TBMM Töre ve Namus Cinayetleri ile Kadınlara ve Çocuklara Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi amacıyla kurulan TBMM Araştırma Komisyonu raporuna göre, Türkiye’de çocuğa yönelik şiddet ailede başlıyor.
TBMM Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan, Türkiye’de kadına ve çocuğa yönelik şiddetin sebepleri ve çözüm tekliflerinin yer aldığı rapor yayımlandı.
Rapora göre, çocuklar ilk olarak aileleri tarafından şiddet görüyor. Çocukların ailelerinden sonra şiddetle karşılaştıkları diğer yerler ise okullar, kolluk kuvvetleri, sokaklar, bakım yurt ve yuvaları, tutuklu ve hükümlü olarak tutuldukları kurumlar ve çalıştıkları iş yerleri.
ŞİDDETİN SEBEPLERİ
Raporda, özellikle ailenin sosyo-ekonomik düzeyi ile eğitim düzeyindeki düşüklüğün aile içinde çocuğa yönelik şiddete sebep olduğu vurgulandı. Şiddetin diğer sebepleri ise erken yaşta evlilikler, erken yaşta çocuk sahibi olma, kendini bu role hazırlamadan anne baba olma, çocuğun davranışlarının temeli konusunda fikir sahibi olmamaları ile aile bireylerinin duygu ve düşüncelerini birbirlerine açık olarak ifade edememeleri olarak sıralandı.
Raporda, çocuk hakları açısından Türkiye’nin, çocukların korunması, yaşatılması ve toplumsal hayat katılımlarının sağlanması konularında yeterli düzeye gelemediği belirtildi.
SUÇA KARIŞAN ÇOCUKLAR
Emniyet Genel Müdürlüğü istatistiklerine yer verilen raporda, çocukların polisin sorumluluk bölgesindeki merkezlere genellikle ‘’suç mağduru’’ veya ‘’suç işledikleri şüphesi’’ sonucu getirildiği ifade edildi.
Raporda, özellikle 0-10 yaş arası 27 bin 782 çocuğun ‘’suç mağduru’’ olduğu için merkezlere getirildiği vurgulandı.
Diğer taraftan raporda, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumunca (SHÇEK) son 5 yılda haklarında koruma kararı alınan çocukların yüzde 18,6’sının, anne ve babasının ihmal ve istismarına maruz kaldığı için korunmaya alındığı hatırlatıldı.
SOKAK ÇOCUKLARI SAYISI ENDİŞE VERİCİ
Raporda, düşük sosyo-ekonomik düzey, parçalanmış aile, cinsel ve duygusal şiddet, eğitimsizlik ve her türlü ihmal ve istismarın çocukları ailenin dışına, başıboşluğa ve sonuçta sokağa ittiği belirtilerek, özellikle çarpık şehirleşme sonucu sokak çocuklarının sayısındaki artışın, ‘’endişe verici boyutlara’’ ulaştığı vurgulandı.
Çocuk suçlulara yönelik çocuk mahkemeleri ve çocuk ıslah evleri gibi mekanizmaların kurulması konusundaki ‘’yetersizlik ve gecikmelerin’’ büyük sorun oluşturduğu ifade edilen raporda, devletin genel bütçesinden bu alanda çalışmalar yapan SHÇEK için ayrılan payın, her geçen yıl giderek azaldığı, 2006 yılında ise bu payın yüzde 0,17 oranına gerilediği hatırlatıldı.
DÜNYANIN DA ÇOCUK KARNESİ KIRIK DURUMDA
Dünya Sağlık Örgütü verilerine de yer verilen raporda, 2000 yılında dünyada 15 yaşın altında 57 bin çocuğun öldürüldüğü hatırlatılarak, çocuklara yönelik şiddet türlerinin başında gelen fiziksel şiddet sıklığının ülkeden ülkeye değiştiği kaydedildi.
Çocuğa yönelik şiddetin kırık, yanık, zehirlenme, istenmeyen gebelik, HIV/AIDS ve diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklar gibi üreme sağlığını olumsuz etkileyen sonuçlar oluşturduğu belirtilen raporda, şiddetin okulda başarısızlık, depresyon, madde kullanımı gibi duygusal ve davranışsal bozukluklara da sebep olduğu ifade edildi.
ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER
TBMM Araştırma Komisyonu raporunda, merkezi yönetimlerin Çocuk Hakları Sözleşmesi ile çocuk istismarı ve önlenmesi için öncelikle durum tesbiti yapmaları, ihtiyaçları ve sorunları belirlemeleri istendi.
Raporda, alınması gereken koruyucu ve önleyici tedbirlerin başında, sağlık görevlileri, yargı mensupları, öğretmenler, kolluk kuvvetleri ve diğer meslek gruplarının hizmet içi eğitim programlarında çocuklara karşı şiddete yaklaşım konusunun yer alması gerektiği ifade edildi.
Devletin, çocuklara yönelik her türlü şiddet eylemini ortadan kaldıracak tedbirleri bir devlet politikası olarak uygulaması istenen raporda, bu alana yönelik bir bütçe oluşturulması gerektiği kaydedildi.
Raporda sıralanan diğer tedbirler şunlar:
* Ülke genelinde şiddet konusunda eğitim almış personelin görev yapacağı ve 24 saat hizmet verecek ücretsiz ‘’ALO ŞİDDET HATTI’’ oluşturulmalı.
* Çocuğa yönelik şiddet konusunda ilgili bakanlıklar veri toplamalı ve toplumun kullanımına açık veri tabanları oluşturulmalı.
* Çocuk ıslahevlerindeki eksiklikler giderilmeli ve yetişkinlerin çocuklara özgü tutukevlerinde tutulmamaları için gerekli alt yapı oluşturulmalı.
* ’’Ana-Baba Okulları’’ programları yaygınlaştırılarak kurumsal altyapı oluşturulmalı.
* Çocuğa yönelik şiddet konusunda zararlı gelenekler ve görenekler tesbit edilerek ayıklanmalı.
* Çocuğa yönelik şiddet ile ilgili bilgilendirici spot eğitim filmlerin, görsel medyada sık aralıklarla gösterilmesi sağlanmalı.
|