyada biyogaz teknolojisinin çok geliştiğini ve 12 bin metreküplük dev tesislerin bulunduğunu vurgulayan Yaldız, amaçlarının, bu tesislerin Türkiye’de de kurulması ve biyogaz üretilmesini sağlamak olduğunu bildirdi. Türkiye’nin söz konusu projeleri üretebilecek kapasiteye sahip olduğuna işaret eden Yaldız, şöyle konuştu:

‘’Önce, ekonomik bir tesis olarak Akdeniz Üniversitesi’nde bu uygulamayı başlatacağız. Üniversite kaynaklarıyla 200 metreküp hacminde biyogaz tesisi projesini rektörlüğe sunduk. Bu tesiste elde edilecek biyogazı ısı enerjisine çevireceğiz ve bunu da sera ısıtmasında kullanacağız. Materyal olarak da üniversitenin mutfağından, lojmanlarından, restoranlarından, hayvancılık işletmelerinden ve seradan gelen yılda bin ton olan atıkları kullanacağız. Bu atıkları karıştırarak biyogaz üreteceğiz.’’

Biyogazın tüm atıklarını değerlendireceklerini belirten Yaldız, biyogazdan çıkan materyalin de çok değerli bir organik gübre olduğunu kaydetti. Kuracakları tesiste elde edilecek gübreyi bin 300 dekarlık alanda kullanacaklarını ifade eden Yaldız, yakın zamanda Türkiye’de bu tesislerin kurulmaya başlayacağını belirtti. Yaldız, ‘’Çöp diye bir kavram yoktur, her şey kullanılabilir. Ev hanımı için, evinin önüne bıraktığı atık dolu poşet çöp, bizim içinse hammaddedir’’ dedi.

KÜRESEL ISINMAYA TEDBİR

Biyogaz tesisleri için yapılan çalışmaların aynı zamanda küresel ısınmaya karşı bir tedbir olduğunu anlatan Yaldız, ‘’Yerel çözümler üreterek, küresel sorunlara çözüm buluyoruz. Karbondioksit emisyonunu azaltarak küresel ısınmanın etkilerini azaltmaya çalışıyoruz’’ şeklinde konuştu.

Antalya’nın Kumluca ilçesinin dünyadaki en büyük sera üreticilerinden biri olduğunu hatırlatan Yaldız, bu ilçede yılda 300 bin ton sera atığının ortaya çıktığını söyledi. Kumluca’da söz konusu atıkların değerlendirilmesi için iki yıldır çalıştıklarını kaydeden Yaldız, Alman bir şirket ve Antalyalı iki iş adamıyla, sistemi büyük ölçüde projelendirdiklerini sözlerine ekledi.

/ ANTALYA

03.07.2007


 

DSÖ’den çevre uyarısı

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Asya ülkelerinin, küresel ısınmanın sebep olacağı iklim değişikliğinin meydana getireceği felâketlere karşı tedbir alması gerektiği uyarısında bulundu.

DSÖ Bölgesel Yöneticisi Shigeru Omi, “Çevreyle ilgili konularda önlem almak için krizin çıkmasını beklerseniz, çok geç kalmış olursunuz” diye konuştu.

Herkesin önceliğinin ekonomik kalkınma olduğunu, ancak ekonomi ve tabiatın korunması arasındaki dengenin sağlanması gerektiğini belirten Omi, “Eğer şimdi harekete geçmezsek, çok ciddî sonuçlarla karşı karşıya kalacağız” dedi.

DSÖ’nün, üye ülkeleri SARS ve kuş gribi gibi hastalıklarla mücadele için gerekli tedbirleri alma konusunda başarılı bir şekilde bilgilendirdiğini kaydeden Omi, benzer tedbirlerin “çevre felâketleri” için de alınması gerektiğini söyledi.

Omi, hastalıklara karşı yapılan hazırlıkların benzerlerinin, çevresel krizlere karşı da yapılması gerektiğini belirterek, bu felâketlerin “kapıda” olduğu uyarısında bulundu. Omi, “Çevre için gerekeni yapmazsak, yıkım kaçınılmaz olacak” diye konuştu.

Yükselen sıcaklıkların “sıtma” gibi bazı hastalıkların yayılma sebeplerinden olduğunu belirten Omi, bu hastalığın daha önce görülmediği ya da çok uzun zaman önce etkilediği bölgelerde yeniden ortaya çıktığını ve tekrarladığını kaydetti.

Omi, ekonomik gelişmenin herkesin ana meselesi olduğunu tekrarlayarak, “Eğer ekonomik çıkara odaklanmaya devam ederseniz, bütün dünya bunun bedelini ödeyecek” diye konuştu.

/ KUALA LUMPUR

03.07.2007


 

Alo Sulama Hattı’nda yeni uygulama

ANFA Genel Müdürü Ferhat Ertürk, halihazırda, ‘’Alo Sulama Hattı’’yla vatandaşların depolarına su boşaltma ve yeşil alanlarını sulama hizmetlerinin verildiğini hatırlatarak, önümüzdeki günlerde, bazı sitelerin kendi tankerlerine de kuyulardan direkt su satışına başlayacaklarını söyledi.

Ertürk, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin, su tasarrufu uygulaması kapsamında, bütün yeşil alanların tankerle sulanması yönünde karar aldığını hatırlatarak, ‘’Şebeke suyunun kullanılması yasaklanınca, vatandaşları rahatlatacak bir çözüm getirmemiz söz konusuydu. Biz de Başkanımızın talimatı doğrultusunda Alo Sulama Hattı’nı oluşturduk’’ dedi.

‘’444 0 627’’ numaralı telefondan veya ‘’www.alosulama.com’’ adresinden alınan siparişlerin banka onayları alındıktan sonra, en geç 24 saat içinde yerine getirildiğini belirten Ertürk, ‘’Harikalar Diyarında bulunan merkezden yönlendirilen 70-80 civarında tanker, 7 ayrı bölgede konuşlandırıldı. Bu tankerler, belli noktalardaki kuyulardan su alıyorlar. Talep geldiği anda ilgili semtin ekibi uyarılıyor, ücreti de yatmış ise derhal sulama hizmeti veriliyor’’ diye konuştu.

/ ANKARA

03.07.2007


 

İluh Deresi temizlendi

Batman’da Kasım ayında yaşanan sel felâketinin ardından belediye tarafından temizleme çalışmalarının yapıldığı İluh Deresi, toprak dolgu ve çöplerle yeniden dolunca temizlik ekipleri harekete geçti.

Belediye Temizlik Müdürlüğü personellerin 1 aydır yürüttüğü temizlik çalışmalarında kamyon, yükleyici loder ve cisipi araçlar da yer aldı. İluh Deresi boyunca sürdürülen çalışmalarda 8 kilometrelik bir alan çöp ve çamurdan arındırıldı. Temizlik çalışmalarının ardından 8 adet kamyon, 1 adet yükleyici loder ve 1 adet cisipi araç ile 14 ton çöp ve kum çıkarıldı.

Kamyonların 936 kere sefer yaptığı temizlik çalışmalarında çıkarılan çöp ve çamur Batı Raman katı atık çöp sahası, Beşiri yolu üzerindeki katı atık sahası ile Yeşiltepe kum ocağına götürülerek depolandı.

/ BATMAN

03.07.2007


 

Köylüler önce ‘eğitim’ dedi

Kadirli ilçesine 30 kilometre uzaklıktaki Koçlu köyü sakinleri, 130 öğrencinin taşımalı sistemle başka okullara gitmesi yerine, liseye kadar kendi köylerinde eğitimlerini sürdürmesini sağlamak amacıyla muhtar Bayram Ali Palıt’ın öncülüğünde aldıkları yeni okul yaptırma kararını uygulamaya koydu.

Köy girişinde 2 derslikten oluşan eski okul binasının bahçesine, içerisinde laboratuvarı ve anasınıfı da bulunan 12 derslikli yeni eğitim binasının temelini atarak yapımını başlatan köylüler, 3 kattan oluşacak binanın inşaatının yapımında da görev alacak.

Muhtar Bayram Ali Palıt, Orman İşletme Müdürlüğü’nün sağladığı kesime uygun ağaçların işlenerek satılmasından elde ettikleri parayla yaptıracakları okulun, yeni eğitim öğretim dönemine kadar tamamlanmasını hedeflediklerini belirterek köyde adeta bayram havası yaşandığını söyledi.

Temeline ilk harcı öğrenciler tarafından atılan okulun 600 bin YTL’ye mal olmasının planlandığını anlatan Palıt, ‘’Bize destek olan ve olacak her kişi ve kuruluşa teşekkür ederiz. Önce eğitim sloganıyla başlattığımız bu çalışmanın, tüm Türkiye’de örnek olmasını da istiyoruz. Çünkü her şeyin devletten beklenmeyeceğine inanıyoruz’’ dedi.

KÖYLÜLERİN FEDAKÂRLIĞI

Palıt, okulun yapımı için muhtarlık kasasından ödenecek ve köylülerden sağlanan paranın dışında, kendisinin de 50 bin YTL bağışta bulunduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: “Maddî desteğini esirgemeyen, gerekirse okul inşaatında çalışma sözü bile veren köylülerimizin gösterdiği duyarlılık, beni fazlasıyla duygulandırdı ve bir o kadar da mutlu etti. Köylülerimizin, çocuklarının eğitimi için kısıtlı bütçelerinden fedakârlık yapması ve eğitimleri için seferler olması, Türkiye’yi daha çağdaş ve ileri ülkeler seviyesine taşımakta en önemli etkenlerden biri olacaktır.’’

Palıt, yeni eğitim binasının hizmete girmesiyle çocukların her gün 30 kilometrelik yolu sabah akşam kat etmek zorunda kalmayacaklarını kaydetti.

/ ADANA/KADİRLİ

03.07.2007


 

Caretta caretta hareketliliği

Nesli tükenmek üzere olan caretta caretta kaplumbağaları, Mersin’in Anamur ilçesindeki sahillere yumurtalarını bırakmaya başladı. Caretta carettaların dünyada bilinen 8 türünden ikisi (Caretta Caretta ve Chelonia Mydas) düzenli olarak Anamur sahillerinde yumurtluyor.

Carettalar açık denizlere açılıp dünya denizlerinde dolaştıktan sonra üreme olgunluğuna eriştiklerinde yine Anamur sahiline gelip, neslin devamı için yine aynı yerde çiftleşerek yumurtalarını bırakıyor.

Binlerce deniz mili yol kat ederek Anamur’a gelen kaplumbağalar yetkilileri harekete geçirdi. Nesilleri yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan caretta carettalar için Doğa Koruma ve Millî Parklar Anamur Şubesi, Anamur Kaymakamlığı ve Anamur Tarım Müdürlüğü ekipleri plajlarda tedbir aldı.

/ MERSİN

03.07.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004